Davin otele döndüğünde saat Ella'yı dinlenmeye gönderdi ve Nora'nın odasına doğru yürüdü. 

Odanın önüne geldiğinde, kapıyı yokladı ve açık olup olmadığını kontrol etti. 

Kapının kilitli olduğunu anlayınca, bir elini uzattı ve kapıyı birkaç kez tıklattı. 

Kısa bir süre sonra kapının gözetleme deliğinden bir karartı geçti ve Davin, Nora'nın kapının arkasından ona baktığını biliyordu. 

Davin: Aç kapıyı, benim. 

Dedi ve Nora'dan kapıyı açmasını istedi. 

Nora bir süre daha ona kapı deliğinden baktı ve daha sonra kapı sürgüsü takılıyken, kapıyı yavaşça açtı. 

Kapının açık kısmından Davin'e baktı ve oldukça bitkin görünüyordu. 

Nora: Davin kendimi iyi hissetmiyorum. Neden biraz dinlenmeme izin vermiyorsun? 

Dedi ve Davin'in onun odasına gelmesinin nedenini tahmin edebiliyordu. 

Davin: Güzelim ne düşünüyorsun? Sadece seni görmek istiyorum ve seninle biraz zaman geçirmek istiyorum. 

Dedi ve onun ne düşündüğünü tahmin edebiliyordu. 

Aslında yanlışta tahmin etmemişti. Davin buraya gelirken aklında onunla sex yapmak vardı ama onun bitkin sesini duyunca bu fikri aklından çıkarmıştı. 

Nora kapı aralığından ona bir süre baktı ve daha sonra ona güvenmeye karar vererek, kapıyı onun için açtı. 

Nihayet Davin, Nora'yı görmeyi başardı ve ona yaklaşarak, Belline kollarını doladı. 

Onu kendine yaklaştırdı ve dudağına masum bir öpücük kondurarak, onun kokusunu içine çekti. 

Nora yatmaya hazırlanmış görünüyordu ve üzerine çekici bir gecelik giymek yerine, sevimli bir pijama giymişti. 

Pijamanın üzerinde, küçük ayı baskıları vardı ve Nora, pijamalar içinde çok sevimli görünüyordu. 

Davin: Sürgü kapalı bir şekilde kapı açmakta ne demek oluyor güzelim? Sence ben, sana zarar verecek bir şey yapar mıyım? Dün çok ileri gittiğimi biliyorum ve bunun için üzgünüm tamam mı? 

Dedi ve onun güzel yeşil gözlerinin içine bakarak, alnına bir öpücük kondurdu. 

Nora ise onu duyduğunda biraz utanmıştı ve Davin'in onu bu kadar düşündüğünün farkında değildi. 

Onun odasına gelmesinin sadece o şey için olduğunu düşünmüştü ve şimdi hatalı olduğunu anlayınca, Davin'e ön yargılı davrandığını fark etti. 

Kollarını onun boynuna doladı ve kendini affettirmeye çalışarak, alt dudağını ona sundu. 

Davin, Nora'nın onu öpücüğüne hemen karşılık verdi ve ikisi uzun bir süre birbirlerinin dudaklarını emip, dillerini karıştırmaya başladı. 

Nora, Davin'in onu affetmesi için yeterli yer verdiğini düşündü ve öpücüğe bir son vermek için onu hafifçe itti. 

Nora: Gerçekten yorgunum Davin. Bu öpücük sadece sana haksızlık ettiğim için bir telafiydi. 

Dedi ve Davin'in daha fazla ileri gitmesini istemediğini ima etti. 

Alt tarafı hala ağrıyordu ve bugün Davin'e istediğini veremeyeceğini biliyordu. 

Davin onu duyunca gülümsedi ve bir kolunu boynunun arkasına dolayıp, diğer kolunu onun bacaklarının arkasına doladı. 

Onu prenses kucaklamasına almak için yerden kaldırdı ve onu kucağında taşıyarak, yatak odasına doğru gitti. 

Nora, Davin'in onu yatak odasına götürdüğünü görünce korktu ve ona endişeli bir bakış attı. 

Yatak odasına geldiklerinde Davin, Nora'yı yatağa yavaşça yatırdı ve daha sonra onun önünde, altında sadece donu kalana kadar soyunmaya başladı. 

Soyunduktan sonra yatağa tırmandı ve Nora'nın endişeli bakışları altında, onu kendine çekti. 

Kollarını onun beline doladı ve onu kendine yaklaştırarak, başını göğsüne yaslamasını sağladı. 

Davin ile Nora yatakta birlikte yatıyorlardı ve yüz üstü yatan Davin'in üstünde Nora, başını onun göğsüne yaslanacak şekilde yüz üstü yatıyordu. 

Nora, Davin'in ne yapmaya çalıştığını anlamayınca daha çok endişelendi ve Davin'in o şeyi yapmak istediğini düşünüyordu. 

Davin'i üzmek istemiyordu ama gerçekten o şeyi yapacak takati yoktu. 

Davin bir elini onun belinden çekti ve onun saçlarını okşamak için harekete geçti. 

Davin: Sakin ol güzelim. Sana zarar verecek bir şey yapmayacağımı söylemiştim değil mi? Bana biraz güvenmen gerekiyor. 

Dedi ve yatağın kenarında duran yorganı ikisinin üzerine kapatacak şekilde çekti. 

Yorganın altından Nora'nın beline bir kolunu dolamış ve diğer eliyle onun saçlarını okşamak için geri dönmüştü. 

Davin: Sakin ol ve sadece uyu. 

Dedi ve kendi gözlerini de kapatarak, Nora'ya sarılmaya devam etti. 

Onun yumuşaklığını beline doladığı kolundan hissediyordu ve kokusunu içine çekerek, kendini çok rahat hissediyordu. 

Davin bir kadını olmasının, bu kadar güzel bir duygu olduğunu bilmiyordu. 

Akşamları o soğuk yatağında tek başına ve yalnız bir şekilde yatmak yerine artık kadınına sarılarak, rahat bir şekilde yatabilirdi. 

Davin'in gözlerinin kapadığını görünce ve onun az önce söylediklerini düşününce Nora, kendini çok mutlu hissediyordu. 

Davin'e o güzel yeşil gözleriyle bakıyordu ve başını onun göğsüne sürterek, kendi için rahat bir pozisyon arıyordu. 

Bu sırada bir bacağını, onun bacakları üzerine koymuştu ve bir kolunu da onun etrafına dolamıştı. 

Bu pozisyonda rahat olduğunu hissedince, rahat bir esneme sesi çıkardı ve gözlerini kapatmadan önce Davin'in yanağına bir öpücük kondurdu. 

Yanağında bir öpücük hissedince Davin, gülümsedi ve Nora'ya sarılmasını daha da sıkılaştırdı. 

_________ 

(14 Haziran, Salı günü, saat 08.00am.) 

Çok olağan dışı bir durum olmadığı sürece Davin, genellikle erken saatlerde uyanırdı. 

Saat 8 olduğunda Davin, çoktan uyanmıştı ve Kucağında yatan Nora'yı rahatsız etmeden yataktan kalkarak, banyoya girmişti. 

Yaklaşık 15 dakikadır banyodaydı ve bu sırada Nora'da uyanmaya başlamıştı. 

Kollarını gerdirerek, rahat bir esneme yaptıktan sonra Nora, yatağına baktı ve Davin'in çoktan gitmiş olduğunu gördü. 

Dün akşam Davin'in davranışı birden aklına geldi ve bugün alt tarafından gelen ağrının nerdeyse yok denilecek kadar geçmiş olduğunu fark etti. 

Bunu fark ettiğinde, yüzü kızarmaya başladı ve ne düşündüğünü fark edince Nora, kendini çok utanmış hissediyordu. 

