Rayomi gece boyunca hiç uyuyamadı. Kalbindeki acı bitmek bilmiyordu.
Güneş doğmaya başlayınca artık uyuyamayacağından emindi. Lavaboya gidip elini yüzünü yıkadı. Gece düzgün uyumadığı ve tüm gün ağlayıp bitap düştüğü için gözlerinin altı mosmor ve şişmiş bir haldeydi. Okulda onu o şekilde görseler kesinlikle ondan korkarlardı.
Bugün okula gitmeyeceklerdi. Rayomi ne kadar üzgün olursa olsun antrenmanları aksatmak istemiyordu bu yüzden 4 numara ile antrenman yapmaya gidecekti. Üzgün olduğu kadar sinirliydi de. Bu oyuna, canavarlara ve onu bu oyuna sokan başmeleğe lanetler okuyordu.
"Yemek hazır çocuklar."
Oliva'nın annesi onları sofraya çağırıyordu. Rayomi uzun zamandır ev yapımı anne yemeği yemiyordu. Bu kahvaltı onun moralini düzeltmişti. Kahvaltı yaparken gün içerisinde ne yapacaklarını tartıştılar.
Rayomi hala üzgündü ama sonsuza kadar böyle kalamayacağını bildiği için güçlü durmaya çalışıyordu.
Yemekten sonra Oliva annesine Rayomi ile aldıkları seyahat kararını açıkladı. Zavallı kadın, bir anne olarak kızını korumak istiyordu ama elinden hiçbir şey gelmeyeceğini bildiği için bu karara itiraz etmedi. Tek yapabildiği şey kızı için dua etmekti.
**
Oliva ve annesi bir süre daha konuştuktan sonra antrenman için evden çıktılar.
İkisi de 4 numaranın nerede olduğunu bilmiyordu, etrafta bir süre dolaşırlarsa karşılaşacaklarını düşündüler.
"Oliva, 4 numara dün konuşurken buluşmak için belirli bir yer söylemiş miydi?"
"Hayır, onu nerede bulabiliriz bilmiyorum ama bir süre etrafta dolanırsak o bizi bulacaktır."
Sürekli binaların tepesinde ve ara sokaklarda dolaşan birini bulmanın en hızlı yolu; etrafta aylak aylak dolaşmaktır. Çünkü aradığınız kişi sizi bulacaktır.
Bir süre dolaştıklarında Oliva'nın dediği gibi 4 numara onların hemen önüne çıktı.
"Bugün okula gitmemişsiniz, bende sizi okul yolunda bekleyecektim."
Oliva memnuniyetsiz bir yüz ifadesiyle cevap verdi. İşbirliği konusunda hala kararsızdı.
"Evet bugün bir aksilik oldu, bu yüzden okula gitmedik."
Rayomi her zamankinden daha sert ve kararlı duruyordu. Bir an önce güçlenmek ve bu saçmalıktan kurtulmak istiyordu.
"Hey 4 numara, bugünden itibaren beraber çalışacaksak birbirimizi tanımalıyız. Ben Rayomi, bu kızda Oliva. İkimizde 17 yaşındayız."
"İkinizi de çok iyi tanıyorum Rayomi Samasu. Sizler bana 4 numara diyebilirsiniz ismimi şimdilik söylemeyeceğim ve yüzümdeki maskeyi çıkarmayacağım."
"Bize olan güvenin gözlerimi yaşarttı."
"Size güvenmediğim için değil. Kendimce nedenlerim var."
4 numara konuşmasını bitirince arkasına döndü ve yürümeye başladı. Kadının bu davranışları Oliva'yı daha da tedirgin etmişti.
"Beni takip edin, sizi canavarların bulunduğu yerlere götüreceğim."
Oliva şaşkınlık içinde cevap verdi.
"Canavarların nerede bulunduğunu biliyor musun? Katılımcılar onları doğmadan önce göremez ve hissedemezler."
4 numara arkasına döndü ve pis bir sırıtışla cevap verdi.
"Evet doğru biliyorsun ama ben özel bir alet kazandım. Bu alet kısıtlı bir alandaki canavarları görmemi sağlıyor. Canavarları kendim bırakmışım gibi bulabiliyorum."
Lafı daha fazla uzatmadan ilerlemeye başladı. Geçici müttefikleriyle sohbet içinde olmaktansa sadece antrenman yapmak istiyor gibiydi.
Sadece kısa bir yürüyüş sonunda bir canavarla karşılaştılar.
"Birbirimizin güçlerini görelim ki ona göre antrenman stratejisi oluşturalım. Bu canavarla ben savaşacağım sonraki canavarla siz savaşırsınız."
4 numara konuşmasını bitirir bitirmez canavara doğru koşmaya başladı. Bu seferki canavar diğerlerinden daha iğrenç gözüküyordu. Hayır aslında hepsi iğrenç varlıklardı.
Canavarın boyu Rayomi'nin boyundan daha uzundu ve gövdesi iki tane Rayomi boyutundaydı. Rayomi böyle bir canavarla savaşabileceğinden emin değildi.
4 numara, sağ eline hançerini, sol elinin iki parmak arasına ise yeşil renkte küçük bıçaklar almıştı.
Canavara doğru koşarken sol elindeki bıçakları canavarın iki bacağına doğru fırlattı. Bıçaklardan bir tanesi canavarın bacağına saplanarak canavarın hareketlerini kısıtladı.
