Aiden ve grubu ölümsüz mağarasına geldikten sonra bir araya oturmuşlardı. Tüm gözler Blake'e çevrildiğin de Blake derin bir nefes almış ve masada duran elmadan ısırdıktan sonra konuşmaya başlamıştı.
"Tohumumu neredeyse 2 ay önce kazandım." diyerek elmayı tutan eliyle Aiden'i işaret etmişti.
"Sevgili Ruh Hükümdarımız tohumunu sahiplendikten hemen sonra sayılır."
"Ama neden Aiden senin vücudunda ki tohumun Mutlak Tohum ile aynı özellikte olduğunu savunuyor ?"
Skyler'in sorusundan sonra ısırdığı elmayı yutan Blake, "Çünkü öyle... Klanın sana söylemediği bir çok sır var ablacım. Ben bile bir çoğunu Pendragon Klanınında ki genç neslin veliahtı olduktan sonra öğrendim." derken gülümsemiş ve gururla ablasına bakmıştı.
"Gerçekten de amacını gerçekleştirdin demek. Fakat benden saklanan sırlar neymiş merak ettim ablacım..."
Skyler dışarıdan sakin gibi gözükse de içten içe öfkeli bir hale geliyordu ki, ablasını iyi tanıyan Blake bunun farkında bile şekilde konuşmasına başlamıştı.
"Klanın sana söylemediği şey, başlangıçta klanda bir değil iki Mutlak Tohumun bulunmasıydı."
Herkes bu konuya şaşırırken, Blake sağ elini kaldırmış ve parlak mavi bir tohumu ortaya çıkarmıştı. Rengarenk parıltısı dışında görünüşü tamamen Mutlak Tohum ile birebir aynıydı. Aynı anda Skyler'ın da tohumu harekete geçmiş ve sağ elinde belirmişti.
"Tohumların ismi Mutlak Tohum olarak geçse de aslında nitelikleri farklı benzer tohumlar. Ablamın tohumu büyücülük için geçerli olan elementler ve nitelikli bir çok gücü kontrol etmesine yararken, benim Mutlak Tohumum Fiziksel güç ve Kuvvet Enerjilerini kontrol etmeme yarıyor."
Blake'in açıklamaları ile düşünceli bir pozisyona geçen Skyler;
"Ama neden şimdiye kadar tüm klana sadece bir tohum olduğu gerçeği söylendi ?"
"Çünkü öyleydi... Yani aktif olan bir tohum vardı oda senin tohumundu. Fakat 2 ay önce şu anda bedenimde olan tohum aktif hale geldi ve aynı sana olan şey bana da oldu. Tohum bizzat klanda benim yanıma gelerek benimle birleşti. Fakat tuhaf olan sadece bu değil. Tohumun uyanış şekli ve ölümsüz boyutunda ki klanların bazı üyelerinin mesela Chloe gibilerinin de tohum kazanma süreçleri aşağı yukarı benimle aynı. Hepsi de Aiden'in tohumu sahiplendiği günle başlıyor."
Blake'in söyledikleri ortamda sessizlik oluşturmuştu. Herkes bunun neden olduğunu düşünürken, cevap kısmı hiç kimse de yoktu.
"Peki sen neden geldin ? Ölümsüz Boyutunda kalman daha iyi olmaz mıydı ?"
Ablasının sorusuna duyan Blake, bunu onaylayarak "Aslında öyle... Fakat Ölümsüz Boyutunda ciddi bir savaş başlamak üzere. Herkes belli belirsiz bir faciaya hazırlanıyor gibi görünüyor. Bizim klanımızda buna dahil. Fakat gördüğüm şey, bu savaşın ölümsüz boyutunda ki güçler arasında değil, toplu olarak başka bir şeye karşı oldukları. Sırf bu yüzden tüm güçler toplanarak Ölümsüz Boyutunun tüm girişlerini mühürlediler. Şu anda ölümsüz boyutuna ne giriş var ne de çıkış."
Bu kısma aşırı şekilde tepki veren Skyler, duyduklarına inanamamıştı. Aiden ise hala daha bu boyut işlerini anlamaya çalışıyorlardı.
"Bu boyut dediğiniz şey nedir ? Hani uzay, yıldız sistemleri, galaksiler felan neyse de..."
Aiden'in sorusunu duyan Ned, gülümseyerek cevap vermişti.
"Bizim sahip olduğumuz uzay bilgisi onlarda olmadığı için o kısımlara boyut diyorlar kanka. Burada bulunduğumuz evrene Ölümlü Boyut diyorlar. Ölümlü demelerinin nedeni bu evrende ki enerji saflığının azlığı ve yetişimciden çok ölümlü olmasından dolayı. İmparatorluktayken yaptığım araştırmalara göre bizim önceden sahip olduğumuz hayatlarımızda yaşadığımız dünya ise bambaşka bir evrende... O evrende sanırım hiç yetişim enerjisi yok. Ölümsüz Boyut ise yetişimcilerin çok olduğu ve enerjinin daha saf olduğu bir evren. Onlarda evren bilgisi olmadığı için boyut ismini vermişler. Evren değiştirmenin incelikleri ise Boyut, Uzay ve Zaman büyüleri ile mümkün."
Ned'in söyledikleri ile heyecanlanan Aiden;
"Multiverse yani Çoklu Evrenler gerçek mi! Bu harika lan!"
"Değil mi değil mi ! İlk öğrendiğimde bende aynısını düşünmüştüm. Hatta..." derken Skyler'ın bakışları ikisini de susturmuştu.
"Durumun ciddiyetinin farkında mısınız ? Ölümsüz Boyutun yada sizin tabirinizle evrenin her neyse girişleri kapatıldı. Eğer Blake buradaysa, tüm klanlar Yggdrasil Tohumlarına sahip öğrencileri buraya göndermiştir. Şu anda belki de gezegen tarihinde görmediği kadar tohum kullanıcısı ile kaynıyor."
Skyler'in ikiliye konuştuktan sonra Blake'e döndü.
"Ama kafamı karıştıran bir şey var. Ölümsüz Boyutunda bir çok dünya var. Buraya hali hazırda ben gönderildim. Seni neden buraya göndersinler ? Yada diğer tohum kullanıcılarını ? Yada bu tehlike nedir ki tüm boyutun kilitlenmesine karar verilsin ?"
Sorudan sonra Blake tam cevap verecekken, Aiden yine konuşmuştu.
"Yada koskoca bir evreni nasıl kilitlersin ki ?"
"Dimi kanka ya ? Biz çok farklı bakıyoruz olaylara..."
Ned ve Aiden'in tuhaf soruları karşısında bıkkınlıkla nefes vermişti Blake.
"Savaşın ne olduğunu veya neye karşı olduğunu bilmiyorum ama bariyerler kapanmadan önce son geçen kişi bendim. Buraya gönderilme sebebime gelecek olursak, kıdemliler bu gezegenin diğer tüm ölümlü gezegenlerden daha çok sır barındırdığını düşünüyor ama asıl neden bu değil. Asıl neden tam karşımda duruyor." derken Ned ve Aiden'i işaret etmişti.
Bununla Ned, "Ben mi ? Nasıl la ?" diye haykırırken, Ashley alnına vurarak "Aiden'den bahsediyor mankafa!" demişti.
"Ölümsüz Boyutunda ki her tohum kullanıcısı, kendi tohumundan bu dünya için bir çağrı sinyali algıladı. Sinyalin kaynağı ise başka bir tohumdan geliyordu. Farklı bir tohumdan... Kendi tohumlarından çok daha güçlü bir tohumdan..."
Blake'in sözleriyle tüm gözler Aiden'e dönmüştü.
"Yoo yapmadım." Aiden umursamazca söylendi.
"Yaptın."
"Yapmadım!"
"Yaptın ulan!"
Blake ve Aiden'in atışmasını izleyen Skyler, alnına vurarak kardeşini geri çekmişti.
"Yani Ruh Tohumunun yaptığından bahsediyor Aiden."
Skyler'in açıklamasıyla aydınlanmış gibi duran Aiden;
"Eh, yani tohumun tüm özelliklerini ben bile henüz bilmiyorum. O yüzden normal."
Tohumların olayları konuşulduktan sonra ortamda hafif bir gruplaşma olmuştu. bir süre Blake ablasıyla konuştuktan sonra Ned'e dönmüştü.
"Aslında buraya tarikata katılmaya gelmedim. Öğrenciler öyle biliyor olsa da bu yanlış bir bilgi. Asıl amacım sizleri almak ve emirler tebliğ etmekti."
Bu bilgiyle Ned biraz duraksadı ve Blake'in uzattığı imparatorluk fermanını alarak okudu. Okudukça yüzünde isteksizlik beliriyordu.
"Ölümsüz boyutunda yaşanan şeylerden sonra imparatorluk denge politikasından vazgeçmiş. Bütün hanedan üyelerini geri çağırıyorlar. Kalan eğitimimizi Kraliyet Akademisinde görecekmişiz."
Ned'in sözlerini Blake devam ettirmişti.
"Evet... Ölümsüz Boyutunda ki güçler de Ölümlü boyutta kendi güçlerini ve bölgelerini yeniden kuracaklar. Bende ablam ile birlikte yeni kurulan Pendragon Klanına gideceğim. Biz gidince Chloe de zaten çok kalmadan yoluna bakacaktır."
Herkes karar verdikten sonra Ashley Aiden'e dönmüştü.
"Aiden'e ne olacak ?"
Bunun üzerine Blake soru işaretleri içeren bir bakışı Ashley'e yönelmişti.
"Her ne kadar yetişime yeni başlamış olsa da, o en güçlü tohumun sahibi. Burada kalarak nispeten güvenli Kutsal Yıldız Tarikatında kalmasını daha uygun buluyorum."
Ashley bu durumdan hoşlanmamıştı. "Ama yine de..." diye itiraz ederken Skyler ayağa kalkmıştı.
"Ölümsüzler Boyutunun bile endişelendiği bir konu varsa, Ölümlüler Boyutunun da etkileneceği kadar büyük bir şey olmalı. Şimdilik gelişimlerimizi hızlandırmalıyız. Belki de en iyisi bu bilinmeyen gezegeni farklı noktalardan araştırmaktır. Aiden'e gelecek olursak, isterse onu da götürebiliriz ama..."
Skyler, Aiden ve Paul arasında ki iletişimi ve sevgili görmüştü. Bu yüzden gelmeyeceğini düşünüyorken, Aiden'den cevap gelmişti bile.
"Gelmiyorum. Şimdilik burada yetişmem daha doğru olabilir. Hem bu tarikatta imparatorluğa bağlı. Pendragon Klanının da uzaklara kurulacağını zannetmem. Bu yüzden temelli ayrılmıyoruz. Endişelenmeyin."
Aiden'in tartışmayı bitirici sözlerinden sonra Ned hüzünlü bir şekilde Aiden'e doğru ilerlemiş ve kucaklamıştı.
"Beni her şeyden haberdar etmelisin kankam." derken gizlice bir depolama yüzüğünü Aiden'in cebine yerleştirmişti. Aiden daha tepki verecekken, Ned göz kırparak geri çekildi.
Ardından Ashley'de Aiden'i şaşırtacak bir hızla hemen önüne gelmiş ve Aiden'i kendine doğru çekerek kucaklamıştı.
"Kendini tehlikeden uzat tut!" diyerek yanağına bir öpücük kondurmuştu. Bununla Ned birden coşmuştu.
"Ovvv...! Hava aşk kok..." diyemeden Ashley kafasına vurarak "Yürü lan gidiyoruz!" diyerek zorla Ned'i geri çekmişti.
İkili çıktıktan sonra geriye Skyler ve Blake kalırken, Skyler Blake'e kapıyı işaret etmişti. Sıkıla sıkıla dışarıya çıkan Blake'in ardından Skyler'da Aiden'in yanına yaklaşmıştı.
"Yakında Meridyen Felaketine gireceğini biliyorum. Göklerle aranın iyi olmadığı da malum. Bu yüzden klandan senin için bir şey istedim."
Skyler'in sözlerinden sonra şaşıran Aiden, "Sen nasıl..." derken Skyler onu susturarak "Gözlerini kapat." demişti. İlk başta Aiden bunu garipsese de dediğini yapmıştı.
Çok geçmeden gözlerini kapatan Aiden, dudaklarında muazzam bir yumuşaklık hissetmişti. Burnuna dolan Skyler'in parfüm kokusu, yüzünü kıpkırmızı etmeye yetmişti.
İkilinin öpüşmesi sırasında Skyler'in ağzından çıkan gök mavisi renginde bir ışıltı, Aiden'in ağzından girerek vücuduna karışmıştı. Bunu hisseden Aiden gözlerini açar açmaz, Skyler'in okyanus mavisi gözleriyle karşılaşmıştı. Bu öpücük yüzünden oda kıpkırmızı kesilmişti.
"Unutma... Hayatta kalmalısın. Tekrar görüşeceğiz."
Son sözlerini söyleyen Skyler, arkasını dökerek kapı ucundan bakan Blake ile göz göze gelmişti. Tüm olup biteni Blake de görmüştü.
"Ehm şey... Artık ona enişte mi demem gerekiyor ?"
Blake'in sorusundan sonra Blake'in omzundan tutan Skyler, zorla dışarı çıkarmaya çalışmıştı.
"Tamam ya ne kızıyorsun hemen ?" diyerek Aiden'e el salladı.
"Sonra görüşürüz enişte!"
İkilinin peşinden şaşkın bir ifadeyle bakan Aiden, elini dudağına götürdüğünde Skyler'ın kokusunu ve çilek aromalı rujunun tadını bir kez daha hissetmişti.
"Skyler..."
Ding...
"Gök Ejderhası Agnis'in ruhu elde edildi."
Spoiler başlık: Kutsal Ruh Elde Edildi.
Bilinen Yetişim Alemleri;
Temel Kurma Alemi -> Genişleme Alemi -> Yükselme Alemi -> Enerji Alemi -> Enerji Çekirdek Alemi -> Dünya Çarkları Alemi -> Kadim Dünya Alemi -> Yeraltı Ölümsüzü Alemi -> Gökyüzü Ölümsüzü Alemi
Epik Novel © 2017 | Tüm hakları saklıdır..