Uyku sersemi hali bu durumdan sonra geçmişti ve şimdi banyodan gelen sesleri fark edebiliyordu. 

Suyun yere çarpma seslerini duyunca Nora, Davin'in gitmediğini ve duş alıyor olduğunu anlamıştı. 

Davin'in duş aldığını anlayınca Nora, onu duşta çıplak bir şekilde neden hayal ettiğini bilmiyordu. 

bir süre sonra alt kısmı da karıncalanmaya başlamıştı ve düşünceleri gittikçe yanlış yöne kayıyordu. 

Zaten Davin'in kadını olduğunu ve ona ilk seferini zaten vermiş olduğunu düşününce Nora, belki de bu kadar çekingen olmasına gerek olmadığını düşündü. 

Bu düşüncenin arkasına sığınarak, hızlıca yataktan kalktı ve pijamasını çıkarıp, çıplak bir şekilde aynadan kendine baktı. 

Birkaç çekici poz verdi ve vücudunu kıvırdı. 

İnce beli geriye doğru bükülmüş, geniş poposu biraz geriye çıkmış ve memeleri sanki baş kaldırmış gibi canlı görünüyordu. 

Bir süre kendine baktı ve çekici pozlar vermeye devam etti. 

Daha sonra cesaretini topladı ve banyoya çıplak bir şekilde giderek, kapıyı açmak için elini uzattı. 

Tam kapı kolunu tutacakken, birden kapı kolu açıldı ve çıplak bir Davin, Nora'nın görüşüne girdi. 

Bakışları ister istemez Davin'in kasıklarına kaydı ve uyuyan kobrayı gördü. 

Davin ise Nora'nın pürüzsüz tenini ve baktıkça daha çok tahrik olduğu, Nora'nın gelişmiş olan özel kısımlarını gördü. 

Dün kendini tutmuştu ve Nora'ya zarar vermekten kaçınmak için istediği şeyi elde edememişti. 

Nora birden kollarını Davin'in boynuna doladı ve memelerini onun göğsüne yapıştırarak, Davin'in kulağına dudaklarını yaklaştırdı. 

Nora: Artık iyiyim. Kendini tutmana gerek yok sevgilim. 

Dedi ve konuşurken, yanakları domates gibi kızarmıştı. 

Onu duyunca Davin, beynine kan aktığını hissetti ve kasıklarından yükselen bir canavarın uyanmasına engel olamadı. 

______(1 saat sonra.)_____ 

Davin, Nora ile birlikte yatakta yatıyordu ve soluk soluğa kalmıştı. 

Nora ise bilinçsiz düşmüş görünüyordu ve Davin'in üstünde yatarak, ona vücuduyla baskı yapıyordu. 

Nora'nın kasık bölgesinden beyaz bir sıvı damlaları yapışmıştı ve yatağın yüzeyi sanki biri işemiş gibi su altında kalmıştı. 

Davin, Nora'nın davetkâr ve tahrik edici konuşmasını duyduğunda kontrolünü kaybederek, Nora'ya bir canavar gibi saldırmıştı. 

Sonuç ise buydu ve Davin, Nora'nın bugünde yatakta kalacağını düşünüyordu. 

Kendini beğenmiş bir gülümseme yaptı ve Nora'yı yavaşça yana kaydırarak, kendisi için yataktan kalkmaya yeterli alan oluşturdu. 

Yataktan kalkan Davin, Nora'nın yatakta çıplak bir şekilde yatışına baktı ve bir elini uzatarak, onun bir kalçasını okşadı. 

Daha sonra elini geri çekti ve Yorganı yerden alarak, Nora'nın çıplak vücudunu gizlemek için onun üzerine örttü. 

Nora'nın dinlenmesi gerektiğine karar verdi ve odada dağılmış kıyafetlerini bularak, odadan çıkmadan önce giyindi. 

Kendi odasına yöneldi ve hızlı bir duş alarak, temiz kıyafetler giydi. 

Davin giyinmeyi bitirdikten sonra Ella, onu bulmak için odasına gelmişti. 

Ella: Günaydın Alfa. Bugün çok mutlu görünüyorsunuz, bir şey mi oldu? 

Davin onu duyunca sırıtmaya engel olamadı ve bir elini uzatarak, Ella'nın yanağını okşadı. 

Ella, Davin'in genellikle saçlarıyla oynamasını ve bazen yanaklarını sıkmasına alışmıştı. 

Ama onun nazik bir şekilde, yanaklarını okşadığını hiç görmemişti. 

Kendini biraz garip hissetti ve Davin'e kızarmış bir yüzle bakarak, onun yanaklarını okşamasına izin verdi. 

Davin ise onun yanaklarını okşarken, Ella'nın ona bakan güzel mor gözlerinin içine baktı. 

Davin: Günaydın güzelim. Evet, bugün iyi havamdayım ve gözüme eskisinden daha güzel görünüyorsun. 

Dedi ve onun yanağını sıkarak, eli geri çekti. 

Ella ise onu duyunca daha çok utanmıştı ve ona ne diyeceğini bilememişti. 

Davin: Dün senin gibi güzel bir kadınla randevuya çıktığım için aklım başımdan gitti ve Nora'ya elbise almam gerektiğini unuttum. Sence de bunun için bir cezayı hak etmiyor musun? 

Dedi ve Ella'ya ciddi bir tavırla baktı. 

Ella ise onu duyunca şaşkına dönmüştü ve dili tutulmuştu. Derin bir nefes aldı ve biraz olsun sakinleşmeyi başardı. 

Ella: Alfa, suçumun ne olduğunu tam olarak anlamadım. 

Dedi ve gerçekten aklı karışmış gibi görünüyordu. 

Davin: Beni güzelliğinle ve sevimli davranışlarınla etkiledin. Bu yüzden, yapmam gereken şeyleri unutmama neden oldun. Sence de bir cezayı hak etmiyor musun? 

Dedi ve sessinde, ona ceza vermeye kararlı bir ses tonunda konuştu. 

Ella, Davin'in cezasından kaçamayacağını anladı ve en iyisi onu kızdırmadan, cezayı kabul etmesi gerektiğini düşündü. 

Ella: Haklısın Alfa. Cezayı hak ediyorum. 

Dedi ve ona biraz endişeyle bakarak, Davin'in vereceği cezayı bekledi. 

Haksızlığa uğramış hissediyordu ama onun, kendisine ceza vermekte kararlı olduğunu biliyordu. 

Davin, Ella'nın çaresizlik dolu gözlerine baktı ve gözlerini kısarak, yüzünde sinsi bir ifade oluştu. 

Birden Ella'nın beline kollarını doladı ve onu kendine çekerek, dudaklarını onun yüzüne yaklaştırdı. 

İkisinin dudaklarının birleşmesine az bir mesafe kalana kadar Davin, Ella'ya yaklaşmaya devam etti ve konuşmaya başlayarak, nefesinin onun dudaklarına değmesine izin verdi. 

Davin: Cezan beni öpmek. 

Dedi ve dudaklarını biraz aralayarak, Ella'nın dudakları için boşluk bıraktı. 

Ella ise şaşkına dönmüştü ve dudaklarına değen nefesi hissederek, Davin'e kocaman açılan gözleriyle bakıyordu. 

Ella ne yapması gerektiğini bilmiyordu ve hem utanmış hemde kendini çok çaresiz hissediyordu. 

Gözleri dolmaya başladı ve Davin'e bakarak, onu ağlamakla tehdit ediyordu. 

Davin ise hala kararlı bir şekilde ona sarılıyordu ve Ella'nın ne yapacağını merakla bekliyordu. 

Onunla sadece dalga geçiyordu ve bu kıza sürekli, onun başka kadınları bir şey yapmaya zorlamadığını zaten söylemişti. 

Ella bunu hatırlamıyorsa yapacak bir şeyi yoktu ve onu öpmeyi seçerse bugüne daha güzel başlamış olurdu. 

Sessiz kaldı ve dudaklarını hafif bir yay oluşturarak, Ella'ya yumuşak bir gülümsemeyle baktı. 

Ella, Davin'in gözlerine bakıyordu ve ne yapması gerektiğini düşünüyordu. 

Davin'in ondan ilk kez zorla bir şey yapmasını istemişti ve Ella, Davin'in böyle biri olmadığını tanımaya yetecek kadar, onunla birlikte kalmıştı. 

Birden gözlerinden bir kıvılcım geçti ve aydınlanma yaşıyormuş gibi görünüyordu. 

Aydınlanma bittiğinde, Davin'e gözlerini devirerek baktı ve onu iterek, kendini ondan uzaklaştırdı. 

Ella: Yapmıyorum. 

Dedi ve ilk kez Davin ile bu konuşma tarzıyla konmuştu. 

Davin, Ella'nın onu itmesini izledi ve onun konuşması duyduğunda, kahkahaya boğuldu. 

Davin: En azından beklediğimden daha akıllısın küçük kız, aferin. Hahahaha... 

Dedi ve bir elini uzatarak, onun saçlarını karıştırdı. 

Ella ise Davin'in gülüşüne bakıyordu ve kendini zorbalığa uğramış gibi hissediyordu. 

Çok kötü birisisin, biliyorsun değil mi? 

Diye içinden düşündü ve bu soruyu Davin'e soracak kadar cesareti yoktu. 

Başını aşağı çevirdi ve Davin'in onun saçlarıyla oynamasın izin verdi. 

Bir süre sonra Davin, Ella ile oynamaktan tatmin olmuştu ve elini onun çenesine indirerek, başını kaldırmasına yardım etti. 

Davin: Ben duş almaya gidiyorum ve ne yapacağını biliyorsun değil mi güzelim? 

Dedi ve Ella'nın çenesini okşadı. 

Kırmızı yanaklarla Ella, ona utanarak baktı ve başını sallayarak, ne yapması gerektiğini bildiğini ima etti. 

Davin memnun bir gülümseme ile elini geri çekti ve dolabından bir don alarak, banyoya gitti. 

O gittikten sonra Ella, rahat bir nefes aldı ve Davin'in onunla gittikçe daha samimi olduğunu düşünüyordu. 

Bunu fark ettiğinde, kalbi daha hızlı atmaya ve karnında kelebekler uymaya başladı. 

Bu hissettiği duygunun ne olduğunu bilmiyordu ama bu duygunun hiçte kötü olmadığını düşünüyordu. 

Bir süre sonra sakinleşti ve Davin'in ona yapmasını söylediği şeyi hatırladı. 

Davin'in dolabına gitti ve onun için temiz, yeşil takım bir kıyafet seti seçti. 

Bu rengin Davin'in fiziksel özellikleri ile birlikte çok iyi uyum sağlayacağını ve onun yakışıklılığına katkıda bulunacağını düşünüyordu. 

Ella, kıyafeti bir koluna astı ve daha sonra  Davin'i bekleyerek, onun banyodan çıkmasını bekledi. 

Yaklaşık 10 dakika sonra Davin, banyodan belinde bir havlu sarılı bir şekilde çıktı ve onu koluna asılı kıyafet ile bekleyen Ella'yı gördü. 

Ona yaklaştı ve önünde geldiğinde durdu. 

Ella ise onu gördüğünde, gizlice karın kaslarına ve iyi yapılı vücuduna birkaç kez bakmıştı. 

Davin bir elini uzattı ve Ella'dan kıyafetleri alarak, ona göz kırptı. 

Davin, boşta kalan elini Ella'nın bakışları altında havlusuna uzattı ve o tepki veremeden havluyu çekerek, Ella'nın onun mücevherini görmesini sağladı. 

Ella, Davin'in uykuda olan penisini gördükten sonra bilinçsizce bir çığlık attı ve hemen gözlerini kapayarak, yüzü domates gibi kızarmıştı. 

Onun çığlığını duyduğunda Davin, kulaklarının acıyla zonkladığını hissetti ve belki biraz ileri gitmiş olabileceğini düşündü. 

Ella'yı kızdırmayı, onunla dalga geçmeyi çok seviyordu ve Davin, onun sevimli yüzünü görmek için her fırsatı kullanıyordu. 

Ondan özür dileyeceğine kendi içinden karar verdikten sonra kıyafetleri giymeye başladı. 

Kıyafetleri giydikten sonra Ella'ya baktı ve mahcup bir ses tonuyla onunla konuşmaya başladı. 

Davin: Gözlerini açabilirsin, giyinmeyi bitirdim ve bu arada yaptığım şey için özür dilerim. Haddimi aşmış olabilirim ve seni çok üzmüş olmalıyım. 

Dedi ve ona sarılarak, Ella'nın başını göğsüne yasladı. 

Bir eliyle Ella'nın saçlarını okşarken, diğer eliyle onun beline nazik bir şekilde sarılıyordu. 

Özürünün daha samimi olması için bunu yapıyordu ve gerçekten biraz ileri gittiğini düşünüyordu. 

Ella, onu duyduktan sonra gözlerini açtı ve kendini Davin'in kucağında buldu. 

Saçlarını bir avuç içi okşuyordu ve beline ona sarılan güçlü bir kol olduğunu hissedebiliyordu. 

Davin'in konuşmasını duyduktan sonra çok üzgün hissediyordu ve onun haddini aştığı konusuna katılıyordu. 

Ama şimdi kendini daha iyi hissediyordu ve onun özüründe gerçekten samimi olduğunu biliyordu. 

Sessiz kaldı ve başını Davin'in göğsünde tutmaya devam etti. 

Saçlarını okşayan, sıcak avuç içinden zevk aldı ve  beline sarılan güçlü koldan, güçlü bir güvenlik duygusu hissetti. 

Davin, Ella'ya bir süre sarılmaya ve ellerini hareket ettirmeye devam etti ancak ondan bir tepki gelmemişti. 

Davin: Tamam, hadi işimize dönelim güzelim. 

Dedi ve onu bırakarak, Ella'nın onu affetmiş olduğunu düşündü. 

Ella onun bir şeyi değildi ve Davin'in sarılmasının bir sonraki adımı sadece kadınları için yapabileceği bir şeydi. 

Bu yüzden konuyu değiştirmeye ve Ella'nın bu garip durumdan kurtulması için bir fırsat yarattı. 

Onu kucağından ayrıldıktan sonra Ella, kendini biraz kaybolmuş hissediyordu ve Davin'e bakarak, onun daha ileri gitmeye niyeti olmadığını anladı. 

Bu durum, Davin'in onunla sadece dalga geçiyor olduğunu ve onunla bir ilişki paylaşmak istemediğini fark etmesini sağladı. 

Kendini biraz üzgün hissediyordu ve Davin ile bir ilişki yaşamayı o da istemiyor olsada, yinede bu durumda olmak onu üzmüştü. 

Kendi görünüşüne ile fiziğine güveniyordu ve Davin'in davranışı, onun özgüvenini zedelemişti.

Ella bunları düşünürken birden aklı başına geldi ve düşündüğü şeylerin ne kadar uygunsuz olduğunu fark etti. 

Sanki, Davin'in onunla daha çok ilgilenmesini istimiş ve onu, daha ileri gitmediği için suçluyor gibi hissetmişti.

Ella: Evet, Alfa. 

Dedi ve biraz geç cevap vermiş olsada, kendine ancak gelebilmişti.