Kızların sınava gireceği okul binası, kaldıkları otele çok uzak değildi ve bir süre yürüdükten sonra Davin ile kızlar okul binasına gelmeyi başarmıştı.
Okul, lise gibi görünüyordu ve geniş bir bahçesi vardı.
Bahçenin içinde oturmak için banklar ve seyretmek için güzel çiçek manzarası vardı.
Davin, saatine baktı ve saatin 9.30am. sıralarına geldiğini gördü.
Davin: Hemen içeri girecek misiniz yoksa biraz oturabilir miyiz?
Dedi ve kızların ne yapmak istediğini sordu.
Lucy: Girsek iyi olur, kendimizi sınav psikolojisine hazırlayabiliriz.
Dedi ve Davin'in sorusuna diğerleri adına cevap verdi.
Davin: Pekala, ben ve Ella, sizi bahçede bekliyor olacağız. Sınavda başarılar.
Misty: Teşekkürler.
Dedi ve bugün Davin ile nerdeyse eskisi gibi olduklarını hissetmişti.
Kızlar, Davin'e teşekkür ettikten sonra bir süre ona bakmaya devama etti ve daha sonra onun yanından uzaklaşarak, okul binasının girişine yönelmişlerdi.
Kızlar gittikten sonra Davin, yanında duran Ella'ya baktı ve onun elini tutmak için kendi elini uzattı.
Davin: Hadi, ehliyet kursuna yazılmak için bir yer bulalım.
Dedi ve Ella'nın güzel yüzüne baktı.
Ella: Kızları bekleyeceğimizi söylememiş miydin?
Davin: Bekleyeceğiz ancak onlar sınavdan çıkana kadar bir işimizi yapsak kötü mü olur? Onların sınavdan çıkmasına az bir zaman kala tekrar buraya geliriz.
Ella: Çok kötüsün.
Ela, Davin'e gözlerini devirerek baktı.
Davin: Sorun nedir? Yaklaşık 3 saat, burada beklemek mi istiyorsun? Ehliyet almayı çok istediğini sanıyordum.
Ella, Davin'in hatırlatması ile kendisini araba kullanırken hayal etti ve ona gözlerini devirmeyi bırakarak, heyecanlı bir şekilde Davin'e bakıyordu.
Ella: Haklısın. hadi, ehliyet kursuna gidelim.
Dedi ve Davin'i elinden çekerek, okulun dışına doğru sürükledi.
Davin, Ella'nın onu sürüklemesine izin verdi ve arkasından, onun sallanan kıçına baktı.
Ella, Davin'i sürükleyerek okul binasından çıkardıktan sonra ona bakmak için arkasını döndü ve onun bakışlarının poposuna sabitlendiğini gördü.
Sahte bir öksürük sesi çıkaran Ella, Davin'e öfke dolu bir bakış ile bakıyordu.
Öksürük sesi ile kendine gelen Davin, ne olduğunu anlamak için başını kaldırdı ve Ella'nın ona bakan öfke dolu gözlerini gördü.
Davin: Küçük cadı, neden sürekli bana o öfkeli bakış ile bakıyorsun?
Dedi ve ne olduğunu anlamamış gibi masum bir yüz ifadesi ile ona sordu.
Ella: Az önce nereye bakıyordun?
Davin: Sana.
Ella: Peki, benim hangi vücut parçama bakıyordun?
Davin: Popo.
Ella: Peki, herkesin içinde neden benim popoma bakıyorsun, aptal mısın?
Davin: Yani, herkesin içinde olmadığımız zaman senin popona bakabilir miyim?
Ella: Hayır.
Dedi ve Davin'in bazen çok zorlayıcı olduğunu düşünen Ella, ona karşı kendisini çaresiz hissediyordu.
Ella'nın çaresiz ve biraz bıkkın olan ifadesine bakan Davin, kahkaha attı ve onun beline sarılarak, onu kucağına çekti.
Davin: Neden bu kadar kızgınsın güzelim?
Dedi ve onun dudaklarına masum bir öpücük kondurdu.
Davin'in herkesin içinde onu öpmesi ile Ella, çok utanmıştı ve ne yapacağını bilemeyerek, Davin'in kucağında kızarmış yüzünü saklıyordu.
Davin: Hadi, işimize dönelim.
Dedi ve Ella'yı bırakarak, onu herkesin içinde daha fazla utandırmak istemiyordu.
Ella'nın kızarmış ve güzel yüzünü bir tek o görebilirdi.
Davin'den ayrıldıktan sonra Ella, etrafına bakınmak için başını biraz kaldırdı ve birkaç kişinin onlara baktığını gördü.
Ella: Bize bakıyorlar.
Dedi ve Davin'in duyabileceği bir ses düzeyinde mırıldandı.
Onun dediğini duyunca Davin, etrafına bakındı ve gerçekten ona bakan birkaç genç erkek gördü.
Davin, kaşlarını çattı ve onlara bakan kişilere, korkutucu bir bakış gösterdi.
Kaşlarını çatmadı ile gözleri biraz kısılmıştı ve göz bebeklerinden kırmızı ile yeşilin karışımı bir parıltı çıkıyor gibiydi.
Onun korkunç bakışına maruz kalan genç erkekler hemen önlerine döndü ve onlara bakmayı bıraktı.
Davin, onlar bakmayı bıraksa bile bir süre daha onlara bakmaya devam etti ve onları korkuttuğundan emin oldu.
Daha sonra Ella'ya bakmaya döndü ve onunla konuştu.
Davin: Tamam, artık bakmıyorlar. Utanmana gerek yok, hadi gidelim.
Dedi ve Ella'nın elini bir eliyle tutarken, diğer eline telefonunu aldı ve yürümeye başladı.
Davin: Öncelikle bir sürücü kursu bulmamız gerekiyor.
Dedi ve telefonundan yakın civarda bulunan sürücü kurslarını arattı.
Ella ise bir "hm" sesi çıkardı ve Davin'in elini sıkıca tutarak, onu yanında yürümek için birkaç adım öne çıkmıştı.
Davin, bir süre telefonundan bir şeylere baktı ve birden "buldum" diyerek, Ella ile konuşmak için ona baktı.
Ella: Kaldığımız otele yakın bir sürücü kursu buldum. Hadi oraya gidelim ve ehliyet sınavına girmek için başvuru yapalım.
Dedi ve Ella'nın hala yüzünün kızarık ve halen biraz utangaç olduğunu gördü.
Davin: Hadi ama güzelim, bu kadar utanma.
Dedi ve onu çekerek, sürücü kursunun olduğu yere doğru yürüdü.
Bu sırada Ella ile şakalaşarak, ona sakinleşmesi için yardım etti.
Bir süre yürüdükten sonra Davin ile Ella, Tabelasında "Sürücü Kursu" yazan bir binanın önünde duruyorlardı.
Bu sırada Ella, utanmayı çoktan bırakmıştı ve heyecanlı bir bakış ile karşısındaki binaya bakıyordu.
Davin: İçeri girelim.
Dedi ve Ella'nın elini tutmaya devam ederek, onunla birlikte binanın girişinden içeri girdi.
Binanın içine girdiklerinde onları karşılayan oldukça sıradan bir manzara vardı.
Binanın sağ tarafında bir resepsiyon vardı ve sol tarafında insanların oturması için bir bekleme alanı vardı. Tam karşılarında ise birkaç oda vardı ve Davin, odaların bu yerin sahiplerine ve yetkili kişilerine ait olduğunu tahmin edebiliyordu.
Davin, Ella ile birlikte resepsiyona yürüdü ve erkek görevli ile konuşmaya başladı.
Davin: Merhaba, biz ehliyet sınavına başvurmak için geldik.
Görevli kişi bir ona, bir Ella'ya baktıktan sonra gözleri parladı ve gizlice Ella'ya birkaç defa daha baktı.
Görevli: Tabi, efendim.
Dedi ve tezgahın üzerinde duran bir belge topluluğuna uzanarak, Davin'e iki kâğıt parçası uzattı.
Görevli: Bu başvuru belgesi. Bunu doldurduktan ve sınav giriş ücretini ödediğiniz taktirde, sizin için gerekli işlemleri tamamlayabilirim.
Dedi ve Ella'ya birkaç bakış daha attı.
Davin, görevlinin hareketlerini umursamıyordu ve belgelere uzanarak, görevlinin elinden aldı.
Davin: Belgeyi doldurduktan sonra tekrar görüşeceğiz.
Dedi ve Ella'nın elinden çekerek, onu bekleme yerinde bulunan oturma alanlarına götürdü.
Bir koltuğa oturmak için Ella'yı yanında çekti ve koltuğun önündeki masanın üzerine belgeleri koyarak, masanın üzerinden iki kalem aldı.
Bir kalemi Ella'ya uzatan Davin, diğer kalemi kendisi aldı ve Ella ile konuşmaya başladı.
Davin: Belgeyi doldur güzelim.
Dedi ve ona nazik bir bakış ile baktı.
Ella, ona başını aşağı yukarı salladı ve belgeyi doldurmak için kalemi tuttu.
Bir süre sonra ikisi de belgeleri doldurmuştu ve tekrardan görevlinin yanına gitmişlerdi.
Davin: İşte belgeler.
Dedi ve elindeki iki belgeyi de görevliye uzattı.
Görevli, belgeleri Davin'den aldı ve incelemeye başladı.
Görevli: Her şey tamam görünüyor efendim. Sınavın yanında araç kullanma dersi de almak ister misiniz? Araç kullanmayı bilmiyorsanız, size öğretmesi için en iyi eğitmenlerimizi yönlendirebiliriz.
Davin: Hayır, gerek yok.
Dedi ve araç kullanmayı zaten az çok biliyordu ve gerekirse özel bir eğitmen tutmayı düşünebilirdi.
Tabi ki, eğitmenin kadın olması gerekiyordu.
Görevli: Anladım efendim. Sınava gireceğiniz tarih, 20 Temmuz olacak ve sınavdan başarı ile geçebilirseniz ve 25 Temmuz da direksiyon sınavınız yapılacak.
Dedi ve Davin'e bir ön bilgilendirme verdi.
Davin: Teşekkürler.
Dedi ve Ella ile ayrılmadan önce, görevliye teşekkür etti.
Ella'yı sürücü kursu binasından çıkaran Davin, onun yanağından bir makas aldı.
Davin: Geriye sadece sınava girmemiz ve direksiyon sınavından geçmemiz kaldı.
Dedi ve Ella'nın biraz endişeli olduğunu fark etti.
Davin: Sorun nedir?
Ella: Ben araba kullanmayı bilmiyorum. Neden sürüş eğitimi almak istemedin ki?
Dedi ve Davin'e endişeli bir göz çifti ile bakarak, sürüş eğitimi almak istemediği için onu suçluyor gibiydi.
Davin: Güzelim, sürüş eğitimi almayacağımızı kim söyledi. Ben sadece buradan eğitim almak istemediğimi söyledim değil mi?
Dedi ve onun burnunu kıstırdı.
Ella: Davin, yine bana zorbalık ediyorsun. Buradan eğitim almak istemiyorsan, o zaman nereden eğitim almayı düşünüyorsun?
Dedi ve biraz acıyan burnunu tutarak, Davin'e kızgın bir bakış attı.
Davin: Dışarda olmasaydık, popona tokattı yemiştin güzelim. Tabi ki, bize öğretmesi için özel eğitmen tutacağım.
Dedi ve Ella'nın poposuna bir bakış atarak, ona göz kırptı.
Ella: Eğitmen kadın olacak değil mi? Hıh, bir şeyin peşinde olduğunu biliyordum.
Dedi ve Davin'in aklından geçenleri su yüzeyine çıkardı.
Davin ise Ella'ya bir süre şaşkınlıkla baktı ve onun aklından geçenleri nasıl tahmin ettiğini merak ediyordu.
Davin'in şaşkın bakışını gören Ella, kıkırdadı ve onun koluna sarılarak, ona göz kırptı.
Ella: Senin gibi bir sapığın ne düşündüğünü tahmin etmek çok kolay. Senin ne düşündüğünü tahmin etmek için yapmam gereken sadece senin ne sapıklık düşündüğünü bulmak.
Dedi ve Davin'in belinin kaba etini kıstırdı.
Davin, acı dolu bir ses çıkardı ve Ella'ya daha şaşkın bir bakışla baktı.
Davin: Çok cesur oldun değil mi, küçük şeytan? Bakalım otele döndüğümüzde de bu kadar cesur olabilecek misin?
Dedi ve ona şehvetli bir bakış ile baktı.
onun gözlerindeki şehveti görünce Ella, kendini ondan uzaklaştırdı ve ona kızgın bir bakış attı.
Ella: Aklından bile geçirme.
Dedi ve gözlerinden biraz endişeli olduğu anlaşılabiliyordu.
Onun endişeli bakışını gören Davin, kahkaha attı ve onun saçlarını karıştırmak için bir elini uzattı.
Davin: Hadi, okul binasına geri dönelim. Kızların sınavının bitmesine az bir zaman kaldı. Diğer konuya gelince, o konuyu akşam detaylıca masaya yatırırız.
Dedi ve Ella'nın elinden çekerek, onu arkasından sürükledi.
Epik Novel © 2017 | Tüm hakları saklıdır..