Akşam yemeğini Alfred'in malikânesinde yedikten sonra Davin ile Jesika onlara veda etmişti ve birlikte malikâneden ayrılmışlardı. 

Malikâneden çıkarken Davin, ona yalaklık yapmaya çalışan güvenlik görevlisini de görmüştü ancak ona bu sefer selam dahi vermemişti. 

Güvenlik görevlisi de eskisi kadar sırnaşık görünmüyordu ve Davin'i gördüğü halde ona yaklaşmak için inisiyatif almamıştı. 

Davin ile Jesika'nın malikâneden çıkması için hemen kapıları açtırmıştı ve onların sorunsuz bir şekilde ayrılmalarına olanak sağlamıştı. 

Jesika, Davin ile birlikte malikânenin çıkışında dururken ona bakıyordu. 

Jesika: Tavsiyeni dinlemiş gibi görünüyordu değil mi? 

Diyerek güvenlik görevlisi hakkında Davin ile konuştu. 

Davin: Sanırım. 

Diyen Davin, bu konu hakkında çok umursamaz bir tavır takındı. 

Jesika: Bir başarı duygusu hissediyor musun? 

Davin: Jesika ben senin liderinim. Ona göre davransan iyi olur. Başkalarını düşünmek yerine daha çok kendin hakkında düşünmelisin.

Diye Jesika'ya cevap veren Davin, onun kendisiyle çok samimi davranmaya başladığını fark etti. 

Jesika ile dalga geçtiği sırada onunla samimi konuşmasına bir şey dememişti ve onunla birlikte devam etmişti. Ancak durduk yere Jesika'nın ona samimi davranması alt-üst ilişkini bozuyordu. 

Jesika: Yine kendimi neden düşünüyorum? 

Davin'in uyarısını görmezden gelen Jesika, onunla aynı üslupla konuşmaya devam etti. 

Davin, Jesika'nın güzel yüzüne bakmak için ona döndü ve gözleri biraz kısılarak, onun safirden daha güzel gözlerine baktı. 

Davin: Çünkü benimle gelişi güzel konuşuyorsun ve seni çeteden kovabilirim, ne düşünüyorsun? 

Diyen Davin, Jesika'nın anladığı dilden konuştuğunu düşündü. 

Jesika: Hah, kov o zaman. 

Davin'in uyarısını bir kez daha görmezden gelen Jesika, onun tehdidini çok fazla umursamış görünmüyordu. 

Jesika'nın tavrını gören Davin, gözü ile onu baştan aşağı süzdü ve birkaç adım öne atarak, ona doğru yaklaştı. 

Davin: Sadece birkaç defa samimi olduk diye, artık beni liderin olarak görmüyor gibisin değil mi? Peki, beni liderin olarak görmüyorsan, ne olarak görünüyorsun? 

Dedi ve Jesika'nın gözleri ile dudakları arasında bakışlarını gezdirerek, onunla arasında bir adım kalana kadar yaklaşmıştı. 

Jesika: Tamam, istemiyorsan bir daha böyle davranmam. Bana yaklaşmayı bırak. 

Diyen Jesika, Davin'den uzaklaşmak için birkaç adım geri çekildi ve ona bir hayal kırıklığına uğramış bir bakış atıyordu. 

Jesika'nın ifadesini gören Davin, bir "Tısh" sesi çıkardı ve yüzünde bir gülümseme oluşarak, ona göz kırptı. 

Davin: İstemiyordum ancak fikrimi değiştirdim. Belki de daha fazla yakınlaşmalıyız ve samimi olmalıyız. 

Diyen Davin, Jesika'nın güzel ametist benzeri gözlerine baktı. Jesika'nın gözlerindeki hayal kırıklığını görünce Davin farkında olmasada gözlerinden bir kırmızı kıvılcım parlamıştı ve Jesika'yı üzmek konusunda içinden kendisini sıkıntılı hissetmesini sağlamıştı. 

Daha önce Davin'in gözlerinden çıkıp, Jesika'nın alnından içeri giren kırmızı bir kıvılcım teli vardı ve bu kıvılcım ne olduğunu ikisi de bilmiyordu. 

Davin'in söylediklerini duyduktan sonra Jesika'nın mutlu olduğu belliydi ancak Davin'e hiçte mutlu olmamış gibi görünen bir bakış atmaya çalışıyordu. 

Jesika: Her neyse. 

Diyen Jesika, Davin'in yeşil gözlerine bakarak, nedense onun söylediklerini duyduktan sonra kendisini çok mutlu hissettiğini fark etmişti. 

Sorun ne? Neden izin verdi diye, kendimi daha mutlu hissediyorum ki? 

Diyerek Jesika içinden düşünüyordu. 

Davin: Hadi gidelim. 

_______________ 

Daha sonra Jesika ile birlikte otele dönen Davin'in yaptığı ilk iş, Louis'i bir toplantı için kendi odasına çağırmak olmuştu. 

Louis'e Alfred ile yaptığı anlaşmalar hakkında bahseden Davin, bir an önce Alfred'in ihtiyaç duyduğu bilgileri ona iletmesini istedi. 

Bu bilgiler; 

- Merkez üssün yapılacağı yerin konumu ve yapılması istenen merkez üs hakkında bilgilendirici bir yazılı raporun hazırlanması ve  Alfred'e ulaştırılması. 

- Bölümleri yönetmesi için aranan 50 betaya dönüştürecek kişinin bulunmasına yönelik Alfred'e bilgi veren bir dosya oluşturulması ve ona gönderilmesi. 

Louis'in Bu bilgileri Alfred'e göndermenin yanında Davin, Alfred'in ekibinden çeteye katılmak için gelecek olan 100 kişilik grup için ondan hazırlanmasını da istedi. 

Alfred'in ne zaman adamlarını göndereceğini bilinmiyordu. Alfred ile bu konuda konuştukları sırada Davin, ona adamları ne zaman göndereceğini sormayı unuttuğunu fark etmişti. 

Bu yüzden Rebels'e katılacak 100 yeni üye için önceden hazırlık yapması gerektiğine karar vermişti. 

Aslında yapılması gereken pek bir şey yoktu. Alfred'in adamları geldiğinde onları uygulamaya ekleyeceklerdi ve çetenin kuralları, hiyerarşik düzeni vb. daha birçok bilgiyi uygulama üzerinden öğrenebileceklerdi. 

Davin, Louis'e hazırlanmasını söylerken daha çok onun 100 kişilik yeni üye akınına kendisini hazırlamasını ima ediyordu. 

Çete içinde kurulan bölümler henüz çarkına oturmamışken hala Louis'in ilgilenmesi gereken bir çok konu vardı. 

Davin bizzat 100 kişinin ne yaptığına dikkat edecek hali yoktu ve bu görev onun yardımcısı olarak Louis'in omuzlarına düşünüyordu. 

Davin'in görevi, çete içinde sorunların kaynağını bulmak ve sorunları bir çözüme kavuşturarak, çete içinde düzenin bozulmadığından emin olmaktı. 

Geri kalan işler onun görevlendirdiği astları tarafından yapılmasının yanında, ilerde çetenin çekirdeğini oluşturacak bölümler tarafından da yapılacaktı. 

Louis'i gönderdikten sonra Davin, hemen Nora'nın odasına gitti ve geceyi orada geçirdi. 

__________ 

Sabah Nora'nın odasına gözlerini açan Davin, yanında yatan çıplak kadına baktı ve biraz onunla oynaştıktan sonra odadan çıkarak, kendi odasına gitti. 

Duş aldı, saçlarını kuruttu, kıyafetlerini giydi ve odasından çıkarak, kahvaltı için aşağı indi. 

Bir süre sonra ona Ella ile Nora da ona katıldı ve onun yanında yerlerini alarak, yemek yemeye başladılar. 

Alice, Lucy ve Misty'nin de onlarla aynı otelde kalmasına rağmen Davin, uzun bir süredir onları kahvaltı salonunda görmediğini fark etti. 

Kızların ondan önce mi yemeklerini yediğini veya daha sonra mı yemeklerini yediğini bilmiyordu ancak Davin, onlara uzun bir süredir yemekhane salonunda denk gelmemişti. 

Davin: Sınav sonuçlarının ne zaman açıklanacağını ve üniversite maratonun ne zaman başlayacağını biliyor musunuz? 

Birden konuşarak Davin, kızlara sormayı unuttuğu sorunun cevabını Ella ile Nora'dan öğrenmeye çalışarak. 

Ella: Duyduğuma göre sınav sonuçları 20 gün gibi bir sürede açıklanıyor ve daha sonra tercih yapılması için 10 günlük bir süre daha veriliyor. Tercih yaptıktan sonra öğrencilerin kalacakları yurtları seçmesi ve burs başvurusunda bulunmaları için 10 günlük bir süre daha veriliyor. Her şey seçildikten ve tercihler yapıldıktan sonra Ağustos ayının birinde eğitime başlanıyor. 

Davin: Bakıyorum da tüm bunları araştırmış gibisin değil mi? Sende mi üniversiteye gitmeyi düşünüyordun. 

Ella: Daha önce düşünüyordum ancak bir hafta önce bu düşüncem değişti. 

Davin: Neden? 

Davin meraklı bir ses tonuyla konuştu. 

Ella: Çünkü seni tanıdım ve senden ayrı kalmak istemedim. 

Ella, Davin'e cevap verirken çok utanmış görünüyordu ve yanakları kızarmıştı. 

Davin ile yakınlaşmaya başlaması bir hafta önce olmuştu ve onların ilişkisi filizlenerek, onları bugünkü duruma getirmişti. 

Ella'yı kadını yaptıktan sonra Davin, onun hakkında çok düşünmemişti ancak Ella onun için bir hafta önceden duygular beslemeye başladığını bu konuşmasından sonra anlamıştı. 

İçinden kendini daha sıcak ve biraz da utanmış hisseden Davin, Ella'nın yüzüne baktı. 

Davin: Üzgünüm, dün sana yeterince zaman ayıramadım. Seni seviyorum. 

Ella'nın dudaklarına yaklaştı ve ona nazik bir öpücük vererek Davin, onun kulaklarına fısıldadı. 

Davin, Ella'ya ilk kez onu sevdiğini söylüyordu ve onu sevdiğini söylerken sesi tamamen içten geliyordu. 

Ella: Bende seni seviyorum. 

Diyerek Ella, Davin'in duyabileceği bir ses düzeyinde mırıldandı ve bilinçsizce dudaklarını yalayarak, Davin'in onun dudaklarında geride bıraktığı kalıntıları temizledi. 

Bu sırada Nora, Davin ile Ella'nın ani yakınlaşmasına bakıyordu ve gözlerinden çok şaşkın olduğu görülebiliyordu. 

Davin ile Ella'nın yakın olduğunu biliyordu ancak onların birbirlerini öpecek kadar yakınlaştığını bilmiyordu.

Nora: Ella ne zaman kocamı ayartmayı başardın? Ve onunla bu kadar yakın olduğunu nasıl benden saklarsın! 

Şaşkın durumundan kurtulan Nora, masanın altından Ella'nın poposunu sıkıştırdı ve onunla şakacı bir tavırda konuştu. 

Ella henüz Nora'ya Davin ile birlikte olduğunu söylememişti. Bu yüzden Nora, henüz onun da Davin'in kadını olduğunu bilmiyordu. 

Nora'nın sesini duyan Ella, şok bir bakış ile ona döndü ve Davin ile arasında olan ilişkiyi ona açıklamadığı için kendini suçlu hissetti. 

Davin: Çok geç kaldın güzelim. Ella çoktan benim kalbimi çaldı ve o artık senin kız kardeşin. 

Nora'nın konuşmasından yola çıkarak Davin, onun Ella ile kendisi arasındaki yakınlaşmayı bilmediğini anladı. 

Nora'nın sorusu karşısında Ella'nın nasıl mahcup olduğunu görünce Davin, onun kadını olduğunu Nora'ya söylemek için ani bir dürtü hissetti ve söyledide. 

Davin'in itirafı ile birlikte Nora, bir kez daha Ella'ya şaşkın gözlerle bakmaya başladı. 

Şaşkınlığını üstünden atınca bir kez daha Ella'nın poposunu kıstırdı ve yüzünde oluşan sinsi bir gülümseme ile ona baktı. 

Nora: Hmp, kocamı çoktan baştan çıkardın ve bunu bana söylemedin mi, kız kardeş? 

Ella'nın acı bir "hm" sesi çıkardığını duyarak Nora, onun kulağına yaklaştı ve kulağına bir şeyler fısıldadı. 

________ 

Kahvaltıdan sonra Davin, yanında Ella ile birlikte otelden çıktı. Onu yanında sürükleyerek, Osprey ilçe belediyesine görürdü. 

Davin'in yapmak istediği bir sonraki şey kendi üzerine bir şirket açmaktı. 

Şirketi daha çok çete içinde parasal akışı denetlemek için kullanacaktı. 

Bunun yanında açmak istediği şirket, güvenlik şirketi olacaktı ve çete üyeleri bu şirketin çalışanı olacaktı. 

Alfred'in göndereceği adamlar zaten birisini koruma konusunda eğitimli kişiler olacaktı ve bu adamların güvenlik şirketinde çalışması çokta anormal bir durum olmayacaktı. 

Bunun yanında Davin, üniversiteye gidecek olan yetimleri şirketin bir çalışanı olarak almayacaktı. 

Onlar bir yatırımdı ve eğitimlerini bitirip geldikten sonra daha çok masa başı işlerde görev yapacaklardı. 

Geriye kalan 10 yetim ve gelecek olan 50 yeni betanın Davin, şirkette çalışmasına izin verecekti. 

Davin'in bunu yapmak istemesinin iki sebebi vardı. 

Bunlar: 

- Çetenin merkez üssü Osprey'in dışında olmasına rağmen, Osprey'in içinde bir alt şube açmak istemesi. 

- Bu sayede çetenin ilk şubesini açarak, zamanı geldiğinde diğer ilçelere veya şehirlere yayılmak için bir alt yapı oluşturmak istemesiydi. 

Davin'in hedefi her zaman büyük olmuştu. Küçük bir Osprey ilçesi onu tutmak için yeterli değildi. 

Davin, Rebels'in bir gün tüm dünyaya yayılmış olduğunu görmek istiyordu. 

Henüz yolun başındaydı ve daha öğrenmesi, tecrübe etmesi gereken çok şey olmasına rağmen, elinden geleni yapmasına izin verecek büyük bir hedefi vardı. 

Ella ila birlikte belediye binasına gittikten sonra Davin, bir şirket açmak için geçilmesi gereken adımları ve prosedürleri tamlamaya başladı. 

Bir süre oradan oraya koşturduktan sonra Davin, güvenlik şirketi olan "Rebels Security Ltd. Şti."  Tescil ettirmeyi başardı. 

Bundan sonra yapması gereken çok zor değildi. 

Şirketinin faaliyette geçmesi için bir yer kiralamak veya satın almaktı ve Alfred'in bulacağı 50 kişinin bir listesini beklemekti. 

Daha sonra onları betaya dönüştürecekti ve hem şirketin yönetimini hemde çetenin yönetimini onların tecrübeli ellerine bırakacaktı.