[Hiori kozaya giriyor]

[Cehennem Kedisi Hiori ⇉ Azrail Kedisine evriliyor]

[Evrim sürecini ordu boyutunda geçirebilir.Özel mülküne gönderilsin mi ? ]

''Evet ''

[Özel mülküne gönderiliyor]

Erthyo bedeninde mana yollamaya devam etti.Bu büyük savaştan sonra içsel yaraları büyümüştü ve şuan çok acı çekiyordu fakat belli etmedi.

Tam yanında ise buraya gelmiş Mity vardı.Şuan tir tir titriyordu ve ağlıyordu.

''Ben...ben cidden bir insanın kölesi oldum.İğrenç bir insanın kölesi.''(Mity)

Erthyo'ya baktı.Yüzünde iğrenme dışında başka birşey yoktu.

''Beni geri gönder.Yoksa ailem peşini asla bırakmaz.''Bağırmaya,küfür etmeye başlamıştı bile.Bir insanın kölesi olabileceğine inanamıyordu.

''Kapa çeneni''Erthyo gerindi ve ilgisiz bir ifade ile söyledi

Mity başka birşey söylemek istesede çoktan emir verilmişti bile,bu yüzden konuşamazdı.

''Sen artık benim kölemsin.Buradaki kimseye saldırma,hakaret etme ya da canlarını yapacak birşey yapma hakkın yok.Burada istediğin gibi yaşayabilirsin.Sana birşey yapacak değilim.Sana zorla birşeyde yaptırmayacağım.O yüzden  boyutta kalabilirsin.''Erthyo gerindi.Bu kızla uğraşmak için kendini biraz tembel hissediyordu.

''Madem beni esir tutacaktın.Niye buraya getirdin.Ailemden istediğin şeyleri alabilmen için o dünyaya geri dönmen gerekiyor''Mity kendisini bir esir zannediyordu.Yoksa neden böyle bir emir verirdiki.Onun bildiği köleler,erkekler ağır işlerde öleseye çalışır,kadınlar ev işlerini yapar ve  geceleri efendilerini memnun ederlerdi.Bu yüzden göğüslerini elleri ile kapattı ve geri adım atmaya başladı

''Sen esir değilsin.Sen kölesin.Ancak sana zorla birşey yaptırmak gibi bir niyetim yok ve aklındaki fikirleri çıkar.Daha dokunmadığım göksel güzellikte kadınlarım var.Sen onların yanında sönük kalıyorsun.''Başka  birşey demeden dışarı çıktı.

''Lucifer.''

''Evet efendim.''Lucifer bir anda belirmişti.

''Bu kızı iyi izle.Emir vermeme rağmen temkinli olmakta yarar var.Herhangi birine zarar verirse bana,bak üstünü vurguluyorum ''Bana haber ver.''.Kendi kafana göre birşeyler yapma.''(Erthyo)

''Emredersiniz''Gölgelere karışarak yok oldu.

Erthyo ordu boyutunda çıktı ve Ateşi çağırdı.

''Beni ikizlere götür lütfen.''(Erthyo)

''Emredersiniz.''Öne geçti ve yolu göstermeye başladı.

Alex yol gösterirken Erthyo arkada  etrafı inceliyordu.Ortam delikler ile kaplıydı.Burası Çiira Kralının yeriydi.Çiira kralı ölünce altındaki Çiiralar lidersiz kalmıştı ve buraya geri kaçmıştı

Arada fırlayan birkaç Çiira oluyordu fakat onun dışında dışarı çıkmaya çalışan yoktu.

Bu alanı geçtikten sonra ise tamamen yok edilmiş bir alan vardı.

Alan dümdüzdü.Ne ağaç,ne kaya ne de tepe vardı.Hiçbir şey yoktu.

Ancak aralarda birkaç parlayan kristal vardı.

''Bunlar nedir ? ''Erthyo bir kristali eline aldı ve konuştu.Kristal Siyah renkteydi,Erthyo eline aldığında bile elini eritmeye başlamıştı.

''Bu Slime Kralından düşen bir parçaların,bir süre durması sonucu oluşan bir kristal.Patlayıcı etkisi yüksektir ve yok  etmek için birebirdir.''(Ateş)

''O zaman birkaç kişiyi ayarlayında bunları toplasınlar.Ancak ellerini birşeyle kapatsınlar,çok asidik.''

''Emredersiniziz''Ateş ordu boyutuna gitti ve birkaç dakika sonra 17 şeytan ile geri döndü.

''Bu kristalden gördüğünüz yerde toplayın.Maceracılar ile karşılaşırsanız geri çekilin.Ayrıca ellerinizide korumayı unutmayın''(Ateş)

''Anlaşıldı.''17 şeytan etrafa dağıldı

Ateş Erthyo'ya yol göstermeye devam etti.

''Bana ikizlerden bahsetsene.''(Erthyo)

''Bunlara Geçmişin Hayaletleri deniyor.Geçmişte ölmüş insanların ruhunu yiyerek şekil alıyorlar.Bu ikizler ise geçmişte yaşamış bir büyük krallığın ruhlarını yemişler.Ordu komuta etmekte,ödül ve ceza sistemlerinde,normal insanların yaşamlarında,herhangi birşeyin fiyatında,yaşam yeri dizayn etmede,ordu ile ilgili herşeyi,şehir yönetme konusundaki herşeyi biliyorlar.Bu yüzden önceki üstlerimiz gelip onları ikna etmeye çalıştılar.Hatta zorla geri götürmeye çalıştılar fakat  ikizler o kadar derin kök salmıştıki bu Zindana,rızaları olmadan alınırlarsa,sadece yok olurlardı.''(Ateş)

''Ayrıca cinsiyetsizdirler.''(Ateş)

''Cinsiyetsiz ? ''(Erthyo)

''Evet.Herhangi bir parça yoktur orada.Görünüşleride bir erkek ile bir kadının tam arasıdır.İsterlerse bir cinsiyet seçebilirler fakat onlar seçmedi fakat ileridede seçmeyecekleri anlamına gelmiyor.''(Ateş)

''Gerçekten cinsiyetsiz canlılar bile var ha .''(Erthyo)

Ateş ve Erthyo bir süre ilerledikten sonra bir ev gördüler.Ev tek katlı bir kulübeydi ve dumanlar bacasından süzülüyordu.

Erthyo yavaşça yürüdü ve kapıyı çaldı.

Kapı açıldığında iki kişi karşısına çıktı.

Dediği gibi ne erkeğe benzeyen ne kadına benzeyen,ancak çirkin olmayan hatta göze hoş gelen 2 kişi karşısındaydı.

''Merhaba Yeni şeytan Lordu.''Soldaki kişi konuştu.

''Merhaba.Rahatsız ettiğim için özür dilerim.''Erthyo kapıda durdu ve hareket etmedi.

''İçeri buyrun.''Sağdaki kişi konuştu.

Erthyo içeri girdi.İçeride bir pencere 2 yatak vardı.Bir yemek masası tam ortadaydı ve şömine vardı.Şöminede ise fokurdayan bir yemek vardı.

''Yer misiniz ? ''

''Hayır almayayım.Ben aslında buraya birşey konuşmaya gelmiştim.''(Erthyo)

''Biliyoruz.Bize boyun eğdirmek için '' 

''Evet.''(Erthyo)

''Sıkıntı yok.O 4'lüyü yendiysen eğer sana boyun eğeceğiz.Onlardan güçlü olmamıza rağmen senin gibi parlak bir Şeytan Lordu ile savaşmak istemiyoruz.''

''Çok teşekkürler.''

İkili diz çöktü.

''Ben Bir.''

''Ben İki''

''Önümüzdeki Şeytan Lorduna Boyun eğiyoruz.''

[Bir ve İki size boyun eğdi.100 Onur puanı kazandınız.]

''Tamam kalkabilirsiniz.Yapacak çok şeyiniz var.Bundan önce benden istediğiniz birşey  var mı ? ''(Erthyo)

''Bu evi bizim özel mülkümüz yapmak istiyoruz.''(Bir)

''Eğer yapılabiliyor ise neden olmasın.Ben ordu boyutunu pek bilmiyorum.''(Erthyo)

''Mümkün.''(İki)

''Tamam o zaman.''Erthyo ikizleri  atamak için Ordu boyutunun sistemini açtı.

[Bir ve İkiyi ne olarak atamak istiyorsunuz ?]

[Askeri Danışman:Sadece ordu ile ilgili kararları verme yetkisine sahip.Daha rahatlardır ve Özel Mülkleri olabilir.]

[Takım Lideri:Bir takımın Lideri.Özel mülkü olabilir]

[Sağ  ve Sol kol:Ordu boyutundaki genel karakları onlar verir.Ancak bu yere atandığı anda özgürlükleri sizin elinizde olur.Özel Mülkü olabilir]

''Sizi askeri danışman yapıyorum.Sıkıntı yok değil mi ? ''

''Ne kadar ilginç.Önceki Efendimiz bizi tanıdığı anda Sağ ve sol kolu yapmıştı.''(Bir)

''Bunu yapmayı ne kadar istesemde sizin gibi bana uysal yaklaşan birilerinin özgürlüklerini kısıtlama gibi bir niyetim yok.Ben yoldaş istiyorum.Köle değil.Onlardan zaten çokça var.''(Erthyo)

Bir ve iki şaşırdı ve sonra birbirine bakarak gülümsedi.

 [Bir ve İki Askeri Danışman olarak ayarlandı.]

Erthyo özel mülk kısmına baktı ve Özel Mülk (Özel) kısmını buldu.

Bu birinin dışarıdan evini getirme fırsatı veriyordu.

Erthyo evi ordu boyutuna taşıdı.

''Tamam siz ikinizde gidebilirsiniz.Bu arada lütfen ayarlamaları yapın ve şehirin durumunu düzeltin.Etraf karman çorman.''(Erthyo)

''Bize bırakın.''(Bir)

''Elimizden geleni yapacağız.''(İki)

İkili ordu boyutuna girdi.

''Beni babana götür.''(Erthyo)

''Emredersiniz.''(Ateş)

Ateş ve Erthyo ordu boyutuna girdi.

Ordu boyutundaki Şato tam ortadaydı.Erthyo ve Ateş oraya gidiyordu.

İkili şatoya yürürken etraftaki binalar değişmeye başladı bile .Yerleri,yapıları ve kattları bile değişiyordu.

''İşlerini yapmaya başlamışlar bile.''(Erthyo)

Şatonun önüne geldiklerinde korumalar onları durdurmadı.Erthyo'yu görünce diz çöktüler ve selam verdiler.

Ateş yanlarından geçerek yol göstermeye devam etti.Uzun hollerden geçtikten sonra Kralın Tahtının olduğu yere geldiler.

Alev Tahtında oturuyordu fakat Erthyo'yu görünce kalktı ve Tahtı temizledi.Tek dizinin üstüne çöktü ve selam verdi.

''Lordumu selamlarım.''(Alev)

''Kalkmana gerek yok.Tahtında gözüm yok.Burası senin şaton.'(Erthyo)

''Olmaz öyle şey Lordum.''(Alev)

''Herneyse senden yardım istiyorum.Beni Ruhlar Diyarına götür.'(Erthyo)

''Tabi fakat neden ? ''(Alev)

''Bana ait olanı geri almam gerekiyor.''(Erthyo)

Alev Erthyo'nun sesindeki öldürme niyetini ve soğukluğu hissedince titredi.Başka birşey demeden Ruhlar Diyarının kapısını açtı.

Erthyo ,Alev ve Ateş içeri girdi.

***

Etraftaki alan değişti.Alan lavlarla dolu bir araziydi.Dağlar,tepeler,hatta yerdeki mağaralar bile lavlar ile doluydu.

Bu alanın bir tepesindeydiler ve önlerinde ise bir Alev Ejderi vardı.Alev Ejderlerinin Ejderhalardan farkı:Kanatlarını ayak yerine kullanmaları,Aynı seviyede olsalar bile Ejderhalara karşı ezilebilecek olmaları.Ayruca soyları ve manaya yatkınlıkları onlardan daha düşüktü.

''Merhaba Ortak ''(Alev)

'Merhaba Ortak''(Alev Ejderi)

Selamlaştıktan sonra Alev Erthyo'ya döndü.

''Lordum burada ne yapmak istiyorsunuz ? ''(Alev)

''Bir yere gitmem gerekiyor.Kutsal Kartalların Yaşadığı şehirin nerede olduğunu biliyor musun ? ''(Erthyo)

''Evet.Benim için 25 Günlük bir yolla doğuya doğru gitmen gerekiyor.Orada bulacaksın.Ancak senin için ne kadar sürebilir bilmiyorum.''(Alev Ejderi)

''Teşekkürler.Alev ve Ateş siz isterseniz dönebilirsiniz.Benim o tarafa gitmem gerekiyor.''(Erthyo)

Gümbürrrr!!

Erthyo bir Yıldırıma dönüştü ve Doğuya doğru koşmaya başladı.Alanı hızlıca terk etti.

''Bizde dönelim.Bundan sonra bize ihtiyaç yok.''(Alev)

''Tamam.''(Ateş)

Erthyo inat enerjisini kullandı ve hızını arttırdı.Bu hızla 30 günde ulaşabilirdi şehre.

**

Başka bir yerde Uçan Kuşlar vardı.Anka,Kartal,Fırtına Bülbülü,Hız Serçesi gibi canlılar vardı.

Bunlarda oldukları yerden kuzeye doğru gidiyorlar ve aralarında birşeyler konuşuyorlardı.

''30 güne oraya ulaşacağız.Yeni türün ne olduğunu çok merak ediyorum.Söylenene göre Kutsal Kartal Uity bile soyunu kullanmasına rağmen ezilmiş.''Kartal konuştu.Kahverengi tüyleri ve aralarda mavi tüylerde vardı.Buna Okyanus Kartalı Deniyordu.

''Bilmiyorum fakat onu bize katmamız gerek.Eğer bize katılmaz ise onu öldürmek pek problem değil.Bizim şehrimiz dışında güçlü bir kuş türü yaşayamaz.Zaten O şehirdeki Kutsal Kartal ve Anka soyundan tiksiniyorum.''Anka konuştu.

''İçini incelemek için sabırsızlanıyorum.kukuku.''Bülbül etrafta gezinerek konuştu.