Cilt 4 Bölüm 86 [ Her Şeye Rağmen ] (3/3)

avatar
4743 6

Re:Zero Kara Hajimeru Isekai Seikatsu - Cilt 4 Bölüm 86 [ Her Şeye Rağmen ] (3/3)


Çevirmen : Clumsy 

 

[Subaru: Son olarak… Roswaal Köşke saldırması için bir katil kiraladı…… amacı beni ve Emilia’yı kaçacak bir yerimiz olmayacak şekilde köşeye sıkıştırmak…… aşağı yukarı böyle işte.]

 

Kendisini sansürleyecek ellerin gelip gelmeyeceğini ihtiyatla gözlemleyen Subaru, açıklamalarını dikkatli bir şekilde sonlandırdı.

 

Otto tüm bu süreçte kaşlarını çatıp sessizce dinlemekle yetinmişti.

 

[Subaru: Şu anda sahip olduğum tüm bilgiler bunlardan ibaret…… tamamen hatasız olmayabilir ama her şey bu şekilde. Hiçbir şeyi gizlemedim, hepsi bu.]

 

Doğal olarak Ölümden Dönüş ve Cadıların çay partisinin anlatılamaz kısımları başka bir hikayeydi.

 


O parçaları anlatım dışı tuttuğu için temel pek sağlam olmamıştı. Subaru bile her şeyin arasındaki bağlantının çok silik olduğunu düşünüyordu.

 

Ve bu yüzden Otto’nun tepkisini görmek konusunda bir hayli gergindi. Otto en sonunda “Sana inanıyorum” diyeceğine söz vermiş olabilirdi ama Subaru’nun anlattığı tüm bu şeylerden sonra aslında ne düşünecekti ki?

 

[Otto: Natsuki-san……]

 

[Subaru: …………]

 

Otto, düşünerek geçirdiği uzun bir sessizlik sonrasında kollarını bağlayarak Subaru’ya dönmüştü. Otto’nun yeşil gözbebeklerinde kendi yansımasını gören Subaru ise istemsizce nefesini tutmuş haldeydi.

 

İlk önce ne söyleyecek? Subaru kendi kalbinin atışını işitebiliyordu. Ve gergin Subaru’nun kulaklarına dolan şey şu oldu:

 

[Otto: Bunların hiçbirini duymamış gibi yapıp kaçmama imkân yok, değil mi?]

 

[Subaru: N――eee!?]

 

Subaru ani bir çığlıkla bu ayarsız karşılığı vermişti. Ancak Otto Subaru’nun çığlığının hemen sonrasında, [Sonuçta!] diyerek devam etti.

 

[Otto: Büyük Tavşan yaklaşırken burada kapana kısılmış durumdayız ve çıkmamızın tek yolu Emilia-sama’nın Yargılamaları geçmesi. Eğer yalnızca Bariyerden etkilenmeyen kişilerle çıkmayı denersek Bay Cahil tarafından durdurulacağız ve bir şekilde Köşke varsak bile Köşkün sahibi tarafından tutulan kiralık katil tarafından öldürüleceğiz……. Ne biçim bir durum bu!?]

 

[Subaru: Ben de bunu bilmek istiyorum işte! Neden böyle aptal ve saçma bir durumla yüzleşmek zorundayım!? Yani zaten biliyordum ama Kami-sama benden bu kadar mı nefret ediyor!? İyi, ben de ondan nefret ediyorum o zaman!!]

 

Eğer gerçekten bir Kader Tanrısı varsa Subaru’dan nefret ettiğine hiç şüphe yoktu. Ve Subaru da bu kaderi hak edecek kötü bir şey yapmadığını düşündüğü için bu durumu çok adaletsiz buluyordu.

 

Ancak Tanrıları lanetlemenin durumu değiştireceği veya işleri daha kolay hale getireceği yoktu. Ve bundan da önce,

 

[Subaru: Bir dakika, Otto. Şu an neden sıvışmak istediğini anlıyorum ama…… sahiden söylediğim tüm o delice şeylere inandın mı?]

 

[Otto: ――――]

 

[Subaru: O kana susamış Canavarların geldiğine, kaçmak istesek bile Emila’nın başarıp başaramayacağını bilmediğimize, Garfiel’in yolumuza çıkacağına ve Roswaal’ın o yarasa boklu fikirleri yüzünden bize ihanet ettiğine…… gerçekten bunların hepsine inandın mı?]

 

Bunları tekrar seslendirmek tek bir kişiye yüklenen talihsiz durumların listesini sıralamak gibi olmuştu.

 

Özellikle Büyük Tavşan ve Roswaal’ın Köşk saldırıları ardında hiçbir kanıt barındırmıyordu. Ve Subaru bu en önemli iki kısım hakkında herhangi birini ikna edecek hiçbir şeye sahip değildi.

 

Subaru dünyada hemen hemen herkesin denediği şeyi başarıp Büyük Tavşanın hareketlerini nasıl tahmin etmiş olabilirdi ki?

 

Roswaal’a gelince, neden Emilia’ya, yani Kraliyet Seçiminde desteklediği adaya komplo kuracaktı ki?

 

Subaru bunların hiçbirini açıklayamazdı.

 

[Otto: Natsuki-san]

 

Otto, Subaru’nun sorusunu yanıtlamadan önce gözlerini kapattı. Ardından bir parmağını kaldırdı ve-

 

[Otto: Bugüne dek pek çok yerde bulundum ve öyle görünmüyor olsam da yolculuklarımda çeşit çeşit insanla muhatap oldum.]

 

[Subaru: ……Ama insanlara sadece bakarak güvenilir olup olmadıklarını söyleyebilir misin ki?]

 

[Otto: Hayır, bu tarz bir boş inanca sahip değilim. Bir tüccar olduğunda gözlerinde tek bir bulut dahi taşımadan yalan söyleyebilen insanları tanımaya başlarsın. Bu konuda fazlasıyla tecrübem var.]

 

Bununla övünüyor ama bu durum dersini alana dek defalarca kandırıldığı anlamına gelmiyor mu?

 

Ancak bunun çomak sokulamayacak kadar önemli bir konuşma olduğuna karar veren Subaru çenesini kapalı tutup Otto’nun devam etmesine müsaade etti.

 

[Otto: Tüm bu insanlarla tanıştıktan sonra ben de işimi kendi yöntemlerimle halletmeyi öğrendim. Evimden ayrılalı dört yıl oldu ve iyisiyle kötüsüyle tutunmayı başardım.]

 

Otto bunu basitmiş gibi anlatsa da muhtemelen kolay bir yol olmamıştı. Birden çok ölüm kalım meselesine bulaşmış olmalıydı.

 

Bir tarlada geçerken Beyaz Balinayla karşılaşabileceğiniz bu dünyada gezgin bir tüccarı nasıl tehlikeler bekleyeceğini hayal etmek zor olmasa gerekti. Başıboş köpekler, hırsızlar ve benzeri şeyler...

 

[Otto: Ve bu şekilde günler günleri kovalarken hayatımı bir tüccar olarak yaşamayı başarır hale geldim…… Kendimden emin bir şekilde söyleyebilirim ki bugüne dek daima olasılıkların lehime olduğu tarafı seçmişimdir. Gerçi işler her daim umduğum gibi gitti diyemem…… kazanan tarafta olduğumu düşündüğüm ama facianın daniskasıyla karşılaştığım zamanlar da oldu…]

 

[Subaru: Oy, oy, oy……]

 

[Otto: Ama sonuçlar ne olursa olsun daima pişman olmayacağım seçimler yapmaya çalıştım. Kendimi bu yola koyacaksam neden buna ihtiyacım olduğu da bariz diye düşünüyorum.]

 

Subaru hala Otto’nun kriterini tam olarak çözebilmiş değildi ama kulağa her zaman şansın yüksek olduğu tarafı seçiyormuş gibi geliyordu.

 

Roswaal’la bir iletişim kurmaya niyetlenen Otto, şahsi çıkarlarını düşünerek Subaru ile birlikte Sığınağa gelmişti. Bu bağlamda sapına kadar realist davranmıştı.

 

Subaru tam da bu yüzden Otto’nun kendi temelsiz ve en ufak bir umut taşımayan sözlerini dinlemek için hiçbir sebebi olmayacağını düşünüyordu――

 

[Otto: Ve bu yüzden, bu bir ilk olacak Natsuki-san.]

 

[Subaru: ――Huh?]

 

Otto’nun ne demek istediğini anlamayan Subaru, ağzı açık bir şekilde gözlerini dikmiş durumdaydı.

 

Ve bunu gören Otto, aptalca neşeli bir ifadeyle devam etti.

 

[Otto: Tüm olasılıklara karşı durup görünürde hiç kazanma şansı olmayan tarafı seçmek benim için kesinlikle bir ilk olacak.]

 

Otto bu cümleyle kararını açıklamıştı.

 

※ ※ ※ ※ ※ ※ ※ ※ ※ ※ ※ ※ ※

 

Bacakları imkân tanıdığınca hızlı koşuyordu. Nefesi kesilmişti.

 

Kaybedecek tek bir saniyesi olmayan Subaru, yerinden çıkmak üzere olan kalbiyle çayırlarda koşuyor, rüzgârla sarılıyordu.

 

Sabah havasının tazeliğiyle koşuyor, kollarını sallayarak adım adım sekerek ilerliyordu.

 

Toprağı tekmeliyor, kayaların üzerinden atlıyor, kalitesiz yolu arşınlıyordu.

 

En sonunda niyetlendiği bina görüş alanına girmişti.

 

Yanakları istemsiz bir neşeyle seğiren Subaru dişlerini sıktı. Bir köpek gibi dilini sarkıttı ve binanın girişine sıçrayarak kapıya uzandı. Sonra da,

 

[Subaru: ――ROSWAAL!]

 

Kapıyı sertçe açan Subaru binaya daldı. Girişi ve salonu aşarak hedefindeki dayanıksız kapıyı neredeyse kırabilecek bir kuvvetle itekleyerek açtı.

 

Yatağında oturan Roswaal’ın ve nazik bir şekilde onunla ilgilenen Ram’ın ifadeleri bir şaşkınlıkla renklenmişti.

 

Umursamaz Roswaal ve yüzsüzlük derecesinde duygusuz Ram’ın afallayan tepkileri pek nadir görülürdü.

 

Ve Subaru daha önce hiç yapmadığı bir şey yapacağı için bu manzara iyi bir işaretti.

 

İkilinin şaşkınlığını şans sayan Subaru, parmağını nutku tutulan efendi hizmetkar ikilisine uzattı ve-

 

[Subaru: ――Hadi bir bahse girelim. Senin dileğine karşı benimki.]

 

 #Otto gerçek bir arkadaş olduğunu gösterdi. Umarım -her şeyi olmasa da- konuşabilecek bir arkadaşının olması Subaru'nun ilerleyişini hızlandırır.
Bu arada Otto ile konuşmasından sonra bir hışımla Roswaal'a koşup bir bahis teklifinde bulundu. Bunun altından ne çıkacak acaba?

#Bir de arkadaşlar, biliyorum az sıklıkla bölüm okumak hoşunuza gitmiyor ama aynı anda 3 seri çeviriyorum ve hayatımda da pek çok şeye koşturuyorum. Zaten sitenin isteği doğrultusunda artık haftada 2 bölüm civarı geleceğini söylemiştim. O yüzden bu konuda anlayışlı olursanız sevinirim. Bir sonraki bölümde görüşmek üzere...






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 46883 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr