Harita şehrin sadece yarısını gösterdiği için diğer yarısında durum nasıl bilmiyorlardı. İkisinin de ortak fikri, şehrin diğer yarısında da durumun aynı olduğuydu. 

"Otel işini hallettikten sonra bunu düşünürüz. Önceliğimiz kalacak bir yer bulmak."

Rayomi valizini peşinden çekmeye başladı. Oliva, kafasını sallayarak 'haklısın' dedi.

Rayomi, her eğildiğinde karnındaki yaraları onu rahatsız ediyordu. Karnı her acıdığında, güçsüzlüğü yüzüne vuruluyormuş gibi hissediyordu. Oyuna dahil olduğundan beri çok çalışıyordu ama bu yaraları, onun çalışmalarının yetersiz olduğunun kanıtıydı.

'Hala çok acınasıyım.'

***

Geçici bir süreliğine tek odayı paylaşmaları gerekecekti. Oda da bir yatak ve bir koltuk bulunuyordu. 

Geçici bir sürede olsa burada dayanabilecekler miydi?

Odaya eşyaları yerleştirdikten sonra akşama kadar boş zamanları olacaktı. Rayomi, yaralarını görmezden gelerek ortaya bir fikir sundu.

"Şehrin geri kalanını keşfe çıkmalıyız. Akşam olmadan dönersek bir sıkıntı olmayacaktır."

"Ne saçmalıyorsun? Yaralısın ve dinlenmen lazım. Hem başka bir katılımcı varsa ve bizi fark ettiyse başımız belaya girer."

"Biliyorum ama bu yaralar çok uzun bir sürede ancak iyileşecekler. Çok fazla vakit kaybetmiş olacağız. Eğer karşımıza daha önce yendiğimiz gibi güçsüz canavarlar çıkarsa yeşil taşlardan kazanabiliriz. Yeşil taşlar sayesinde bu yaraları tamamen iyileştirebilirim."

"Karşımıza başka bir katılımcı çıkarsa ne olacak? Ya da geçen seferki mühründe 'B' yazan canavar ortaya çıkarsa? Şuan bu otelden çıkmamız çok riskli."

Rayomi, kaşlarını çattı. Oliva'nın bu korumacı davranışlarını sevmiyordu. Kızın haklı olduğunu biliyordu ama kendisi de haklıydı. Çok fazla zaman kaybederlerse başlarına daha büyük belalar gelebilirdi.

"Biliyorum fakat... Söz veriyorum, çok güçlü bir rakip ortaya çıkarsa hemen kaçacağız."

Oliva, Rayomi'nin gözlerindeki o inatçı bakışı görebiliyordu. Ona söz geçiremeyeceğini anlamıştı. Rayomi'nin inadı sonsuza kadar devam edecek gibi durduğu için Oliva, onunla tartışmaktan vazgeçti.

"Tamam ama çok dikkatli olacağız. Saklanarak gideceğiz ve en ufak sıkıntıda tüm gücümüzle kaçacağız."

Rayomi'nin göz bebekleri ışıl ışıl parladı. Kendini biraz daha geliştirebilmek için bir fırsat bulmuştu ve yeşil taşlardan bulabilirse kendisini iyileştirebilirdi.

Odaya yerleşme işi bittikten sonra dikkatli bir şekilde otelden ayrıldılar. Şehrin diğer yarısına ilerleyeceklerdi çünkü bulundukları tarafta hiç canavar kalmamıştı.

İlk karşılaştıkları taksiye bindiler. Bulundukları yerden uzak bir yere gittikleri sürece nereye gittiklerinin önemi yoktu. 

Taksi ilerlerken Oliva, büyülü aletin haritasını izliyordu. Onlar ilerledikçe haritada yeni yerler gözükmeye başladı. Bir canavar ile karşılaşırsa taksiden ineceklerdi.

Yaklaşık 15 dakika sonra haritada bir nokta belirdi. Bir canavar ortaya çıktı. 

Taksiyi durdurdular ve indiler.

"Çok uzakta değil. 10 dakika yürüsek yeterli olur."

Bu seferki canavar, önceden avladıkları gibi olmalıydı. 'B' mühürlü canavar haritada belli olmuyordu yani haritada gözüken yerde normal canavarlardan olması gerekiyordu. En azından öyle umut ediyorlardı.

Güçlenme arzusu Rayomi'nin tüm bedenini kaplamıştı. Normalden daha enerjik duruyordu.

"Hey! Sözünü sakın unutma. Yaraların hala iyileşmediği için kendi başına bir işlere kalkışma."

Oliva'nın bu sözleri Rayomi'nin kafasının içinde yankılandı. Yüzündeki gülümsemeyi bozmamaya çalışarak yola devam etti.

***

Canavarın bulunduğu alan uzaktan gözükmeye başladı ama bir terslik vardı.

"Ne? Biz canavarın alanına girdik mi? Daha çok uzaktayız neden erkenden doğdu?"

Canavar onlar alana girmeden önce doğmuştu.

İkisi de ne olduğunu anlayamadan canavar ortadan ikiye ayrıldı ve yere düştü. Canavarın yere düşmesiyle arka tarafında duran başka bir canavar ortaya çıktı.

'Bir canavar başka bir canavarı mı öldürdü? Böyle bir şey mümkün mü?'

Arkada duran canavarın yaydığı hava 'B' harfli canavarın yaydığı havaya benziyordu. 

Oliva, Rayomi'nin kolundan tuttu ve arka tarafına doğru koşmaya başladı.

"Bu canavar beklentimizin üstünde bir canavara benziyor. Söz verdiğin gibi geri dönüyoruz."

Oliva'nın cümlesi bitmeden hemen önce önlerinde siyah bir kapı oluştu. Az önce arkalarında duran canavar önlerinde duran kapıdan dışarı çıktı. 

Kaçmalarına izin vermiyordu.

Canavarın sağ elinde bir pala bulunuyordu. Kırmızı kısa saçları darmadağın bir şekilde havaya kalkmıştı. Kırmızı gözleri ve simsiyah bir ten rengi vardı. Siyah bedeninin üstünde dağınık bir şekilde her tarafına yayılmış kırmızı çizgiler bulunuyordu. 

Canavar uzaktan bakınca 'B' harfli canavarı anımsatıyordu ama onun kadar korkunç gözükmüyordu.

'L'

Canavarın sağ elindeki mor mührün ortasında 'L' harfi bulunuyordu. 

Karşılarında duran canavar önceki karşılaştıkları canavar kadar korkutucu enerji yaymıyordu.

Rayomi'nin aklına takılan canavarın güçlü olup olmaması değildi. Ellerindeki mühürlerde bulunan harflerin neyi temsil ettiğini merak ediyordu.

'Belki de özel canavarları öylesine sıralamak için olabilir ama neden sayılar değil de harfler olsun?'

'Eğer alfabetik sıraya göreyse ve A harfine yakınlaştıkça canavarların güçleri daha çok artıyorsa bu canavar, 'B' harfli canavar kadar güçlü olmamalı.'

Bu düşüncesi kesin değildi ama savaşmadan emin olamazdı.

Nereye kaçarlarsa kaçsınlar canavar başka bir kapı oluşturup önlerine çıkıyordu. Savaşmaktan başka çareleri yoktu.

Rayomi, önceki deneyimlerinden sonra plan yapmadan hareket etmeyecekti. Karnındaki yaralar olmasa canavardan kaçmak için bir fırsat oluşturabilirdi ama yaraları ona engel oluyordu.

'Bir dakika! Bu canavar, az önce öldürdüğü canavarın ganimetlerini almadı. Eğer orada bir yeşil taş varsa...'

Rayomi, hızlıca canavarın öldüğü yöne gözlerini çevirdi. 

'AHA!'

Tamda düşündüğü gibi canavarın ganimetleri orada duruyordu. İki tane yeşil, bir tane kırmızı taş birkaç adım ötede duruyordu.

Taşları almak için geriye koşarsa canavar ona arkadan saldırabilirdi veya Oliva'ya saldırabilirdi.

Arkasına doğru koşmak için bir açıklık yaratması gerekiyordu.

"Oliva. Sen alev toplarını fırlatabilecek kadar uzak bir yere geç ve bana arkadan destek ver. Aklımda bir plan var."

Oliva, Rayomi'nin ne saçmaladığını anlamamıştı ama vakti yoktu. Hemen geriye doğru uzaklaşabildiği kadar uzaklaşmaya başladı ve asasını eline aldı. Görevi, alev topları ile Rayomi'ye destek vermekti.

Rayomi, Oliva uzaklaşana kadar canavarı oyalayacaktı. Tüm gücünü kılıcı tuttuğu koluna aktardı. Amacı canavarın saldırılarını savuşturmaktı. Önceki deneyimlerini kullanarak daha başarılı olabileceğini hissediyordu.

Oliva geriye doğru çekilmeye başladığı anda canavar saldırıya geçti. Rayomi, koluna aktardığı tüm gücü kullanarak canavarın yolunu kesti. 

Canavar elinde tuttuğu palayı Rayomi'ye doğru sallamaya başladı. 

Rayomi tamamen palaya odaklandı ve üstüne gelen her darbeyi kendi kılıcı ile savuşturdu.

Tahmin ettiği gibi bu canavar, 'B' harfliye göre daha güçsüzdü. Rayomi, canavarın saldırılarına uyum sağlayabiliyordu.

Oliva geçmesi gereken yere geçti. Asasını eline aldı ve yapması gerekeni yaptı

Tamamen odaklandı ve oluşturabildiği kadar çok alev topu oluşturdu.

Canavar, üstüne gelen alev toplarını fark edince, Rayomi'den biraz uzaklaştı ve palasıyla kendisini savunmaya başladı.

'İşte şans'

Rayomi, koluna aktardığı tüm gücünü bacaklarına aktardı. Kendisini ne kadar hızlandırırsa o kadar iyi olacaktı. 

Taşların bulunduğu yöne doğru hızla fırladı. Sadece birkaç saniye içinde canavar ile arasında çok fazla mesafe oluştu.

Oliva en başta, Rayomi'nin onu bırakıp kaçacağını sandı ama sonradan planı anladı. Hiç duraksamadan canavara doğru alev toplarını fırlatmaya devam etti. Canavarın Rayomi'ye doğru gitmesine izin veremezdi. Rayomi ona güveniyordu.

Rayomi, birkaç saniye içerisinde taşların yanına ulaştı. Bacaklarına aktardığı güç onun hızını büyük oranda arttırmıştı. 

Yeşil taşları yerden aldı ve aktif etti. 

Yaralarının iyileştiğini hissedebiliyordu. En azından canavarla baş edebilecek kadar iyi hissediyordu.

Canavarın gözleri parladı ve palası kırmızı bir ışık yaymaya başladı. Palayı savurduğu anda üstüne doğru gelen tüm ateş topları ortadan ikiye ayrıldı ve yok oldu.

Canavar, üstüne alev topları yağdıran kıza doğru tüm gücüyle koşmaya başladı. Canavarın gözlerindeki öfke büyük bir baskı yarattı.

Oliva, ayaklarının altına doğru bir hava büyüsü yaparak kendisini yukarıya doğru fırlattı. Canavarın saldırısını başka türlü atlatamazdı.

Canavar, Oliva'nın yukarıya doğru fırladığını görünce, koşmayı bıraktı ve Rayomi'ye doğru döndü. 

Şimdiki hedefi Rayomi'ydi.

Oliva, canavardan uzak, Rayomi'ye yakın bir alana doğru hava büyüsü yaparak süzüldü.

Rayomi bu sefer tüm gücünü sağ koluna aktarmak yerine tüm bedenine dağıttı. Daha sağlam durabilirse, canavara daha sağlam bir cevap verebilirdi. 

Ona doğru hızla koşan canavar sert bir bakış attı.

"Bu sefer dayak yemeye niyetim yok!"