Çeviri: Ikarus Düzenleme: Sapphire

Ben bir bedenim, henüz bir adım yok.*

Ç.N: “I am a Cat” isimli ünlü bir japon novelinin açılış cümlesiymiş.

Bu zamanı Kaptan Beyin hakkında şikayetlerimi söylemek için kullanacağım.

O kız bir aptal.

Şuan, Ateş Etme becerisini kazanmak için denemeler yapmaya karar verdi, “Oh adamım hadi kıçımdan tüm gücümle dolu ağ ateşleyeyim!” demeye başladı, ama bunu denediğimde ağ tahmin ettiğinden daha uzağa gitti ve magmaya düştü. Az kalsın yanacaktım! Eğer anında ağın bağlantısını kesmemiş olsaydım, ateş ağ aracılığıyla bana kadar gelip beni alevler içinde bırakırdı.

Yani bu gibi gereksiz fikirlerle bana geliyor ve ne zaman fikirlerini denesem elimde patlıyor. Heyecanla denediği şeylerin hiçbiri başarının yakınında bile değil. Dürüst olmak gerekirse, bu şeyleri denemek konusunda ben de süper heyecanlı oluyorum; sonuçta onlar benim kendi fikirlerim. Cidden, biraz daha... normal şeylerle gelemez mi?

Eğer bu şeylerin herhangi birini bir saniyeden biraz daha fazla düşünürsen, hepsinin değersiz oldukları çok açık, biliyorsun değil mi? O beyni kontrol ediyor! Bunları düşünürken biraz daha dikkatli olması gerekmez mi? O bir salak, değil mi? Evet! O bir salak!

Yani, vücudu kontrol eden şanssız ruh olarak, daha sorumlu olmalıyım. Sonuçta, ölüm ile yaşam arasındaki farkı yaratan tek şey benim hareketlerim.

Kaptan Vücut, Kaptan Vücut!

Ne oldu, Kaptan Beyin?

Şeytani Gözü, Teleskopik Görüş ile kullanabilir miyiz?

…?! Sen bir dahi misin?!

Oh hoh hoh. Evet! Ben kesinlikle bir dahiyim!

Whoa, Cidden? Bunca zamandır bir dahi olmuşum! Ve bir dahi olmam yaptığım her şeyin affedilebilir olduğunu gösterir!

Tabii ki, tabii ki! Eğer Şeytani Gözü Teleskopik Görüş ile birleştirirsek, çok uzun mesafelerden kullanabileceğimiz anlamına mı gelir? Bu inanılmaz değil mi?

Oh yeah. Oh yeaaaah. Bu cidden inanılmaz. Olasılıklar sonsuz!

Ç.N: Ne yazsam bilemedim, oh evet biraz garip geldi, düzenleyiciye bırakıyorum XD

Hadi buradan çıkalım ve kendimize bir hedef bulalım!

Yah-HA!

Ben bir beyinim, henüz bir adım yok.

Teleskopik Görüş ile Şeytani gözü aynı anda aktifleştirmek iyi gitmiyor. Urhg. Sanırım eğer yapabilseydim gerçekten OP bir yetenek olmuş olurdu, sanırım şikayet edemem… Teleskopik Görüş sürekli açık kaldığı için seviye 5’e kadar çıktı. Sadece daha ileriyi görmekle kalmıyor, ayrıca daha da net. Eğer Şeytani Gözümü bununla kullanabilseydim, bir uzun mesafe saldırım olurdu.

Buna rağmen, Şeytani Göz gerçekten kullanışlı. Fazladan manam olduğu anda açık bırakıyorum, şimdiye kadar seviye 3 oldu. Çok yavaş. Orta katman boyunca yıkıp geçmek geriye çok mana bırakıyor, yani uzun süre daha rahatım.

Şeytani Gözü kazandıktan sonra fark ettiğim bir diğer şey: Bir nedenden dolayı görüş alanımı değiştirmiyor. Teleskopik Görüş ile aynı anda kullanamıyorum ama Geliştirilmiş görme vb. ile çok iyi çalışıyor. Görüşüm kısıtlanacağı için endişelenmem gerekmediğine göre sanırım görebilmek için başka bir göz ayırmama gerek kalmayacak.

Bu, tabii ki de rüyalarımdaki şeyi yapabilirim: Aynı anda sekiz Şeytani Göz.

Ayrıca, görünüşe göre Şeytani Gözümün gücünü arttırmak için özellik arttırıcı beceriler kullanmak işe yaramıyor. Büyük Zehir Saldırısını kullanmayı denedim ama işe yaramadı. Ne yazık. Sanırım böyle bir şey yapabilmek Teleskopik Görüşü kullanarak uzun mesafe saldırı yapmak kadar OP olurdu, yapamamam doğal. Eğer benim şeytani ölümcül zehrimi Şeytani Göz ile birleştirirsem, Ölümü bile algılayabilen mavi mistik gözlerim* ile bir bakış attığım anda düşmanlarım ölürdü. Zaten sadece bakarak düşmanı zayıflatıp hasar veren OP bir gözüm var. Fazlasını istemek açgözlülük olur.

Ç.N: Tsukihime ve Kara no Kyoukai animelerinin kahramanlarının kullandığı yetenekmiş.

Sonraki, Lanetin Şeytani Gözünü aynı anda sekiz gözümde de etkinleştirmek iyi bir fikir olabilir, ve görünüşe göre gerçekten yapabiliyorum! Ancak herhangi bir fazladan etkisi olmuyor. Sekiz gözümde de aynı anda etkinleştirirsem sekiz kat daha güçlü olacağını düşünmüştüm ama tabii ki bu kadar basit değil.

Ancak, Teleskopik Görüşü aynı anda birden fazla gözümde etkinleştirebileceğimi keşfettim, çok kullanışlı! Artık birçok farklı yeri aynı anda yakınlaştırabiliyorum. Nasıl kullandığıma bağlı olarak çok kullanışlı olabilir.

Konuyu biraz değiştirmeme izin ver. Sana bir şey söylemeliyim Kaptan Vücut.

Bu kız bir salak.

Bir süre önce, Tüm gücümle arkamdan ağ fırlatırsam, Ateş Etme becerisini alabileceğimi düşünmüştüm. Düşündüğüm anda Kaptan Vücut anında “Oh adamııım. Harika bir fikir, hemen deneyeceğim!” Ve bir dolu ağ ateşledi.

Magmaya doğru.

Tabii “Wow, tahmin ettiğimden daha uzağa uçtu.” diyerek havaya doğru fırlatmış olabilir, ama en yakın magma havuzundan başka bir yere fırlatmasını tercih ederdim. Ateş bir fitil gibi ağımdan tırmandı ve eğer Kaptan Vücut tam vaktinde kesmeyi başaramasaydı, az kalsın tutuşacaktım(tekrar!).

Ve tamamen farklı fikirlerle gelmeye başladım ama o bir şekilde onları tamamen farklı bir yöne çekmeyi başardı. Yanlış yöne! Adamım, cidden, Dehamı dahice fikirlere harcamama rağmen Kaptan Vücut onları devasa beceriksizliği ile bozuyor.

Eğer bu şeylerin herhangi birini bir saniyeden biraz daha fazla düşünürsen, hepsinin değersiz oldukları çok açık, biliyorsun değil mi? O vücudu kontrol ediyor! Bütün bu hareketleri yapmak onu kas beyinli birine mi çevirdi? O bir salak, değil mi? Evet! O kesinlikle bir salak!

Yani, vücudu kontrol eden şanssız ruh olarak, daha sorumlu olmalıyım. Sonuçta, ölüm ile yaşam arasındaki farkı yaratan tek şey benim fikirlerim.

Kaptan Beyin, Kaptan Beyin!

Ne oldu Kaptan Vücut?

Teleskopik görüş ile uzaklara bakınıyordum ve bir canavara rastladım.

Cidden?! Wow, Algılamanın menzilinin çok dışında olmasına rağmen.

Heh heh heh. Neden Kaptan Beyin, bu var olmanın artık gereksizleştiği anlamına gelmez mi?

Kendinden geçme, Kaptan Vücut. Benim ham verilerim ile kapışabileceğini mi düşünüyorsun? Yaklaşman için bile yüz tane daha göze ihtiyacın var!

Muahaha, devam et ve hala söyleyebiliyorken söyle! yakında göreceksin!

Heh. Yakında? Hiçbir zaman. Ama anlaştık! Dene ve bu yüce yüksekliğe ulaşmak için çaba göster!

Heh heh heh.

Ahahaha.

Yani, ne yapmalıyız?

Bu şeyi avlayıp indirmeliyiz tabi ki de.

Aye aye, sir!  Oradaki Puşt! Kendini hazırla!

Yah-HA!