136.Bölüm - Beyaz Sis

avatar
8300 42

Kara Büyücü - 136.Bölüm - Beyaz Sis


Yeniden parlamaya başlayan sütunu gören Paul hemen enerjisini yeniden sağlamlaştırmaya başladı. Bu sırada, bir ışık ışını daha sütundan fırlamış ve onun enerjisiyle çarpışmıştı.

İkinci saldırıyı engelleyen Paul gardını düşürmedi. O etrafındaki enerjiyi daha da yoğunlaştırmaya devam ederken sütundan bir ışın daha ona doğru fırlamıştı.

Sütundan gelen saldırıların güç ve hızları aynıydı ama Paul bariyerini güçlü tutması gerektiğini düşünüyordu. Eğer ani bir güçleniş olursa kendini buna hazır tutmak istiyordu.

Sütundan gelen beşinci saldırıdan sonra etrafındaki karanlık-ruhsal bariyer neredeyse katı gibi görünüyordu. Aynı zamanda gücü de oldukça artmıştı.

Paul bu bariyerin yeterli olduğunu düşündüğünden yavaşça ilerlemeye başladı. Arada birkaç ışık ışını gelip bariyerine çarpıyor ve parçalanıyorlardı.

Yavaş adımlarla sütuna ilerleyen Paul'ü gören Sushie, Shiwuan ve Auden sevinç ile şaşkınlık arası bir duygu yaşıyorlardı. Bu seferki şaşkınlık Paul'ün gücünden değil onun yaptıklarından kaynaklıydı.

Sonuçta, Paul etraftaki malzemeleri boş vererek direkt olarak sütuna ilerliyordu. Saldırılar düşünüldüğünde bu aptalca bir düşünceydi.

Paul kendisi de neden sütuna ilerlediğini bilmiyordu. Ama o sütunun içinde bir şey olduğunu hissediyordu. Bunun bir hazine veya başka bir şey olup olmadığını bilmiyordu ama etrafındaki şeylerden daha değerli olduğunu biliyordu.

Bu sırada, sütunla arasında yaklaşık yirmi adımlık mesafe kalmıştı ve sütun birden daha da parlak bir şekilde parlamaya başlamıştı. Bu değişikliği fark eden Paul bariyerinin önceden saldırıya uğramış yerlerini yenilerken birden sütundan beş ışık ışını fırladı.

Beş ışık ışını hızla Paul'ün bariyerine çarpıp patlayarak parçalandıklarında Paul adımlarını hızlandırmaya başlamıştı. Bu saldırıların birinin gücü bariyerini delmek için yeterince güçlü olmasa da sayılarla bu açığı kapatırlarsa sonucu ağır olabilirdi. Zaman kaybetmemesi gereken bir durumda ruhunu yaralamayı hiç istemiyordu.

O beş adım daha attığında bir kez daha beş ışın saldırısı bariyerine çarptı. Ancak o anda saldırıları engelledikten sonra bir şeyi fark etmişti.

Sütunun altındaki daha kalın olan bölgede kare şeklinde bir çıkıntı vardı. Çıkıntı tamamen sütunla aynı renkteydi ve parlaklığı da kolay kolay görünmesini engelliyordu ama Paul onu görebilmişti.

Yaklaşık beş santimlik kenarlara sahip olan bu çıkıntıyı biraz inceleyince içinden oldukça yüksek bir ışık manası hissetti. Büyük ihtimalle ağacın kalbi orada bulunuyordu.

Yüzünde hafif bir gülümseme belirirken ilerlemeye devam etti. Hayat Özü Ağacı gibi bir varlığın var olması için oldukça fazla ışık manası gerekirdi. Bu ağacın kalbi ve ışık manasının kaynağı olan şeyi alabilirse kovuktaki diğer şeylerin hiçbir önemi kalmazdı.

Sütunla arasında on bir adımlık bir mesafe kaldığında durdu ve bariyerini güçlendrmeye başladı. Az önce yirmi adımlık sınıra girdiğinde güç artmıştı ve bu sefer de aynı şey olabilirdi.

Bariyerini sağlamlaştırırken on ışık tarafından daha vurulsa da en sonunda bariyeri az öncekinden üç kat daha fazla güçlenmişti. Paul'ün hesabına göre bariyere enerji göndermeyi kesse bile yaklaşık yirmi beş saldırıya daha dayanabilirdi.

Derin bir nefes alarak on adımlık sınıra ayak bastı. Adımıyla eş zamanlı olarak Grim'in tüyleri birden dikildi, sütundan yüzlerce ışık ışını fırlayarak Paul'e fırladığınıda bariyeri biraç saniye bile dayanamamıştı ve hemen sonraki anda Grim ve kendisi parlak beyaz ışığın kapladığı bir alanda kalmışlardı.

Bu manzarayı gören Shiwuan'ın nefes kesilmişti ve yüzünde endişeli bir ifade belirmişti. Sushie ise orada gözyaşlarına boğulmuştu. Jasmine'in yüz ifadesi kararmıştı. Çünkü Paul olmadan ormandan çıkma şansları çok düşüktü. Üstüne Orlon'un ruhsal yaralanması da eklenince endişelenmemesi imkansızdı.

Yüzünü yavaşça aşağıya indirirken kendi kendine düşünüyordu.

-Bizi en başta bu ağaca getiren oydu. Orlon'u korumayı bile başaramadı ve bu görevi almaya cüret etti. Bir dahi olsa bile gücünün yenilmez olduğunu mu sandı gerçekten?-

En sonunda dıştan sessizce mırıldanmıştı.

"Ölümü kendi açgözlülüğü yüzünden ol-"

Onun mırıldanması birden boğazında hissettiği soğuk çelik hissiyle kesildi. Yutkunmaya bile cüret edemiyorken Auden'in buz gibi soğuk olan sesini duydu.

"Eğer ağzından bir başka hakaret daha çıkarsa seni ve kardeşini on parçaya bölerim. Yuna ailesinden olman umurumda değil. Ben güçlü olana saygı duyarım ve saygı duyduğum birinin arkasından konuşulmasına izin vermem."

Jasmine cevap vermeye cüret edemediği için sessiz kaldı. Auden ise kılıcını yavaşça geri çekti ve kınına soktu. Daha sonra ise parlak ışıklarla kaplı alana bakarken konuştu.

"Kıdemli'nin ölü olup olmadığı belli değil. Birkaç gün burada bekleyelim. Eğer ortaya çıkmazsa şehre dönmenin bir yolunu buluruz."

Shiwuan başını yavaşça sallarken Sushie onu duymamışcasına ağlamaya devam ediyordu. Gruptaki diğer kişilerin aksine o Paul'e daha yakındı ve onun ölümü onu etkilemişti.

Auden Jasmine'e bir bakış daha attıktan sonra yere oturdu ve gözlerini kapayarak meditasyon yapmaya başladı. Paul'ün öyle kolayca ölecek birisi olmadığını biliyordu.

Ki, tahminleri doğruydu. O sırada Paul parlak bölgenin içinde yerde yatıyordu ancak nefes alışı düzgündü ve üzerinde herhangi bir yara yoktu. Göğsünde oturan Grim ise on adımlık alanın merkezinde kalan sütunun alt kısmına kısık gözleriyle bakıyordu. Bakışlarında belli bir düşmanlık vardı.

Sütunun alt kısmındaki kare çıkıntı bir anda parlamaya başlayınca küçük kedi ayağa kalkmış ve Paul'ün korumak için bir pozisyona geçmişti. Ancak o bir şey yapamadan önce beyaz bir sis hızla çıkıntının kenarlarından fırlayarak Paul'ün etrafını sardı ve onun başından içeri girmeye başladı.

Grim bir anlığına sisi engellemek için hamle yapsa da daha sonra geri çekildi. Bu sisin tehlikeli bir şey olmadığına karar vermiş gibiydi.

Beyaz renkli sis Paul'ün vücuduna işlerken Paul hâlâ hareketsiz durumdaydı. Sis son parçasına kadar vücuduna çekildiğinde birden bilinci yerine geldi. Ancak olduğu yer, tamamen siyah renkli bir boşluktu.

--------------------

[YN]: Bölüm kısa olduğu için çok özür dilerim ama başım çok (ÇOK) ağrıyor. Bu seferlik mazur görün.






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 46883 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr