26. Bölüm: Geri Dönüş

avatar
352 2

Ölüm ve Yaşam - 26. Bölüm: Geri Dönüş


Haydut yerleşkesine döndükten sonra, Felix hala yük arabası yapımında çalışan kişilerin olduğunu görebiliyordu.

Marangoz gibi görünen birkaç haydut adam, ince kalaslar kullanarak önce yük arabasının iskeletini oluşturuyordu ve uzaktan bakıldığında, yaptıkları dış yüzey gerçekten de bir yük arabasına benziyordu.

Felix, Paul'un iste marangozları görebilecek bir yerde durduğunu ve onların çalışmasını izlerken, endişeli bir şekilde volta atıyordu.

Felix, onun neden endişeli olduğunu biliyordu ve kısmen bu endişenin sebebinin kendisi olduğunun da farkındaydı.

Bir neden dolayı Paul, Felix'e çok bağlı görünüyordu ve onun iyiliği için endişeli olduğu her halinden belli oluyordu.

Felix, bapsının ölümünden önce Paul ile birkaç kez karşılaşmadan başka çok yakın olmadıklarını ve daha önce hiç konuşmadıklarını anılarından biliyordu.

Ve bu yüzden Paul'un ona çok değer vermesini biraz garipsiyordu.

"Her neyse, bu da iyi bir şey, sanırım..." Diye Felix, içinden düşündü.

Kucağında tuttuğu minik yavrunun başını okşayarak, onun annesine benzer "gri" kürkünün yumuşaklığını hissetti.

Yavru kurt birçok yönden annesine benziyordu ve onun küçük versiyonu olarak bile düşünülebilirdi.

Annesi ile arasındaki tek fark, göz renklerinin farklı olmasıydı.

Annesinin göz rengi griyken, yavru kurtun göz rengi maviydi.

Kürkü, kuyruğu ve henüz birkaç tel çıkmış olan yelesi, annesi ile aynı rengi ve benzerlikleri taşınıyordu.

Felix yavaş adımlar ile haydut yerleşkesine doğru yaklaştı ve bir süre sonra, Paul'un görüş alanına girmişlerdi.

Paul, Felix'i görünce hemen ona doğru koştu ve endişeli bir şekilde, onun iyi olup olmadığını kontrol etti.

"Lordum, beni çok endişelendirdiniz. Neyse ki, iyisiniz ve size bir şey olmadı." Dedi.

Felix, Paul'a bir gülümseme ile baktı ve iyi olduğunu ifade ederek, endişelenmemesi için ona başını salladı.

"İyiyim Paul, merak etme. Sadece küçük bir avlanmaydı ve hasadımız "muhteşem" olduğunu söyleyebilirim." Diyen Felix, Paul'a kucağında yatan yavru kurdu gösterdi.

"Ah, bu yavru kurdu nerde buldunuz Lordum?" Paul, Felix'in elindeki yavru kurda baktı ve içinden bir ses yavru kurdun hiçte basit olmadığını söylüyordu.

"Ah, üzücü anıları hatırlamamı sağlıyorsun Paul, diğerlerinden neler olduğunu öğrenebilirsin ve hasadımız ile en iyi şekilde nasıl başa çıkacağımıza karar verebilirsin. Ben biraz dinleneceğim, yorgunum." Diyen Felix, kucağında kurt yavrusu ile onların yanından birlikte uzaklaştı.

Her zaman bindiği yük arabasına gitti ve geniş kanepesine rahat bir şekilde yatarak, kucağında duran kurt yavrusunun başını okşadı.

Birden bir şeyi gözden kaçırmış olduğu hissine kapıldı ve bu hisse neyin sebep olduğunu bulmak için düşünmeye başladı.

Gözü kurt yavrusuna takılınca Felix, neyi gözden kaçırmış olduğunu anladı.

Hemen yük arabasının perdesinden kafasını çıkardı ve orada nöbet tutan muhafız ile konuştu.

"Bana biraz süt getirebilir misin? Mümkünse sütün bir biberonda olması gerekiyor." Dedi.

Muhafız, Felix'in kucağında yatan yavru kurda baktı ve anlayışlı bir şekilde gözleri parladı.

"Anlaşıldı Lordum." Dedi.

Bir süre bekledikten sonra, muhafız elinde bir biberon dolusu süt ile geldi ve biberonu Felix'e uzattı.

Felix, muhafıza teşekkür etti ve perdeyi indirerek, kanepesine oturmak için geri çekildi.

Daha sonra Felix, kurt yavrusunu biberon ile beslemeye başladı ve emziği kurt yavrusunun ağzına sokarak, biberonu biraz havaya kaldırdı.

"Hm, şimdi her şey yolunda." Dedi.

Felix, yavru kurdun büyümesi için ne kadar zamana ihtiyacı olacağını bilmiyordu ancak kendisini bir fil büyüklüğünde kurdun üstünde oturmuş olduğunu hayal ederek, yavru kurdun bir an önce büyümesini umuyordu.







Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 46885 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr