Kara Büyücü - 378.Bölüm - Bire Karşı Altmış

---

Savaş alanının ortasında duran Aurora yüzünü kaplayan beyaz maskeyi çıkarmamıştı. Arkasında altı su topu süzülüyordu ve bu saydam su toplarından güçlü bir su manası yayılıyordu.

 

“Ah, sonuna kadar böyle devam edemeyeceğimi biliyordum.”

 

Aurora etrafına baktığında 60’a yakın kişinin kendisini sardığını fark etmişti. Bu 60 kişinin hepsi kanlı kıyafetlere sahiplerdi ve bazıları silahlar tutarken bazılarından mana dalgaları yayılıyordu. Her biri oldukça öfkeli görünüyorlardı.

 

“Belki başkalarıyla karşılaşsaydın devam edebilirdin. Ama şimdi işler farklı.”

 

60 öğrencinin arasından genç bir kız ileriye çıkmıştı. Mavi kıyafetler içerisindeki kız mavi gözlere ve sarı saçlara sahipti. Sırtında bir yay asılıydı ve vücudundan mana dalgaları yayılıyordu. Gücü bu 60 öğrencinin arasında zirvedeydi.

 

“Ben Shen Aur, Su Ejderi’nin öğrencisiyim. Bu seneki Dâhiler Yarışmasında benden daha iyi bir su büyücüsü görebileceğini sanmıyorum.”

 

“Oh? Ben buradayım ama. Merhaba~”

 

Aurora dalga geçermişçesine elini ona doğru sallarken Shen’in yüzü kızarmıştı. Yayını sırtından çeken Shen ruh gücünü eklediği sesiyle gürce bağırmıştı.

 

“Hepiniz! İndirin şu orospuyu!”

 

Görünüşe göre tüm bu öğrencileri toplayan kişi Shen’di. Hepsi onun emirlerine uyuyorlardı ve hepsi saldırıya başlamışlardı. Savaşçılar silahlarını çekip Aurora’ya doğru atılırken büyücüler büyülerini hazırlamaya başlamışlardı. Aurora ise olduğu yerde sakince bekliyordu.

 

“Shen’di değil mi?”

 

Birçok Savaşçının silahlarından hafif adımlarla kurtulan Aurora bir yandan ruh gücüyle Shen’e bir mesaj göndermişti. Shen’in kaşları kırışırken Aurora’nın sesi bir kez daha zihninde yankılanmıştı.

 

“Sana dövüş için başkalarının gücünü kullanma konusunu yanlış anladığını göstereceğim. Başkalarını kendi tarafına geçirip bana saldırmak yapabileceğin en aptal hareketti. Özellikle birbirleriyle birlikte dövüşme tecrübesi olmadan körce saldıran kişileri toplaman.”

 

Aurora sözlerini bitirdiğinde arkasındaki su toplarından birkaç damla ayrılmış ve hareketlenmişti. Bir anda, Aurora’ya ilerleyen kılıçlardan birisine su damlası sertçe çarpmış ve yönünü zorla değiştirmişti.

 

“Aaah!!!”

 

Kılıç Aurora’ya saldıran bir başka öğrencinin kafasını yararken saldırıyı yapan genç şok olmuştu. Saldırısını doğru hesaplamıştı ve hedef kaçınmamıştı bile. Saldırısı neden birden yön değiştirmişti!?

 

“Basit bir yetenek, Yönlendirme.”

 

Su damlaları etrafına yayılırken büyü saldırılarından kaçınan Aurora silahlı saldırıları sürekli olarak diğer öğrencilere yönlendiriyordu. Saldırı yönlendirildiğinde gücünü biraz kaybetse de bu saldırıyı beklemeyen öğrenciler kolayca düşüyorlardı.

 

“Durun! Aptallar! Savaşçılar geri çekilsin!”

 

Shen endişeyle bağırsa da çoktan 10 kişiye yakın kayıp vermişlerdi. Savaşçılar kararmış yüzleriyle geri çekilirken Aurora olduğu yerde büyülerden kaçınmaya devam ediyordu.

 

“Çoktan 10 kayıp verdin. Şimdi devam etmeme izin ver. Su büyüsünün en büyük özelliği nedir bilirsin. Ne de olsa sen de bir su büyücüsüsün.”

 

Aurora’nın sesi Shen’in zihninde yankılanırken Shen düşünmüş ancak bir cevap bulamamıştı. Su büyüsünü seçmesinin nedeni ustasının asıl büyü gelişiminin su büyüsü üzerine olmasıydı. Su büyüsünün en büyük özelliği hakkında bir şey bilmiyordu.

 

“Suyun en büyük özelliği hareketliliği ve değişkenliğidir.”

 

Aurora ellerini havaya kaldırırken arkasında süzülen su topları hızla dönmeye ve büyümeye başlamışlardı. Birkaç saniye içinde altı topun hepsi 10 metrelik çapa sahip küreler hâline gelmiş ve Aurora’nın üzerinde süzülmeye başlamışlardı.

 

“Bu…”

 

Shen oluşan yoğun miktardaki suya bakarken yakındaki büyücüler solmuşlardı. O anda oldukları yer tam olarak bir düzlük sayılmazdı. Daha çok bir krater, bir çukurdu. Shen bu altı su topunun amacını anlamıştı.

 

“Sel!”

 

Altı su topu hızla yere çakılırken krater hızla dolmaya başlamıştı. Aurora’ya saldırmaya çalışan büyücüler büyülerini yarıda keserken yüzeye doğru yüzmeye çalışıyorlardı. Su büyüleri kullanabilenler kendilerini yukarıya doğru suyla itebiliyorlardı.

 

Üzerlerinde ağır eşyalar bulunan savaşçılar ise ya bu eşyalardan vazgeçiyor, ya da suyun içinde boğuluyorlardı.

 

“Hah… Hah…”

 

Suyun yüzeyine çıkan Shen derin nefesler alırken olduğu yeri değiştirmeyen Aurora’ya bakmıştı. Aurora o anda suyun yüzeyinde ayakta duruyordu ve üzerindeki kıyafetler hiç ıslak durmuyordu.

 

“Geber!”

 

Yüzeye çıkabilen büyücülerden birisi öfkeyle bir rüzgar bıçağı fırlatsa da suyun yüzeyinden bir duvar yükselmiş ve rüzgar bıçağını kolayca durdurmuştu. Sonrasında, Aurora etrafa bakınmıştı.

 

“15 kayıp daha verdin. Çoğu savaşçılardı.”

 

Aurora’nın sakin sesi Shen’in zihninde yankılandığında Shen utanç ile kızarmıştı. Bunun kolay bir görev olacağını düşünmüştü. Sonuçta, tek bir kişi nasıl 60 kişiyi yenebilirdi ki? Bir veya iki kayıp maksimum olmalıydı. O böyle düşünüyordu.

 

Ancak çoktan 25 kayıp vermişlerdi ve bu son değildi!

 

“Savaşmaya olan isteğiniz kırılmış görünüyor. Ancak daha yeni başladık.”

 

Aurora’nın bu sözleri bu sefer Shen’e değil, oradaki herkeseydi. Aynı anda, Aurora ayağını hafifçe kaldırmış ve sonrasında su zemine hafifçe basmıştı. Ufak dalgalar suyun yüzeyinde oluşurken hızla yayılmış ve büyümeye başlamışlardı.

 

“Girdap.”

 

Aurora’nın olduğu bölgede sudan bir kubbe oluşup onu korurken etrafındaki tüm su bölgesi hızla dönmeye başlamıştı. Daha yeni suyun yüzeyine ulaşıp zar zor bir nefes alabilen öğrenciler bir kez daha suyun derinliklerine çekilirken birçoğu ölmek yerine rozetlerini parçalamayı seçmişlerdi.

 

Yanlış birini hedef almışlardı. O anda çoktan bunun farkına varmışlardı!

 

Suyun dönüşü 15 dakika boyunca sürdükten sonra kesilmiş ve su eski durgun hâline geçmişti. Sonrasında, tüm su yükselmiş ve içindeki cesetleri belli etmişti. Bazı kişiler kurtulabileceklerini sanarak nefeslerini tutmuş ancak en sonunda rozetlerini parçalayamadan boğulmuşlardı.

 

“Ne yazık.”

 

Gökyüzündeki su altı küçük su topu olacak şekilde yoğunlaşırken Aurora etrafa bakınıyordu. Etrafa dağıttığı su damlaları ona ölen öğrencilerin rozetlerini getiriyorlardı.

 

“Hmm… Yeterince gizli değil.”

 

“Slash!”

 

Aurora’nın elinde birden bir kılıç belirmiş ve hızla ona yaklaşan bir oku kesmişti. Oku atan kişi Shen’di. Ölmemişti. Yüzü soluktu ve yayı tutan vücudu titriyordu ama hâlâ hayattaydı. Mavi gözlerinde korku belli olsa da kararlı görünüyordu.

 

“Sonuna kadar dövüşmek zorundasın değil mi?”

 

Aurora kılıcını kaldırmış ve hızla Shen’e doğru atılmıştı. Shen ise bir su duvarı oluştururken geriye doğru kaçınmıştı. Aynı anda yayına bir ok koymuş ve hızla çekmişti. Aurora’nın yakın menziline giremezdi. Onu uzaktan öldürmek zorundaydı.

 

“Ha?”

 

Ancak o anda, ayağında bir şey hissetmişti. Aşağıya baktığında, bir su topunun ayağına yapıştığını fark etmişti.

 

“Hey! B-Bırak beni!”

 

Su topu vücuduna hızla yayılırken ellerini de kaplamış ve okunu atamaz hâle gelmişti. Su topu tüm vücudunu kaplayıp da yalnızca başını dışarıda bıraktığında ise derin nefesler almaya başlamıştı. O anda Aurora yavaş adımlarla ona yaklaşıyordu.

 

“L-Lütfen bırak beni… Lütfen…”

 

Shen yalvarırken gözlerinden yaşlar akıyordu ve oldukça acınası görünüyordu. Aurora ise bir süre onu izledikten sonra sormuştu.

 

“Eğer 60 kişiyi avlayacak gücüm olmasaydı kaderim ne olurdu? Savaşçıların birçoğunun gözleri yalnızca öldürme isteği taşımıyordu. Bunu gördüm. Ne yapacaklarını anlamamak için aptal olmak gerekir ve sen, buna zevkle izin verirdin değil mi?”

 

“Ben… B-Ben…”

 

Shen titreyen sesiyle bir şey demek istese de Aurora tek parmağıyla onun konuşmasını engellemişti. Sonrasında, kılıcını evren yüzüğüne geri yerleştirmişti.

 

“Yalvarmana gerek yok. Sana hızlı sayılmasa da utandırmayan bir ölüm vereceğim.”

 

“Hayır! Dur! Lütf-”

 

Shen bağırarak yalvarmaya başlasa da su topu başını da kaplamış ve tüm vücudunu su içinde bırakmıştı. Sonrasında, su topu hızla dönmeye başlamıştı. İçindeki Shen ise kaçmaya çalışsa da herhangi bir şey yapamıyordu.

 

Birkaç dakika içinde, nefessiz kalmış ve ölmüştü. Aurora ise etrafındaki rozetleri toplamaya devam etmişti. O anda 60 kişinin daha ölümüyle Aurora listede ilk sıraya yerleşmişti.

 

“Bam!”

 

Paul ve Shuan’ın izledikleri yerde Su Ejderi isimli yaşlı adam elini sertçe sandalyesinin kolçağına vurmuştu. Gözlerinde öfkeli bir ifadeyle ekranı izliyordu. Adı Su Ejderi olsa da su elementinin sakin yapısıyla herhangi bir bağlantısı yoktu. Aksine, kolayca öfkelenen birisiydi ve az önce tek öğrencisi hayatını acımasız bir yolla kaybetmişti!

 

“Su Ejderi, kendini tut.”

 

Toprak Ejderi yaşlı adamı sakinleştirmeye çalışsa da Su Ejderi ona öfkeli bir bakış attıktan sonra geri çekilmişti. Aynı anda, Paul arkaya doğru bir bakış atmıştı.

 

“Su Ejderi, kendi öğrencinin güçsüzlüğü için benim öğrencimi mi suçlayacaksın?”

 

Paul soğuk bir sesle konuştuğunda Su Ejderi öfkeli gözlerini ona çevirmişti. Diğerlerinin aksine herhangi bir saygıya sahip değilmiş gibi görünüyordu.

 

“En Büyük Kardeş, eğer bir öğrenci fazla acımasız ve saygısız olursa sonunda bir felaketle karşılaşacaktır.”

 

Su Ejderi’nin bu sözleriyle Paul’ü tehdit ettiğini fark eden Shuan meraklı gözlerle incelemeye başlamıştı. Diğer Ejderler de şaşkın gözlerle Su Ejderi’ne bakıyorlardı. Onun bu kadar açık bir şekilde Paul’ü tehdit etmesini beklememişlerdi.

 

“Bu doğru, Su Ejderi.”

 

Paul onların beklemediği bir şekilde kabul ederken birden ayağa kalkmıştı. Aynı anda, yaydığı ölümcül aura birden katlanmış ve Su Ejderi’ni olduğu yerde dondurmuştu.

 

“Yeterince saygı göstermeyenler bir felaketle karşılaşır.”

 

Paul’ün yıldız işaretli gözleri Su Ejderi’nin gözleriyle kesiştiğinde Su Ejderi birden titremişti. Kendisini korumak istese de hareket edememiş ve sert bir yumruk onun göğsüne çarpmıştı.

 

“Pu!”

 

Kan kusarak metrelerce geriye fırlayan Su Ejderi bayılarak yerde kalmıştı. Ona bir süre bakan Paul ise sakince kendi yerine geri geçmiş ve aurasını geri çekmişti. Arkasındaki diğer yaşlılar ise şok olmuşlardı.

 

Yalnızca Aurasıyla Lord seviye bir Ejderi dondurup tek yumrukla bayıltmak… En Büyük Kardeş kesinlikle lakabını hak ediyordu!

 

[YN]: Orijinal serilerin birkaçının yazarlarıyla okuyucular ile sohbet etmek ve sorularını cevaplamak için bir Discord serveri açtık. Sorularınız için Aratal (Ejderha İmparator), AntiYasuo(Theoden), KaptanDraft(Interstellar Progression System) ve Emirhan(İnsan Tanrı) yazarlarını bu Dc’de bulabilirsiniz. Elbette benimle birlikte :D

Ek not: Uyku saatlerim -yaklaşık 13 saat- beni bulabileceğiniz zamanın dışında :D

https://discord.gg/wFqdraQ