Cilt 11: Bölüm 12-2

avatar
2511 8

Terror Infinite - Cilt 11: Bölüm 12-2


 

Çevirmen: RmLover  Editör: Thomas Shelby

 

Zheng'in burnu biraz tıkalı gibiydi. Kampa buraya gelen herkes gibi gelmişti. Gerçek dünyadaki umudunu kaybetmişti. Ama WangXia farklıydı. Duygularını düşündüğü gibi dile getiren saf bir kalbi vardı; hala bozulmamıştı.

 

Birçok insan vardı ama çoğu, henüz bir şey başaramamıştı. Sanki yaşadıkları şeyler güzel bir ölüme hazırlıktı. Gerçekten hayatı yaşayan insanlar, bir inanca bir hayale ya da daima peşinde koştukları bir şeye bağlı yaşayanlardı. Çocukken var olan şeyler büyüdükçe ve hayatın acımasızlığıyla karşılaşıldıkça yok olurdu. Bu dünyaya girene kadar Zheng, böyle bir insandı. Şu anki en büyük amacı, dostlarını canlandırmak ve onlarla beraber hayatta kalmak.

 

WangXia gibi insanlar saygıyı hak ediyordu. Zheng ona farklı bir gözle bakıyordu ancak Xuan ona her zamanki gibi ilgisizdi.

 

Kampa gözlerini açtı ve yattığı yerden kalktı. Xuan ve Zheng'in yanında durduğunu fark ettiğinde kahkaha attı. ''Yaratıklar filmini geçtik mi? Haha, hala hayatta olduğum için şanslıyım! Ortağımın benim için geldiğini gördüm. Yaşayacağımı hiç düşünmemiştim.'' Gülerken gözyaşlarını tutamamıştı. Ancak Zheng, bunların mutluluk gözyaşları olmadığını biliyordu.

 

WangXia da gözlerini açtı ve ayağa fırladı. Sağ elini hemen beline götürdü ancak Zheng ve Xuan'ı görünce şok oldu. Xuan'ı selamladı ve konuştu: ''Efendim! Teğmen WangXia bir sonraki hareket için beklenen bölgeye ulaştı.''

 

Xuan geri selamladı. ''Biraz dinlen. Burası ne askeriye ne de gerçek dünya. Geri gönderdiğim mesajda bahsettim. Buraya giren insanlar pozisyonlarından geçici olarak kurtulmuş olacak. En büyük amacın hayatta kalmak. Şu anda Çin takımının bir üyesisin.''

 

WangXiao bir anlığına duraksadı. Xuan'ın elini geriye çektiğini görünce WangXia da aynı şeyi yaptı. Etrafa baktı, özellikle üstteki ışık küresine gözü takıldı.

 

Kampa, WangXia'ya baktı ve sonra kendisini gösterdi. Platformda onlardan başka bulunan tek kişi, Lori'ydi. ''Jie nerede? Kim bu teğmen? Takımda mı?''

 

Zheng acı bir gülümseme sergileyerek konuştu: ''İşler biraz karışık. Gidip bir duş al ve üzerini değiştir. Sonra konuşuruz. Platformun köşesindeki odaları görüyor musun? Oraya git ve sonra mobilyalar ve dekorasyon dahil olmak üzere bir oda tasarımı hayal et. Sonra kapıyı aç. Burası senin odan olacak. Ah, Xuan, sende. Bu çöl elbiseleri çok hoş görünüyor.''

 

Asıl kıyafetleri savaş esnasında yırtık pırtık olmuştu. Bu yüzden Kahire'de kara çöl elbiseleri almak zorunda kaldılar. Bu kıyafetler ise Asyalılar için pek uygun değildi. Xuan itiraz etmedi ve odaya yürüdü.

 

Herkes gittikten sonra Zheng, Lori'nin yanına doğru yürüdü. Lori'nin uyanık olması lazımdı çünkü yüksek sesle konuşuyorlardı. Zheng, Lori'nin  yatış şeklini biraz değiştirdiğini fark etti.

 

''Burada ne için yatıyorsun? Bana kızgın mısın? Zheng yanına oturdu. Bir sigara yaktı ve sigarasından duman aldı."

 

Lori, birden arkasını döndü ve onu kolundan ısırdı. Zheng bundan kaçabilirdi ancak Lori'nin yaralanabileceğinden korktu.

 

Acı bir şekilde gülümsedi ve konuştu: ''Benimle gelmene izin vermediğim için mi sinirlisin? Bazı zorluklarım vardı. Bana inanman lazım. Gerçek dünyaya geri dönebilmemiz için savaştım. Burada yaşayan kızları hatırladın mı? Onların eşlerini canlandırmak zorundayım. Bu yüzden bana böyle davranma.''

 

Lori, çenesini okşadı ve cevap verdi:  ''Sen beni yanında götürmek istesen bile ben gelmeyi reddedecektim. Yaratıklar filminde büyük bir yük olduğumu biliyorum. Sadece senin sözünü tutup tutmayacağını görmek istedim. Seni pislik! Cildin kauçuk gibi sert olmasa her tarafını ısırırdım. Yalancı!''

 

Zheng güldü: Lori'yi aldı ve odasına doğru yöneldi. Lori dahil olmak üzere Çin takımı değişiyordu. Takımın daha da güçlü olmasını ve üyelerin birbirine sıkı sıkı bağlanabileceğini umuyordu.

 

''Şu anki durum bu. Sizler birkaç film önce öldünüz. Aslında Şeytan Takımı'na karşı hayatta kalan tek kişi bendim. Bu yüzden takım arkadaşlarımızı canlandırmak ve en güçlü takım haline gelmek zorundayız!''

 

Zheng'in odasının içinde, dört kişiden hiçbiri yiyebilecekleri bir şey bulamadı. Neyse ki Lori bir iki şey biliyordu. Zheng onlara neler olduğundan bahsetti. En çok üzerinde durduğu nokta, her bir insanın tek bir kez canlandırılabileceğiydi. Bir daha ölürlerse bu sefer gerçekten ölmüş olacaklardı.

 

Hem Kampa hem de WangXia, Zheng'in bu sözlerini makul buldu. İkisi de ne bir şaşkınlık ne de bir korku ifadesi göstermedi. Sonra Zheng'e teşekkür edip çaylarını içtiler.

 

Zheng konuştu. ''Hiç duygusal gözükmüyorsun. Haha, neyse! Temelde olanlar bu işte. Şimdi bir sonraki filme gideceğiz, kullanmak istediğiniz silahları alacaksınız.''

 

''Bir sonraki film, Kayıp Dünya: Jurassic Park. Tam Xuan'ın tahmin ettiği gibi zorluk derecesi düşük bir filmle karşı karşıya kalacağız. Bilim-kurgu filmlerinden bile daha kolay. Belki de dinazorların büyüklüğü ve miktarları biraz zorluk çıkarabilir ancak normal silahlar ile onları halletmek mümkün. En önemli şey ise bu dinazorların sayısı bir fırsat olabilir. Öldürülen dinazorlardan puan alabilecek miyiz acaba merak ediyorum? Eğer alırsak adadaki tüm dinazorları gebertelim! (Ç.N: Zamanında dinazorların soyu da böyle tükenmişti..) Hangi silahları kullanmak istediğinizi söyleyin bana.'' Xuan takas sistemindeki birkaç eşyaya baktı. Lider ayrıcalığı yoktu. Bu yüzden görevi, Zheng'e devretmek zorunda kaldı.

 

Kampa konuştu: ''Bana ağır silah lazım, belki Gatling silahı olabilir...''

 

Zheng güldü: ''Modern silahlarla uğraşma. Yeterince puanım ve ödülüm var. Ve sen ölürsen bir daha canlanamayacaksın. Bu yüzden mümkün olduğunca en iyi şeyleri almalısın. Her biri için C kademe ödül ve 2500 puan kullanabilirsin. Bu sana çift namlulu EMP tüfeği verebilir. Gauss silahlarından daha farklı bir teknoloji kullanıyor bu silah. Gauss'dan iki kat daha güçlü ancak şarjör değiştirme konusunda zahmetli. Üç saniyede bir şarjörünü değiştirmek zorundasın. Bu yüzden bunun yerine C kademe ödül ve 2000 puan ile sınırsız mermili bir versiyonunu alabilirsin.''

 

Kampa bir şey söylemedi. Başını salladı ve oturdu.

 

WangXia: ''Ben tuzaklarda, mayınlarda ve patlatma yeteneklerinde uzmanım.'' dedi.

 

Zheng başını salladı: ''O zaman senin için elli yüksek patlayıcı mayın, on zamanlı bomba ve ayrıca her biri D kademe ödül ile 500 puan olan üç tane yer çekimi mayını takas edeceğim. Ne kadar güçlü olduklarını bilmiyorum. Bu yüzden kendi hayal gücünü kullanmak gerek. Ayrıca 100 puan ile kas yoğunluğunu ve reaksiyon hızını artırmana yardım edeceğim.''

 

WangXia başını salladı ve Kampa gibi oturdu. Ancak duruşu çok daha dik görünüyordu. Kampa ise cesur ve akbaba gibi bakıyordu.

 

Daha sonra Xuan: ''Herhangi bir geliştirmeye ihtiyacım yok. İki sınırsız mermili gauss tabancası, D kademe ödül ve her biri için 1500 puan.'' dedi.

 

Zheng başını salladı ve sonrasında 9000 puan, iki C kademe ödül ve iki D kademe ödül eklenen harcamaları hesapladı. Hala 1000 puanı, iki B kademe ve bir D kademe ödülü vardı.

 

''Bu puanlar gerçekten çok kalmaz. Sadece birkaç silah beni zenginlikten fakirliğe sürükledi.'' Zheng acı bir şekilde gülümsedi. Ancak yeni bilim-kurgu silahları, takas ettikten sonra son derece etkileyici görünüyordu.

 

EMP silahı iki metre uzunluğundaydı, Gatling topundan birazcık büyüktü ve tabii ki daha pahalıydı. Pürüzsüz yüzeyi ve metal kaplaması, parlak ve şık görünüyordu. Kampa sanki bir kıza sarılıyormuş gibi silahlara sarıldı.

 

WangXia, EMP tüfeğine gıpta ile baktı. Tam aksine yer çekimi mayınları sadece üç tane siyah top şeklindeydi.  Görünüşleri tamamen maliyetlerine değmezdi.

 

Gauss tabancaları, Xuan'ın kullandığından daha küçüktü. Ayrıca filmlerdeki ileri teknoloji silahlar gibi parlak ve güzeldi. Ancak Xuan, o silahlara ikinci kez bakmadı ve hemen kollarının içine doğru kaydırdı.

 

''Hadi gidelim. Bu silahları zemin katında test edeceğiz.''

 

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44351 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr