76.Bölüm - Ucu Ucuna

avatar
9454 33

Kara Büyücü - 76.Bölüm - Ucu Ucuna


"Kitabı kapat artık. Bir yere çarpacaksın."

Jenne Paul'ün elindeki kitabı almaya çalıştı. Ancak Paul kitabı ondan uzağa doğru çekerken yakınıyordu.

"Bak, sınava girmeden önce farklı türleri ve malzemeleri ezberlemeliyim tamam mı?"

Elindeki kitap Yaşlı Klaus'tan aldığı bir tılsım kitabıydı. Tılsımlar hakkında yalnızca basit bilgiye sahip olduğundan kitabı dün almıştı ve dünden beri okuyordu. Aslında, kitabı çoktan bitirmiş ve ezberlemişti. Yalnızca yapacak başka bir şey bulamıyordu.

O sırada Teanor elindeki kitabı kaptı.

"Bence de yeter, zaten kolezyuma geldik bile."

Paul başını kaldırıp baktığında gerçekten de çoktan geldiklerini fark etti. Grim Teanor'un omzuna atladıktan sonra Teanor konuştu.

"Sana iyi şanslar."

Jenne de başını salladı. Paul gülümsemekle yetindi. Daha sonra katılımcı bölümüne doğru ilerledi.

Gümüş zırhlı korumaya künyesini verdi ve künyeyi geri alırken alıştığı cümleyi duydu.

"Size iyi şanslar diliyorum, Kara Büyücü."

Bunu söylemek görevi falan olmalıydı.

Paul içeri geçerken iç çekti. Nasıl bir tılsım yapacağını bilmiyordu.

Gözlerini katılımcıların üzerlerinde gezdirdi. Daha sonra iki yarışmadır karşı karşıya kaldığı adamı, Altıngöz'ü gördü. Altıngöz gülümseyerek hafifçe selam verdi ve Paul ona geri selam verdikten sonra önüne döndü. Paul gözlerini biraz daha gezdirdi ve aradığı kişiyi buldu.

Küçük kızın parlak mor gözleri ve saçları vardı. Üzerinde gri renkte bir elbise vardı. Yanında ise iki genç adam duruyordu. Adamlar birbirlerine oldukça benziyordu. İkisi de mor gözlere ve siyah saçlara sahipti. O sırada Paul'ün küçük kıza baktığını fark etmiş ve kaşlarını çatmışlardı.

Paul bunu görmezden geldi ve üçlüye doğru ilerlemeye başladı. O sırada genç adamlardan biri tam ileri çıkacaktı ki küçük kızın sesini duydu.

"Büyük Kardeş Paul, sizi göreceğimi biliyordum."

Küçük kız yavaşça ileri çıkıp konuşunca genç adam geri çekildi. Paul ise yeterince yakına gelip gülümsedi.

"Gerçekten katılıyorsun demek ha, Nina."

Bu ufak kız abisinin öğrencilerinden biri olan Nina Triall'di. Onun ve iki abisinin Tılsım yarışmasına katılacağını Pete söylemişti.

Nina gülümsedi ve konuştu.

"Kaybetmeye niyetim yok. Yüce 'Kara Büyücü'ye karşı olsam bile."

Daha sonra hafifçe kıkırdadı.

"Öğretmen Veussia senin bir Temsilci olduğunu öğrenince o kadar şaşırdı ki... Yüzünü görmeliydin Büyük Kardeş."

Paul de hafifçe kıkırdadı. Abisinin epey şaşıracağını zaten biliyordu. Daha sonra yeniden bir gülümseme takındı ve konuştu.

"Dikkatli olsan iyi olur. Beni yensen bile, hala Altıngöz var. Hem, benim kaybetmeye niyetim yok zaten."

Daha sonra arkasını döndü ve kalabalığa karıştı. Bir süre sonra, kolezyumun merkezine orta yaşlı bir yarışma görevlisi çıktı ve bağırarak konuştu.

"Herkes yerine geçsin!"

Daha sonra gözlerini kalabalığın üzerinde gezdirdi. Daha sonra ise yeniden bağırdı.

"Tılsım yarışmasında, tılsımı bitirme sürenize bağlı olarak diğer turlara geçeceksiniz! Zaman sınırı ve kullanılabilecek malzemeler bizim tarafımızdan verilecek! Hangi dili kullandığınız fark etmez!"

Elindeki yüzükten ufak bir defter çıkardı ve bağırmaya başladı.

"1 numara, Synn Velf..."

Paul yeniden bekleme moduna geçmişti. Kullandığı dil ve malzeme seçimi konusunda kendine güveniyordu.

"37 numara, Kara Büyücü!"

Paul anında ilerledi ve kendi masasına geçti. Diğer katılımcıların yerlerine geçmesini bekledi.

"55 numara, Altıngöz!"

Altıngöz masasına ilerlerken Paul'e hafifçe baktı. Daha sonra ise yeniden masasına bakmaya başladı. Bir şey düşünüyor gibiydi.

"72 numara, Nina Triall."

Nina masasına ilerlerken Paul'e ve Altıngöz'e hafifçe baktı. Gözlerindeki kararlılık rahatça görünebiliyordu.

Paul onun bu halini görmüş ve hafifçe gülümsemişti. Daha sonra ise o da masasına döndü.

Bir süre sonra tüm katılımcılar masalarına yerleşmişti. O sırada orta yaşlı yarışma görevlisi masalara bir kez daha baktı ve bağırdı.

"İlk tılsım, bir Basit Güçlendirme Tılsımı! Verilen süre 15 dakika!"

O sırada herkesin masasının üzerinde farklı materyaller belirdi. Paul gülümsedi ve masanın üzerindeki uzun beyaz tüylerden birini aldı. Bu tüy Altın Yazgı Tüyü kadar kullanışlı olmasa da bir Basit Güçlendirme Tılsımı için yeterliydi.

Daha sonra mavi renkli bir sıvıyla dolu şişeyi yanına çekti ve bir tılsım kağıtını önüne koydu. Masanın üzerindeki kırmızı renkli canavar çekirdeğini yanına aldı.

Aslında, tılsım yaparken canavar çekirdeklerinin içindeki mana daha çok kullanılırdı. Bir büyücünün kendi manası genellikle üst düzey tılsımlara yetmezdi ve canavar çekirdeklerindeki mana daha saldırgan olduğundan tılsımın gücünü arttırırdı.

Paul daha önce Tuzak Tılsımı:Yem'i yazarken direkt olarak kendi manasını kullanmış ve oldukça iyi sonuçlar almıştı. Ancak şimdi kendi manasının da oldukça güçlü olduğunu gösterirse ileride bir sıkıntı çıkabilirdi. Bu yüzden canavar çekirdeğini kullanmaya karar vermişti.

Mavi sıvıyla dolu şişeyi açtı ve beyaz tüyün ucunu yavaşça içine daldırdı. Daha sonra yavaşça canavar çekirdeğindeki manayı çıkardı ve beyaz tüyün ucuna aktardı.

Tüyün ucu hafifçe parlamaya başlayınca tılsımı yazmaya başladı. O sırada etafındaki bir şeyi umursamıyordu. Kendini tamamen Tılsımı yazmaya odaklamıştı.

Bir süre sonra, tılsım kağıdının üzeri Antik Ejder Dili'nde karakterlerle dolmuştu. Tüm bu karakterler kağıdın üzerinde bir şekil oluşturuyordu ve ortada büyük, yuvarlak bir boşluk bırakıyordu. Paul tüyü yeniden mavi sıvı dolu olan şişeye daldırdı, daha sonra ise canavar çekirdeğinde kalan tüm enerjiyi tüyün ucuna aktarıp ortaya tek bir kelime yazdı.

Yalnızca Antik Ejder Dili'ni bilen birinin anlayabileceği bu kelime, Güç'tü.

Güç kelimesi ortadaki yuvarlak boşluğa yazıldığı anda tılsım mavi bir parlaklık yaydı ve sonrasında etrafına bir aura yaymaya başladı. Paul gülümsedi. Tılsımın kendi aurasına sahip olması, yapımının başarılı olduğunu gösterirdi.

O sırada onun olduğu kısmı izleyen görevli de şaşırmış ve elini kaldırarak konuşmuştu.

"37.Masa, Kara Büyücü, 5 dakika 53 saniyede bitirerek ikinci tura geçiş hakkı kazandı!"

Paul hafifçe şaşırdı. Daha oldukça az zaman geçmişti. O bile bu kadar kolay geçmeyi beklemiyordu.

O sırada bir başka ses daha duyuldu.

"55.Masa, Altıngöz, 6 dakika 2 saniyede bitirerek ikinci tura geçiş hakkı kazandı!"

Altıngöz'e baktığında onun da önünde parlak mavi bir tılsım olduğunu fark etti. Tılsımı yaparken seçtikleri materyaller aynıydı.

Birkaç dakika sonra bir başka görevli bağırdı.

"72.Masa, Nina Triall, 10 dakika 33 saniyede bitirerek ikinci tura geçiş hakkı kazandı!"

Nina derin bir nefes verdi. Yarışma başlamadan önce Paul'e kaybetmeye niyeti olmadığını söylemesine rağmen ondan yaklaşık 5 dakika geç bitirmişti. Bu fark fazla olmayabilirdi ama ilerleyen turlarda epey fark yaratacaktı. İç çekti. Büyük Kardeş Paul'ün bir Temsilci olması kendini tek avutma yoluydu. Eğer normal bir yarışmacı onu geçseydi 6 yaşından beri aldığı Tılsım eğitiminden şüphe duymaya başlayabilirdi.

Nina'nın ardından diğer katılımcılar da yavaş yavaş bitirmeye başladı. Ne kadar basit bir tılsım olsa da 15 dakika aslında zorlayıcı bir zamandı ve gerçekten yetenekli kişiler yapabilirdi. Nina gibi 10 dakikada yapabilenler dahi olanlardı. Paul ve Altıngöz gibi olanlarsa 'canavarlar' olarak sınıflandırılıyordu.

Katılımcılardan çoğu geçti ve 14 dakika 27 saniyede bitiren son kazanan dışında diğer herkes ayrıldı. Masaların dörtte biri neredeyse boşalmıştı.

O sırada görevliler geldi ve masaların üzerlerindeki malzemeleri aldı. Daha sonra ise farklı birkaç malzeme bırakarak ayrıldılar.

Merkezde duran görevli kalan yarışmacıların üzerinde gözlerini gezdirdi. Daha sonra bağırarak konuştu.

"İkinci Tılsım, bir Somut Hapis Tılsımı! Verilen süre, 15 dakika!"

Paul sarı bir sıvıyla dolu şişeyi anında yanına çekti ve beyaz tüyü içine batırdı. Somut Hapis Tılsımı ile Basit Güçlendirme Tılsımı arasındaki fark oldukça büyüktü. Bu tılsımı 15 dakikada yapabilmek ise neredeyse imkansızdı. Ancak bu yüzden, 'dahi' ve 'canavar' olarak adlandırılan kişiler vardı.

Paul tılsıma bu sefer toprak manası yönlendiriyordu. Toprak manasına pek aşina olmasa da mana üzerindeki kontrolü epey iyiydi. Bu yüzden bir toprak canavarının çekirdeğini seçmişti.

Toprak, diğer manalara göre daha sağlam ve katı bir yapıya sahip olduğundan bu tılsım için epey uygundu.

O sırada, Altıngöz'de materyal bakımından onunla aynı seçimi yapmıştı. Tek fark, Altıngöz bir su canavarının manasını kullanıyordu. Su manası sakin bir yapıya sahipti ancak toprak manasından daha az sağlamdı. Büyük ihtimalle Altıngöz su manasına aşinaydı ve işini kolaylaştırmak için seçmişti.

Nina ise Paul gibi toprak manasını kullanıyordu. Ancak farklı bir materyal ile yazıyordu.

O sırada birçok yarışmacının alnı terle kaplanmıştı. İlk turdan sonra böyle zor bir görevi hiçbiri beklemiyordu.

O sırada yarışma görevlisinin sesi duyuldu.

"Kara Büyücü, 8 dakika 27 saniyede bitirerek üçüncü tura geçiş hakkı kazandı!"

Birçok yarışmacı gözlerini Paul'e çevirdi. Her biri aynı şeyi düşünüyordu.

-Bu adam hala bir insan mı!?-

Paul o sırada hafifçe terlemişti. Önündeki masada üzerinde parlak sarı kelimelerle şekil verilmiş olan bir tılsım kağıdı duruyordu. Tılsımın ortasında parlak sarı bir renkle, Antik Ejder Dili'nde 'Hapis' kelimesi yazılmıştı.

Paul o sırada başlarını kaldırıp ona bakan katılımcılara doğru gülümsedi. Ona bakarak dikkatlerini dağıtan ve zaman kaybeden bu adamların kazanması artık imkansızdı. Diğerlerinden ise emin değildi.

Altıngöz ve Nina başlarını bir kez bile kaldırmamıştı. Hatta gözlerini bile çevirmemişlerdi. Nina'nın abisi Zana yaptığı hatayı farketmişti ama artık çok geçti. Tek seçeneği iki kardeşine şans dilemekti.

O sırada yarışma görevlisi bir kez daha bağırdı.

"Altıngöz, 10 dakika 13 saniyede bitirerek üçüncü tura geçiş hakkı kazandı!"

Altıngöz nefes nefese denebilecek bir haldeydi. Önünde parlak sarı bir tılsım duruyordu. Yüzünde bir gülümseme vardı.

Altıngöz diğer katılımcılara bakmadı. Aksine gözlerini kapadı ve zihnini dinlendirmeye çalıştı.

Altıngöz'ün bitirişinden bir süre sonra görevli bir kez daha bağırdı.

"Nina Triall, 12 dakika 38 saniyede bitirerek üçüncü tura geçiş hakkı kazandı!"

Nina başını masaya koydu ve gözlerini kapadı. Zihni çok yorulmuştu.

"Vellen Triall, 14 dakika 22 saniyede bitirerek üçüncü tura geçiş hakkı kazandı!"

Nina'nın abisi Vellen nefes nefeseydi. Bir dakika geç kalmış olsaydı üçüncü tura geçemeyecekti.

Tılsımı hala tamamlayamayan katılımcılar artık pes etmiş vaziyetteydi. Zaten bir süre sonra görevli de açıklamasını yapmıştı.

"Üçüncü tura dört kişi geçti!"

Kaybeden katılımcıların yüzleri asıktı. İlk tur onlar için kolay geçmişti. Neden ikinci tur bu kadar zor olmak zorundaydı ki?

Kaybeden katılımcılar kolezyumdan ayrıldıktan sonra içeride yalnızca dört katılımcı kalmıştı. Yarışma görevlisi dördünün üzerinde gözlerini gezdirdikten sonra konuştu.

"Sizler, istediğiniz tılsımı yapabilirsiniz. Masanızda bulunan materyalleri kullanacaksınız. On beş dakikada en güçlü tılsımı yapan kazanacak."

Dörtlü başlarını salladı. Yarışma görevlisi konuşması bittikten sonra biraz beklemeyi seçti. Hem katılımcıların dinlenmesi, hem de materyallerin yerleştirilmesi gerekiyordu.

Katılımcıların hepsi yeterince iyi görününce görevli bağırdı.

"Başlayın!"

Dört katılımcı anında masalarına gömüldü.

Vellen yapabileceğinin en iyisini yapmaya çalışsa da çoktan pes etmişti. Diğer üç kişi onun çok üstünde duran kişilerdi.

Nina yanına mavi bir sıvıyla dolu şişeyi çekip yazmaya başlamıştı. Yanında ise bir su canavarı çekirdeği duruyordu.

Altıngöz de bir su canavarı çekirdeği kullanyordu. Gerçekten de, su manası en çok aşina olduğu manaydı.

Paul, o sırada kırmızı bir sıvıyla dolu şişeyi çoktan yanına çekmiş ve yazmaya başlamıştı. Bir yanında alev canavarı çekirdeği bulunuyordu ama yazdığı tılsım yalnızca çekirdekteki alev manasını değil, kendi karanlık manasını da içeriyordu!

Eh, görevliler kendi manasını kullanamayacağını söylememişlerdi...

Bir süre geçtikten sonra görevli bağırdı.

"Vellen Triall, 8 dakika 57 saniyede bitirdi!"

Vellen yapabileceği en iyisini yapsa bile diğerlerine yetişemeyeceğini anladığından fazla üstüne gitmemiş ve yapabileceği en kolay tılsımı yapmıştı.

Vellen'in bitirişinden yaklaşık 2 dakika sonra görevli bir kez daha bağırdı.

"Nina Triall, 10 dakika 34 saniyede bitirdi!"

Nina derin bir nefes aldı. Yapabileceğinin en iyisini yapmıştı. Paul ve Altıngöz'ü izlemeye başladı.

Bir süre sonra, görevli yeniden bağırdı.

"Altıngöz, 13 dakika 55 saniyede bitirdi!"

Altıngöz gülümsedi ve Paul'e döndü. Paul hala tılsımı yazıyor gibi görünüyordu.

Saniyeler hızla aktı ve Paul'ün alnında terler birikti. Ve sonunda yazmayı bitirdi. Görevli gülümsedi ve bağırdı.

"Kara Büyücü, 14 dakika 58 saniyede bitirdi!"

Paul gülümsedi.

"Ucu ucuna."






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 43988 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr