Kendime geldiğimde kendimi bir tür revirde buldum, ilk defa insan görüyorum ve bu duruma sevinemedim bile, çok ağır yaralı insanlar sağımda ve solumda yatıyorlardı, bazılarının nasıl hayatta kaldığını bile anlayamadım ben etrafa bakarken içeriye bir kadın girdi yanıma kadar gelip bana bir şeyler anlatmaya başladı, hiç bir hecesini anlayamadım fakat onu dinlemek bana huzur veriyordu konuşması bitene kadar ona boş boş baktım sonrasın da kapıya yöneldi kapıdan çıktıktan hemen sonra içeriye iki kişi girdi beni yataktan kaldırıp dışarıya kadar desteklediler sonrada kapıdan dışarıya attılar atıldığım yer bir cadde idi bir aşağı bir yukarı sürekli büyük at arabaları hareket ediyordu ama onları çekene at diyemem boyları neredeyse 4 metre idi ve dahası da vardı onların neredeyse iki katı büyüklüğünde olup yolcuların tamamını sırtlarında taşıyorlardı kafaları çok büyüktü sanki yolu açmak için tasarlanmış gibiydi bu bal porsukları gibi lakin boynuzları var aynı zamanda kuyrukları yok vücutlarında ki dengeyi nasıl sağladıklarını merak ediyorum, büyüklüklerine göre de çok hızlılardı caddelerin yer yer kenarları sokak satıcılarıyla doluydu, bıçaklar, kılıçlar, mızraklar, kalkanlar akla hayale gelebilecek her türlü orta çağ aletleri vardı ve tanımlayamadığım bir sürü alette lakin garibime giden bunlardan daha çok kitap satıcılarıydı en çok onların sesi çıkıyordu ve en çok onların çevresinde insanlar vardı kitapların sayfalarının 5ila 10 sayfa arasında olması daha da tuhaftı, en kötü ihtimalle bile olsa altı üstü 10 sayfa ezberle gitsin neden bu şekilde davrandıklarını anlamadım diyelim kitapları ezberlemeleri zor la o zaman nasıl okumayı öğrendiler ve dahası da vardı, daha önce görmediğim bitkiler kitaplar kadar rağbet görmesinin yanında sürekli ticareti dönüyordu ve bitkilerin çoğunluğu köküyle birlikteydi ve takasları grimsi saydam taşlarla yapıyorlardı benim çıktığım mağaradaki taşlarla oysaki mağarada on binlerce bu taşlardan vardı platformun zeminine döşenmişti bilseydim biraz alırdım çok açım bir şeyler yemem lazım ama nasıl olacak ki, başımın ağrısı durduk yere artmaya başladı kriz geçirecek kadar, her duyduğum kelime yavaş yavaş anlam kazanıyordu, sadece bununla da kalmayıp daha önce duymadığım bitki ve hayvan isimlerini duyduğum da onlarla ilgili bilgiler kafamı istemsizce doldurmaya başladı ve birinin anıları da bu şehre ait birinin bu şehirde varlığını sürdüren Kutay ailesinin , önceden 3 büyük aileden biri olan ve yerini diğer iki ailenin baskısıyla kaybeden, Kutay ailesinin 4. büyüğünün tek oğlu olan Kutay Pir'in anılarıydı. Kutay pir aşırı kibirli, parayı hep pis işlerde kullanan, aile büyüklerine karşı saygısız, kadınlara karşı fazla düşkün, gücünün düşük olması yüzünden kendi ailesi ve diğer aileler tarafından aşağılanan, iş çalışmaya gelince garip bir şekilde fazla çalışkan olan ama düşük yeteneği yüzünden fazla gelişemeyen bir genç usta, kendime bir türlü gelemiyordum baygınlıkla sarhoşluk arası bir durumdaydım kendi hareketlerimi kontrol edemiyordum lakin her şeyin farkında idim normal düşünemesem de durumu gözlemleye biliyordum, çevremdeki insanların bazıları durup bana dik dik bakıyorlardı bazılarının yüzünde tiksinmiş ifadeler varken bazılarının yüzünde hoşnutluk ifadeleri vardı bazılarıysa sanki orada yokmuşum gibi yanımdan burup geçiyordular, en azından söyledikleri şeyleri anlayabiliyordum pek güzel olmasa da ''şu çöpün hareketlerine de bak böylesini de ilk defa gördüm '' gibisindendi kendime tamamen geldiğimde ne yapacağımı kestiremedim başka bir insanın bedeni ve anılarına sahiptim ben artık aynı insanmıydım bence değildim onun hayatı yeteneği kötü olduğundan sarpa sarmıştı kendini gerçeklikten uzaklaştırmaya çabalıyordu önceki benim gibi ama farklı bir hayat ve tarzda ne yapmalıyım onun yerine geçip ailesiyle mi yaşamalıyım bence beni fark etmemeleri imkansız sonuçta çok iyi tanıdıkları biri üçyüzaltmış derecelik açıyla farklı birine dönüyor çok bariz bir şekilde yakayı ele veririm ve bir şeytanın çocuklarının bedenini ele geçirdiklerine karar verdikleri an beni öldürmeleri an meselesi olur, buradan bir an önce ayrılmalıyım...
Epik Novel © 2017 | Tüm hakları saklıdır..