Dimensional Sovereign - Bölüm 132: Anomalous Anka Kuşu (1)

---

 

 

Düzenleme: LordVioleGrace

 

O anda, Shakan ve Keljark Kang-jun'a saçma ifadelerle baktı.

 

Kang-jun, Anomalous Anka Kuşu onları seçerse onları öldüreceğini söyledi.

 

'Hepinizi öldüreceğim!’

 

Bunu başka kimseye değil Pavalia istasyonunun Aşkınlarına söylüyordu.

 

Anomalous Anka Kuşu'nu evcilleştirmek önemliydi, ancak aynı zamanda Shakan ve Keljark hakkında endişelenmek zorundaydı.

 

Bununla birlikte, Anomalous Anka Kuşu da Kang-jun'un sözlerini duydu.

 

''Siz ikinizi ve Anomalous Anka Kuşu'nu öldüreceğim.''

 

Anomalous Anka Kuşu gizemli bir varlıktı ve Kang-jun'un onu öldürme arzusunu ifade ettiğini duyunca gözleri kıvılcım saçtı.

 

"Kaaaaack-!”

 

Şimdi, Anomalous Anka Kuşu Kang-jun'a ve altın böceğine aşırı husumetle bakıyordu.

 

Kang-jun iki Aşkın ve bir gizemli varlık önünde savunmasız kaldı.

 

Chu chu chu chu.

 

Kwa kwa kwa kwa!

 

Çevredeki alan hala çok huzurluydu.

 

Ancak, soyut bir atmosfer Kang-jun'a doğru akıyordu.

 

Gökleri ve yeri çökertip zaman ve alanı yok edebilecek benzeri görülmemiş bir güçtü!

 

Sonuç olarak, Kang-jun, Dünya Hwanmong'dan ayrıldığından beri en büyük kriziyle karşı karşıya kalmıştı. Sınırlarını sürekli kırarak aşmış olabilirdi, ancak üç rakibi vardı.

 

İkisi uzun zaman önce Aşkınlığa ulaşmıştı.

 

Üç'e karşı bir olduğunda onun için kazanmak imkansızdı.

 

Belki de hayatının Hwanmong'da sona erdiği andı.

 

Neden o sözleri söyledi?

 

Ne kadar kızgın olursa olsun, duruma bakmak zorundaydı.

 

Eğer yenemediği rakipleri öldüreceğini söyleseydi, o zaman doğal olarak ölecekti.

 

Ancak, Kang-jun yine aynı şeyi söylerdi.

 

Garip özgüven onun bilinmeyen bir kısmından geliyordu.

 

Aniden, Gardiyan Salonundan siyah saçlı adamın kılıcı ona geri döndü.

 

Hala taklit edemediği gizemli kılıç becerisi!

 

Neyse ki, ateş ruhu kraliçesini,Klater, bastırdığında taklit etmişti ama o zamandan beri görülmemişti.

 

Aniden kılıç aklına geldi.

 

Kullanamadı, ama hatırladığında garip bir güven hissetti.

 

Aynı zamanda, içindeki öfke ateşlendi.

 

Aşkınlara karşı bir öfke!

 

Flash!

 

Onlara bakarken Kang-jun'un gözlerinde garip bir ışık parladı.

 

Shakan, Keljark ve Anomalous Anka Kuşu ışığa şahit olduklarında titrediler.

 

“……!”

 

“……!”

 

“……!”

 

Pavalia İstasyonunun mutlak varlıklarının titremesine neden olacak ne gördüler?

 

Kang-jun için de çok kafa karıştırıcıydı.

 

Işık Kang-jun'un gözlerinden çıktı ve Shakan'a doğru yöneldi.

 

Işık dikey olarak Shakan başından onun kasığına hareket etti. Shakan'ın vücudu yarıya bölündüğünde, ışık onu shabu shabu etine dönüşene kadar onu yatay olarak sayısız kez kesmeye başladı.

 

O anda, ışık Keljark'a doğru yöneldi.

 

Keljark'ın siyah saçları şoktan yükseldi ve gözbebekleri yere düştü. Cildi çatlaklarla doluydu ve toz haline geldi.

 

Anomalous Anka Kuşu bir istisna değildi. Gizemli bir ışık patladı ve tüm kırmızı tüylerini çıkardı. Boynu hızla döndü ve kırıldı, vücudu göğüsten kasığa açıldı ve bağırsaklar döküldü. Anomalous Anka Kuşu, boyutsal sistemin gizemli bir varlığıydı, ama şimdi, bir tencereye girmek üzere olan bakımlı bir tavuktu.

 

Tabii ki, bu şeyler aslında yaşanmadı.

 

Işık Kang-jun'un gözlerinden çıktıktan sonra her şey bir anda oldu.

 

Işık, Shakan'a, Keljark'a ve Anomalous Anka Kuşuna bir yanılsama gönderdi.

 

Kang-jun da onlarla aynı illüzyonu gördü. Teknik olarak, o illüzyonun kaynağıydı.

 

Öfkesi alevlendiğinde bu yöntemleri kullanmak istemesindendi.

 

Birisi kızdığında insan hayal gücü gerçekten korkunçtu. Ancak, bu sadece onun hayal gücüydü.

 

Bunları yapma niyetinde değildi. Sadece onlardan kurtulma yöntemlerini hayal etti.

 

Şu anda böyle şeyler yapma yeteneğine sahip değildi.

 

Bununla birlikte, Kang-jun'un hayallerinin onlara geçtiğini ve onlarda inanılmaz bir korkuya sebebiyet verdiği hakkında hiçbir fikri yoktu.

 

Kang-jun'un böyle yetenekleri olmadığını ve ona karşı tamamen kaybettiğini fark etmediler.

 

Böylece, Kang-jun yükselişi için savaşmaya hazırlık olarak kılıcını çıkardı.

 

Teeop!

 

Anomalous Anka Kuşu yıldırım gibi uçtu ve Kang-jun'un elindeki anomaloria Altın Pullu Böceği yuttu.

 

Bu son değildi.

 

Anomalous Anka Kuşu Shakan ve Keljark'ın ellerindeki altın böcekleri havaya uçurdu.

 

Anomaloria Altın Pullu Böcekler havada uçtu ve toz haline geldi.

 

"Kaack -!”

 

'İyi yaptım mı?' Kang-jun'a bu ifadeyle baktı.

 

‘Bu herif?’

 

Kang-jun, Anomalous Anka Kuşu ona parlak gözlerle bakarken kafası karıştı.

 

'Şimdi ne yapıyor?’

 

Kang-jun Anomalous Anka Kuşunun ona karşı olan tüm düşmanlığını bıraktığını görebiliyordu.

 

Kuşun aniden Kang-jun'un altın böceğini yemesi ve Shakan ve Keljark'a ait olanları ortadan kaldırması garipti.

 

'Artık benim mi oldu?’

 

Anomalous Anka Kuşu evcilleştirme hedefine ulaşmıştı.

 

Ancak, şimdi mutlu olmanın zamanı değildi.

 

Anomalous Anka Kuşu Kang-jun'u seçtiyse, Shakan ve Keljark onu öldürmeye çalışacaktı.

 

Kang-jun, Shakan'ın ona saldıracağını düşündüğünden beri Shakan'a endişeyle bakmıştı.

 

Ancak, Shakan saldırmak yerine sadece bir rahatlama ile iç çekti. Keljark için de aynıydı.

 

Anomalous Anka Kuşunun Kang-jun'u seçmesinden içtenlikle rahatladılar.

 

'B- Ben sevindim. Eğer Anomalous Anka Kuşu böceğimi yemiş olsaydı, şimdiye kadar kesinlikle ölürdüm.’

 

Shakan göğsüne bir elini koydu.

 

Aşkın bir varlık olarak,Aşkınlığın ne kadar büyük olduğunu herkesten daha iyi biliyordu.

 

Kang-jun'un onun birkaç seviye üstünde bir Aşkın varlık olduğuna ikna olmuştu.

 

Dahası, Kang-jun'un az önce bir uyarı verdiğini düşündü.

 

Keljark da aynı şeyi düşündü.

 

‘Ya Anomalous Anka Kuşu benimkini yemiş olsaydı ? Korkutucu.’

 

Gözbebekleri düşmüş ve tüm vücudu çatlamış ve toza dönüşmüştü.

 

Bu, o Baş şeytan Kral olmadan önce onun yüz tane düşmanının acımasız saldırılarından daha zalimceydi.

 

Acımasız bir ölümle ölmekten korkmuyordu ancak benzeri görülmemiş bir güç, onun gibi bir Aşkını bile çaresiz bıraktı.

 

Kang-jun'un önünde, bir ejderhanın önündeki bir ork gibi çaresiz hissetti.

 

Onların becerileri Kang-jun'a karşı çalışmadı.

 

Aşırı korku hissetmelerine neden oldu.

 

Başka bir şey var mıydı? Shakan beceriksizce güldü ve dedi,

 

''Anomalous Anka Kuşunu elde ettiğin için tebrikler, Lucan.''

 

Sonra Keljark çabucak söyledi,

 

''Ben de tebrik ederim. O herifi elde etmeye layıksın.”

 

Bu da neydi? Kang-jun bir an boşluktaydı.

 

'Vakit mi geçiriyorlar?’

 

Kafası karışmıştı.

 

'O gerçekten hayal gücüm müydü?'

 

Ancak, daha sonra başını salladı. Kendisi hakkında düşünmek gülünç bir şeydi.

 

Bir insanın hayatının son anlarını ölümünden önce görmek gibiydi!

 

Bir şeyle uyumlu görünüyordu.

 

Hala taklit edemediği gizemli kılıç becerisi!

 

"Kaack -!’’

 

O anda, Anomalous Anka Kuşu Kang-jun'un eline geldi.

 

‘Ha?’

 

Anomalous Anka Kuşunun tüyleri eline doğru hareket etti. Sanki Rodiam'ı okşuyor gibiydi.

 

Mevcut Anomalous Anka Kuşu, orijinal boyutundan onlarca metre daha küçüktü.

 

Tavus kuşu büyüklüğündeydi.

 

‘Bu beni efendisi olarak gördüğünün bir işareti mi?’

 

Kang-jun Anomalous Anka Kuşunun tüylerini okşadı.

 

O anda…

 

[Anomalous Anka Kuşu, Sajitia, hanenize katıldı.

 

[Sajitia artık sizin sadık astınız.]

 

[İlk kez, bir Anomalous Anka Kuşu evinize girdi.]

 

[Karizma 1 arttı.]

 

Sonunda anomalous anka kuşunu elde etmişti. Onun kontrolü altındaydı.

 

Bu sayede karizma bir yükseldi!

 

'Sajitia? Bu onun adı.’

 

O anda, Sajitia kırmızı ışığa dönüştü ve Kang-jun'un kanatlarına nüfuz etti.

 

Hwaaack!

 

Kaosun kanatları kırmızı bir ışıkla parladı.

 

[Anomalous Anka Kuşu Sajitia'nın gücü kaos kanatlarında bulunur.]

 

[Uçma hızınız büyük ölçüde arttı.]

 

Sajitia girdikten sonra, kanatları güçlendi ve uçma hızı yükseldi.

 

İçten içe, Kang-jun hayrete düşmüştü.

 

Kang-jun, kanatlarının tek başına artık gizemli bir vatoz yaratığı olan bir anomaloria hızına ulaştığını hissetti.

 

Tabii ki, daha fazla hız istiyorsa, Sajitia'yı çağırmak zorunda kalacaktı.

 

Cesaret verici olan şey, sadece uçma hızı değil, aynı zamanda Sajitia sayesinde gücünün de artmasıydı.

 

Özellikle, havadaki yeteneklerinde ciddi bir artış vardı.

 

Böylece, Kang-jun'un ifadesi rahatladı.

 

Eğer Sajitia olsaydı, artık Shakan ve Keljark ile başa çıkabilirdi.

 

O anda, Shakan ve Keljark'ın karşılıklı bakıştılar.

 

Aslında, bir anomalous phoenix evcilleştirme amaçları güçlerini artırmak için aynı avantajı kullanmaktı.

 

Bununla birlikte, Anomalous Anka Kuşu Kang-jun'un kanatlarında kaybolduğu anda hepsi ortadan kayboldu.

 

Oradan çıkmaları şarttı.

 

Artık orada yapacak bir şeyleri yoktu ve mümkün olduğunca Kang-jun'dan uzaklaşmak istediler.

 

Ancak, Kang-jun nedeniyle dikkatsizce hareket edemezlerdi.