Aiden'in karşılık vermesini beklemeyen ikili hayretler içerisinde kalmıştı. Özellikle onlara arkadaşım diye hitap etmesi tüylerini diken diken yapmaya yetmişti. Yine de söz konusu olan arkadaşının hayatları olduğu için geri durmamış ve auralarını güçlendirmeye devam etmişlerdi.
Bunun karşılığında Aiden kurtlarını çağırmaya hazırlanırken aklına tarikatın kuralları gelmişti. Bu yüzden rahat bir şekilde kapıya yaslanmış ve auralarını güçlendiren vampirlere bakmıştı.
"Boşuna auranızı güçlendirmeyin. Kurallara göre bana durduk yere saldıramazsınız. Arena dışında bana tarikat içerisinde ölümüne yada sakatlama amaçlı saldırmanız da yasak. Eğer benimle karşılaşmak istiyorsanız bana meydan okuyun."
Aiden'in söyledikleri ile kuralları hatırlayan ikilinin tüm modu birden düşmüştü. Buraya düzgün bir plan yapmadan gelmişlerdi. Her ne kadar vampir olsalar da, sıradan vampirler oldukları gerçekti ve işin ucunda karşılarında ki çocuğun Zane adlı vampire yaptıkları da ortadaydı. Zane'in toplam savaş gücü ikiliden bile üstündü. Bu gerçeklerin ışığında tarikata da henüz karşı gelemezlerdi. Özellikle Kökenleri bağlayan antlaşma var oldukça, tüm alt türler eskisi kadar rahat olamazlardı.
"O halde sana meydan okuy....!"
Kevin sözünü tamamlayamadan Aiden elini kaldırmış ve işaret parmağını havaya kaldırmıştı. Bununla birlikte sözü kesilen Kevin, keskin gözler ile ona bakarak dinlemeye başlamıştı.
"Bana meydan okumanız gerektiğini söyledim. Fakat bunun ne şekilde olacağını söylemeyi unutmuşum." derken numaradan elini alnına koydu. Bu konuda pişmanlık yaşadığını göstermeye çalışıyor gibiydi. Fakat karşısında ki ikili bunun böyle olmadığını gayet net anlamışlardı. Bu yüzden Aiden'in dalga geçtiğini anladıkları için öfkeden kıpkırmızı kesilmişlerdi.
"Ben boş yere meydan okuma yapmam. İkiniz ile aynı anda karşılaşma yapabilirim fakat önünüzde iki seçeneğiniz var. Ya benimle ölüm düellosu yapacaksınız..."
Ölüm lafı ortamda geçtikten sonra Aiden'in karanlık elementi harekete geçmiş ve vücudundan habis bir aura yaymaya başlamıştı.
Gulp..!
İşlerin istedikleri noktadan uzaklaşmaya başladıklarını hisseden ikili derin bir şekilde yutkunduktan sonra anca düzelebilmişlerdi. Aiden'de ikinci parmağını kaldırarak konuşmalarına devam etti.
"Yada ortaya değerli bir şey koyarsanız."
Yapılan teklifin üzerine bir süre düşünen ikili, birbirlerine bakmaya başlamışlardı.
"Yapacak bir şey yok! Söz konusu olan arkadaşımızın hayatı. Ayrıca ikimize karşı bir şansı olmayacak. Yapalım!" diyen Kevin, elini sallayarak yüzüğünden bir nesne çıkardı. Çıkardığı şey parlak mavi bir şekilde parlayan küre şeklinde bir nesneydi.
İçinden tuhaf bir şekilde saf enerji yayıldığını fark eden Aiden, kamaşan gözleri ile nesneye bakıyordu.
"Bunun adı Saf Enerji Küresi. Yerleri ve Göklerin enerjisi, uzun uğraşlar ile saflaştırılarak bunun içine yerleştirilir. İçerisinde büyük bir enerji yatıyor. Normalde bunu Temel Kurma aleminde ilerlemek için kullanmayı düşünüyordum. Fakat durum buysa burada kullanmaya da istekliyim." dedikten sonra arkadaşına bakmış ve Aiden'e odaklanmıştı.
Diğeri de aynı küreden çıkarıp elinde tutmaya başlamıştı. Bu iki nesneden ciddi şekilde saf enerji aurası yayılıyordu. Gerekli malzemelerin çıktığını gören Aiden ise ellerini havaya kaldırarak "Pekala... Değerli eşyalarınız varmış. Sizinle karşılaşma yapmaya varım. Kazanırsam hayatlarınız sizin olabilir. Fakat eşyalar benim olacak. Yine de sizi uyarmak istiyorum. Kaybetsem bile arkadaşınızı iyileştirme konusuna garanti veremem. Buna rağmen kabul ediyorsanız, arenaya doğru gidelim." demişti.
Aiden'in konuşmasından sonra nesneleri yüzüklerine koyan ikili, aralarını açarak Aiden'e yol açtılar. Bunun onaylamak olarak gören Aiden, ikilinin önderliğinde arenaya doğru ilerlemeye başladı. Onları gören herkesin aklına geçen gün gerçekleşen olay geliyordu.
Herkes kendi arasında fısıldaşırken, arenaya varan üçlü, arena kıdemlisinin yanına varmışlardı. Arena katılım testlerinin yapıldığı yerdi. Tabi ki o günkü kalabalığın en ufak bir kırıntısı bile yoktu. Sadece oturma yerlerinde yirmiye yakın öğrenci ve karşılaşma bekleyen öğrenciler vardı.
Gelen üçlüyü fark eden kıdemli, hafif uykulu durumundan kurtulmuş ve onlara doğru bakmıştı. Yer yer ak düşen sakalları ve saçları, ona ayrı bir bilge duruşu katıyordu. Yine de vücudundan yayılan hafif kan aurası, onun savaşcı olduğunu haykırır gibiydi.
"Ne istiyorsunuz genç öğrenciler?"
Kıdemlinin sorusuna Aiden öncelikli davranarak cevap vermişti.
"Kıdemlim bu iki sala.... Yani arkadaşla düello yapmak istiyorum. Ödülleri ve Sonuçları kayıt altına alabilirseniz sevinirim."
Kendileri ile durmadan dalga geçen Aiden'e bir şey yapamamaları, Kevin ve Nich'i deli ediyordu. Yine de bir şey yapamadan kıdemliye bakmak zorunda kalmışlardı. Kıdemli ise bu hafif kibir dolu konuşmanın üzerine sadece Aiden'e bakmıştı. Yeni rekor sahibinin ismini duymuştu. Fakat ilk defa yüz yüze gelerek iletişimde bulunmuştu. Kibrinin bu rekordan geldiğini hissettiği için lafa girmişti.
"İkiye karşı bir karşılaşma yapacaksın. Buna emin misin ?"
Kıdemlinin sorusunu kafasını sallayarak onaylayan Aiden'den hemen sonra ikili küreleri çıkarmışlar ve konuşmaya başlamışlardı.
"Kıdemlim ödül olarak bu iki küreyi ortaya koyuyoruz. Eğer biz kazanırsak, Aiden geçen haftalar da kurt zehri ile zehirlediği arkadaşımızı o ölene kadar kurtarmaya çalışacak!"
Kıdemli ve bu konuşmayı dinleyen öğrenciler, olayın iç yüzeyini dinledikten sonra anlar gibi kafalarını sallamışlardı. Yine de bu hareketin soylu bir hareket olduğunu düşünmüşlerdi.
"Baksana... Vampirler ne kadar kibirli olursa olsunlar, arkadaşının canı için uğraşıyorlar."
"Uğraşmak ? Ben buna zorbalık derim. İkisi Temel Kurma 6. seviyede. Aiden ise rekor sahibi olsa bile daha 3. seviyede. Bu nasıl 'Uğraş'? Ayrıca Edward denen çocuk nasıl hala daha ölmedi ? Duyduğuma göre zehirlenen herhangi bir varlık, bir kaç gün içerisinde ölüyormuş."
"Emin değilim ama en azından onu ölüme terk etmemişler."
Etraftaki konuşmaları Alfa hisleri ile duyan Aiden'in yüzü düşmüştü. O çocuğu o hale getiren kendisiydi ve lanet olası tedavi kendisinde bile yoktu.
Bu tip konuşmalar eşliğinde arenanın içerisine giren üçlü, tam merkeze geçtikten sonra kıdemliyi beklemeye başlamışlardı. Bu sırada pek çok öğrenci seyirci kısmına toplanmaya başlamışlardı.
"Haydaa! Blake Pendragonun karşılaşması için gelmiştim. Ama rekor sahibi Aiden Wrath ve o kan emici manyaklar merkezde duruyorlar."
"Bilmiyorum... Belki de bundan sonra Blake'in karşılaşması olacaktır."
Bunu duyan Aiden, Skyler ile aynı soyada sahip birisinin daha karşılaşması olduğunu görünce şaşırmadan edememişti.
"Skyler'in klanından birisi... Acaba aralarında bir bağ felan var mı ?"
Bir süre sonra kıdemli de arenaya adım atınca, seyirci kısmında ki öğrenciler de coşmaya başlamıştı.
Öğrencilerin halini gören kıdemli, hafif bir gülümseme atarak elini kaldırmış ve arenayı birçok koruma kalkanı ile korumaya almıştı.
"Pekala... Hoş geldiniz sevgili öğrenciler. Bugün iki tane karşılaşma için burada toplandık. İlk olarak Aiden Wrath ile Kevin Kane ve Nich Marl'ın karşılaşmasını izleyeceğiz. Aiden Wrath Temel Kurma 3. seviyesinde gücü ve 11 canavar ile rekora sahip güçleri ile biliniyor. Ayrıca kendini bir Kurt Adam Soyuna sahip. Karşısındakiler ise Vampir soyuna sahip kişiler ile Temel Kurma 6. seviye bir güce sahipler.
"İkincisi ise Blake Pendragon ile yine tarikata yeni katılan Chloe Skyfall ile yapılacak. Pekala... Karşılaşmalar Başlasın!"
Her iki tarafta karşılaşma başlasın lafı ile dövüş duruşu almışlardı. Her iki tarafta zayıf bir nokta arıyor gibiydi. Bu sırada seyirciler de hareketli bir şekilde bu durumu izliyorlardı. Fakat Aiden'in zihninde ve ruhunda bir anda beş tane sinyal noktası fırlamış ve bakışlarını seyirci kısmına döndürmüştü. İlk gördüğü şey Skyler, Ned ve Ashley'in seyirciler kısmına gelmiş olduğuydu ki sinyallerin üçü onlara aitti.
İlki Mutlak Tohumun sahibi Skyler idi. İkincisi, Ateş Tohumunun sahibi Ashley, üçüncüsü ise Çağırıcı Tohumunun sahibi Ned'di. Bu üçünü tanıdığı için hiç bir sıkıntı çıkmadan durumu izleyen Aiden, diğer iki sinyale odaklanmıştı. İlk gördüğü şey Blake denen çocuğun üzerinde ki parlak mavi auraydı. Çocuğun aynı Skyler gibi parlak gümüş renginde saçları ve okyanus mavisi gözleri bulunuyordu. Keskin yüz hatları ile Aiden'in hayatında gördüğü en yakışıklı kişilerden birisiydi. Hemen ardından son sinyal parçasına yani üstünde mor bir aura yayılan Chloe Skyfall denen kıza gitmişti. Kızın sarı saçları ve mavi gözleri bulunuyordu. Orantılı vücudu ve keskin hatlara sahip yüzü ile sadece Skyler ve Ashley ile yarışabilirdi. Hatta özünde üçü oldukça benzer yüze ve vücuda sahip gibilerdi.
"Bu kız ve erkekte tohum sahipleri..."
Bu sırada Aiden'în seyircilere baktığını gören ikiliden Kevin, vampir özelliklerini aktif etmiş ve gözlerinin altı siyah damarlar ile kaplanmıştı. Hemen ardından olduğu yerden kaybolmuş ve Aiden'in önünde belirerek Aiden'in sağ yanağına temiz bir yumruk oturtmuştu.
Boooommmm-...!
Vuruşun etkisi ile hızlıca arenanın duvarlarına gömülen Aiden, zeminden büyük bir toz kaldırmıştı. Bunu izleyen bir kısım seyirci ayağa kalkarak tezahürat etmeye başlarken, aralarında kurt adamlar bulunan diğer kısım öfkeli gözler ile aşağıya bakıyorlardı.
"Bu da ne böyle! Bu resmen hazırlıksız yakalamak!"
"Aynen! Nerede kaldı dövüşün asaleti..."
Bu sırada durumu izleyen kıdemli de tozun içerisinde bakarak seyircilere seslendi.
"Dövüşte asalet olduğunu nereden çıkardınız... Dövüşte kazanan veya kaybeden yada asalet ve adalet gibi kavramlar yoktur. Gerçek savaşta ya ölürsün yada öldürürsün. Ayrıca sisin içerisine bakın."
AUuuuuuvvvvv...!
RRRgggghhtttt...!
ROOOOAARRRR...!
Sisin içerisinden kan kırmızısı gözlere sahip iki göz parlamıştı. Hemen arkasında ise 11 çift göz dairesel bir şekilde etrafını kuşatmıştı. Bu durumla birlikte gözlerini kısarak tozun içerisine bakan vampirler, oluşan kurt aurası ve baskısından dolayı kötü duruma düşmeye başlamışlardı.
Kısa bir süre içerisinde tozun içerisinden çıkan kan kırmızısı aura ile kaplı Aiden ve sürüsü, yavaş adımlar ile eski konumuna ilerlemişti. Aiden'in yanağında parlak kırmızı bir yumruk izi vardı. Temel Kurma 6. seviyesinde birisinin yumruğu, henüz tam gelişmeyen Aiden için bile can acıtıcıydı.
Arenanın duvarında ise Aiden'in genişliğinde bir göçük oluşmuştu. Saniyeler içerisinde 10 Kurt ve 1 Alfa ile birlikte vampirlerin karşısına dikilen Aiden, kan kırmızısı parlayan gözleri ile rakiplerine bakmıştı. Karanlık Elementinin zehri ile kaplı dişleri uzamaya başlarken, vücudundan neredeyse elle tutulacak yoğunlukta bir aura çıkışı vardı.
"Sürpriz saldırı demek..."
RRRggghghhttt...!
Elleri kurt pençesine dönüştüren Aiden, parlayan gözleri ve sivrilen dişleriyle ileri bakmıştı.
"Bakalım yetişim seviyen seni kurtarabilecek mi!"
Bilinin Yetişim Alemleri;
Temel Kurma Alemi -> Genişleme Alemi -> Yükselme Alemi -> Enerji Alemi -> Enerji Çekirdek Alemi -> Dünya Çarkları Alemi -> Kadim Dünya Alemi -> Yeraltı Ölümsüzü Alemi -> Gökyüzü Ölümsüzü Alemi
Epik Novel © 2017 | Tüm hakları saklıdır..