Rayomi, canavarın palasını ustalıkla savuşturdu. Canavar durmadan saldırıyordu ama Rayomi, canavarın hızına ayak uydurmayı başardı. 

Kafa kafaya bir mücadele gibi gözüküyordu.

Oliva, canavarın Rayomi'ye odaklandığını görünce tekrardan büyü yapmaya başladı. Canavarı gafil avlamayı planlıyordu. 

Rayomi üstüne gelen son darbeyi de savuşturduğu anda Oliva, alev toplarını canavarın üstüne yağdırdı.

Canavar geriye bir adım attı ve üstüne gelen alev topları ile baş etmeye çalıştı. Rayomi, canavar alev topları ile ilgilendiği anda canavarın açıklığından yararlanmak için ileriye atladı.

'İşte aradığım fırsat'

Kılıcını tüm gücüyle canavara doğru savurdu ama bir demir kalkana çarpmış gibi kılıcı geri sekti.

Canavarın kolu şişmiş ve sert bir deriyle kaplanmıştı.

'Derisini mi güçlendirdi?'

Kılıcı geri sektiği anda bir daha saldırıya geçti. 

Tak!

Kılıcı tek bir çizik bile atamadan geriye sekti. 

Canavar palasını, Oliva'ya doğru salladı. Sanki rüzgar büyüsü yapmış gibi paladan şiddetli bir rüzgar esti. Rüzgarın etkisiyle havada uçuşan tüm alev topları etrafa dağıldı.

Kısa süre içinde canavarın tüm bedeni sert deriyle kaplandı. 

Rayomi, büyü enerjisini kılıcına doğru yönlendirdi ve daha güçlü darbeler yapmaya çalıştı. 

Eskisinden daha güçlü darbeler indirse de canavara zarar veremedi. En az on darbeden sonra canavarın kolunda küçük bir kesik açabildi. 

Canavarın derisi sertleştiği için canavarın hareketleri yavaşladı bu sayede Rayomi daha çok saldırı yapabildi.

Oliva, canavarı alev topları ile rahatsız etmiyor olsaydı Rayomi, canavarın saldırılarından dolayı çoktan yere yapışmış olurdu. 

Çok şükür ki tek başına savaşmak zorunda değildi.

Rayomi'nin güçlü darbeleri ile kesilmeyen canavarın derisi ile nasıl baş edebileceklerdi? 

Oliva, daha güçlü bir alev püskürterek canavarı yakmaya çalıştı ama canavar alevlere çok dayanıklıydı.

O sırada Oliva'nın aklına bir plan geldi.

"Rayomi, bana yolu aç"

Rayomi kafasını sallayarak onayladı. En güçlü darbelerini indirmek için bedenini güçlendirdi ve kılıcına büyü gücünü aktardı. 

Hızlı ve güçlü darbeler ile canavarı oyalarken Oliva'nın yaklaştığını hissedebiliyordu.

Kılıcını tüm gücüyle canavarın gövdesine savurdu. Kılıç sert deriye çarpıp geri sekti ama canavar saldırının gücü ile sarsıldı.

'Dış deriye zarar veremiyoruz ama güçlü saldırılar ile içerden zarar verebilir miyiz?'

Rayomi'nin aklında bu soru canlandı ama Oliva, bu olasılığı daha önceden düşünüp harekete geçmişti. Rayomi'nin yanına varır varmaz havaya doğru sıçradı ve iki kolunu güçlendirdi.

Elindeki asası komple kırmızı renge büründü. 

Oliva elindeki asayla canavarın çenesine sert bir darbe indirdi. Saldırı o kadar güçlüydü ki canavarın ayaklarının altındaki zemin çatırdadı. 

Tüm büyü gücünü asasına aktararak asasını, demir bir sopa gibi sertleştirmişti. Hayır, belki de demirden daha sert bir sopaya çevirmişti.

Rayomi, Oliva'nın planını hemen anladı. Rayomi saldırarak canavarı rahatsız ederken, Oliva'da sert darbeleriyle canavarın derisini parçalayacaktı. 

Rayomi kılıcını ne kadar güçlendirirse güçlendirsin, büyük bir alana saldırı yapamıyordu. Oliva ise asasını güçlendirerek daha geniş bir alana baskı uygulayabilirdi.

Canavar kollarıyla Rayomi'nin kılıç darbelerini savuşturdu. O sırada Oliva, canavarın bir açığını yakalayıp canavarın çenesine bir darbe daha indirdi. 

Canavarın çenesine aldığı darbeler dışarıdan hasar vermiyor gibi gözükse de canavarın derisinin içinden yıpranmasına neden oluyordu.

Canavar, yüzüne aldığı darbe ile tüm bedeninin titrediğini hissetti. Bu sırada Rayomi durmadan saldırmaya devam etti ama canavar kendisini hızlandırarak daha erken tepkiler vermeye başladı. Sanki Oliva'nın saldırılarına yetişmeye çalışıyordu.

Oliva, canavarın kafasına bir darbe daha indirdi ama bu saldırı, önceki saldırılardan daha az etki etti. Canavar, saldırı yüzüne gelmeden önce kendisini biraz geriye doğru çekerek saldırının büyük bir kısmını atlatmayı başardı. İkisinin hızına yetişmeye başlıyordu.

Rayomi'nin saldırıları sayesinde canavarın kolları çizikle doldu. Aynı yere birden fazla darbe indirirse daha etkili bir zarar verebileceğini biliyordu. Rayomi, bu sefer kılıcını sağa sola savurmak yerine dümdüz bir şekilde ileriye itti. Canavar, iki elinin içi ile yüzüne gelen kılıcı durdurdu ama arkasına geçen Oliva'yı fark edemedi. 

Oliva, asası ile canavarın kafasının arkasına sert bir darbe indirdi. Canavar, darbenin etkisiyle öne doğru sendeledi. 

Rayomi, bu fırsatı değerlendirip kılıcını canavarın sol gözüne sapladı.

"Kieechk!!"

Canavar, gözünün acısıyla büyük bir çığlık attı. 

Rayomi, kılıcını canavarın gözünden çektiği sırada canavar, tamamen savunmasız bir şekilde duruyordu. Oliva, canavarın sol tarafından geçerek asasını canavarın çenesine savurdu. Canavarın sol gözü görmediği için sol taraftan gelen darbeleri savunması daha zordu.

Canavarın ağzından kanlar çıkmaya başladı. Çenesine aldığı onca darbeden sonra bunun olması hiç şaşırtıcı değildi. 

Oliva ve Rayomi, canavarın çenesinden kanlar akmaya başlayınca sevindiler ama güçlerinin büyük bir kısmını harcamalarına rağmen bu kadar az hasar vermeleri onlar için sıkıntı yaratabilirdi.

Güçleri sınırına ulaşmak üzere olduğu sırada Rayomi, aklındaki bilgileri kullanarak bir hamle yaptı.

'Eklemlerini sertleştiremezsin.'

Canavarın sol tarafından geçip, canavarın sol bacak eklemine doğru kılıcını savurdu. 

Canavar acı içinde çığlık attı. 

"Kieechk!!"

Rayomi, saldırısının işe yaradığını görünce hiç duraksamadan saldırmaya devam etti. Şimdi ki saldırısı canavarın sol kol eklemlerineydi. 

Sadece iki darbe ile canavarın sol kolu kullanılamaz hale geldi. Şimdi canavarın sol tarafı tamamen savunmasızdı.

Oliva, bu fırsatı kullandı ve saldırılarına devam etti. Canavarın çenesi parçalanmaya devam ediyordu. 

Canavarın ağzından kanlar fışkırdı. Acı içinde bir çığlık duyuldu ama çok geçmeden çenesine bir darbe daha alarak susturuldu.

Canavar, gücünü sağ bacağına aktararak güçlü bir zıplama gerçekleştirmeyi düşündü. Çok yukarı zıplayıp kaçmayı planlıyordu. 

Gücünü sağ bacağına aktarmaya başladığı anda Rayomi, canavarın ne yapmaya çalıştığını fark etti ve harekete geçti. Saniyeler içinde canavarın sağ tarafında belirdi. 

Canavar, Rayomi'ye sal kolu ile bir darbe indirmeye çalıştı ama yüzüne gelen başka bir darbe ile canavarın saldırısı yavaşladı. 

Rayomi, canavarın kolunun altından geçti ve canavarın sağ bacak eklemlerine doğru kılıcını sapladı. 

Kılıcı sapladı yerden çıkardığı anda canavar, dizleri üzerine düştü. 

"Kieechk!!"

Şimdi kaçmak için hiç şansı kalmamıştı. Elinde duran palasını daha fazla tutmadı ve yere bıraktı. Gücü vardı ama eklemleri kesildiği için hareket edemiyordu. 

Henüz ölümcül bir darbe de almamıştı yani durum onun için çok kötü sayılmazdı.

Canavar yere çöktüğü anda Oliva, asasını havaya kaldırdı. Kolları ve asası daha çok parlamaya başladı ve asasını hızla canavarın yüzüne doğru indirdi. 

Bu seferki darbe çok güçlüydü. Canavarın dizlerinin altındaki zemin daha çok çatladı. Oliva hiç duraksamadan aynı saldırıyı iki kez daha yaptı.

"Kieechk!!"

"Kieechk!!"

Canavarın çenesi bu saldırılara daha fazla dayanamadı. Son bir darbe daha alınca çenesi kırıldı ve canavarın ağzı açıldı. 

Oliva'nın yüzünde gururlu bir gülümseme oluştu. Sanki başından beri bunu planlıyormuş gibi bir bakış attı.

"İşte aradığım fırsat!"

Rayomi, bu sözleri bağırarak söylerken ileriye doğru bir adım attı. Elindeki kılıç kayboldu ve yerine iki tane kırmızı taş belirdi. 

Rayomi, taşları büyü enerjisiyle aktif etti ve çevik bir hareketle taşları, canavarın açılan ağzından içeriye fırlattı. İkisi de geriye doğru çekildiler ve canavarın patlamasını beklediler.

"BOOOM!"

Canavarın gövdesi, ilk patlama ile kocaman şişti ve ikinci taşın patlamasıyla parçalara ayrıldı.

Canavarın parçaları tüm alana fırladı. Canavarın kanı yağmur gibi gökten yağıyordu.

Canavarın parçaları yok olmaya başladığında ganimetlerde ortaya çıktı. Rayomi, ganimetlere doğru yürüdü. 

Canavarın palası, canavarın bıraktığı yerde duruyordu ve hemen yanında iki şişe mavi iksir ve bir tane siyah bileklik ortaya çıktı. 

Rayomi, iksirlerden bir tanesini eline aldı. Daha önce de bu iksirlerden kazanmıştı ama kullanmaya fırsatı olmamıştı.

'Hmm. Bunlar ne işe yarıyor ki?'

İçinden iksirlerin ne işe yaradığını düşündüğü anda sağ elindeki mühür parladı ve aklında harfler belirdi.

[Hız iksiri: +%50]

Rayomi, ağzı açık bir şekilde aklında oluşan harfleri okuyordu. Aklında oluşmasına rağmen gözlerinin önünde görüyormuş gibi hissediyordu. 

Taşları eline aldığında bu olmadığı için çok şaşırmıştı.

"Oliva, diğer iksiri de sen al."

Oliva, elini uzattı ve iksiri yerden aldı. O da Rayomi'nin verdiği tepkisin aynısını verdi. Ağzı açık bir şekilde iksire bakıyordu.

Rayomi'nin gözleri yerde duran bilekliğe doğru kaydı. Elini uzatıp bilekliği aldı. İksirde gördüğü harfler yeniden aklında oluştu.

[Kara Katil'in Bilekliği: Güç +15, Çeviklik +15, Mana +210]

Rayomi, piyangoyu kazanmış gibi bir gülümsemeyle bilekliğe bakıyordu. Canavar ne kadar güçlüyse, kazandıkları ödülde o kadar iyi oluyordu. 

Oliva'da canavarın yerde duran palasını aldı.

"Kesici bir aletim yoktu. Bu bıçağı ben alıyorum."

"Tamam ama o bir pala."

"Ne önemi var?"

Oliva, sinirli bir surat ifadesiyle elindeki palayı ve asasını envanterine kaldırdı. 

Rayomi, elindeki siyah bilekliği sağ bileğine taktı. Etkisini kısa sürede hissetmeye başladı. Bedeni enerji ile dolup taşıyordu. 

"Bu mühürler... A harfine yaklaştıkça daha güçlü oluyorlar galiba?"

Rayomi'de bu soruyu düşünmüştü. Şimdi savaştıkları canavar, 'B' harfli canavara oranla daha güçsüzdü. Bu durum sorunun cevabını 'evet' olarak kabul etmelerini sağladı.

Bir anda Oliva'nın başı döndü ve ayakta durmakta zorlandı. Rayomi, hemen Oliva'nın koluna girdi ve düşmesini engelledi.

"Çok yorulmuş olmalısın. Biraz oturup dinlenelim."

Gerçekten de çok yorgundu. Tüm enerjisini canavarı pataklamak için harcamıştı. Özellikle son darbeleri için enerjisinin sınırlarını zorlamıştı.