Çevirmen: Wkeey
Mo Sheng kızarık gözlerle işe gitti. Xiao Hong bu halini görünce acınaklı bir üslupla:'' Sevgilinden ayrıldın?''
Mo Sheng sakince cevapladı:'' Dostum Xiao Hong, bu kederli arkadaşına teselli olmak adına etli pilav ısmarlar mısın?''
Xiao Hong kısa süre düşündü:'' Bence sen sevgilinden falan ayrılma.''
İş arkadaşı Bai, kapağında Ying Hui'nin fotoğrafı basılı olan bir gazete aldı. Masanın üstündeki bu gazeteyi gören Mo Sheng, okumak üzere aldı ve kendi masasına getirdi. Uzun bir makale, hayatını övgülerle ve hayranlıklarla anlatıyordu. Tabloid tipi bir gazete olan, bu gazetede Ying Hui'nin karısı üzerinde dedikodu ve spekülasyonlar da yer alıyordu.
Mo Sheng gazeteyi elinden bıraktı ve düşüncelere daldı.
Amerika'da çok fazla tanıdığı yoktu, Kardeş Juan'ın en yakını da O'ydu ve kendisiyle iletişim kurabilecek hiçbir veri de yoktu elinde. Diğeri Ying Hu'iydi. Ying Hui'ye göre, Mo Sheng ona kardeş Juan'a çok yardımı dokunduğu için aşırı minnettardı. O gece sarhoşken, sınırlarını bilmiş ve onu kırmamıştı.
Kısa süreli tereddütün ardından, Mo Sheng bilgisayarını açtı, tarayıcıdan SOSO sitesine girdi. Ying Hui'nin mail adresini pek kullanmadığından bilmiyordu.
------- ''Ying Hui, dün gece lobide neler oldu, teşekkürler.''
Maili gönderdikten bir kaç dakika sonra, yeni mail bir bildirimi aldı, sayfayı yeniledi.
Alıcı: Zhao Mo Sheng
Gönderen: IN
Konu: No Subject
Hiçbir şey.
Bu iki kelimelik cevap sanki bir yabancıdan geliyor gibiydi. Mo Sheng'in parmakları tekrar klaveye uzandı, ilk etapta ne yazacağını bilemedi. C Üniversitesindeyken aklında kalan dedikodularu hatırladı, hızlıca yazmaya başladı.
''Ying Hui, Çin'e geri geldin bu sebeple onunla tekrar karşılaştın mı? Belki hala şansın vardır.''
Uzunca bir süre başka cevap gelmedi.
Mo Sheng bu yaptığından pişmanlık duymuştu.
Belki de çok ileri gitmişti, herkesin kalbinde dokunulması yasak yerleri vardı. Belki bu kız en büyük yarasıydı onun.
O gece Mo Sheng ve Yi Chen ne olup bittiğine dair her şeyi konuşmuşlardı. Yi Chen ona bakmış iki kelime söylemişti.:'' Gerçekten çok ahestesin..''
Sonra ilave etmişti:'' Şükürler olsun çok ahestesin''
Mo Sheng anlamamıştı.
Bir aydan fazla bir süre sonra, Mo Sheng mailini kontrol etti, Ying Hui'den cevap vardı. Tarihe baktığında iki gün önce gönderilmişti.
Alıcı: Zhao Mo Sheng
Gönderen: IN
Konu: No Subject
Kimse Yi Chen gibi bu kadar uzun süre yalnız kalmaz.
Sheng. Kalbimi modernize ettim.
Şimdiden Mutlu Yıllar!
Mo Sheng boş boş ekrana baktı.
Bir kaç kelimelik cümle için neden bu kadar uzun süre beklemişti? Belki de gönderen yazdığı şeyi silip tekrar yeni bir şeyler yazmıştı, tam olarak ne diyeceğini bilememişti en sonunda bunları diyebilmişti. Bu da zaman almıştı.
O an Mo Sheng sanki yavaş yavaş bir şeyleri anlamlandırabiliyor gibiydi. Fikirler sezgiler ortaya çıkmadan hemen önce zihinde belirir.
Maili sildi, ve hesabından çıkış yaptı.
Belki de bir daha mail hesabını kullanmayacaktı.
Maili taslak olarak kaydetmişti, kimse görmeyecek kimse açamayacaktı.
_____________________________________________
Son bahar soğuk kış mevsiminin gelişiyle ortadan kayboldu. Xiao Hong'un telkiniyle, Mo Sheng el işi atkı örmeye başladı.. Ah zavallı bazen çok sık atıyor ilmekleri, bazen de çok gevşek tutuyor. Sonunda bir tanesi bitti, Mo Sheng çok heyecanlı ve sevinçliydi; sanki kendisine verilen bir işi başarıyla yerine getirmiş, sonra annesinin yanına tebrik ve övgü almak için koşup gitmiş küçük bir çocuk gibiydi.. Mo Sheng özünde hakikaten kadirşinas bir karaktere sahiiptir ama dışarı çıkarken ördüğü atkıyı takınmak istemedi.
Noel gecesi, Yi Chen; Yi Mei ve erkek arkadaşı Zhang Xu'yu beraber yemek yemeye davet etmişti. Zhang Xu, Yi Mei'nin patronu oluyordu, güçlü iradeli ve mizahi bir meşrebi olan biriydi. Yi Chen'in onunla ilk buluşmasıydı bu.
Yemekten sonra dışarı çıktılar, kar yağmaya başlamıştı.
Caddede gençler ve çocuklar oynuyor zıplıyor A şehrine bu sene ilk defa yağan karın tadını çıkarmaya çalışıyorlardı.
Mo Sheng ve Yi Mei yan yana durmuş, arabayı almaya gitmiş olan, Yi Chen ve Zhang Xu'yu bekliyorlardı. Yi Mei gülümseyerek:'' Seneye evlenmeyi planlıyor, seni de nedimem olarak davet etmeyi düşünüyordum, ama Yi Chen'in sabredemeyeceğini kim bilebilirdi. Ama ne olursa olsun onu suçlayamayız, fazla bile dayandı.....''
Mo Sheng biraz utandı, Yi Mei ne zaman böyle dobra dobra konuşsa ne söyleceğini bilemez oluyordu.
Yi Mei kahkaha attı yüzünü çevirdi, yolun karşısında ona seslenen Zhang Xu'yu gördü. Mo Sheng'e döndü: '' Seni bekleyemeyeceğim, öncelik bende.''
''Peki.'' Mo Sheng başını salladı. Yi Mei bir kaç adım attı arkasına bakmadan, durmadan....
''İkinizde çok mutlu olmalısınız. Sanki.....'' açılan mesafeden sesi işitilebiliyordu.:'' Bana göre.''
Mo Sheng'in kafası allak pullak olmuştu, ne demek istiyordu? Yi Mei yolun karşısına koştu, arkasına bakmadan..
Yi Chen şaşkın şaşkın dikilen Mo Sheng'e baktı:'' Yi Mei gitti mi?''
''Evet.'' Mo Sheng cevap verdi fakat Yi Chen arabasını çıkarmamıştı.
''Kar yağıyor, yürüyerek gidelim.''
''Oh.''
Mo Sheng'in isteksiz ve gönülsüz halini gören Yi Chen bir nebze şaşırdı Kar yağına oynayıp zıplamaya başlayacağını düşünmüştü.
Mo Sheng başını eğdi, düşünceli düşünceli yürümeye koyuldu.
Neredeyse bir sokak lambasının direğine çarpmak üzereydi, bir çift el bunu engelledi.
''Ne düşünüyorsun bu kadar?''
Mo Sheng kendine geldi, masumca başını kaldırdı kızgın ifade takınmış o tanıdık yüze baktı. Bir anda ona sarılmak istedi......Ellerini Yi Chen'in montundan içeri soktu, sarıldı:'' Yi Chen....''
Bu hareketine bir anlam veremeyen Yi Chen sakince:'' İyi misin?''
Göğsüne gömülmüş olan bu baş, bir aşağı bir yukarı hareket etti: ''......İyiyim.''
Yi Chen ne olup bittiğini anlamak için kollarından tuttu, bedeninden ayırmak istedi. Mo Sheng karşı çıktı daha sıkı sarıldı.
Yi Chen çaresizce:'' Mo Sheng..'' Neden birden bu şekilde sıkı sıkı sarıldığına anlayamadı.
Yi Chen başını eğdi kulağına fısıldadı:'' Artık büyüdün, şımarık bir çocuk gibi davranma. İnsanlar bize gülecek.''
Hiçbir önemi yok! Ne kadar şımarık olabilir ki!
''Tamam...Sadece bu mont yeterince sıcak tutuyor mu onu kontrol etmek istedim.''
Karlı bir gecenin eşiğinde, kalabalık bir caddede, İlk defa Noel kutlanmaya değerdi.
_________________________________________________
Normalde, Yeni yılı kutlamak için Y şehrine gitmeleri gerekir. Y şehri A şehrine çok uzak değil, araçla 2-3 saatlik bir mesafede, ancak tatil nedeniyle trafik çok yoğun. Yi Chen ve Mo Sheng sabah erkenden yola çıktılar, fakat öğleden sonra bir iki gibi varabildiler.
Bir süredir, Mo Sheng'in ağzını bıçak açmadığını fark ettiğinde Yi Chen bakışlarını ona çevirdi. Dünden beri bi haller olmuştu, ama Y şehrine gelmek onu mutlu edeebilir ihitmaline sığındı.
Dalgın dalgın yolu izliyordu, Yi Chen'in ona baktığını fark etmedi.
''Mo Sheng.''
''Uh.......'' Mo Sheng anında olmasa da kısa süre sonra tepki verdi:'' Evet?''
''Mahjong oynamayı biliyor musun?''
(Mahjong, bizdeki okey formatında bir oyun.)
Mahjong mu? Mo Sheng galiba yanlış duymuştu.
''Teyze mahjong oynamayı çok severdi, eğer oynamayı bilmiyorsan, büyük hayal kırıklığı olur.''
Mo Sheng'in hala dikkatı dağınıktı:'' Mahjong.... Nasıl oynanıyor? Önceden söyleseydin pratik yapardım.''
''Pratik yapmak için hala vaktin var.'' Yi Chen gülümsedi ve arabayı park etti.
''MO Sheng, geldik.''
____________________________________________________
Mo Sheng, Noel kutlama etkinliğinin bir parçası olmayalı kaç yıl olmuştu?
Dışarıda ağır ağır düşen kar taneleri, patır patır patlayan havai fişeklerin sesi kesintisiz işitiliyordu. Bütün aile akşama yemeği için bir aradaydı, ve ortamın ihtiyarlarının dırdırları dinleniyordu.
''İkinizin de yaşı ilerledi, çocuk değilsiniz. Bir tanenizin erkek arkadaşı var ama anneye söylenmemiş. Bir taneniz de gizli kaçak evlenmiş.......''
Yi Mei:'' Anne bütün akşam şikayet ettin durdun.''
'' Çocukların sık sık buraya gelemiyor, bırak zamanı keyifli geçirelim. Fırçalamaya bir son ver.'' Yi Chen'de eleştirisini yaptı.
''Anlaşılan beni irrite edici buluyorsunuz.....'' Bayan he, her zaman kendisinden korkan, el pençe divan duran Bay He'ye doğru konuştu, Bay He bir miktar sıkıntıya düştü.
Zhang Xu şive farklılığından dolayı konuşulanları net şekilde anlayamıyordu Yi Mei'den çevirmesi için yardım istedi. Yi Mei'de daraldı.
Koca adam suç işlemiş küçük bir çocuk gibi utanmıştı.
Mo Sheng bu diyalogları dinlerken gülümser ifade takınıyordu. Genelde yeni yılları, yurt dışında kutlamaya alışmıştı. Böylesi sıcak bir aile ortamının bir parçası olmak, onu konuşmak hususunda korkuya düşürüyordu, konuşursa bu büyülü atmosfer kaybolabilirdi belki de..
Yemekten sonra Bay He, mahjong oyunu için organizasyon yapmıştı.
Yi Chen yukarıdaki çalışma odasına çıktı, Yi Mei de bulaşıkları yıkamak için gönüllü oldu. Yeni gelin Mo Sheng, ve karısına karşı asla ters davranma cesareti gösteremeyen Bay He, Bayan He'nin talimatları doğrultusunda oyuna katıldı.
Bayan He uzunca yılları kapsayan oyun deneyimiyle oyunda oldukça iyiydi, keza Bay He de karısıyla uzunca seneler oynadığından o da oldukça donanımlıydı. Yi Mei'nin erkek arkadaşı da iş adamı olduğu için 4 işlem konusunda maharetliydi. Durumu içler acısı olan tek kişi, Mo Sheng'di. Uzunca yıllar yurt dışında olduğu için oyunun nasıl oynandığını hatırlamakta zorluk çekiyordu. Sonunda oyun başladı, Mo Sheng daha ilk dakikalarda kaybetmeye başladı.
Yi Chen çalışma odasından döndü, gözlerine inanamadı:'' Bir saat bile olmadı daha, gidişatın berbat!''
Mo Sheng gerildi:'' Şansım yok......''
Yi Chen hafifçe omzuna dokundu:'' Bana bırak.''
Şimdi oyuncular tekrar eşleşmişti. Mo Sheng kenara oturdu oyun daha heyecanlı hale gelmişti. Saat gece yarısı bir olmuştu Mo Sheng yatmak istemiyordu. Yi Chen iki defa daha gidip yatmasını söyledi ama boşuna. En sonunda Yi Chen, tehditkar, ürkütücü bakışlarını Mo Sheng'e yönlendirdi, Mo Sheng de çaresizce yatmaya gitti.
Gece boyunca yarı uykulu yarı uykusuz zaman ilerlemişti. Mo Sheng yattığı odanın kapı sesini işitti:'' Yan tarafındaki lambayı yaktı:'' Bitti mi? Kazandın mı kaybettin mi?''
Yi Chen yatağa girdi, üstünü örtü:'' Bir tek teyze kaybetti.''
Mo Sheng:'' Üç erkek bir kadını ezmiş, ne utanç verici!''
'' He ailesi, majong oyunu söz konusu olduğunda kesinlikle imtiyaz göstermez, tolerans tanımaz. Ayrıca teyze kaybetmeseydi, ona pes ettiremezdik.'' Yi Chen, Mo SHeng'i kollarının arasına aldı:'' Hadi uyu, çok yoruldum ve bunun sebebi sensin.''
Mo Sheng kendini suçlu hissetti. Normalde işi yüzünden çok yoğun bir hayat sürüyordu. Yeni yıl kutlaması bahanesiyle dinlenmeye, tatil yapmaya fırsatı olmuştu ama onun yüzünden mümkün olmuyordu, gerçekten utanılası bir durum. Ardından iyice kolları arasından vücudunun boşluğuna sızdı, onu rahatsız etmemek için daha fazla ses yapmadı.
Kısa süreli sessizliğin ardından, boynunda Yi Chen'in sıcak dudaklarını hissetti. Mo Sheng'in nefes alıp verme frekansı yükseldi :'' Yorgun değil misin sen?''
''Evet.....Biraz daha yorgun kalabilirim.''
______________________________________________
Yeni yılın ilk sabahında, Mo Sheng yediyi çeyrek gibi uyandı. Kalktı ve giyinmeye başladı. Yi Chen, onu kendisine doğru asıldı.
Yi Chen uykulu gözlerle:'' Ne yapıyorsun? Neden bu kadar erkencisin?''
''Kahvaltı hazırlamam lazım......tutma beni.'' Mo Sheng elinden kurtulmaya gayret etti, tüm gayretlerine rağmen Yi Chen sıkıcı tutmuş, umursamaz şekilde debelenmesini lzliyordu. Mo Sheng pes etti:'' Yi Chen......''
''Benimle biraz daha yatakta kal.''
Gerçekten! Mo Sheng homurdandı:'' Yi Chen, bugün biraz tuhafsın.''
''Nasıl tuhaf?''
Mo Sheng serzenişte bulundu:'' Çocuk gibi davranıyorsun!''
Yi Chen'in Mo Sheng'i kelepçelemiş elleri hafifçe gevşedi:'' Sessiz ol ve uyu.''
Evin diğer noktalarından ses gelmiyordu, henüz kimse uyanmamıştı. Bu sebeple Mo Sheng itaat etmeyi tercih etti, kaldı ki başka da çaresi yoktu, elinden kurtulamazdı.:'' O zaman biraz daha uyuyayım.''
Ne olursa olsun..............Bu şekilde rahat uyuyamazdı!
Bir kç dakika gözlerini kapattı, uyumak işi imkansız görünüyordui Başını Yi Chen'in omzuna dayamak istedi.
Yi Chen gözlerini açtı:'' Bir kadın nasıl böyle uyku uyuyabiliyor? Tavuk gibi eşelenmeyi bırakır mısın?''
Mo Sheng'in yüzü düştü, başını onun tekrar yastığa koymak istedi, daha yumuşak ve komforlu olacaktı.
''................Yi Chen başımı yastığa koyayım, omzun uyuşacak.''
Onun tek başına uyumasına müsade etmek, tekrar bir soğuk algınlığı vakası ortaya çıkarabilirdi. En iyisi sıkı sıkı sarıp sarmalamaktı. Yi Chen ne dediğini duymamazlıktan geldi, uyumak üzere gözlerini kapadı.
Mo Sheng bir süre onu izledi, hala gözüne uyku girmiyordu. Bir süre odadaki objeleri izledi sonra yüzünü ve bakışlarını tekrar, yanı başında duran o yakışıklı surete çevirdi.
Yi Chen......sahiden yakışıklı!
Hızlı bir hamleyle yanaklarına öpücük kondurdu, sonunda biraz uykusu gelmişti ancak zihni hala kalkması gerektiğini söylüyordu.
Epik Novel © 2017 | Tüm hakları saklıdır..