Bölüm 28: İtaatsizlik

Brahma Denizi alemi sekiz meridyenden oluşur. Bir yetişimci, ancak gebeliği ve yönetici meridyenlerini açtıktan sonra resmen aleme adım atmış ve diğer altı meridyeni açtıktan sonra en yüksek seviyeye ulaşmış sayılabilirdi. Sekiz meridyenin tamamı açıldığında, yetişimci meridyenlerdeki enerjiyi saldırmak için kullanabilirdi.

Sekiz meridyenin tamamı açıldığında, yetişimci İlahi Saray aleminin altında yenilmez olurdu.

Tabii ki, Azure Ejderha Derneği'nin Anyang şubesi ne kadar güçlü olursa olsun, bir İlahi Saray uzmanına sahip değildi.

…

Güçlü bir momentumla gönderilen enerji dalgaları, hızlı ve şiddetli görünüyordu. Çete üyeleri güç tarafından geri atılırken çevredeki binalar çatlamaya ve çökme belirtileri göstermeye başladı.

Aynı zamanda Brahma Denizi uzmanı olan Liu Zhengfeng, korkunç saldırıyı engellemek için iki kolunu kaldırdı. Ancak dalgalar çok güçlüydü ve sırtı bir sütuna çarpıp onu kırana kadar defalarca geri itiliyordu.

'O çok güçlü!'

"Bekle!" Liu Zhengfeng ağzından fışkırmak üzere olan kanı geri yuttu ve iri gözlerle iki elini arkasında birleştirmiş, hiçbir şey olmamış gibi önünde yavaşça inen Küçük Yuan'er'e baktı.

"Neyi beklememi istiyorsun?"

“Senin sekiz meridyeni açılmış bir Brahma Denizi uzmanı olmanı beklemiyordum. Lütfen bunu göremediğim için beni bağışlayın ve merhametli olun!"

Küçük Yuan'er iri gözleriyle bakarken Liu Zhengfeng’in önüne atladı ve "Senin için bir görevim var" dedi.

"İsteğiniz nedir, Genç Bayan?"

"Gölkenarı Çetesini araştırmama yardım etmeni istiyorum."

" Gölkenarı Çetesi mi?" Liu Zhengfeng şaşkın görünüyordu. Adını daha önce hiç duymamıştı.

“Ci Ailesinin kaçırılmasının arkasında onlar var. Onları benim için bulmak için üç günün var."

Bunun Ci Ailesi ile ilgili olduğunu duyduğunda, Liu Zhengfeng'in yüzü ciddileşti ve “Gölkenarı Çetesi Ci Ailesini mi kaçırdı? Bu... bu Azure Ejderha Derneği'nin dahil olabileceği bir şey değil!"

"Tekrar söyle?"

"Ugh...Leydim, bu Gölkenarı Çetesini üç gün içinde kesinlikle bulacağım."

"İyi!"

Küçük Yuan'er arkasını döndü ve yerde yayılan çete üyelerine bakarken birkaç adım attı ve "Az önce beni oklarla vuran sen misin?" dedi.

"Hayır, hayır, hayır, hayır…"

"Evet, sendin."

Küçük Yuan'er'in figürü titreyerek yerinde bir iz bıraktı. Bir sonraki anda, bir bacağını kaldırıp adamın yüzünü mermer zemine bastırdı.

Mermerin pürüzsüz sert yüzeyinde kusursuz bir ayak izi belirdi.

Adam şiddetle titrerken çığlık attı ve pantolonunun içine işedi. Belli ki iliklerine kadar korkmuştu.

O küçük bir kız değildi, küçük bir şeytandı!

"Hah! Ne kadar korkak!" Küçük Yuan'er yüzünü ekşitti. Sonra gülümseyerek Liu Zhengfeng'e döndü ve "İtaatkâr ol! Eğer dediğimi yapmazsan, Azure Ejderha derneği'nin tamamını yok edeceğim."

“…”

Bunu söyledikten sonra kollarını açtı ve havaya sıçradı, göz açıp kapayıncaya kadar gözden kaybolduktan sonra çatıda belirdi.

Avluya ölüm sessizliği çöktü. Liu Zhengfeng yüzündeki teri silerken yere yığıldı ve nefesinin altından mırıldandı, "Neden Anyang'da bu kadar genç bir uzman var ve ben bilmiyorum?"

Etrafında yerde yatan çete üyelerine baktığında bunu garip buldu. Onlara saldırmak için gelen başka bir çete olsaydı, bu çete üyeleri şimdiye kadar ölmüş olurdu. Ancak küçük kız onları sadece yaraladı ve ona oldukça tuhaf bulduğu bir görev verdi.

“Gölkenarı Çetesi… Anyang'da böyle bir çete var mı?” Bunu düşündükçe, ona o kadar yabancı geliyordu ve daha da kafası karışıyordu.

…

"Ding! Azure Ejderha Derneği'ni harekete geçirme görevini tamamladınız ve 200 liyakat puanı ile ödüllendirildiniz."

Lu Zhou bir fincan çayı yeni bitirmişti ve yürüyüş yapmak için avlunun ortasına geldi.

Ci Ailesi hala aynı görünüyordu. Ji Tiandao, Küçük Yuan'er ile Anyang'a ilk geldiğinde tanıştı ve onu öğrencisi olarak almak istedi ancak ailesi tarafından reddedildi. Daha sonra, bilinmeyen nedenlerle, ailesi onu Altın Saray Dağı'na kendi isteğiyle gönderdi.

“Ci Ailesinin yıllar içinde ne gibi düşmanları oldu?” Lu Zhou sordu.

Yakınlarda saygıyla duran Wang Fugui hafifçe eğildi ve "Ailenin hiç düşmanı olmadı" dedi.

"Beş yıl önce bile mi?"

"Beş yıl önce?"

Wang Fugui hafızasını aradı. Sonra birden aklına bir şey gelmiş gibi, "Murong Ailesini mi kastediyorsun?" dedi.

"Bana bu aileden bahset." Lu Zhou bir taş bloğa doğru yürüdü ve oturdu.

"Beş yıl önce Murong Ailesi ve Ci Ailesi su ve ateş gibiydi. O zaman, her iki ailenin de Büyük Yan'ın üç büyük güney eyaletinde mülkleri ve işletmeleri vardı. Usta tüm çabalarını işlerine odaklamıştı, bu da onu zengin bir adam yaptı. Daha sonra Ci Ailesi ve Murong Ailesi yeminli düşmanlar haline geldi. Büyük Yan eyaletinde, yetişimciler dünyevi işlere karışmaz ancak kâr için her şeyi yapacak insanlar her zaman vardır. Usta ve leydi sık sık suikastçılar tarafından saldırıya uğrardı.”

"Suikastların arkasında Murong Ailesi mi vardı?"

"Herkes bunu yaptıklarını biliyordu, ancak gerçek bir kanıtımız yoktu, bu yüzden yetkililer davaları görmezden geldi."

Lu Zhou şimdi anladı. Ci Ailesi onu Ji Tiandao'ya Küçük Yuan'er'i korumak için göndermişti.

"Bu kaçırma olayından Murong Ailesi de sorumlu olabilir mi?" Lu Zhou sordu.

Wang Fugui bir an duraksadı ve "Bir sonuca varmaya cesaret edemiyorum..." dedi.

"Bir ailedeki tüm insanları kaçırabilen bir yetişimcinin yetişim temeli, Brahma Denizi aleminin dört meridyen aşamasından daha düşük olamaz. Murong Ailesinde yetişimci var mı?”

"görünürde bir yetişimcileri yok ancak karanlıkta saklananlar var mı bilmiyorum.”

Lu Zhou başını salladı.

Tam o sırada Küçük Yuan'er çatının üzerinden uçtu ve avluya atladı. Lu Zhou, biraz sitemli bir tonda, "Kullanman için bir ön kapı varken neden çatıya çıktın?" dedi.

“Büyükbaba, ön kapıyı seçseydi, kapıyı çalmam ve birinin benim için açmasını beklemem gerekecekti. Çatıya tırmanmak daha uygundu.”

"Bunu bir daha yapma."

"Ey!" Küçük Yuan'er yanıtladı ve biraz mutsuz görünüyordu.

"Ding! Küçük Yuan'er'i disipline ettin ve 100 liyakat puanı ile ödüllendirildin.”

"Nasıl gidiyor?" Lu Zhou sordu.

Küçük Yuan'er heyecanla, "Çok itaatkarlar ve bizim için Gölkenarı Çetesini bulacaklarını söylediler," dedi.

"Ah? Onları dövdün mü?"

"Asla. Bu şef çok arkadaş canlısıydı. 'Leydim, bu Gölkenarı Çetesini üç gün içinde mutlaka bulacağım' dedi. Bana öyle bakma büyükbaba! Yemin ederim doğruyu söylüyorum ve bunlar onun sözleri," diye mırıldandı Küçük Yuan'er.

Lu Zhou, onları dövmüş olması gerektiğini biliyordu, ama kızmayı düşünmüyordu. Sadece ona gerçeği söyleyip söylemeyeceğini görmek istiyordu.

'Pekala, onlara yavaş yavaş öğretmem gerekecek. Roma bile bir günde inşa edilmedi.'

…

Bu şekilde, üç gün pırıl pırıl geçti. Lu Zhou, Azure Ejderha Derneği'nin soruşturmasının sonuçlarını bekleyerek avluda sessizce oturdu.

Wang Fugui ona bir fincan çay koydu ve dikkatli bir şekilde sordu, "Yaşlı Bayım, Genç Bayan neden Azure Ejderha Derneği'ne yalnız gidiyor? Onun güvenliğinden endişe ediyorum.”

Lu Zhou ona baktı ve "Senin yerinde olsaydım çete üyelerinin güvenliği konusunda endişelenirdim" dedi.

"Uh..."

Wang Fugui şaşkın görünüyordu. O bir yetişimci değildi, bu yüzden farklı seviyelerde yetişimciler olduğunu bilmesine rağmen, kimin daha güçlü olduğunu söyleyemedi.

Wang Fugui, "Geçtiğimiz birkaç gün içinde, Azure Ejderha Derneği üyelerinin her yerde Gölkenarı Çetesi'ni aradığı ve Anyang'da büyük bir heyecana neden olduğu haberini duydum," dedi.

Lu Zhou gülümsedi ve tek kelime etmedi. Wang Fugui'nin endişesini anlayabiliyordu. Ne de olsa Azure Ejderha Birliği, tarikat lideri Kara liste'de ikinci sırada yer alan Cehennem Tarikatı tarafından destekleniyordu. Sadece adı bile insanın kalbine korku salması için yeterliydi.

Yine de…

"Ding! Kötü bir adam öldürüldü. 10 liyakat puanı ile ödüllendiriliyorsunuz.”

"Ding! Kötü bir adam öldürüldü. 10 liyakat puanı ile ödüllendiriliyorsunuz.”

"Ding! Kötü bir adam öldürüldü. 10 liyakat puanı ile ödüllendiriliyorsunuz.”