Bölüm 264: Ruhani Kök

avatar
9266 9

Tales of Demons & Gods - Bölüm 264: Ruhani Kök


Çevirmen: AllenWalker  Düzenleyen: Asile

 

 

Xiao Yu ters bir şekilde Hua Ling'e baktı ve "Hua Ling ne zamandan beridir  seninle bu kadar yakınlaştım?" diye sordu.

 

"Genç Efendi Xiao, Eğer böyle davranırsan insanların sana soğuk demesine sinirlenmemen lazım." dedi Hua Ling ve devam etti "İkimizin de babası İlahi Tüyler Tarikatı’nın uygulayıcısıdır. Beni gördüğün zaman bir düşmanını görmüş gibi bakmana gerek var mı gerçekten?" dedi.

 

Konuşmasını bitirdiği zaman bakışlarını Xiao Yu'dan Nie Li ve diğerlerine doğru çevirdi ve gülümsemeye devam ederek "Minik Dünya yetenek bulma konusunda sıkıntı çekiyor gibi duruyor. Sadece bu üçü mü buraya katılmaya hak kazandı? Onların gelişim seviyesi hiçte hayretlere düşürecek bir seviyede değil. Görünüşe göre sizin Minik Dünyanız ile bizim Küçük Cennet Bölgemiz arasında büyük bir fark var." dedi.

Allen: Bu tiplerin hastasıyım yav.

 

Hua Ling'in konuşması laf sokmadan başka bir şey değildi. Nie Li ve diğer ikisine bakarken gözlerinde küçümseyici bir bakış vardı.

 

Hua Ling'in arkasında yirmiden fazla genç bekliyordu. Bu gençlerin hepsi Göksel Kader Alemine girmek üzere olan Yarı Tanrı Seviyesindeki uzmanlardı. Niyetleri Nie Li, Lu Piao ve Guan Yi'yi kışkırtmak gibi duruyordu. Xiao Yu ve Hua Ling'in aralarında bir düşmanlık olduğu her hallerinden belliydi.  Bu yirmi genç gelecekte Hua Ling'in koruması altına gireceklerini bildikleri için onu yanından ayrılmıyorlardı.

 

Nie Li, Xiao Yu'ya baktı ve "Kim bu Hua Ling?" dedi.

 

"Onun babası babamla aynı konumda. İkisi de İlahi Tüyler Tarikatı’nın Dış Bölge sorumluları ve ikisi de Şef Uygulayıcı olmak için birbiriyle yarışıyorlar. Onları fazla kafanıza takmayın, bu enstitüde size zarar veremezler." dedi.

 

Nie Li bu ikisinin arasında neler olup bittiğini sonunda anlamıştı. Hua Ling'in Xiao Yu'ya laf atmasına şaşırmamak lazımdı. Bu tür sürtüşmeler Nie Li'nin ilgisini çekmiyordu.

 

Hua Ling'in soğuk bakışları Nie Li'nin üstünde kilitlenmişti. Her ne kadar Nie Li ve Xiao Yu'nun ne hakkında konuştuklarını bilmese de iyi şeyler konuşmadıklarından emindi.

 

"Ruhani Kök testi yakında başlayacak. Minik Dünya’ndan getirdiğin bu dahilerin seviyelerini çok merak ediyorum." dedi Hua Ling küçümseyici bir şekilde. "Genç Efendi Xiao, Yedinci Seviye Cennet Ruhani Kökü’ne sahip olduğundan dolayı yanında getirdiği bu gençlerinde senden daha kötü olmaması lazım değil mi?" dedi.

 

"Bu seni zerre ilgilendirmez!" dedi Xiao Yu. Görünüşe göre Hua Ling, Xiao Yu'dan çok fazla nefret ediyordu.

 

Xiao Yu'nun kendisini terslemesinden sonra Hua Ling daha fazla meseleyi uzatmak istemedi ve arkasını dönüp uzaklaşmaya başladı. Xiao Yu Yedinci Seviye Cennet Ruhani Kökü’ne sahipse ne olmuş yani? Hala Kader Ruhunu oluşturmayı başaramadı.

 

Hua Ling şu anda Üç Kader Göksel Kader Aleminde olsa da ve Xiao Yu hala kader ruhu oluşturmayı başaramasa da içinden Xiao Yu'nun güçlü bir rakip olduğunu düşünüyordu.

 

İlk olarak Yedinci Seviye Cennet Ruhani Kökü efsanevi bir varlık olarak görülüyordu. Gökyüzü Ruhu Enstitüsü’nde Yedinci Seviye Cennet Ruhani Kökü’ne sahip öğrenci sayısı yüzü geçmezdi. Fakat bu yüz öğrencinin gelişim seviyesi insanları hayrete düşürecek bir seviyeye ulaşmıştı. Yedinci Seviye Cennet Ruhani Kökü’ne sahip gelişimcileri gelişim hızı sıradan insanların hayal edemeyecekleri bir seviyedeydi. Fakat tüm bunlara rağmen Xiao Yu hala kader ruhunu oluşturmayı başaramamıştı.

 

Cennet Ruhani Kökü’nün gücü Hua Ling'i rahatsız eden bir şeydi. Onun sahip olduğu Ruhani Kök sadece Yedinci Seviye Dünya Ruhani Kökü’ydü. Yeteneği her ne kadar iyi olsa da dahilerin dahisi olarak anılmaya yetmiyordu.

 

Teste giren öğrenci adayı sayısı zaman geçtikçe artmaya devam ediyordu.

 

"Dokuzuncu Seviye İnsan Ruhani Kökü, Güney Bölgesi’ne gönderin."

 

"Yedinci Seviye İnsan Ruhani Kökü, Güney Bölgesi’ne gönderin."

 

Teste katılanlar arasında Dünya Ruhani Köküne sahip öğrenci sayısı öğretmenleri tatmin etmemişti. Sınavdan sorumlu öğretmenler duygusuz bir şekilde teste girmek isteyen katılımcılara duygusuz bir ifadeyle bakmaya başladılar. Son zamanlarda enstitüye girmek isteyen dahi sayısında azalma vardı. Bunun sebebi İlahi Tüyler Tarikatı’nın öncelere göre düşüşte olmasıydı. Seçme şansına sahip olacak kadar iyi bir yeteneğe sahip öğrenciler başka tarikatları seçiyorlardı.

 

Testi yöneten öğretmenlerin lideri mavi cüppe giymiş orta yaşlı bir adamdı. O ve hemen yanında duran iki öğretmen daha test sonuçlarını raporluyorlardı.

 

"Altıncı Seviye Dünya Ruhani Kökü, fena değil Batı Bölgesi’ne gönderin."

 

Hua Ling teste katılmak için bekleyen binlerce katılımcıyı gördüğü zaman kaşlarını çattı. Bu kadar kişi arasından kendisinin sırası ne zaman gelecekti acaba?

 

Mavi cüppeli öğretmenin yanına gitti ve gülümseyerek "Uygulayıcı Gu, görüşmeyeli uzun zaman oldu." dedi.

 

Hua Ling'i gördükten sonra mavi cüppeli öğretmenin yüz ifadesi biraz yumuşadı ve "Genç Efendi Hua Ling, neden buradasınız?" dedi.

 

"Açıkçası, Küçük Cennet Bölge’mden teste katılması için bir kaç kişi getirmiştim. Umarım Uygulayıcı Gu bize yardımcı olabilir." dedi Hua Ling ve sağ eliyle öğretmene bir şey uzattı.

 

Öğretmen, Hua Ling'in verdiği nesneyi kontrol ettikten sonra hızlı bir şekilde aldı. Daha sonra "Çok naziksiniz. Genç Efendi Hua Ling gerçekten çok kibar birisisiniz." dedi.

 

Bu adam sadece dış ilişkilerle uğraşan bir uygulayıcıydı. Hua Ling'in babasına kıyasla bu adam bir hiçti. Hua Ling ona oldukça nazik davrandığından dolayı öğretmen ona neden kıyak geçmeyecekti ki?

 

"Madem teste katılması için yanınızda adam getirdiniz, o zaman sizi bekletmenin bir gereği yok. İlk olarak sizin adamlarınızı alalım teste." dedi Uygulayıcı Gu. "Küçük Cennet Bölgeniz yetenekli dahilerle kutsanmış bir bölgedir. Bundan dolayı yanınızda getirdiğiniz adamlar olağanüstü yeteneklere sahip gençler olmalı." dedi.

 

"İltifatınız için teşekkürler, Uygulayıcı Gu." dedi Hua Ling gülerek. Daha sonra adamlarına döndü ve "Buraya gelin!" dedi.

 

Küçük Cennet Bölgesi’nin dahileri Hua Ling'e doğru yürümeye başladı.

 

Bu olanları görünce, sırada bekleyen adaylar yüzlerini ekşitmişlerdi. Binlerce aday bu teste girebilmek için uzun zamandır beklemekteydi. Fakat Hua Ling ve adamları kendilerinden sonra gelmelerine rağmen kendilerinden daha önce teste gireceklerdi.

 

"Bunlarda kim?"

 

"Sözlerine dikkat et! Sıkıntı çıkartmamaya çalış. Hua Ling, Gökyüzü Ruhu Enstitüsü’nün bir Dış Saha Uygulayıcısının oğlu."

 

Sıradaki adaylar bunları duydukları zaman herhangi bir şey demeden beklemeye devam ettiler. Sonuçta sırada bekleyen adaylar Dış Saha Uygulayıcısının yanında herhangi bir şey ifade etmiyorlardı. Sıra meselesinden dolayı üst rütbedeki insanları kızdırmak istememişlerdi.

 

Fakat Xiao Yu, Hua Ling ve öğretmenin yanına gitti ve ciddi bir ses tonuyla "Uygulayıcı Gu, hak yemiyor musunuz? Biz buraya Hua Ling'den daha önce geldik fakat o bizden daha önce teste girecek. Korkarım ki bu olay enstitüde yayılırsa sizin için hiçte iyi olmaz." dedi.

 

Mavi cüppeli öğretmen Xiao Yu'ya garip bir şekilde baktı. Eğer sıradan bir aday bunları deseydi onu yerin dibine sokardı. Sonuçta testten sorumlu baş öğretmen kendisiydi. Fakat Xiao Yu'nun da babası Hua Ling'in babası gibi bir Dış Saha Uygulayıcısıydı. Bu iki kişi Uygulayıcı Gu'nun sinirlendirebileceği kişiler değildi. Bundan dolayı Xiao Yu, onun haksızlık yaptığını yayarsa bunun sonucunda ceza alabilirdi.

 

"Genç Efendi Xiao Yu, yanlış anladınız. Genç Efendi Hua Ling daha önceden gelip buraya sıra almıştı. Sırası yaklaştığı zamanda doğal olarak buraya geldi. Bu konuda herhangi bir haksızlık yapılmamıştır." dedi. Uygulayıcı Gu zeki bir adamdı. Kendisinin bu kadar kolay bir şekilde tehdit edilmesine izin vermezdi.

 

Xiao Yu diyecek bir şey bulamamıştı. Uygulayıcı Gu'nun yalan söylediğini bilse de yapabileceği hiçbir şey yoktu.

 

"Genç Efendi Xiao, sana söylemeyi unuttum. Senin içinde sıra almıştım. Eğer teste girmek istiyorsanız bizden önce girebilirsiniz." dedi Hua Ling gülümseyerek.

 

Uygulayıcı Gu, Hua Ling'e minnettar bir ifadeyle baktı. Her ikisinin de babaları bir uygulayıcı olmasına rağmen Xiao Yu'ya kıyasla Hua Ling nasıl davranacağını iyi biliyordu.

 

"Gerek yok. Sıramızın gelmesine az kaldı zaten." dedi Xiao Yu sert bir şekilde. Hua Ling'in önüne geçerse kendisinin Hua Ling'den bir farkı kalır mıydı?

 

"Oh! Demek sıranızın gelmesine az kaldı. Madem öyle, Uygulayıcı Gu bizi, Xiao Yu'nun grubu ile aynı anda teste tabi tutar mısınız? Böylece ben ve Genç Efendi Xiao daha fazla sohbet edebiliriz." dedi. Hua Ling.

 

"Madem Genç Efendi Hua Ling'in niyeti bu yönde, o zaman biraz daha beklemenizi rica edeceğim. Önünüzdeki öğrencilerin testlerinin bitmesine az kaldı." dedi. Xiao Yu ve Hua Ling'in babalarının aralarında bir sıkıntı olduğunu önceden duymuştu. Görünüşe göre şimdi de çocukları birbirleriyle yarışmak istiyorlardı. Bu olayla hiçbir bağlantısının olmamasından dolayı Uygulayıcı Gu, şovun tadını çıkarmak istiyordu.

 

Xiao Yu kaşlarını çatmıştı, Hua Ling'in hareketi hiç hoşuna gitmemişti.

 

Hua Ling, Nie Li'ye baktı ve "Minik Dünya’ndan getirdiğin dahilerin Ruhani Köklerinin derecesini çok merek ediyorum. Genç Efendi Xiao Yu, Yedinci Seviye Cennet Ruhani Kökü’ne sahip olduğundan dolayı yanında getirdiği dahilerin ondan aşağı kalır yanları olmamalı değil mi?" dedi.

 

Xiao Yu, Nie Li ve diğer ikisin yeteneklerinin hangi seviyede olduğunu bilmiyordu.

 

Önlerindeki öğrenciler arasında bir kaç tane Dünya Ruhani Kökü’ne sahip gelişimci vardı. Aralarından bir tanesi de Üçüncü Seviye Cennet Ruhani Kökü’ne sahipti.

 

"Cennet Ruhani Köküne sahip birisi!!"

 

Aday öğrenciler bu gence kıskanç ifadelerle bakmaya başlamışlardı.

 

Cennet Ruhani Kökü’ne sahip olduğunu öğrendiği zaman kendisi de çok şaşırmıştı. Normalde buraya genç efendisinin arkasından gelmişti, bu teste efendisi istediği için girmişti. Ruhani Kökünün, Cennet Ruhani Kökü çıkacağını hiç beklemiyordu.






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44344 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr