48.Bölüm - Öz Mana Füzyonu

avatar
10293 35

Kara Büyücü - 48.Bölüm - Öz Mana Füzyonu


Paul gelişmenin mutluluğuyla ne yapacağını şaşırmıştı. Sadece orada yatıyor ve gülümsüyordu. Daha sonra Spadia'nın sesini duydu.

"Velet, hemen buraya gel."

Paul Spadia'nın sesini duyduğunda kendine geldi. Yattığı yerden kalkmadan gözlerini kapadı ve ruh sarayının içine girdi.

Saraya girdiği anda oluşan farklılığı anlamıştı. O sırada sarayın için değişken ve güçlü bir aurayla doluydu. Aura bir süre keskin oluyordu, bir süre sıcak. Bir süre soğuk ve bir süre de ağır... Paul auranın oldukça ilgi çekici olduğunu söyleyebilirdi.

O auranın kaynağını ararken Spadia gülerek konuştu.

"Fark ettin değil mi?"

Paul sadece başını salladı. Aura'nın kaynağını hala arıyordu. Onun halini gören Spadia yeniden güldü ve parmağıyla kırmızı sisi işaret etti.

"Auranın kaynağı Allatra'nın ruh parçasının içinde duruyor. Bıraktığı şeylerden biri. Bak bakalım ne olduğunu anlayabilecek misin?"

Paul Spadia konuşmasını bitirdiği anda sise döndü. O sırada auranın gerçekten sisin içinden yayıldığını fark etti. Yavaş adımlarla sise ilerledi ve ellerini top şeklindeki kırmızı sisin içine soktu.

Elleri sise girdiği anda Paul muazzam bir baş ağrısı hissetti. Zihnine akın eden binlerce kelime ve cümle onun başının çatlayacak gibi olmasına neden oluyordu.

Bir süre sonra tüm bilgiler Paul'ün zihnine girdiğinde saraydaki değişken aura yok oldu. Paul ise hala yerde yatıyordu. Spadia onun bu haline gülerken konuştu.

"Nasıl? Ne olduğunu anladın mı?"

Paul bilgileri kontrol etmek için zihnini araştırmayı denedi ama az önce zihnine akın eden bilgilerden tek bir parça bile bulamadı. Bu onun biraz endişelenmesine neden oldu.

"Usta, tüm bilgilerin zihnime girdiğine eminim ama hiçbirini bulamıyorum."

Spadia şaşırmış bir ifade gösterdi. Daha sonra ise gülmeye başladı.

"Endişeli haline bir bak! Pfft... Hahahaha..! Cidden çok komiksin. Her neyse, endişelenecek bir şey yok. Tüm bilgilerin zihninden kaybolması onun ruhuna işlendiğini gösterir. Korkmana gerek yok."

"Ruhuma mı işlendi?"

Paul bu terimi daha önce duymamıştı. Onun meraklı ifadesini gören Spadia açıkladı.

"Bir teknik uzun süre kullanıldığında ve üzerinde derin bir anlayışa sahip olunduğunda o teknik kişinin ruhuna işlenir. Ruha işlenmiş olan bir teknik kişinin doğal bir özelliğine dönüşür. Bir öldürme tekniği ruhuna işlendiyse refleks olarak birilerini öldürebilirsin. Büyük ihtimalle Allatra kendisinin teknik üzerindeki anlayışının bir parçasını da sana bırakmış."

Paul şaşırdı. Daha önce böyle bir şey duymamıştı ama oldukça zor bir şey olduğunu anlayabiliyordu. Daha sonra ise en çok merak ettiği şeyi sordu.

"Ruhuma işlendiği için göremiyorum. Peki onun ne olduğunu nasıl öğreneceğim? Usta, onun ne olduğunu biliyor musunuz?"

Spadia gülümsedi. Daha sonra konuştu.

"Öncelikle sana bir sorum var. Sence, var olan kaç element var?"

Paul ustasının sorusuna hafifçe şaşırdı. Daha sonra yavaşça cevap verdi.

"Ateş, Su, Rüzgar, Toprak, Karanlık ve Işık elementleri var. Ayrıca bu elementlerin alt elementleri de bulunuyor. Alt elementlerin sayıları belli olmadığı için toplam sayıyı söyleyemem ama sanırsam bine yakın element olmalı."

Spadia hafifçe başını salladı. Daha sonra gülerek konuştu.

"Haklısın. Altı ana element ve onların alt elementlerinin toplamı bine yakın. Ancak kaçırdığın bir nokta var."

Paul'ün meraklı bakışları altında konuşmaya devam etti.

"Elementler arasında birden fazla güç ve özelliğe sahip elementler vardır. Bu elementler, birden fazla elementi tek element altında toplar. Bu elementlere Füzyon Elementleri denir. Füzyon elementleri altı ana element gibi saflığa ve güce sahip değildir ancak birden fazla özelliğe sahip oldukları için çok yönlülerdir. Ancak kullanması da bir o kadar zordur."

Daha sonra derin bir nefes aldı.

"Füzyon Elementleri'ni kullanabilmek için öncelikle en az iki elementi seçmeli ve onları ruhunu kullanarak kaynaştırmalısın. Kaynaştırma işlemi bittiğinde, ortaya çıkacak sonuç senin anlayışına bağlıdır. Alev Elementi ile Suyun Alt Elementi olan Buz'u birleştirirsen Kızıl Buz elementini elde edebilirsin. Bu element yakıcı bir güce ve sağlam bir yapıya sahiptir. Ancak bir başka ihtimal olarak Donmuş Alevleri de elde edebilirsin. Donmuş Alevler donduran bir soğuğa ve hareketli bir yapıya sahiptir. Kısacası Füzyon Elementleri hangi elementleri nasıl bir anlayışla kaynaştırdığına bağlı olarak birleşir. Bu sayede yıkıcı veya yapıcı bir sonuç elde edersin."

Paul bir süre düşündü ve ustasının dediklerini hazmetti. Füzyon elementler... Daha önce duymadığı üstün bir güç türüydü. Ayrıca elde edeceği sonuç da tamamen kendisine bağlıydı. Daha sonra aklına geldi ve hemen sordu.

"Peki, Allatra'nın anlayışını aldığıma göre onun yarattığı elementleri mi kullanacağım?"

Paul bu sorunun cevabını merak ediyordu. Allatra'nın gücünden emin olsa da bir şeye bağlı olmayı sevmiyordu. Kendi seçenekleri olması daha iyiydi.

Spadia Paul'ün düşüncelerini anlamıştı ve gülerek konuştu.

"Hayır, Allatra'nın bıraktığı kısım sadece senin anlayışını kolaylaştıracak bir şey. Cidden, bunu bile düşündüğüne inanamıyorum... Her neyse, şimdi ne olduğunu anladın mı?"

Paul bir süre sessiz kaldı. Daha sonra ise bir şeyi fark etti.

"Bir saniye, bu benim sorumun cevabı değil ki! Ben zihnime dolan bilgileri sordum sana! O şey nereden bakarsan bak bir teknik gibi görünüyordu!"

Spadia da bağırdı.

"En ufak beynin yok mu ulan!? Onun zaten bir füzyon tekniği olduğunu anlamıyor musun!? Füzyon Elementleri rastgele oluşturulur mu sanıyorsun!?"

Paul sessiz kaldı. Spadia ise konuşmaya devam etti.

"O teknik, bulabileceğin en iyi tekniktir. O tekniği Allatra bizzat kendisi kullanıyordu sonuçta. Adı Öz Mana Füzyonu'dur. Normal Füzyon Elementleri harekete geçirilmiş elementleri birleştirmeye ve kullanmaya dayanır ancak Öz Mana Füzyonu direkt olarak manaları birleştirmeye dayanır. Bir kez manaları birleştirdikten sonra çekirdeğin oluşan Füzyon Elementini ezberler ve artık onu özgür şekilde kullanabilirsin."

Paul bir süre düşündü. Daha sonra yavaşça konuştu.

"Bu teknik basitçe elementleri birbirine işlemeye benzemiyor mu?"

"Elbette hayır!"

Spadia aniden bağırarak konuşmaya başladı.

"Bir elementi diğerine işlemek sadece onu kaplamaktır. Diğer elementin gücünü içerse de özü aynıdır. Ancak Füzyon Elementleri ana elementlerinden farklı özlere sahiptir."

Paul Spadia'nın ani bağırışından korksa da yeniden sordu.

"O halde neden Cehennem Alevi'ni Füzyon Elementi olarak değil de karanlığı aleve işleyerek kullanıyorum?"

Spadia bu sefer kızmadı. Sakince ve yavaşça konuştu.

"Cehennem Alevleri'ni yapmak için karanlığın yıkıcı gücünü aleve işlemen gerekir. İkisini Füzyonladığında ise ortaya karanlık alevler çıkar. Karanlık alevler yıkıcı etkilere sahip olsa da yavaştır ve daha çok acı vermeye dayanır. Yok etmeye değil. Daha çok işkence için kullanılabilir ki... Bir saniye. Neden bu alevleri kullanmak istiyormuşsun gibi hissediyorum?"

Paul Spadia'nın konuşmasının sonlarına doğru canice sırıtmaya başlamıştı. Ustasının uyarısından sonra daha masum bir gülümsemeyle konuştu.

"Usta, neden bahsediyorsun. Onu kullanmak için bir nedenim yok... henüz."

Son kelimeyi içinden söylemişti. Spadia onu duyamadı ama zaten Paul'ün Karanlık Alevler'i öğrenmek isteyeceğini biliyordu. İç çekti.

"Karanlık Alevler'i zamanı geldiğinde öğreneceksin ancak şimdilik Cehennem Alevleri'ni öğrenmelisin. Hislerini anlıyorum ve o çocuğa acı çektirmek istediğini biliyorum ama Cehennem Alevleri'nde bir seviye daha atlamadan başka bir alevi öğrenmeye başlayamazsın. Merak etme, sana o çocuğa acı çektirmek için bir teknik vereceğim."

Paul ustasının son sözlerini duyduktan sonra teklifini kabul etti. Daha sonra sordu.

"Peki, elementleri nasıl birleştirebilirim?"

Spadia gülerek konuştu.

"Ana elementleri henüz birbirleriyle birleştiremezsin. Anlayışın çok güçlü olsa bile ruhsal gücün çok zayıf. Belki bir alt element ile ana elementi birleştirebilirsin ama şu ana kadar birleştirme yapabileceğin kadar zayıf hiçbir alt elemente çalışmadın. Bu yüzden bu tekniği kullanmak için uzun bir süre beklemen gerekiyor."

Paul somurttu.

"Ruhsal gücüm sınırlarında olmasına rağmen yetersiz demek. Ah, beklemek istemiyorum. Ruhsal gücümü güçlendirmenin bir yolunu bulmalıyım."

Spadia muzip bir şekilde güldü.

"Ruhsal eğitimini ağırlaştırabilirim."

"Bir süre bekleyeceğim. Kalsın."

Paul zaten şu anki ruhsal eğitiminde zorlanıyordu. Zaten sınırlarında olduğu için Spadia onu oldukça ağır bir şekilde çalıştırıyordu. Normal zamanlarda ise sınıra ulaşması için daha da ağır çalıştırıyordu! Eğitiminin daha da ağırlaşmasını isterse sadece kendine işkence ederdi.

Spadia onun ani reddedişine kızmadı. Aksine güldü.

"Harbiden korkuyorsun demek? Her neyse, üstelemeyeceğim. Ayrıca hatırlatmam gereken bir şey var. Şu anda yüksek seviyeli bir büyücü olduğun için gelişmen için gerekli kaynak miktarı arttı. Biliyorsun değil mi?"

Paul yavaşça başını salladı. Spadia konuşmaya devam etti.

"Kısa zamanda bir okula katılsan iyi olur. Hem kendine iyi bir koruma da elde etmiş olursun."

Paul sadece başını sallamakla yetindi. Okul konusunda ne yapacağını bilmiyordu. Spadia yeniden konuştu.

"Artık uyansan iyi olur. Bu arada, şu suikastçi şerefsizlere dikkat et. En son yaptıkları saldırıdan sonra vazgeçeceklerini sanmıyorum."

Paul başını salladı ve ruh sarayından ayrıldı. Spadia ise o gittikten sonra kendi kendine mırıldandı.

"Öz Mana Füzyonu... hadi ama! O teknik için habislordlar bile sana yalvardı ve sen hiçbirine vermedin. Acaba bu velede daha neler bıraktın Allatra?"






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44255 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr