King of Gods - Bölüm 39: Sahnede On Hamle Yapmana İzin Vereceğim

---

 

Çeviri: RassNt Düzenleme: Berkay Lamba

İki gerçek dövüş sanatçısı yüz yüze geldi.Onlardan biri dış saha öğrencilerinin kralı diğeri ise iç saha öğrencilerinin ilk üç sırasından biriydi.

 

Seyirciler sessizleşmeye başladı.Nihai sonucu değiştirmeyecek olsa da, bu yine de heyecan verici bir maçtı.

 

Hu~

 

Soğuk İçsel Kuvvet Zhao Han’dan yayılmaya başladı.Bu tüm alanın giderek soğumasına neden oldu.Zhao Feng bir kaç metre uzakta olsa da, kollarının ve bacaklarının donmaya başladığını hissetti.Bu onun hayal gücü değildi, soğuk gerçekten vardı.Bunun kaynağı Zhao Han’ın İçsel Kuvvetinin elementiydi.

 

“Ne kadar güçlü bir İçsel Kuvvet! İçerdiği buz elementiyle, İçsel Kuvveti diğer bir çok beşinci derecenin zirvesindeki yetişimcilerin İçsel Kuvvetinden daha güçlü.” Zhao tarikatının eski nesilleri bağırdı.

 

Bu çok açıktı.Zhao Han’ın İçsel Kuvveti son derece güçlüydü.Bunun avantajını kullanarak, Xin ailesinin iç saha öğrencileri arasında üçüncü sırada bulunan Xin Tong’u tek hamlede yenmişti.Ayrıca Zhao Han’ın gücü kalplerine kazınmıştı.

 

Şimdi karmaşık İçsel Kuvvetinin kontrolünü tamamen kazanmıştı, artık daha da korku vericiydi.

 

“Zhao Han bir kaç ay önce gizemli bir kristal parçacığı buldu, onun İçsel Kuvvetinin katlanarak gelişmesine yardımcı oldu.” Yaşlı bir adam gülümsedi.

 

“İçsel Kuvvetinin bu kadar güçlü olması normal.”

 

Azure Çiçek Kıtasında bir sürü gizemli eşya ve yer vardı.Binlerce yıllık geçmişinden dolayı, onları elde etme şansı bulan yetişimcileri anında güçlü bir yetişimci haline getirebilecek bir çok lahit ve garip eşya vardı.

 

Açık bir şekilde, Zhao Han şanslı bir insandı, gizemli kristal parçacığını elde edebilmişti.

 

Son altı ayda yetişim seviyesini hızla artırdı ve iç saha öğrencilerinin birinci sırası için yarışabilir hale geldi.

 

“Zhao Feng, sana üç hamle yapmana izin veriyorum.” Zhao Feng’e küçümseyerek baktı.Sesindeki soğukluk İçsel Kuvvetiyle mükemmel bir şekilde birbirini bütünlüyordu.

 

Üç hamle?

 

Kalabalık onun kibirli olduğunu düşünmedi.Aksine bunun son derece kabul edilebilir olduğunu düşündüler.

 

Ne de olsa, Zhao Han’ın yetişimi Zhao Feng’inkinin çok üstündeydi.Zhao Feng’e üç hamle vermesini kimse zayıf olanı aşağıladığı şeklinde yorumlamadı.

 

“Hahaha...Üç hamle? Zhao Han! Bu kadar korkak mısın!? Ben sana on hamle verebilirim.” Zhao Feng sesli bir şekilde gülerek Zhao Han’a alaycı bir şekilde konuştu.

 

On hamle!

 

Kalabalık Zhao Feng’e canavarmış gibi baktı.Zhao Feng sadece üç hamle teklifini reddetmemiş ayrıca üstüne Zhao Han’a ilk on hamle saldırma önceliği vermişti.

 

Biraz tartışmalardan sonra kalabalık tekrar sessizleşti.

 

“Kesinlikle şaka yapıyor olmalı.”

 

“Kesinlikle.”

 

Bazıları başını salladı.

 

“Zaten kaybedecek, Zhao Han’a on hamle vermesinin bir önemi yok.”

 

……

 

“On hamle?” Zhao Han’ın yüzü soldu.Öfkesini bastırarak, keskin bir şekilde söyledi: “Sen canına susamışsın!”

 

Hu~

 

Sözünü bitirir bitirmez iki omuzundan buz gibi aura yayıldı.Kırk sekiz iç saha öğrencisi soğuktan dolayı öksürdü.

 

İnce gümüş beyazı bir buz tabası Zhao Feng’e doğru uçarken Zhao Han’ın avcunda ortaya çıktı.Bu avucun gücü dördüncü derece ve altındaki herhangi birini kolayca yok edebilirdi.

 

“İlk hamle…” Zhao Feng bağırdı.Saldırmadı.Bunun yerine vücudunu korumak için Çapraz Hava Nefes Tekniğini ve Metal Duvar Tekniğini deveran etmeye başladı.İki figür birbirleriyle çarpıştı.

 

Pah!

 

Zhao Han’ın eli Zhao Feng’e vursa da, vücudunu dışa bükerek, bu saldırıyı başarılı bir şekilde atlattı.Bu süre içerisinde, bu ikilinin İçsel Kuvvetleri de çarpıştı.

 

Teng! Teng! Teng!...

 

Figürlerden biri geri itildi.

 

Ne oldu!?

 

Öğrenciler şok içindeydi, çünkü geri itilen Zhao Han’dı! Zhao Han geri itildikten sonra dengesini hemen sağladı.Yüzü öfkeyle kararmıştı.

 

Kolundan bir uyuşma hissi geldi ve kendi kendine bağırmaktan kendini alamadı: “Nasıl bu kadar güce sahip olabilir?”

 

On gün önce Zhao Han ve Xin Tong’un dövüştüğü gün, Zhao Feng’in vücut tekniği ona tehdit oluşturabilmenin yanına bile yaklaşamazdı.

 

Fakat bugün, Zhao Feng’in vücut tekniği Xin Tong’unkinden bile güçlüydü.

 

“Hehe, kendini geliştiren sadece sen değilsin.” Zhao Feng İçsel Kuvvetini serbest bırakarak gülümsedi.

 

Onun İçsel Kuvveti dördüncü dereceyi aşmış ve beşinci dereceye ulaşmıştı.Asıl mesele Zhao Feng’in İçsel Kuvvetinin tamamen kontrol altında olmasıydı.Zhao Han’ın aksine İçsel Kuvveti rakibini nitelikle değil nicelikle bastırıyordu.

 

“Beşinci derece İçsel Kuvvet!” Zhao Feng’in yetişimi daha dördüncü derecenin zirvesindeydi ama İçsel Kuvveti beşinci dereceye ulaşmıştı bile.

 

“Vücut Güçlendirme Tekniği son derece güçlü.Tarikat öğrencilerinin kullandıklarından çok üstün.” Beyaz sakallı hakem gülümsedi.Zhao Feng’i destekleme kararı doğruydu.

 

“Onda hala yetişim kaynaklarından kalan aura var.Görünüşe göre baya şanslıymış.” Tarikat lideri Zhao Tiancang, Zhao Feng’e bakarak konuştu.

 

“Kendine bu kadar güvenme, daha gücümün yüzde ellisini kullandım.” Zhao Han’ın utancı öfkeye dönmüştü.

 

“Soğuk Kar Avucu!” Zhao Han sıçradı ve yavaşça avucunu ileri itti.

 

Avuç yavaş görünüyordu, fakat içinde büyük miktar İçsel Kuvvet yoğunlaştırılmıştı.Daha saldırı ulaşmadan, soğukluk rakibin kanını donduruyordu.

 

“İkinci hamle!” Zhao Feng yine olduğu yerde kaldı ve yine Zhao Han’ın saldırısını engellemek için Çapraz Hava Nefes Tekniği ve Metal Duvar Tekniğini deveran etti.

 

Güm!

 

İki figür birleştiğinde gürültülü bir gümleme sesi ortaya çıktı.Şok dalgası beş metre çapın içindeki her şeyi silip süpürdü.

 

Zhao Han bir kez daha geri çekildi.Kolu yine neredeyse tamamen uyuştu.

 

Zhao Han’ı uzaklaştırdıktan sonra, Zhao Feng soğuk İçsel Kuvvetin vücudunda aktığını hissetti.Ama Metal Duvar Tekniği dördüncü seviyeye ulaştıktan sonra, sadece vücudu metal kadar sertleşmemişti ayrıca İçsel Kuvvete karşı direnci de artmıştı.Sadece bu da değil, Zhao Feng’in gerçek yetişimi aslında beşinci derecedeydi.

 

“Bu mümkün değil!” Zhao Han’ yüzünde acımasız bir ifadeyle Zhao Feng’e doğru sıçradı.

 

Fakat Zhao Feng tıpkı bir metal duvar gibi yerinden hareket etmiyordu.Ne kadar öfkeli bir şekilde saldırsa da, Zhao Feng defalarca onu kendinden uzaklaştırdı.

 

“Onu savunması muhtemelen iç saha öğrencileri arasında en iyisi.”

 

Zhao Tarikatı öğrencileri afallamıştı.

 

İkinci hamle...Üçüncü hamle...Dördüncü hamle…

 

Zhao Feng her hamleyi engellediğinde, kaç hamle olduğunu rakibine söylüyordu.

 

Zhao Feng dövüşün başından beri savunma yapıyordu.

 

“Aman tanrım! Ciddi ciddi Zhao Han’a on hamle avans mı verecek?”

 

“Öyle görünüyor.Şimdiden beş hamle oldu ve hala saldırmadı.”

 

Fısıldaşmalar kalabalık boyunca yayıldı.Sahnede on iki numaralı Zhao Yijian’ın yüzü soluktu: “Niçin böyle oldu…? Ne zaman bu kadar güçlendi? Neden ben böyle olamadım!?!”

 

“Ölmemesi bir kenara, daha da güçlenmiş…” Zhao Tianjian’ın yüzü yemyeşildi.

 

Zhao Feng’e suikast yapması için birilerine ödeme yapmıştı.Başarısız olmakla kalmamışlar, Üstüne bir de Zhao Feng’in daha da güçlenmesine neden olmuşlardı.

 

“Onun savunması metal duvar seviyesinde.İçsel Kuvvet bile ona karşı zayıflıyor.Bunun anlamı Metal Duvar Tekniğini en az dördüncü seviyeye getirmiş.” Zhao Yufei’nin yüzünde şaşkınlık vardı.Gözlerine inanamıyordu.Metal Duvar Tekniğini ona Zhao Yufei vermişti ve onu öğrenmenin ne kadar zor olduğunu biliyordu.

 

Beşinci hamle...Altıncı hamle...Yedinci hamle…

 

Zhao Han’ın saldırıları giderek çılgınlaşıyordu.En sonunda, dudaklarını çok sert ısırmasından dolayı dudaklarından kan sızıyordu.

 

Fakat her saldırdığında, Zhao Feng asla zarar görmüyordu, aksine geri teperek kendini yaralıyordu.

 

“Dokuzuncu hamle...Onuncu hamle…” Zhao Feng’in sesi aniden yükseldi: “Zhao Han! On hamlen bitti! Gücün beni hayal kırıklığına uğrattı.”

 

Sesi kabus gibiydi.

 

On hamle bitmişti!

 

Zhao Feng gerçeği söylemişti.Dediği gibi on hamle yapmasına izin vermişti.

 

Bu sahne öğrencileri ve elderleri son derece rahatsız etti.Şimdi, on hamle bittiğine göre, Zhao Feng artık savunma yapmayacaktı.

 

“Öfkeli Ejderha Yumruğu!”

 

Zhao Feng’in avcunda yeşil bir parıltı ortaya çıktı.Şuan kullandığı Öfkeli Ejderha Yumruğu orijinal halini neredeyse aşıyordu!

 

Pah---

 

Yumruk havada süzülerek tam Zhao Han’ın vücudundaki açığa vurdu.

 

Vah!

 

Zhao Han bir ağız dolusu kan tükürerek geriye doğru aştı.O anda, tüm mantığını kaybederek delice saldırmaya başladı.

 

Ama Zhao Han delirdikçe, daha çok açık veriyordu.Zhao Feng’in gözünde, rakibi sadece sopa sallayan bir çocuk gibiydi.Zhao Han sakin halindeyken, iç saha öğrencilerinin ikincisi Zhao Chi ile denk olabilirdi ama böyle delirdiğinde Zhao Feng’e tehdit bile oluşturamazdı.

 

“Kaybedeceğime inanmıyorum…”

 

Bir kaç hamle boyunca dövüldükten sonra, Zhao Han artık sadece saf güç kullanıyordu, yetenek kullanmayı bırakmıştı.Hemen sonra, Zhao Feng rakibinin saldırılarından biri atlattı ve o boşluktan doğan süre içerisinde, rakibinin karnına bir tekme indirdi.

 

Peng!

 

Zhao Han on metre geriye uçarak yüz üstü yere düştü.

 

Buna inanmıyorum!

 

Zhao Han tekrar ayağa kalkmaya çalıştı.

 

“Hakem, neden hala ona yenildiğini söylemiyorsun?” Zhao Feng sordu.

 

“Ah!” Hakem sonunda üstündeki şaşkınlığı attı ve hemen bağırdı: “Zhao Han, meydan okuman başarısız! Meydan okunan kişi üçüncülük pozisyonuna geçecek.”

 

Üçüncü?

 

Zhao Feng’in dudakları kıvrılarak gülümseme halini aldı.İlk üçe girme hedefine ulaşmıştı.