Silahlar çekildikten sonra ilk saldırıyı Maskeli Figür yaptı, sanki kılıçla beraber dans ediyordu! Sağ taraftan bir darbe vurmaya çalıştı, Arte karşıladı fakat dikkati dağılmıştı sağ tarafından gelen buz sarkıtını görmedi.
Sarkıt Arte'nin kafasını sıyırdı, Arte geri çekilmek zorunda kaldı.
"Hiç savaş deneyimin bile yok! Sana acıyorum" Maskeli figür dalga geçerek konuştu.
'Onu bu şekilde yenemem.' Arte'nin birebir çarpışma konusunda deneyimi neredeyse sıfırdı.
Bu sefer Arte ilk hamle yapan taraf olmayı seçti, ilk olarak karanlığa karıştı.
"Böyle küflü taktikler bana karşı işe yarar mı sanıyorsun? Seni bulmak gözümü açmak kadar kolay!" Maskeli figür bağırdı ve yürümeye başladı, Arte ile dalga geçiyordu.
O sırada Arte sürekli yer değiştiriyordu fakat nereye geçse Maskeli figür o tarafa dönüyordu.
Arte karanlıktan çıkıp figürün üstüne atıldı direkt olarak sol pençesiyle adamın kara ciğerini hedefledi, adam tek bir kılıç hamlesi ile onu durdurdu.
'İşte şimdi!' Arte var gücüyle sağ pençesini figürün kafasına salladı.
"Kopan Fırtına!" Maskeli figür 2. saldırıyı beklemiyordu kafasını geri çekse de gecikmişti, sol gözü Arte'nin pençesi tarafından söküldü. Bu acıyla birlikte maskeli figürün maskesi düştü ve geri çekilmek zorunda kaldı.
"Artık gözünü açmak o kadar kolay değil ha?" Arte dalga geçercesine konuştu, elindeki kana ve et parçalarına bakınca midesi bulandı.
Bu sırada figürün yüzü ortaya çıktı, 10 belki de 11 yaşlarında bir çocuktu! Kesinlikle yaşıtlarından daha büyük bir vücudu vardı fakat yüzü onu ele veriyordu.
Bu sırada çocuğun elinde bir maske daha belirdi ve onu taktı. Etrafı yoğun bir soğuk katladı.
"Karabuz Kılıç Dansı 2. Duruş! Kutup Tutulması!" Maskeli çocuğun attığı savaş narası etrafı doldurdu tüm gücünü kullanıyordu artık.
Arte gördüğü güç karşısında irkildi derin bir nefes aldı ve o da saldırıya geçti vücudunu o kadar zorluyordu ki, ruh denizindeki yıldırım o kadar şiddetli titremeye başlamıştı ki Arte'nin gözlerinden kan akmaya başladı.
İkili tam çarpışacakken karanlık Arte'yi süpürerek yok etti! Bu durumun karşısında maskeli çocuk irkildi ve duraksadı, bu duraksamayı fırsat bilen Arte çocuğun sağ tarafında ortaya çıkarak bacağına bir darbe yaptı, bu darbe son anda yerden çıkan bir buz sütunu tarafından engellendi buna rağmen çocuğun bacağı pençe tarafından yırtıldı.
Arte hızlı bir hamle ile tekrar karanlığa karıştı ve geri çekilip çocuğun etrafında tur atmaya başladı.
Maskeli çocuğun kafası karışıyordu, karşısındaki kişinin nerede olduğunu hissetmekte zorlandığını farketti. Neler oluyordu? Ait olduğu fraksiyonda, Aura kontrolü bakımından kesinlikle iyi bir eğitim görmüştü fakat şu an duyguları karmaşa içindeydi.
Çocuk savaşın ortasında hüsranla düşüncelere dalmışken Arte arkasında belirdi.
"Kopan Fırtına!"
Arte karanlıktan çıktığı an çocuk ona doğru döndü ve kılıç pozisyonunu aldı fakat geç kalmıştı Arte'nin pençeleri çocuğun sağ kolunu yardı ve hareket etmesini sağlayan kaslarını kesti.
"Lanet piç!" Çocuk acı ve sinirle sol elinde tuttuğu kılıcını Arte karanlığa karışamadan salladı.
"Buz Hapsi!"
Çocuğun hamlesi Arte'nin karnını sıyırdı kan sızan karnıyla beraber kendini çalılıklara atıp tekrar karanlığa karıştı, akan kan çok sürmeden donmaya başladı. Arte'nin karnı resmen donuyordu! Vücut ısısı bu kadar hızlı düşmeye devam ederse birkaç dakika içinde hipotermiden ölecekti.
Arte pençelerini birbirine sürtüp çıkan kıvılcımla birlikte çalılıkları tutuşturdu, çalılıklar zaten yanmak istercesine saliseler içinde tutuştu ve alev aldı.
Bu sırada çocuk yüzüğünden çıkardığı bir hapı yuttu sonrasında ise anında yüzünde ki acı ifade ile sağ kolunu kesti, kullanamadığı bir uzuv kendine sadece ağırlık yapacaktı. İçtiği hap sayesinde kestiği yer saliseler içinde kapandı.
Çocuğun gözleri gördüğü şeyler karşısında ölü görürcesine açıldı çalılıklar alev almıştı, bu seviyede bir alev onun buz oluşturmasını tamamen engellemeyecek olsa da durumu aşırı zora sokacaktı.
Çocuk olduğu yerde durup tek elinde tuttuğu kılıcıyla savunma pozisyonuna geçti, etrafı resmen alev cehennemiydi! Buz gibi aurasını sürekli döndürüyor ve ateşin ona ulaşmasını engelliyor olsa da tamamını söndüremiyordu. Üstüne üstlük zaten karanlığa karışan ve sürekli yer değiştiren Arte'nin aurası, tutuşan ateşle beraber daha da kararsızlaştı şu an her yerden saldırı alabilirdi bu onu aşırı tedirgin ediyordu.
Aklından bunlar geçerken önündeki ateş aniden kendisine gelen yumruk tarafından yarıldı, yumruk daha ona ulaşmadan gelen öncü yıldırım görüşünün tamamen beyazlaşmasına sebep oldu.
Şimşek dolu yumruk çocuğun yüzüne çarptı Maskesi parçalandı, alevleri yararak 20 fit arkasındaki ağaca kapaklandı.
Çocuğun çığlık atmaya bile zamanı kalmadan bilinci kapandı.
"Ah!" Acı bir solukla Arte diz çökerek kusmaya başladı, ilk defa bir insanı bu denli yaralamıştı, muhtemelen onu öldürmek zorunda kalacaktı üstüne üstlük kendini o kadar zorlamıştı ki çoğu yeri hasar görmüştü ve kıyafetlerinin büyük çoğunluğu yanmıştı, vücudunun bazı yerlerinde 3. derece yanıklar vardı acı verdiği Arte'nin yüz ifadesinden belliydi.
Seğiren midesiyle ayağa kalktı ve çocuğun baş ucuna gitti, çocuk hâlâ yaşıyordu, onu sırtladı ve savaş yerinden uzaklaşıp dış kesimlere geri döndü.
"Sanırım ustamın tekniğini deneyebilirim.." Arte'nin aklına bir fikir geldi, hazır hâlâ canlıyken ve onu her türlü öldürmek zorundayken bu tekniği deneyebilirdi, fakat bunu yapmadan önce kulübeye geri dönmeyi seçti çünkü kesinlikle bu çocuğu aramaya geleceklerdi.
Arte kulübeye dönerken gün yeni sönüyordu, daha 3 gün boyunca tek başına kalması gerekecekti ve başını ilk günden belaya sokmuştu.
Çocuğun hayat ateşi sönüyordu, onu kendi haline bıraksa bile ölecekti, ustasının ona bıraktığı notları çıkardı ve okumaya başladı. "Acı ve Çare" Ustasının bıraktığı eski gelişim yönteminin adı buydu notların içinde sadece Hazırlık Âlem Kümesi ile ilgili basit bilgiler vardı, Arte merak etmeden edemedi acaba bu tekniğin devamı var mıydı?
Arte notların arasından çeşitli hayvanların Yaşam Meridyeninin yerlerini barındıran bir parşömen parçası buldu biraz inceledikten sonra çocuğa doğru döndü.
İşaret ve orta parmağını birleştirdi, diğer parmaklarını sıktı ve iki parmağıyla çocuğun şah damarına bir vuruş yaptı. Vuruş karşısında çocuk çırpındı fakat meridyen açılmadı, Arte ikinci vuruşunu yaptığında çocuk sanki kriz geçirir gibi çırpınmaya başladı, acı çekiyordu.
Bunu gören Arte hızlı bir şekilde lotus pozisyonuna geçti ve çocuğun boynundan delicesine fışkıran enerjiyi meridyenlerinde toplamaya ve dağıtmaya başladı.
3. Dakikanın sonunda artık çocuğun boğazından akan enerji yavaşlayarak durdu. Arte'nin meridyenleri her an patlayabilirdi, bir süre bekledi ve sonunda vücudundan gelen çatırdamalar ve bağırışları ile birlikte yere uzandı.
"Bunu bir daha yapmak istediğimden emin değilim!" Arte hayatında böyle bir acı çektiğini hatırlamıyordu, neyse ki teknik yarı yarıya başarılı olmuştu ve artık doğuştan gelenler dahil toplam 7 tane meridyeni açıktı. Ne yazık ki enerjiyi Dantianına ulaştıramamıştı bu yüzden meridyenleri zarar görmüştü iyileşmesi birkaç gün bulabilirdi.
Arte kalan zamanında bir yanı hep tetikte olarak meditasyon yaptı ve ustasının geleceği günü bekledi, her gün etrafta ki hareketlilik çoğalıyordu, Arte bunun sebebinin maskeli heriflerin artık ormanı rahatsız etmemesine bağlamıştı.
Artık gittiklerinden emin olduğunda tekrar avlanmaya ve şehri gözetlemeye başladı, Kraliyet Açık Arttırması yaklaştıkça şehre giren arabaların lüksüde artıyordu.
En sonunda açık arttırmanın yapılacağı gün geldi..
Epik Novel © 2017 | Tüm hakları saklıdır..