Felix, haydut liderini öldürmekten vazgeçmesinin sebebi; onun dirisinin, ölüsünden daha çok işe yarayacak olduğunu düşündüğü içindi.

Felix'in hedefi; Barbar Ormanı'na egemen olmaktı ve bunu başarabilmesi için en önemli şey, insandı.

Sadece birkaç düzine muhafız ile bir bölgeye egemen olmak, rüya görmekten başka bir şey değildi.

Bu yüzden Felix'in haydut lideri konusunda kendi düşünceleri vardı.

Başta onları öldürüp, biraz TP kazanmak istemişti ancak bunu yapmanın çok yazık olacağına karar vermişti.

"Bugün ölmek için kötü bir gün olduğu konusunda anlaştığımıza göre, neden yaşamanıza izin verecek bir yol bulmuyoruz?" Dedi Felix ve haydut liderine düşünceli bir şekilde baktı.

"Evet evet... bulmalıyız."

Haydut lideri, Felix'in onları öldürmekten vazgeçtiğini ve yaşamaları için bir yol vermek istediğini duyunca, çok sevindi ve hemen Felix'in sorusunu cevapladı.

"Hepiniz bu kadar mısınız? Yoksa başkaları da var mı?" Felix dedi.

"Kamp alanımızda kalan eşlerimiz ve çocuklarımız da var Lordum." Haydut lideri cevap verdi.

"Bana tam sayı ver!" Felix, biraz yüksek sesle konuştu ve haydut liderine hala kimin patron olduğunu gösterdi.

Onları öldürmekten vazgeçmiş olması, onlara kibar davranması gerektiği anlamına gelmiyordu.

Onlar sadece işine yarayan satranç taşlarından yalnızca biriydi ve olmasalar da Felix'in planında pek bir fark yaratmazlardı.

Felix'in ve konvoyun yolu hedeflerine ulaşmak için hala çok uzundu ve yol üstünde daha birçok haydut grubu ile karşılaşacaklarından emindi.

"40 kadın ve 10 çocuk var Lordum."

Haydut lideri, Felix'in sesini yükselterek konuştuğunu duyunca korktu ve soruna hemen titrek bir ses tonuyla cevap verdi.

"60 genç erkek, 40 genç olduğunu düşündüğüm kadın ve 10 çocuk, hiç fena değil."

Felix kendi içinden düşündü ve diğer haydutlara bir göz atarak, hepsinin genç ve güçlü olduğunu gördü.

Bu yüzden, onların eşlerinin de genç olduğunu ve yaşlı kimsenin olmadığını düşündü.

Haydutlar için aile önemsizdi ve onların yaşlı ebeveynleri ile yaşadıklarını düşünmüyordu.

"Haydutlar kötüdür ancak onlardan kötü birisi ile karşılaştıklarında, çok sadık olurlar. Tısh, eminim onlardan daha kötüyümdür."

Felix kendi içinden düşündü ve bu haydutları kontrol edebileceğinden emindi.

Felix bölgesinde yaşayacak kişilerin kötü veya iyi olmasını umursamıyordu, onun umursadığı tek şey; işine yarayacak ve dediklerini yapacak kişilerin olmasıydı.

Eğer birisi işine yaramıyorsa Felix'in bölgesinde yaşamaya hak etmediği ve değerinin olmadığı anlamına geliyordu.

"Yaşamak için tek bir seçim hakkınız var, bu hakkı iyi kullanmanızı öneririm! Benimle gelebilir ve yaşamak için bölgeme taşınabilirsiniz ya da burada ölebilirsiniz, seçimini yap." Dedi Felix, haydut liderine korkunç bir şekilde bakarken.

Haydut lideri, Felix'in onları yanına almak ve yaşamaları için bölgesine götürmek istediğini duyunca şaşırdı.

Onlar gibi insanları yanına almak ve bölgesine götürmek isteyecek birisinin olduğu asla aklına gelmezdi.

Sonuçta onlar birçok kötü şey yapmış ve elleri kana bulanmış kişilerdi.

Felix'in sunduğu seçim hakkı, onlar için bir seçimden çok bir umuttu.

Kim yaşamak için öldürmek ve kuytu köşelerde bir fare gibi yaşamak isterdi ki?

"Geleceğiz... sizinle geleceğiz Lordum, lütfen bizi yanınıza alın."

Haydut lideri heyecanlı bir şekilde Felix'e cevap vermiş ve konuşurken gözleri parlamıştı.

Felix, haydut liderinin seçini duyunca memnun oldu ancak onun neden bu kadar mutlu olduğuna bir anlam verememişti.

"Her neyse, onları bağışladığım ve yaşamalarına izin verdiğim için mutlu olmalılar."

Felix içinden düşündü ve yüzünde bir gülümseme oluştu.

[Ding. Bear Haydutları'nı zor yaşam şartlarından kurtardınız ve daha iyi yaşamaları ya da gelecek için onlara umut ışığı oldunuz. Ödüller, ÖY + 50 ve TP +500."

Felix, sistemin sesini aniden duyunca şok oldu ve gözlerinin önüne yansıtılan bildirim mesajını okuyunca, kahkaha atmakta kendine engel olamadı.