Yazar: Corasan

004: Giriş 4/4

“Yaşlı General delirdin mi sen? Merkez hat geri çekilirse sivil yerleşimlere giden yol açılık, onları savunmasız bırakmış oluruz. General lütfen emri iptal edin.” Yardımcı General Diana konuştu.

“Yaşlı cadı sadece söylediklerimi yap… General Zack ve Marcus ile birleşin, sivil savunma hattı sizin desteğinizle bir kale haline gelecektir.” Yaşlı General sanki bütün gezegen üstüne çökmüş gibi kasvetli bir edayla konuştu.

“Zack ve Marcus mu? Lavruence’a ne oldu? Yabgu… o 3’ü canavar derecesinde güçlü, Lavruence’a ne olmuş olabilir? Generallerden biri öldü mü?” Diana şaşkınlık ve hüzün karışımıyla sordu.

“Diana lütfen… Sadece gidin, Zack ve Marcus sana açıklar.”

Yaşlı General o kadar bıkkın ve kırılgan bir şekilde konuştu ki, Diana ilk defa korkuyu hissetmişti.

“Emredersiniz General.” Diana sözlerini bitirdikten sonra odayı terk etti ve birlikleri nizamlı bir şekilde geri çekti.

“Ahh! İhtiyar… Keşke böyle olmasaydı.” Ses duvarların, gölgelerin arasından geldi.

“Lavruence, oyunların yeter, çık dışarı… yoksa burayı yok ederim.”

Bu kesin ve sarsılmaz tehdidin boş olmadığını bilen Lavruence gölgelerden çıktı.

“Aah! Eski dostum sakin ol. Bende böyle olsun istemezdim, ama o Dünya Hükümeti bizden ve gücümüzden korkup bizi tasfiye edecekti, eski düzenle işbirliği yapmasaydım bizi tarihten sileceklerdi.” Öfke ve hüzünle konuştu.

“Hain! O sinsi dilini içeride tut, yoksa kafanla birlikte o dilini de kopartırım.” Yabgu derin bir nefes aldı…

“Lavruence! Eski dost, onlar sadece biraz korktu, çok fazla güçlendik, bir süre geri dursak ve güvenlerini tekrar kazanmak için çabalamamız yeterli olurdu…” Yabgu tam devam edecekken…

“İhtiyar hep böyleydin, en kötü zamanlarda bile bir ışık yakalardın. Eski dostum kendim duydum, gözlerimle gördüm tasfiyeyi onayladılar” Hüzünlü bir şekilde konuştu Lavruence.

General Yabgu… “ Lavruence, başka yolu yok mu? Seni… seni öldürmek istemiyorum dostum.” Hüzünle konuştu.

Lavruence hüzünle ve kanlanmış gözlerini yabguya dikti… “Dostum dönüşü yok!” sözlerini bitiridikten sonra ikiz hançerleriyle generale atıldı…

“Ah! Eski dostum!” içinden mırıldandı Yaşlı General ve plazma mızrağı ile hançeri karşıladı.

İkili uzun bir süre devasa toplantı salonunda iki tane vahşi canavarın savaşına benzer bir savaş çıkardılar, görenleri büyüleyen ve korkutan bir savaş dansı sergiliyorlardı.

Toplantı salonunun gölgelerin içinde saklanan Kadim Düzen Yöneticileri şaşkınlık ve korkuyla savaşı izliyordu.

“Bu… BU savaş bizim seviyemizde değil. Biz bunların yanında kılıç tutan küçük çocuklar gibiyiz” Üst düzey yönetici bile bu itirafı hem kendine hem de diğerlerine yaptı.

Saatler boyunca iki ihtiyar canavar savaşlarına devam etti, savaş doruk noktasına ulaşırken üstünlüğü General Yabgu aldı ve Lavruence’ı ayaklarının altına serdi…

“Dostum öldün!” tam bitirici vuruşu yapacakken durdu.

“Hayır! Seni… eski dostumu, kardeşimi öldüremem.” Gözleri kan çanağı toplamış halde ellerini uzattı.

Lavruence eski dostunun elini gözlerindeki hüzün ve yenilmiş ifadeyle tutmak için uzattığında…

“Hayır! Sakın kıpırdamayın yoksa hepi…” öfkeyle kükrerken sözleri yarım kaldı…

General Yabgunun ölümle yüzleşen gözleri kendininkiyle kesişti ve Generalin cansız bedeni kucağına düştü.

“Hayır! Hayır! Hayır!”

“Beni neden dinlemediniz? Korkaklar!! Sizi yok ede…” sözleri daha bitmeden sırtından bir mızrak girmiş göğsünü parçalayarak çıkmıştı.

Üst düzey yönetici… “ Bir çocuk gibi bize kandın! Ahmak! Asla sana güvenmedik ve asla senin emirlerine itaat etmedik.”

      Güven ordusuna ihanet etmiş olan General ihanete uğradı…

“KADER!”

Yaşlı General ölüm onu almadan önce…

“Ah! Eski dostum, çok saf ve çok sadıktın. Aramızdaki en iyimizi alıp bozdular. Benim saf dostum, seni affediyorum.”

Ölümün soğuk perdesi gözlerine indiğinde zifiri karanlığa kendini teslim etti… lakin bir ışık çaktığında gözlerini tekrar açtı…

“Aah! Kutsal ışık şükürler olsun… Oğlum iyi misin?”

Yaşlı general ister istemez sesin geldiği yere baktı,

karşısında uzun boylu sarı, up uzun sarı saçları, mas mavigözleri olan güzeller güzeli bir kadın vardı.

************************

"Uyanış" ile devam edecek.