My Sunshine (Silent Seperation) - Kapanış- 2 + Son Sözler

---

                                                                              Çevirmen: Wkeey

 

 

Bebeğin İsmi:

 

 

Bir gün ocakta etli çorba kendi kendine pişerken , canı sıkılan Mo Sheng anlamlı bir şeylere kafa yormaya karar verdi.

 

 

Mesela ileride olacak çocuklarına isim düşünmek...

 

 

Hanyu Da Zidian (çince karakterli en anlaşılır sözlük) sözlüğünden aldı ve sayfaları karıştırmaya başladı. Bir isim seçmek Mo Sheng için oldukça zorlu bir görev olacaktı. Kulağa hoş gelecek, iyi anlamları olacak aynı zamanda da popüler olan bir isim bulmak hiç de kolay değildi.

 

Bir an aklına bir fikir geldi. Bebek ismi belirlemek için oldukça kolay ve basit bir yöntem belirledi.

 

Annesinin ve babasının soyadına herhangi bir kelime daha eklemek...
Bu kombinasyon hemen zihininde canlandı - He Mu ( Çincede hayranlık demek) Sheng.

 

 

İyi görünüyor ve kulağa da hoş geliyor.

 

En önemli husus derin bir anlamı olmasıydı.

 

Mo Sheng kendisiyle gurur duyuyordu. Yi Chen'in fikrini almak için bu ismi bir kağıt üzerine yazdı.

 

Yi Chen tek gözüyle baktı kaşını kaldırdı ve bir çizikle küçük üzerinde küçük bir değişiklik yaptı.

 

 

''Mu'' kelimesini ''Bi'' olarak değiştir.

 

He Bi Sheng?

 

He Bi Sheng??!! ( Çincede neden doğurduğunuz ya da neden doğduğunuz anlamına gelir)

 

Mo Sheng'i sıkıntı bastı, bebeği için de endişe duydu.

 

Zavallı bebek, daha doğmamışti bile ve babası tarafından sevilmiyordu.

__________________________________________________

Muamma:

 

Yine bir gün.

 

Yi Chen çalışırken, çalışma odasına, raflardaki romanlara bakmak üzere biri geldi.

 

Gelen kişiyi kendine doğru çekti ve kucağına oturttu. İki koluyla belini sardı. Çenesini boynuna yasladı.

 

 

'' Sayfaları çevirmem için bana yardım et.''

 

''Huh?'' Mo Sheng buna bir anlam veremedi ve masanın üstündeki dosyaya baktı.

 

''Evet sayfa 14.''

 

 

Nihayet bana ne yaptırmak istediğini anlamıştım.

 

Tembel herif!

 

Sıkı sıkı sarmalanmıi olan Mo Sheng, zar zor sayfaları çevirmeye çalıştı bir yandan da serzenişte bulunuyordu:'' Yi Chen, çok tembelsin. Sende atalet mi var?''

 

''Ya,ya.'' Yi Chen tembel olma konusunda oldukça kararlıydı:'' Benim için, ilk paragrafın ilk cümlesini çiz.''

 

 

''Oh.'' Mo Sheng kalemi aldı ve cümlenin altını çizdi.

 

---'' Ülkemizin Uluslararası Özel hukuk ile ilgili yapılan araştırmaların, İngiliz Hukukçu J.H.C'den esinlenerek yapıldığını belirtmek isterim. Moris'in tasavvuruna göre.....''

 

 

''Sondan üçüncü cümle.''

 

---'' Polisle zaten iletişim halindesiniz, o yüzden buradaki vaziyetle ilgili kanuni hükümleri bilmek durumundasınız.''

 

 

Bunlar da ne? Bir dava sırasında sarfedilen konuşmalar gibi görünüyor. Neden altını çizdiriyor?

 

 

Yi Chen'in yönlendirmesiye bir sürü sayfa çevirdi.

 

''Ortadaki cümleyi bulamıyorum.'' Yi Chen kendi kendine mırıldandı, biraz canı sıkılmış gibiydi.

 

Mo Sheng hala ne olup bittiğini anlayamadı.

 

 

''Kitabı değiştir.'' Yi Chen eliyle arkasındaki raflara uzandı ve bir tane dergi çıkardı.

 

 

Huh? Bu... dergide bulunabilecek özel bir şey galiba. Yi Chen de kadın dergilerine ilgi duyuyor muydu?

 

 

'' Üçüncü paragraftan ilk cümle.''

 

 

Uh..... magazin dergisi okumak ve bir yerlerin altını çizmek?

 

 

--- ''İlkbaharda sık sık kırsal bölgelere giederim, özellikle gök yüzünün masvai olduğu zamanlarda....''

 

 

''Beşinci cümle.''

 

 

---'' Yalan söylemeyi severdim, burnum uzardı ve gülümser ardından burnumu kırardı.''

 

''Son cümle.''

 

---'' Onu gece saat dokuzda dışarıda gördüğünde emin misin?''

 

 

Nedir tüm bunlar? Mo Sheng altlarını çiziyordu biraz da uykusu geldi. Yi Chen tek bir açıklama yapmıyordu, sadece cenesini kullanarak saçlarıyla boynu arasında yol yapıyordu.

 

 

''Mo Sheng?''

 

''.....Oh.'' Mahmur mahmur cevap verdi.

 

Yi Chen onu yatağına taşıdı, üzerine güzelce örttü ve saçlarından öptü.

 

''İyi geceler budala.''

_______________________________________________

 

 Nevresim takımları:

 

Noelde, şehir oldukça gürültülü ve canlıydı, Yi Chen hariç.

 

 

Bir kaç gün önce iş için bir başka eyalete gitmişti. Eve bugün döndü fakat isteksiz olarak Mo SHeng tarafından süpermarkete gitmeye zorlandı. Bu gece cumartesi akşamıydı yarın ise pazar, o yüzden beden gücü kullanmak için uygun bir vakitti. Markette gezinmenin gereği ne yoksa?

 

Yi Chen alışveriş arabasını aldı, Mo Sheng'de bir kaç ürünle içini doldurdu. Yatak-döşek bölümünden geçerken, Mo Sheng evdeki nevresim takımlarının değiştirilmesi gerektiğini hatırladı.

 

 

Bir kaç takım seçmek için eğildi.

 

Yi Chen böyle ıvır zıvır meselelere kafasını yormazdı, doğal olarak Mo Sheng istediği seçimi yapmakta sonuna kadar özgürdü.

 

Çiçek işlemeli azur mavisi.

 

Bir tanesi bundan.

 

Mo Sheng bunu alışveriş arabasına koyarken Yi Chen konuştu:'' Bu renk iyi değil.''

 

Yi Chen'in böyle kadınsa bir durum için fikrinin olması nadir rastlanılabilecek bir şeydi, Mo Sheng şaşırdı hemen başka bir tanesiyle değiştirdi:'' Bu nasıl?''

 

 

Tasdiklememişcesine başını salladı.

 

Bir kaç çeşit değiştirdikten sonra Mo Sheng'in tadı kaçmaya başladı:'' Neden beğenmiyorsun ki? Renkleri ve tasarımları oldukça şık bunların.''

 

''Teninle uyum için de değiller.''

 

Tesadüfen oradan iki kız geçiyordu, konuşulanları duymuşlardı. Güldüler ve başka yöne döndüler.

 

Kalın kafalı Mo Sheng bozuntuya vermedi fakat herkes konuşulanların manasını idrak etmiş, o edememişti. Kısık sesle:'' Eğer komforlu değilse, iyi değildir.''

 

.........

 

Hey, Bay He Yi Chen, Markette yüyürürken, kafanın içinden neler geçiyor?