70.Bölüm Ruhlar Diyarına Varış

avatar
1826 12

İnatçı Yükselen - 70.Bölüm Ruhlar Diyarına Varış


Erthyo yerde diz çökmüş oturuyordu.Kafası aşağıya bakıyordu.

''Seiza ? ''(Sakura)

''O da ne ? ''(Scarlett)

''Diz çökerek,sırt dik tutularak ve topuğu kalçalaya dayayarak oturma şeklidir.Bazı kısımlarda hatasını kabullenmek için kullanılır.''(Sakura)

''Demek Mira Erthyo'ya bunu yaptıracak kadar yakın ha .''(Scarlett)

Erthyo istese Miradan kaçabilirdi fakat Mira bir süre sonra gözlerinin kenarlarından yaş akıtmaya başladı.Erthyoda hemen durup ne olduğunu soracaktı ki kendini bu durumda bulmuştu.Tam bir dişi Yılandı.

''Erthyo ne kadar endişelendiğimi biliyor musun ? Benim için savaşman güzeldi fakat kendini bir ülkeye düşman bırakman ve o kadar yaralanman beni çok endişendirdi.''(Mira)

''Özür dilerim.''(Erthyo)

''Ve ayrıca akademidende ayrıldın.Şanslısınki ülkelerin Liderleri sana birşey yapmaya cürret edemez.Arkandaki 2 kadın onları ölesiye korkuttu.''(Mira)

''Özür Dilerim.''(Erthyo)

''Ayrıca yanında çok güzel 2 kadın varken keyif sürüyorsun.Senin için endişelenen ben olmama rağmen .''(Mira)

''Özü-Eh ?Bu bir kıskanma biçimi mi ? ''(Erthyo)

''Ne ..Tabikide hayır..Yani seni neden kıskanayım ki ? Sonuçta bağımsız bir erkeksin istediğin kadar kadınla takılırsın.''Kekeleyerek konuşmaya başlamıştı.Erthyo'nun yüzündeki pişkin sırıtışı görünce kafasına bir tokat attı ve kızların yanıan gitti.

Erthyo kafasını ovaladı ve arkasından gitti.

''Erthyo-sama Mira-san ile çok iyi anlaşıyor gibi .''(Sakura)

''Sakura-san bana -sama demeye devam edersen.Kendimi dışlanmış hissedeceğim.''(Erthyo)

''O zaman Erthyo-san nasıl ? ''(Sakura)

''Daha güzel .''(Erthyo)

9 kız Erthyo'nun etrafında olunca Tabikide diğerlerin kıskanç bakışlarını üstüne çekecekti.Öldürücü bakışlar Erthyo'nun beline saplanıyordu fakat Erthyo bunu umursamıyordu.

Onlar sadece bakabilirler.Ben onlarla konuşuyorum.Başkalarının düşünceleri önemli değil.

Aralarında konuşurlarken surların kapısı açıldı.

Surların içinden şirin bir çocuk ortaya çıktı.Yarım metre boyundaydı ve sudan yapılmıştı.Etrftakilere bakınca utandı ve içeri geri girdi.

Ancak birkaç saniye sonra ateşten yapılmış bir genç içeriden çıktı ve onuda yanında sürüklemeye başladı.

Herkese şöyle bir göz gezdirdi ve çocuğun kulağına birşeyler fısıldadı.

Çocuk öne çıktı ve kafasını aşağıya indirdi ve kendini cesaretlendirdi ve sonra bağırmaya başladı.

''Ben..Ben..Ben Su Ruhu Ralph.Size..Size Ruhlar Diyarını anlatmak için geldim.Ruh..Ruhlar Diyarında görebildiğiniz Ruhlar ile anlaşma yapabilirsiniz ancak onları zorlayamazsınız.Ayrıca onların testlerini geçmeniz gerekiyor.Testler sırasında öl..öl..ölebilirsiniz,bunu göze alarak girmenizi tavsiye ederim.Sormak istediğnizi bir soru var mı ? ''Çocuk tam bir şirinlik abidesiydi.Konuşurken aralarda takılmaları on dahada şirin yapıyordu.

''Kawaiii ''Sakura çocuğun şirinliğinden mest olmuştu.

Diğer kızlarda onlardan farklı değildi.''Sevimli.'',''Çok şirin'' gibi kelimeler kullanarak çocuktan gözlerini alamıyorlardı.

Bir sürü el kalktı ve çocuk birini seçti.

''Bir hiyerarşi sistemi var mı ? ''

''Evet var .Halk,Zengin,Soylu,Kraliyet olarak 4'e ayrılıyor.Üst kısımlarla anlaşma yapmak dahada zordur.''(Ralph)

Başka biri elini kaldırdı.Ralp ona söz verince adam bağırmaya başladı

''Ölmemizin sebebi nedir ? Bu çok saçma .Biz sizinle anlaşma yapmak için insiyatif alıyoruz fakat siz bizi öldürüyorsunuz .Bizim canımız sizinkinden değersiz mi Ha ? ''Adam Ralph'ın üstüne yürümeye başladı.

Ralph korktu ve hızlıca arkadaki gencin arkasına saklandı.

Genç soğuk gözlerle adama baktı .

''Sizi bu yüzden önceden bilgilendiriyoruz.Biz Ruhlar kendimize en iyi sahibi bulmak için böyle testler yaparız.Eğer testlerden korkuyorsan gitmekte serbestsin''

''Seni..''Adam kılıcını çıkardı .

''Ben Kılıç Ülkesinin onurlu 32.Bölük Kaptanı Sior'um.Benimle böyle konuşmaya cürret mi ediyorsun ? ''Adam Çırak-Orta seviyesindeydi.Kılıcın alevle kapladı.Tam saldıracak iken yandan bir saldırı yedi ve uçuruldu.

''Kılıç Ülkesinin prensesi olarak yetkimi kullanıyorum ve seni kaptanlıktan atıyorum.Orduya bir daha katılmamanı ve Ceza Bölüğünde 2 yıl boyunca Ceza çekmeni emrediyorum.''Mira acımasızca konuşmuştu.

Bunun bir sebebi vardı.Ruhların sizi arada rahatsız etmek için böyle cürretkar sözler söylerlerdi.Böylelikle insanların tepkilerini ölçerlerdi.

Eğer bir ülkenin insanı agresif davranır,ahlaksız birşey yapar ya da saldırırsa,onun ülkesine Ruhlar öngörü ile yaklaşır ve anlaşma yapmazlardı.

Eğer saldırır ve birini öldürürlerse,Ruhlar komple o ülkeyi yok etmek için seferber olurlardı.

Mira böyle bir sorumluluğu alamazdı.

''Prensesim..Ben..''Sior yalvarmaya çalıştı fakat arkadan birkaç şovalye gelip adamı sürüklemeye başladı.

''Ben içtenlikle Ruh Halkından özür diliyorum.Lütfen konuşmanıza devam edin.''(Mira)

Ateş genç kafasını olumlu anlamda salladı ve gülümsedi.Mira'nın tavrını beğenmişti.

''Prensesten hareketleri için teşekkür ediyorum.Ayrıca özürde diliyorum.Bizim yüzümüzden bir Bölük Lideri kaybettiniz.''Yumruklarını Miraya doğru sıktı.

''Önemli değil.Önemli değil.''(Mira)

Birkaç soru daha yanıtladıktan sonra kapıları açmaya karar verdiler.

''Şimdi kapıları açıcaz fakat şunu bilmelisiniz.Sadece size görünen ruhlarla anlaşma yapabilirsiniz.Ayrıca anlaşma yaptığınız Ruh sizden memnun kalmaz ise sizinle anlaşmayı her an bozabilir.''

Kapılar açıldı.

İnsanlar içeri akın etmeye başladı.Erthyo ve kızlarda içeri girdi.

Elizabeth hala Erthyo'nun verdiği Element çarkına mest olmuş bir şekilde bakıyordu.

Erthyo yanına geldi ve konuşmaya başladı.

''Beğendin mi ? ''(Erthyo)

''Bayıldım.Niksin Arpı çok güzel bir kutsal emanet.Kutsal Alevlerin gücünü arttırmıyor.Kutsal Elementlerin kullanıldığı herşeyin gücünü arttırıyor.''(Elizabeth)

''Beğenmene sevindim.Şuanlık sende kalabilir.Ancak kullanmam gerektiğinde elinden kaybolacak dikkat et.''(Erthyo)

''Tama-''O sırada Elizabeth yaptığı hatayı anladı.Şeytan olarak kötülediği ve uzaklaştığı adamdan bir eşya almıştı ve şuan herşeyi bırakmış ona bakıyordu.

''Gerek yok alabilirsin.''Elindeki Arpı Erthyo'ya uzattı.

''Emin misin? İstersen sende kalabilir.Hiçbir şey istemeyeceğim.''(Erthyo)

''Hayır geri vericem .Al''Erthyo'nun eline Arpı tutuşturdu.''Zaten bana neden bu kadar iyi davrandığını anlamıyorum.''

''Hehe.Eğer düzgün tanışmış olsaydık farklı bir sebep olabilirdi.Ancak şuan sen Miranın arkadaşısın.Seninle benim aramda kalmasını istemem.Hem sen iyi birisin.Sadece dininden dolayı bana öyle davrandığını biliyorum.''(Erthyo)

''Ayrıca.Bir Kutsal Emanete bakarken gözlerinin parlaması hoşuma gitmeye başladı.''(Erthyo)

Elizabeth birşey söylemek için ağzını açtı fakat geri kapatmak zorunda kaldı.

''Kendini birşey söylemek için zorlamak zorunda değilsin.Bu arp bende olacak.İstediğin zaman gelip alabilirsin.''Erthyo gülümsedi ve yanından ayrıldı.

Elizabeth Erthyo'nun arkasından bakakaldı.

***

Erthyo şehre girdiğinden beri birşey onu çağırıyor gibiydi.

Sebebini bildiği için bedenini oraya yavaş bir şekilde gitmesi için bıraktı ve zihnindeki anahtarlardan bir tanesine odaklandı.

[Haylaz Çocuk ile olan anılarınıza gitmek ister misiniz ? ]

Evet

Görüşü karardı.

Tekrar geldiğinde bir portaldaydı.

Etraf garip bir mavi tonunda bir tünelin içinde seyahat ediyordu.Bir solucan deliği gibiydi.

''Bir dünyaya gidecekken Mekan kayması yaşadım ve şuan boşlukta seyahat ediyorum.Nereye gittiğimide bilmiyorum.''Arzın duygusuz sesi Erthyo'ya ulaştı.

''Hey Arz sana soru sormak istiyorum.''(Erthyo)

''Bu iş bitince soru sormak için zamanın olacak.''(Arz)

Yolculuk devam ediyordu.Sonsuz uzayda hiç durmadan hareket ediyorlardı.

Erthyo etrafa bakarken aklına birşey geldi.

''Buradan Uzay elementi kazanabilir miyim ? ''(Erthyo)

''Çok fazla olmasada bir miktar kazanman mümkün.Ancak yeni kuyruk kazanamazsın.''(Arz)

Erthyo bu sözleri duyunca Arzın bedeninden birazcık çıktı .

Arz bir bariyer kurmak için elini salladı.Bariyer Erthyo ve kendisini kapsıyordu.Onu uzaysal tribulanstan,uzay tozuna dönüşmekten koruyordu.

Erthyo dışarı çıktı ve Göksel Tilki kuyruklarını çıkardı.

Havadaki uzay partiküllerini görmek için Hakikatin gözünü kullandı.

Eğer daha fazlasını görmek isterse yok olacağını hissettiği için sadece partikülleri görmek için gözünü kullandı.

Partiküller parlak yıldızlarla kaplı açık mavi rengindeydi ve her boyutta vardı.

Erthyo hızlıca bir tanesini yakaladı.Ancak beklemediği birşey ile karşılaştı.

Partikül kuyruğuna değdiği an hava bozuldu ve kuyruğundan yok oldu.

Erthyo bu hareketi beklemiyordu.Şuana kadar yakaladığı elementler biraz diretmişti fakat elinden kaçamamıştı.

Erthyo gözlerini yeni tanesini kestirdi.Hızlıca onu tuttu ve gitmesini engelledi fakat tekrar elinden kaçmıştı.

''Hmm..''Elini çenesine koydu ve düşünmeye başladı.

Nasıl yakalabilirdi ?

''Partiküller alanı çarpıtarak ışınlanır.Eğer çarpıtacak alan bırakmazsan neyi çarpıtacaklar ? ''Arz bu sorunu çözmesi için bir bilgi vermişti.

Erthyo birşey anlamış gibi başka bir partiküle gözünü kestirdi.

Partikül yumruk boyutundaydı ve Erthyo'nun tam yanından geçicekti.

Tam yanına geldiğinde 5 kuyruğunda partiküle salladı.

Kuyruklar partikülün etrafını tamamen sardı ve bir element küresi oluşturacak şekilde enerjilerini birleştirdiler.

Partikül kaçmak için alanı çarpıtmaya çalıştı fakat alanda hiç uzaysal enerji yoktu.O yüzden bir süre tepindikten sonra kendini bıraktı.

Erthyo partikülü kuyruktan emdi ve küresine yolladı.

Element partikülü Göksel Tilkinin önüne geldi.Göksel Tilki bir kuyruğunu salladı ve enerjiyi Erthyo'nun kullanabilmesi için saflaştırmaya ve uysallaştırmaya başladı.

Enerji bir solucan deliğinden geldiği için çok agresifdi.Göksel Tilki bunu tamemen yok etmek için uğraşıyordu.

[Uzay elementinde %9 ilerlediniz. %100 olunca Uzay elementini kazanacaksınız.]

 

Erthyo gözüne başka bir partikül kestirdi.

 

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 46883 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr