Taming Master - Bölüm 24: İlk Evrim (4)

---

 

Çeviren:Devilsparadise

Düzenleyen:Cqnn

 

Kailan'da yemek süreci ne kadar gerçekçiyse, yemekten aldığın lezzet de inanılmaz bir şekilde gerçekçiydi. Ian'ın yemeği tatmak istediğini söylemesi boşuna değildi. Sürekli yediği arpa ekmeği onun için midesini dolu tutan tatsız tuzsuz bir şeydi. 

 

İkisi havadan sudan konuşarak yakınlaştılar ve kısa sürede Lapirre'in bulunduğu yere geldiler. 

 

İkili hemen görevi aldı. 

 

"Bir takım arkadaşı bulup geri gelmişsin.Bence iki kişi yeterli değil...ama Ian'ın yeteneklerini iyi  bildiğim için, size inanıyorum artık gerisi sizde. Öncü takım az önce yola çıktı ama hızlı hareket ederseniz yetişebilirsiniz. Gidin ve onlara yardım edin." 

Ring- 

 

 

Saumur Kanyonu Kamp Alanı Baskını  

 

Lucain kasabasının kanun tanımaz lideri Lapierre sizden öncü kuvvetleri takip etmenizi ve onlara destek olmanızı istiyor. 

 

Görev Zorluk Seviyesi:E  Görev Şartı:2+ kişilik bir takım 

 

Görevi kabul edecek misiniz? 

 

 

Biraz geciktikleri için öncü kuvvetler önden yola çıkmış ve görevin içeriği değişmişti ama ödül değişmemişti. 

 

"Çok şükür!" 

 

Ian içinin rahatlamasıyla derin bir nefes aldı ve yanında duran Harin'e sordu. 

 

"Harin,görevi aldığına emin misin?"  

 

"Evet,kontrol ettim."  

 

"O zaman gidelim mi?"  

 

Bu sözlerle birlikte Ian bir yere doğru el hareketi yaptı. Ardından kalenin çevresinde gezinen Ly, ışık hızıyla yanlarına geldi. 

 

Lucain Kasabası sınırda küçük bir kasaydı, yani fazla insan yoktu ancak Ly çok dikkat çekiyordu. Yine de Ian, Orta Seviye Pratik yeteneğini boşta bırakmak istemedi ve en etkili metodu uyguladı. 

 

Grr- Grr- 

 

Yapılı hayvanı gören Harin şaşkınlık içinde geri adım attı.  

 

"Ah!"  

 

"Sorun yok, o bir canavar değil, benim Evcil Hayvan'ım."  

 

Ancak Ian bunu söylediğinde Harin daha da şaşırdı.  

 

"Ha? Evcil Hayvan mı?" 

 

"Evet, sorun ne..?" 

 

Biraz daha düşünseydi Harin'in şaşkınlığının nedenini anlayabilirdi ama soruyu hiç düşünmeden yöneltmişti. 

 

"Evcil Hayvanı'nı nasıl geliştirdiğine bakılırsa, Çağırıcı gibi görünüyorsun... ama Yeni Sınıflar açılalı henüz birkaç gün olmuşken nasıl oluyor da Kamp Alanı Görevini yapabiliyorsun?' 

 

Ian köşeye sıkışmıştı. Sadece 25 seviyeydi ve eğer doğruyu söyleseydi kimse onunla takım olmak istemezdi. 

 

"Çağırıcılık Büyüsü aldığımı mı söylesem? Ama yalan söylersem de Carwin beni enseler...' 

 

Bir süre düşünen Ian, birlik üyelerine söylediğinin aynısını söyledi. Azıcık(?) abartılmış bir bahaneydi. 

 

"Şey, biraz şanslıydım da. Bu Kurt sanki biraz hileli gibi... Çok hızlı seviye atlayabiliyor ve Goblinleri kolaylıkla yakalayabildiğini fark ettim.' 

 

Bahanesinin çok baştan savma olduğunu biliyordu ama pek önemi yoktu. 

 

Bir bahaneden ziyade soruyu geçiştirmek için söylenen sözler olduğu barizdi. Ancak Harin hemen ikna olmuştu, bu Ian'ı biraz şaşırttı. 

 

"Anlıyorum. Biraz kıskandım açıkçası.45 seviyeyim ama ne zaman bir Goblin ile karşılaşsam köşe bucak kaçıyorum.' 

 

Durup dinlenmeden avlandığı zaman bile terlememişti, ama şu an ter damlalarının süzüldüğünü hissetti. 

 

"Yok daha neler...bu kız...Neden gerçekten inanıyormuş gibi görünüyor..? Yoksa kendini inanmaya mı zorluyor?" 

 

Bir de, her ne kadar üretici sınıfta kendini geliştirmeye odaklansan da 45 seviyede olmasına rağmen bir Goblin Gözcüsü bile avlayamaması merak uyandırıcıydı. 

 

Ian kendini zorlayarak güldü. 

 

"Belki de karakterini üretim yeteneğin üzerinden geliştirdiğin içindir, haha... Aşçılık için daha çok alan olmalı  muhakkak ama oyun çıkalı çok uzun olmadı ya, ondandır.' 

 

"Böyle düşündüğün için teşekkürler. Benim için yemek yapmak savaşmaktan daha eğlenceli olduğu için sıkıntı yok." 

 

Harin aşçılık hakkında olumlu konuştuğu için Ian'a minnettardı. 

 

O sırada, Ly yavaşça Harin'in yanına yaklaştı. 

 

"Vaoov bu Kurt gerçekten çok havalı. Sanırım ilk kez bu tür bir Kurt görüyorum.' 

 

Harin'in iltifatlarıyla Ian kendini iyi hissetti. 

 

"Büyük ihtimalle sunucuda ondan başka bir tane daha yoktur." 

 

Ly Harin'i sevmiş olacak ki hâlâ yanında duruyordu. 

 

Grr- Grr- 

 

"Bir adı var mı?"  

 

Ian başını sallayarak onayladı. 

 

"Evet.Kısaca 'Ly' diyebilirsin."  

 

"Ah-ha! İsmi gerçekten çok şirin. Selam, Ly?"  

 

Harin'in gülen yüzü, Ian'ı da güldürdü. 

 

"Ona biraz et vermem mümkün mü?" 

 

"Tabi, zaten Ly muhtemelen tüm etleri seviyor." 

 

Harin sandığından bir şey çıkardı. Çıkardığı şeyi görünce, Ian'ın gözleri fal taşı gibi açıldı. 

 

"Oha, o pişmiş hatta üzerine sos gezdirilmiş biftek değil mi?" 

 

Envanterinden çıkardığı şey, gül yapraklarından ve diğer her şeyden çok daha fazlasıydı, kokusu da şaka değildi. 

 

Gulp- 

 

Ağzı sulandı. 

 

Aniden, arpa ekmeğini 1 saat önce yediğini hatırladı. 

 

'Yine de, Ly'a verdiği yemekten bana vermesini de isteyemem ki...' 

 

Harin önüne atar atmaz, Ly eti tek lokmada yedi bitirdi. 

 

Ve Ian'ın beklemediği bir sistem mesajı belirdi. 

 

Evcil Hayvan Ly 'Tütsülenmiş Et' yedi.20 dakikalığına, Sağlığı +200  yükseldi. 

 

"Nasıl yani?" 

 

Ian afallayınca Harin sordu. 

 

"Ian, sorun ne?" 

 

"Ly'ın istatistikleri yükseldi. Yemek yüzünden mi yoksa?" 

 

Harin kafasını sallayarak cevap verdi. 

 

"Aynen öyle.Aşçılık yeteneğim yüksek seviye olduğundan beri yemeğin derecesine göre bir süreliğine büyülü bir yetenek aktif olur." 

 

Ly'ın şu anki toplam Sağlığı 1400'den biraz daha azdı. +200 Sağlık puanın savaşta büyük faydası dokunurdu. 

 

'Eğer Harin ile aramı iyi tutarsam, çeşitli konularda yardımcı olabilir.' 

 

Ian Kailan'da gereksiz hiçbir sınıfın olmadığını, üretici sınıfların aşağılandığı için yaygın olmadıklarını ve bunun potansiyelleri keşfedilmeden önceki kısa bir süreç olduğunu düşündü. 

 

Harin'i bir bagaj* gibi düşünen Ian fikrini biraz değiştirdi.  

 

(Ç.N:Kendini geliştirme uğruna kullandığı bir araç) 

 

Diğer taraftan da,Ly etin damağında kalan lezzetinin tadını çıkarırken, o dudaklarını yalamayı sürdürüyordu. Kısa süre sonra, Harin'e  yaklaştı ve hayvanın  başını okşadı. 

 

'Lezetli miydi?' 

 

Ian kendi de farkında olmadan Ly'a etin tadını sormuştu. 

 

'Pu-'* 

 

(Ç.N:Birinin kendini gülmemek için zor tutarken çıkardığı ses) 

 

"Benim için de bir tane var..." 

 

"Şimdilik yok." 

 

"Derken..." 

 

Harin gülümseyerek konuştu. 

 

'Ian sana görevden sonra çok daha lezzetli bir şey hazırlayacağım, kıskanma hemen.' 

 

Ian'ın yüzünde her zamankinden daha ciddi bir ifade vardı.  

 

"Söz veriyorum..." 

 

/// (EN: Bu seride editörlük bir şey yok la çevirmen zaten editlenmiş gibi yolluyo. Ben sadece okuyom ????.)