223. Bölüm: Kırmızı Görev

avatar
942 10

İnatçı Yükselen - 223. Bölüm: Kırmızı Görev


Hiori portaldan geçtiğinde, şatonun toplantı odasına çıktı. Odada çoktan diğer kızlar onu bekliyordu, liderlerde yerlerini almıştı. Hızlıca kendine bir sandalye seçti ve oturdu.


Şu anda masada neredeyse tüm üst liderler vardı.



Mira, Jenny, Hiori, Ermy, İreny, İo, Lucifer, Ateş, Gözcü, Lii, Kioz, Bir ve İki ve Lide vardı.



Ortamda sadece hala yarı insan krallığında olan Alev,  araştırmaya gitmiş Pitti ve Aven, Ayrıca iki özel konuk yoktu.



''Hiori eğitimin ne durumda? Bitirebildin mi?'' Ermy kafasını kaldırdı ve sordu. 



Bu birkaç ayda kızlar birbirleriyle çok yakınlaşmışlardı. Sistemlerinden, özel yeteneklerine kadar her şeylerini biliyorlardı. Ki bu doğaldı, sonuçta ölüm-kalım anlarında Erthyo'nun yanında kadınları olarak duracaklardı. Böyle zamanlarda gizlilik en büyük düşmanları olacaktı. Daha koordineli olabilmek ve birlikte iyi çalışabilmek için sistemdeki tüm bilgileri göz önüne sermişlerdi.



Buna görevlerde dahildi. Bu odadaki kadın birliği, birbirlerinin ne göreve sahip olduğunu biliyordu.



''Hangisi? Kırmızı mı beyaz mı?'' Hiori nazik bir sesle sordu. Şu son iki ayda kalbini sertleştirmek ve soğutmak için uğraşmıştı ancak kadın birliği olarak kız kardeşlerine karşı soğuk davranamazdı.



''Beyaz.'' Ermy cevaplarken gözleri keskinleşti.



Aslında tam iki ay önce, Erthyo eğitime başladığı zamanla aynı anda Hioride eğitime başlamıştı. Erthyo'nun aksine onun eğitiminin merkezi Katil Kalp üzerineydi. Lide eğitime başladığında buna odaklanmasını, büyük yarar sağlayacağını söylemişti.



Hioride öyle yapmıştı fakat eğitime başladığında garip bir görev gelmişti. Diğer kızlarla tartıştıktan sonra buna Kırmızı Görev adını vermişlerdi.



''Bitirdim. Ayrıca birkaç yeni özellikte kazandım.'' Hiori hiçbir ayrıntıyı gizlemeden kazandığı her şeyi anlattı.



''Göz yeteneğin bizle çalışırsan çok iyi çalışacağını düşünüyorum. Eğer aynı anda üç zayıflığa saldırır ve kaçış yollarını kilitlersek büyük düşmanları bile rahatça indirebiliriz.'' İreny fikrini sunarken konuştu. 



''Doğru.'' Ermy buna katıldığını bildirdi.



''Jenny... Durumun nasıl?'' Mira endişeyle konuştu. Aynı anda tüm oda Jenny'e döndü. Bakışlar endişeli ve üzüntülüydü.



Jenny konuşmadan önce elindeki mendile öksürdü. Son günlerde çok fazla kan kusmaya başlamıştı ve giderek daha kötü hale geliyordu. Başlangıçta bir mendil bir gün boyunca onu idare edebiliyordu. Ancak şimdi tek öksürükte mendil kanla kirleniyordu.



Şimdi olduğu gibi.



Kanlı mendili depolama yüzüğüne attı. Yeni bir tane çıkarıp ağzının kenarlarını sildi ve Miraya döndü.



''Son günlerde giderek şiddetleniyor. 5 günüm kaldı.'' Yorgun bir sesle konuştu. Gözlerinin altındaki siyah halkalarla son günlerdeki uykuları iyi geçmediği belli oluyordu.



''Gerçekten yapacak bir şey yok mu?'' Mira içinden düşündü. Son günlerde Jenny ile iyice yakınlaşmıştı ve onun ne kadar acı çektiğini biliyordu. Artık onun bu kadar acı çekmesini istemiyordu.



''Belki Amy, Mia ve Beyaz ablanın bir çözümü vardır. Onları bekleyelim.'' Hiori umutla söyledi. Üçlünün gerçekten güçlü olduğunu biliyordu. Bu yüzden onların bir çözümü olduğuna dair bir umudu vardı.



Tüm kızlar kafalarını salladı ve iki, üç konuğun gelmesini bekledi.



Bir süre beklemenin sonunda kapı açıldı ve içeri dört kişi girdi.



Bunlardan ikisi Pitti ve Avendı. Hızlıca içeri girdiler ve oturdular.



Diğer ikisi ise iki kadındı. Biri On Sekiz Kuyruklu, çok güzel Amy/Mia kardeşlerdi, diğeri ise Beyazlar içinde, beyaz saçlı, Beyazdı. Erthyo'nun deyişiyle Küçük Beyaz.



Bu üçlü ve kadın birliğinin ilk bir araya gelişiydi. Ancak hepsi birbirinin Erthyo'nun kadınları olduğunu biliyordu. Hiori onlara ikiliyi ve Erthyo'nun ilişkilerini anlatmış olsa da, kadınlık içgüdüleri rakipleri olduğunu bağırıyordu.




İkili odadaki kadınları görünce çaresizce iç çektiler. Bunun olacağını düşünmüşlerdi fakat bu kadar hızlı olması garipti. Bu odadaki kadınlar birliğinin parlamayı bekleyen cilalanmamış elmas olmaları onları daha çaresiz bırakıyordu. Neyse ki Erthyo ile zamanında tanışmışlardı yoksa gözüne bile giremeyebilirlerdi.



Ancak Erthyo için mutlulardı. Sonuçta bu kadar parlak gelecekleri olan ve güvenilir kadınlarıyla gelecekte büyük yerlere gelebilirler ve hiçbir şeyden korkmalarına gerek kalmazdı.



Yerlerine oturduktan sonra Amy/Mia ikilisi söze girdi.



''Merhaba. Sizinle ilk defa tanışıyoruz. Gerçi birkaçınızla daha önce tanışmıştık ama biz yine de kendimizi tanıtalım. Ben Amy. '' Amy'nin olgun ve abla sesinin ardından Mia'nin genç ve hınzır sesi geldi.



''Merhaba, ben Mia. Biz Erthyo'nun ilk kadınlarıyız.'' Mia yerini belli etmeye çalışıyormuş gibi konuştu. Ancak oyuncu sesi onu ele veriyordu. Sadece şaka yaptığını herkes anlayabilirdi.



''Merhaba, birkaçınızla önceden tanıştım. Ancak bilmeyenler için ben Beyaz. Bu bana Erthyo'nun verdiği isim. Sizinle iyi geçinmeye can atıyorum.'' Beyaz dost canlısı bir sesle konuştu. Bu ortamdaki kadınların çoğu Erthyo'nun kadınıydı, ayrıca onu astları ve öğretmenleriydi. Onları küçümsemek Erthyo'yu mutsuz ederdi, kendisininde böyle bir isteği yoktu.



''Ben Mira.''



''Ben Jenny.''



''Ben Ermy.''



...


..


.


Herkes kendini tanıttığında İreny Amy/Mia'ya döndü ve sordu.



''Kaba bir soru olabilir. Ancak siz ya da sen... tam olarak ne ya da kim?'' Nasıl soracağını kendisi de bilmiyordu. 



''Bu anlaşılabilir. Bizim türümüz biraz özel. Türümüz 9 Kuyruklu Tilkiden daha üst bir soy. Bu soyda iki kişilik bulunuyor. İlk testimizde birimizin yok olması gerekiyordu. Ancak biz bunu istemedik ve beraber, aynı bedeni paylaşmaya başladık. Ben Amy ablayım.''



''Ve ben Mia küçük kardeşim. Ama fazla değil. Sadece 1 yaş.'' 



Odadakiler tüm bilgiyi emdikten sonra Lucifer sordu.



''Abla kardeşi kim belirliyor? Ya da neye göre?'' 



''Hm, Bunu fazla düşünmedik. Doğduğumdan beri abla gibi hissettiğim için abla olmaya karar verdi. Yaş olayına gelince Mia fazla genç olmak istemedi ve bizde 1 yaş fark koyduk.'' 



Garip bir durum olduğu için kimse daha fazla sormadı. Sonuçta kişinin kendisi bile fazla bir şey bilmiyordu.



''Bayan Amy-'' Bir süre daha konuştuktan sonra Mira daha fazla dayanamadan konuya girmeye çalıştı. 



''Sadece Amy yeter. Hepimiz kız kardeş sayılırız. Bayan ya da Efendim gibi kelimeler sadece aramızı açar.'' Amy/Mia, Erthyo diğer kızlarla iyi anlaştığını görünce sevineceğini düşünüyorlardı. Bu yüzden konumlarını İlk kadın yerine kız kardeş olarak tutmaya karar verdiler. Küçük Beyazda bu taraftaydı.



''O zaman Amy diyeceğim.'' Mira Erthyo'nun kadını olmadığı için onlara ''Kız kardeş'' gibi söyleyemezdi. Kızların bunla bir sıkıntısının olmayacağını bilmesine rağmen kişiliği buna izin vermezdi.



Mira nazik ve yaklaşılabilir bir kişi olsa da, aslında yabancılara soğuk biriydi. Solver ya da diğerlerini bile daha arkadaşı olarak görmemişti, gerçi bunun sebebi ona art niyetle yaklaşıyor olmalarıydı. 


Eğer Erthyo başlarda ona çok yardımcı olmasaydı ve art niyet olmadan yaklaşmasaydı, onunla dostluklarını bu kadar kolay ilerletemezdi. Ya da daha fazlası...


''Amy, bizim birkaç sorunumuz var ve bunlara çözüm bulamıyoruz. İkisi de ölümcül sorunlar. Umarım bize yardımcı olabilirsiniz.'' Mira'nın sözleri odadaki kadın birliğinin gözlerinin umutla parlamasına yol açtı. Jenny bile beklentiyle iki kadına bakıyordu.



''Tabii, umarım yardım edebilirim.'' Amy odadaki gerginliği ve beklentiyi hissedince ciddileşti. 



''Öncelikle Hioriden başlayalım. Diğer sıkıntı daha acil olsa da, Hiori'nin sorunu belirsiz bir durumda. Her anda patlayabilecek bir bomba gibi. Ona kıyasla Jenny'nin sorunu için 5 günümüz var.'' Mira, Jenny, Hiori ve diğer kadınlardan onayı alınca konuşmaya devam etti.



''Erthyo'nun eğitime gittiği zaman bizlerde özel eğitimlerimiz için ayrıldık. Fakat bundan bir gün sonra bir araya gelmek zorunda kaldık. Bunun sebebi ise bize Hioriye gelen görev. Hiori lütfen göster.''



Hiori kafasını salladı ve sistemden görev sekmesini açtı. Ardından görünebilir hale getirerek tüm odaya gösterdi.



Bunu ilk defa duyan Aven, Pitti ve Lide kaşlarını çattı ancak bir şey demeden sisteme bakmaya başladılar.



[Görev!]


[Suikastçı İmparatorun Kabulü]


[Suikastçı İmparator sizin kararlılığınızdan, öldürme netliğinizden ve geliştirdiğini suikast yöntemlerinden etkilendi. Sizi kabul ederek ve sizi astı, belki de öğrencisi olarak kabul etmeye niyetli. Ancak kararlılığınız sağlam değil.]


[Bir suikastçı, tüm savaşçılar tarafından titrenen bir varoluş olmalı. Sizin isminizi duyduklarında ailelerin güvenliğinden ve kendi can güvenliğinden korkmalılar. Siz değil. Fakat büyük bir kusurunuz var.]


[Sevdiğiniz bir kişi ve dostlarınız var. Bu düşmanlarınız için büyük bir avantaj ve sizin büyük bir kusur. Ayrıca Suikastçı İmparatorun tahammül edemeyeceği büyük bir zayıflık. Verilen görevi yerine getirmenizi istiyor.]


[Görev- Listedeki tüm kişileri öldürün]


「Sevdiğin Kişi- Erthyo」


「Yakın Dostların: Mira, Ermy, İreny, Lucifer, İo, Ateş, Jenny」


「Yeterince Güçlendiğinde Öldüreceklerin: Amy/Mia, Beyaz」


「Düşman: A」


「Süre: Belirsiz」


Yazanlar ne kadar mantıklı olursa olsun yine de içinde mantıksızlık ve saçmalık barındırıyordu. İlk olarak, biri sevdiğini ve dostlarını sadece güç için öldürürse tabanda o kişi artık canlı kategorisine girmeyecekti.  O kişi mantıksız bir ölüm makinesine dönüşecekti ve anlamını yitirecekti. Sonuçta güç peşinde koşanlar bile sonunda bir aile ve dost ortamı kuracaktı. 



Ayrıca ortamda alay havası vardı. Bunun sebebi ise sistem mesajındaki kibirdi. ''İstiyor'' ya da ''tahammül edemeyeceği'' gibi kelimeler yüzünden sanki Hiorinin bu isteği kabul edecekmiş gibi görünmesiydi. Ortamdaki kişiler Suikastçı İmparatoru daha önce görmemişti ancak şimdiden onun mantıksız kibirli bir aptal olduğunu düşünüyorlardı.



''Bu ''A'' kim?'' Amy listedeki tek garip kelimeyi ele aldı.



''Beni yetiştiren kişi. Köle pazarında, tür tür ayrılan öğretmenler var. A, Tüm suikastçı öğretmenleri arasında açık ara en iyi kişi, aynı zamanda beni yetiştiren kişi. Daha çok beni silaha dönüştürmeye çalışan kişi diyebilirim.'' Hiori'nin sesi, kızlarla konuştuğunun aksine kanlıydı. Soğuk bir bıçak kadar ölümcül ve keskindi. 



Amy/Mia kafalarını salladı. Ardından sistem mesajını dikkatle incelediler. Küçük Beyaz aklına gelen soruyu sordu.



''Yöneticin ne dedi bu duruma?'' 



Küçük Beyaz bunu sorduğunda Hiori acı bir surat yaptı. Başka kelime etmeden ne demek istediğini anladılar.



Görevi yapmasını istemişti.



''Aslında beni düşünüyor. Çünkü potansiyelimin o kadarda yüksek olmadığını söylemişti. Diğer dahilerle ya da Erthyo ile karşılaştırıldığımda zayıfım. Suikastçı rehberi olarak Katil Kalbim olmasa, belki de size yük bile olabilirmişim. Yani daha fazla güçlenmem için bu kabul çok önemliymiş.'' Hiori Yöneticisinin sözlerini tekrar düşündü. 



Eğer farklı bir görev olsaydı anında kabul ederdi fakat bunu kabul edemezdi. Yakın arkadaşlarını, Alex dışında sonunda sahip olduğu arkadaşlarını öldüremezdi. Özellikle yarı insan krallığının onları kovalamasına sebep olduktan sonra onları terk eden takım arkadaşlarının aksine, yarı insan krallığına karşı tereddüt etmeden savaşmaya hazır kız kardeşlerini.



Ayrıca Erthyo'yu öldürmeyi tek bir saniye bile düşünmemişti. Ona aşıktı, sırılsıklam aşıktı. Geri dönüşü yoktu, kendisine yeni bir hayat vermişti, ona güç vermiş ve onu sevmişti. Gerçi başlarda biraz sapıkça olsa da yine de sevdiği gerçeğini değiştirmiyordu. Ardından onun arkadaş bulmasına yardım etmiş ve yarı insan krallığının prensini tereddüt etmeden hadım etmiş ve işkence etmişti.



Kendisi için bu kadar ileriye giden bir adama, sevdiği adama zarar veremezdi.



''Dedikleri doğru olsa da, bu görevin saçma olduğu gerçeğini değiştirmiyor.'' Küçük Beyaz katılmadığını belli etti. Ayrıca kafasında, ileride güce ulaştığında Suikastçı İmparatoru öldüreceğini not etti.



''Bu pek sıkıntılı görünmüyor. Çünkü gördüğün gibi yeterli güce ulaştığında bizi de öldürmeni istemiş. Bu da demektir ki çok fazla zamanın var. En azından bizden daha güçlü ya da eşit güçte olasıya kadar. O zamana kadar zamanın olduğunu düşünüyorum. Eğer zorla zamanlama koyarlarsa o zaman düşünürüz. Ayrıca sadece yapmasan da olur. Sonuçta bir ceza eklememişler. '' Amy kendi fikrini sundu. 



Odadakiler onayladığını belirtecek şekilde başlarını salladılar. Bu en makul çözümdü. Ve bir zamanlayıcı koyduklarında sadece yapmazdı. Onu kimse zorlayamazdı.



''Diğer sıkıntıya gelince...'' Bu sefer Ermy öne çıktı ve Jenny'nin sıkıntısını anlatmaya başladı.




Hikayeyi dinleyen Amy/Mia, Küçük Beyaz ve olayı bilmeyen diğerleri Jenny'e hayran kaldılar. Amy/Mia ve Küçük Beyaz kadar güçlü ve insanların üstünde bulunan iki kişi bile kararlılığından etkilenmişti.



İkili Jenny'i iyileştirmekte daha kararlı hale geldiler. 



''Bu durumda, sistemle bir anlaşma yapmak en iyisidir. Ancak senin durumunda bu olay geçersiz, çünkü olay sistemle anlaşma yaptığın için başladı. Bu durumda sadece daha büyük bir güç bunu engelleyebilir.'' Amy aklına gelen fikri sundu. Bu durumu daha önce yaşamamıştı fakat yaşayanların kayıtlarını okumuştu. 



''Daha büyük bir güç.'' Ortamdaki kızlar düşünmeye başlarken Ermy'nin gözleri parladı. Zamanında Aşırı Büyüme büyüsünden neredeyse ölecek iken Erthyo'nun onu nasıl kurtardığını hatırladı. Şimdiye kadar bunu nasıl başardığını anlamamıştı fakat bu sözler onu aniden aydınlatmıştı.



 O zaman Erthyo, onu kurtarmak için gökyüzüne doğru secde etmişti. Sözleri hala aklında canlıydı. O zaman kendini kurtarmak için bir şeylerini kesinlikle feda etmişti, geri kalanını tam hatırlayamasa da kendisini kurtardıkları sürece her şeyi yapacağını söylemişti.



Ermy bu düşünceleri aklına getirdiğinde gözü İreny'e çarptı. Onun gözleri de tereddütle etrafa bakıyordu. Sanki aklına bir şey gelmiş fakat söyleyemiyor gibiydi. Ermy tek bakışta aynı şeyleri düşündüğünü anladı.



Ancak ikisi de bir şey söylemedi. Bunun sonucu Jenny'nin ölümü olsa bile Erthyo'ya zarar gelmesini istemiyorlardı. Ermy'yi son anında kurtarmak için ne feda ettiğini bilmiyorlardı fakat pahalıya patladığı kesindi. Belki zamanında kestirmeden ya da bir aldatma sayesinde pek bir zarar görmemişti ancak bu ikincisinin olacağı anlamına gelmiyordu.



İkili kafalarını hafifçe salladı ve susmaya karar verdiler. 



Bir süre düşündükten sonra kimse soruna bir cevap bulamadı. Amy çaresizce iç çekti.


''Şu anda bir cevap bulamadım fakat burada en az iki hafta kalacağız. Ne kadar zamanın kaldı?''



''5'' Jenny gülümseyerek cevap verdi. Ölümüne bir çare bulunamamasından dolayı hayal kırıklığı içindeydi ancak buna hazırdı, bu yüzden morali fazla bozulmadan cevap verdi.



''Bu biraz az. Ancak bu beş gün içinde bir şeyler bulmaya çalışacağız.'' Amy kararını açıkladı. Ardından odadaki saate baktı ve zamanın geldiğini gördü.



''Turnuvaya gitmeyi planlıyor gibisiniz. Büyük ihtimalle Erthyo'da orada olacaktır. Onunla buluşmak için şimdi harekete geçmeliyiz.'' Elini salladı. Küçük bir küre ortaya çıktı ve Pylos Dünyasına giden uzaysal yolu açtı.



Önceki seferde olduğu gibi portal Tüccar ülkesine açıldı. Ancak turnuva burada değildi. Eğer Tüccar Ülkesi bu turnuvaya ev sahipliği yaparsa, güçlü olmalarına rağmen güçleri katlanarak artacaktı. Bundan yola çıkarak diğer ülkeleri ele geçirme ve özümseme yeterliliği kazanacaktı. Bunun olmasını istemeyen diğer ülkeler, tüm Ülkelerin sınırlarının kesiştiği, buna Dünya Ülkesi de dahil, bir yerde turnuvayı yapmaya karar verdiler.

 


Bunun sonucunda, bu belirlenmiş topraklara büyük bir kolezyum benzeri savaş alanı yapmaya karar verdiler. Ancak tam olarak değil. Bunun sebebi ise, bu turnuvanın her oluşunda konunun değişmesiydi. Mesela bundan bir öncekinde 1'e 1 turnuvasıydı, ondan öncekinde yetenek gösterme oturumuydu, ondan bir önceki ise Kalıntı Keşfiydi.



Her seferinde ana olay değiştiği için devasa bir araziyi, seyircilerin oturacağı bölge ve gösterinin sergileneceği bölge olarak ikiye ayrılmış kolezyum benzeri bir araziye çevirdiler. 



İkili bu mesafeyi dakikalar, belkide birkaç saniyede geçebilecek olsa da diğerleri bunu yapamazdı. Bu yüzden bir araç ayarlamalı ve bir gün boyunca yol almalılardı. Yarın ise turnuvanın başlayacağı gündü. Eğer yetişemeyecek gibi olurlarsa, onları taşımaları gerekiyordu. 










Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 46883 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr