Çevirmen: AllenWalker Düzenleyen: Asile

Long Yuyin gittikten sonra Nie Li hemen gelişim yapmaya başladı.

Long Yuyin'in gelişim seviyesi bile Beş Kader olmuştu. Eğer hızlıca güçlenmezse çok geride kalacaktı.

Nie Li, On Bin Nehirler ve Dağlar resminin içine girdi.

Etrafta uçan birçok Tanrı Gölü vardı. Yakında hepsi Ruhani Taş üretmeye başlayacaktı.

Nie Li biraz ilerde gelişim yapmakta olan Yu Yan'a bakmaya başladı. Ondan yayılan altın renkli alevler öncesine göre daha da parlaktı. Sanki gökyüzünde altın renkli alev bulutu vardı. Nie Li'nin Yu Yan'ın gelişim seviyesinin ne olduğuna dair hiçbir fikri yoktu. Şu anda gelişim yaptığı için onu rahatsız etmek istemedi.
Jindan ise önceki boyutunun iki katı olmuştu. Yemek yeme ve uyuma rutinine devam ediyordu. On Bin Nehirler ve Dağlar resmi onun için bir ütopya gibiydi.

Nie Li bağdaş kurdu ve gelişim yapmaya başladı. Fakat öncesine kıyasla şu anda saf Ruhani Taş Özü kullanıyordu.

Ruhani Taş Özlerinin içinde bulunan Cennet Enerjisi öncekilerine göre birkaç kat daha saftı.

Ruhani Taş Özünün küçük bir kısmı bin tane Ruhani Taşa eşitti. Sıradan gelişimciler Ruhani Taş Özü kullanmakta çekiniyorlardı fakat Nie Li gibi bir para çuvalı için çok fazla bir önemi yoktu.

Şu anda Nie Li'nin kader ruhları stabil değildi. Bundan dolayı kısa zaman içerisinde dış dünyaya çıkmamaya karar vermişti. Açıkçası şu anda gelişim yapması ve güçlenmesi lazımdı.

Zaman hızlıca akıp geçti. Beş gün sonra Nie Li çok fazla Ruhani Taş Özü kullanarak Dört Kader gücüne ulaşmıştı. Kader Ruhunu oluşturmuştu. Bu kader ruhunun rengi ise siyahtı!

Kırmızı, mavi, sarı ve siyah. Beşinci kader ruhu hangi renkte olacaktı acaba?

Nie Li biraz şaşkındı.

Dört Kader olduktan sonra durmak yerine gelişim yapmaya devam etti.

Bu sıralarda Gu Bei ve Lu Piao Şeytan Birliğine liderlik ederek bir tane Tanrı Gölü elde etmişlerdi. Bu birlik kurulduktan sonra ilk elde ettikleri Tanrı Gölüydü. Her ne kadar Düşük Kalite bir Tanrı Gölü olsa da başlangıç olarak oldukça iyiydi.

Bu Tanrı Gölü sayesinde daha fazla uzmanı birliğe alabileceklerdi. Sonuçta verdikleri maaşlar diğer birliklere göre birkaç kat daha iyiydi.

Tanrı Gölünde gelişim yaparlarken adamlarından birisi koşarak yanlarına geldi.

"Efendi Bei, Antik Yeşim Birliği diye bir birlik bize katılmak istiyor." dedi.

"Antik Yeşim Birliği mi? Onlar nereli?" dedi Lu Piao kaşlarını çatmış bir şekilde Gu Bei'ye bakarak. Dış Dünya’ya geldikten sonra Lu Piao öncesine göre daha bir ihtiyatlı davranmaya başlamıştı.

"Onlar küçük bir birlikler. Toplamda altmış tane adamları ya var ya yok. Hepsinin gelişimi Göksel Kader Aleminde." dedi Gu Bei ve devam etti "Fakat onların herhangi bir birlikle ilişkisi yok." dedi. Gu Bei dış dünyaya geldiği zaman buradaki tüm küçük ve büyük birlikler hakkında bilgi edinmişti. Gu Bei'nin çok iyi bir hafızası vardı. Dış dünyada herhangi bir isim yapmış birliği Gu Bei anında bilirdi.

"Onlara neden bize katılmak istediklerini sordun mu?" dedi Gu Bei.

"Dış dünyanın kendileri için çok zorlu olduğunu söylediler. Bizden önce başka ana birliklerle iletişime geçmişler fakat kimse onları takmamış. Efendi Bei'nin bir birlik kurduğunu duydukları zaman hızlıca sizinle iletişime geçmeye çalışmışlar."

Normal koşullar altında ana birlikler onları kabul etmezdi. Güçleri sıradandı. Sonuçta önemli olan sayı değil kaliteydi. Uzman sayısı arttıkça harcanması gerek Ruhani Taş miktarı da artacaktı. Bundan dolayı ana birlikler bu tür küçük birlikleri almaya çok sıcak bakmıyorlardı.

"Onları kabul edecek miyiz?" diye sordu Lu Piao. İlk defa bir birlik onlara katılmak istemişti.

"Elbette. Sonuçta Nie Li para çuvalı. Onların ihtiyacını karşılayabilecek gücümüz var." dedi Gu Bei gülerek ve devam etti "Diğer birliklerin serveti sınırlı olduğu için bu tür birlikleri kabul etmiyor. Ama bizim böyle bir sorunumuz yok. Sonuçta Nie Li ne kadar adam toplarsanız o kadar iyi dedi."

Kısa bir süre sonra Antik Yeşim Birliğinin üyeleri Lu Piao ve Gu Bei'nin yanına geldi.

"Efendi Bei, benim adım Heng Yan." dedi Antik Yeşim Birliğinin lideri. Yirmili yaşarındaydı ve herhangi bir güçlü aileye sahip değildi. Buna rağmen Gu Bei ve Lu Piao'nun önünde dururken ne çok yavşaktı ne de çok saldırgandı.

"Eğer Şeytan Birliğimize katılırsanız bizim kurallarımıza uyacaksınız. Kabul ediyor musun?" dedi Gu Bei ciddi bir şekilde.

Heng Yan hızlıca eğildi ve "Anladım." dedi.

Şeytan Birliğine katılmak isteyen her kişi bir sözleşme imzalamak zorundaydı. Bir de Gu Bei'nin arkasının sağlam olmasından dolayı kimse bu sözleşmeyi çiğnemeye cesaret edemezdi. Sonuçta Gu Bei, Gu Klanı’nın birinci sıradan halefiydi.

"İyi. O zaman imzalayın." dedi Gu Bei hafifçe gülümseyerek.

Heng Yan, Gu Bei'ye baktı ve "Efendi Bei, şu anda kontrolümüzde olan Düşük Kalite bir Tanrı Gölü var. Neredeyse kurumuş bir göl. Birkaç adamım gölü koruyor. Tanrı Gölünü istiyor musunuz?" dedi.

Gu Bei dürüstçe "Doğal olarak! Şeytan Birliğine katıldınız artık. Size Tanrı Gölünü toplamada yardım etmesi için adam vereceğim. Birlikteki herkese eşit olarak davranılır." dedi.

Gu Bei'nin sözlerini duyan Heng Yan ve adamlarının gözleri genişlemişti. Duydukları kadarıyla Şeytan Birliğinin bir ayda verdiği Ruhani Taş miktarı onların bir yılda elde ettikleri Ruhani Taş miktarına eşitti. Nasıl buna istekli olmazlardı ki?

Çok hızlı bir şekilde Heng Yan ve adamları Antik Yeşim Birliğini dağıtmışlardı. Herkes sözleşmeyi imzaladıktan sonra resmi olarak Şeytan Birliğinin adamı olmuşlardı.

Heng Yan kurumak üzere olan bir Tanrı Gölü karşılığında Şeytan Birliğinden çok fazla kazanç sağlamıştı. Bu onlar için oldukça karlı bir iş olmuştu. Bu durum Nie Li içinde oldukça karlıydı. Tanrı Gölü karşılığında her ay Heng Yan ve adamlarına az miktar Ruhani Taş verecekti.

Antik Yeşim Birliğinin dağılması ve onların Şeytan Birliğine katılması hızlıca enstitüde yayılmıştı.
Diğer küçük gruplarda kendi aralarında tartışmaya başlamışlardı. Bir Tanrı Gölünü korumak oldukça zordu ve karşılığında ise yılda on beş yirmi Ruhani Taş elde ediyorlardı. Fakat onlar Şeytan Birliğine katılırlarsa yıllık elde ettiği Ruhani Taşları aylık elde edeceklerdi.

Birkaç küçük birliğin patronu bu düşünceye pek olumlu bakmıyordu. Fakat adamlarının oldukça istekli olduğunu görünce onların başka çaresi kalmamıştı. Onlarda birliklerini dağıtıp Şeytan Birliğine katılmışlardı.

Bir atlık bir süre içerisinde onlarca birlik dağılmıştı ve Şeytan Birliğine girmişti. Birlik hiç durmadan adam sayısını arttırmaya devam ediyordu. Kabul ettikleri adamların yanında onlarca Tanrı Gölüne de sahip oluyorlardı. Fakat Nie Li bu Tanrı Göllerinin Tanrı Kökünü hiç beklemeden almıştı.

Şeytan Birliğinin şu anki üye sayısı yaklaşık olarak üç bin civarıydı. Fakat bu adamların hepsi güçlü değildi. Aralarında bir kaç düzine Göksel Yıldız Alemi uzmanı vardı. Fakat Şeytan Birliği sadece birkaç ay önce kurulmuştu. Bu kadar adamı olması bile oldukça şaşırtıcıydı.

Ana birliklerin hepsi bu durum karşısında şok olmuşlardı. Şeytan Birliği bu kadar fazla Ruhani Taşı nereden buluyordu acaba? Eğer onlar değil de başka bir birlik bu kadar fazla maaş verse çoktan parasız kalıp birliği dağıtmıştı.

Fakat onların bilmediği şey ise Nie Li'nin tüm bu adamları beslemesine rağmen sahip olduğu Ruhani Taş miktarı durmadan artmaya devam ediyordu.