"Kieehk!"
4 numara canavarın hızlı hareket etmesini engellemişti. Diğer eline de hançerini aldı ve canavara doğru hamle yaptı.
Canavar üstüne gelen saldırıyı pençeleri ile savuşturdu ve 4 numaraya sağ elindeki pençelerini savurdu.
4 numara geriye doğru yatarak gelen pençelerin altından geçti. Saniyelik hareketler yaparak canavarın diğer bacağına sol elinde ki hançeri sapladı. Canavar acı içinde çığlıklar atıyordu.
"Kieehk!!"
4 numara geriye çekildi ve ellerindeki hançerleri envanterine koydu. Kaybolan hançerlerin yerine ellerinde iki tane kırmızı taş belirdi.
Oliva kadının ne yaptığını anlayamamıştı.
4 numara elindeki taşları canavarın biraz önüne doğru fırlattı. Taşların patlaması ile canavarın önü toza dumana bürünmüştü.
"Canavarın görüş açısı kapandı."
Envanterine koyduğu hançerleri yeniden eline aldı ve saldırı pozisyonuna geçti. İleriye doğru adım atıp hançerleri canavara doğru fırlattı.
Tozdan dolayı etrafını göremeyen canavar, gelen hançerleri fark edemedi. Hızlıca uçan hançerler canavarın gövdesine saplandı.
"Kieehk!!"
Toz bulutu geçtikten sonra canavar yere yığılmış bir şekilde karşılarında duruyordu.
Oliva, 4 numaranın stratejisini yeni anlayabilmişti.
"Çok zekice. Bizden çok ileri bir seviyede."
Canavar yok olduğunda ganimet olarak bir tane yeşil taş ortaya çıktı. Rayomi ve Oliva ilk defa kırmızı dışında bir renkte taş çıktığını görüyordu. İkisinin de aklında aynı soru dolanıyordu.
"Yeşil taşların ne özelliği var?"
"Yeşil renkte küçük bıçaklar fırlatmak için kullanılıyor, kırmızı taşlar patlıyor, yeşil taşlar savaş sırasında yaralarını iyileştiriyor ve lacivert renkteki iksirler enerjini yeniliyor. Diğer renkteki taşları ve iksirleri henüz kullanamadım bu yüzden ne işe yarıyorlar bilmiyorum."
Oliva 4 numaranın savaşma şekline hayran kalmıştı.
"4 numara seviyen kaç? Çok iyi savaşıyorsun."
4 numara şeytani bir sırıtışla cevap verdi.
"Şuan 14 seviyeyim ama beni güçlü kılan seviyem değil savaş stratejilerim."
Rayomi daha fazla beklemek istemiyordu.
"Bizim savaşacağımız canavar nerede?"
4 numara parmağıyla bir ara sokağı işaret etti.
"İleride ki sokaktan biraz ilerleyince karşımıza çıkacak."
Rayomi, kadını beklemeden koşmaya başladı. Çok acele ediyordu. Bir an önce güçlenmek istiyordu. Güçlenip bu lanetten kurtulmak istiyordu.
4 numaranın söylediği sokağa girdi ve koşmaya devam etti. Oliva ve 4 numara, onun peşinden geliyordu.
"Hey! Rayomi biz seninle ortağız en azından beni beklemelisin."
Rayomi, Oliva'nın bağırışlarını duymamış gibi yaptı.
Rayomi, sokağın sonuna vardığında yeni doğmaya başlamış bir canavar ile karşılaştı.
"İşte! Buldum seni."
Rayomi, canavar ona pençesini savurursa altından kayıp canavarın sırtına kılıcını saplamayı planlıyordu. Kılıcını sıkıca kavrayıp canavara doğru koşmaya başladı.
Düşündüğü gibi canavar ona pençesini savurdu ve Rayomi pençenin altından kayarak geçti fakat işler planladığı gibi gitmedi. Rayomi kılıcını saplamak için ayağa kalkarken, canavar hızla geriye dönerek tekmesini Rayomi'ye doğru savurdu. Rayomi tekmenin etkisi ile yana doğru yuvarlandı.
Bu sefer savaştığı canavar diğerlerinden daha akıllıca hareket ediyordu. Gün geçtikçe rakipleri daha güçlü hale geliyordu.
Rayomi yuvarlandığı yerden ayağa kalkmaya çalışırken canavarın ona yaklaştığını fark edememişti. Rayomi ayağa kalktığı sırada canavarın yumruğu ile yeniden yere yapıştı.
Canavar pençesini havaya kaldırdı ve yerde yatan Rayomi'ye doğru pençesini savurdu. Rayomi kendini yana doğru yuvarlayarak pençeden kaçıtı ve hızla ayağa kalktı. Dikkatsiz davranarak kendisini tehlikeye atmıştı.
Canavar tekrardan saldırdı ama bu sefer işler farklı ilerledi. Canavar, pençesiyle Rayomi'nin karnını kesmişti. Rayomi'nin karnından kanlar akıyordu ama yara çok derin değildi.
Ölümcül olmayan yarasına elini bastırdı ve kanamayı engellemeye çalıştı. Canavarın pençesi, karnını sıyırdığı için çok şanslıydı.
------------------------------------------------------------------------
Yorum yapın lütfen. Eksikliklerimi yüzüme tokat gibi vurmazsanız gelişemem.
Epik Novel © 2017 | Tüm hakları saklıdır..