Kita’ya doğru kulak kesilen grup, ağzından çıkacak kelimeleri heyecanla bekliyordu.
“Öncelikle Nist, senden isteğim bu yaptığım konuşmayı yayabildiğin her yere yayman. Bunu yapabilir misin?”
Nist üstündeki gerginlikle cevapladı “T-Tabii efendim hallederim.”
“Tamamdır, o zaman lütfen bu konuşmayı bütün Dünya’ya yapıyormuşum gibi dinleyin beni ve sözümü kesmeyin.”
Herkes başı ile Kita’yı onayladı.
“Herkese iyi günler diliyorum, ben G.O.D. klanından Kita. Bazıları beni T.K veya Dermigon Kahramanı diye biliyor olabilir.”
Ardından Kita sessizce Hiki’ye doğru su istediğini belli eden bir hareket yaptı. Hiki hemen odanın köşesinden bir matara getirip Kita’ya verdi.
“Bildiğiniz veya bilmediğiniz üzere şu an Nist ile dünya çapı aranıyoruz, bunun nedeni ise Krallığın bütünlüğünü tehdit etmemizmiş.”
Kita bunları söylerken Nist yandan tırnaklarını kemiriyor aynı zamanda yaptığı bir teknik ile Dünya’ya canlı bir yayın yapıyordu.
“Şu ana kadar yaptığımız hiçbir şeyde krallığı tehdit edecek bir harekette bulunmadık. Fakat bu sistem o kadar kokuşmuş ki… O kadar iğrenç şeyler dönüyor ki bu Dünya’da, artık dayanamıyorum.”
Kita bu sözlerini söylerken git gide içindeki hiddet artıyordu.
“Kurdukları sistem çarkları sadece kendileri için dönüyor. Size bu açıklamayı neden yaptığımızı kısaca anlatacağım. Yardımcım Nist’i muhtemelen hepiniz bilirsiniz. Ünü benden bile çok.”
Nist kendi adını duyunca şaşırdı fakat bir şey demedi.
“Kendisi bana ilk bu sistemin iğrençliğini anlattığında ve değiştirmek istediğin söylediğinde gözündeki o bıkmışlığı, değişim isteğini gördüm ve bu yüzden onunla bu yola çıktım.”
Kita Nist’e dönerek gülümsedi.
“İlk sıradaki klanların nasıl diğer klanların yükselmesini engellediğini ve bütün görevleri kendilerine aldığını duymadıysanız şimdi benden duymuş oldunuz, bizim bu hızlı yükselişimiz onların gözünü korkutmuş olacak ki bizi hemen ortadan kaldırmak istediler.”
Kita sudan bir yudum aldı ve devam etti.
“Peki kimi yolladılar? Kralın “Özel” birliğini. Evet sadece 2 kişi için evrendeki en güçlü 100 kişiyi üzerimize saldılar. Farkındayım şaka gibi ama gerçek. Krallık demişken biraz da onlardan bahsedelim…”
Hiki ve Asphy’e doğru bakış atan Kita sözüne devam etti.
“Saklandığımız yerde, eski iki dostum ile karşılaştım. Onlara olan saygımdan dolayı yaşadıkları şeyleri anlatmayacağım fakat…”
“Prensler! Beni dinlediğinizi biliyorum, sizin için geleceğim yaşattıklarınızın bin katını size yaşatacağım bugünden sonra gözünüze uyku girmesin…”
Kita bunları söylerken Aspyh ve Hiki’nin gözlerinden damla damla yaşlar akıyordu.
“Bunlar o kadar alçaklar ki, sırf bizi zor duruma sokmak için küçük bir kızı kaçırıp zindana bile atmışlar. Duyuyor musunuz lan beni? Yollayın o paralı ordunuzu. Hepsinin içinden geçeceğim.”
“İşte, bunları da öğrendikten sonra artık yapmam gereken şeyin ne olduğunu anladım.”
Kita yutkundu ve kararlı bir ses tonuyla,
“Dışarıda bizim fikirlerimizin doğru olduğunu düşünen kim varsa, onları başkent Axia’ya davet ediyorum. Korkmayın ve boyun eğmeyin! Sizi bu iğrenç düzenden kurtaracağız!”
“Bizi kim durdurmaya çalışırsa çalışsın, durmadan ilerleyeceğiz! Yaşayacak tek günümüz kalmasa dahi pişman olmayacağız! Sonuna kadar vazgeçmeyeceğiz!”
“Bu sözlerimi duyan herkesi bize destek olmaya bir kez daha davet ediyorum ve eğer bize karşı çıkmak isteyen varsa.. Gelin bakalım! Rakibiniz biz olacağız!”
“Şimdi yola çıkıyoruz, bu iğrenç sisteme kim göz yumduysa korkabilir ve korkmalı da.”
“Sevgiler, T.K”
Konuşmanın ardından herkesin gözleri dolmuş özellikle Nist yüzündeki şaşkınlıkla beraber resmen babasını kaybetmiş bir kız çocuğu gibi hüngür hüngür ağlıyordu.
“Biliyorum, sizin adınıza konuştum fakat benle gelmek istemez iseniz an-“
Hiki gözündeki yaşarla “S-Saçmalama s-salak, tabi ki geliyoruz!” dedi
“Daha fazla bir şey demene gerek yok, seninleyiz…” diye ekledi Asphy.
Nist gözündeki yaşları sildi ve,
“Teşekkürler Kita, Teşekkürler…”
Kita elindeki matarayı yere attı ve ayağa kalkıp kılıcını omzuna attı.
“Hazırlana-“
Nist çoktan esneyerek hançerlerine zehirlerini sürmeye, Hiki ise taşlarını saymaya başlamıştı.
Asphy okunun yayını gerip sırtına koyduktan sonra Kita’ya gülümsedi.
“Hazırlanalım?”
Kita gülümseyerek ağaç evin dışına doğru yürümeye başladı.
“O zaman ne duruyoruz...”
Ağaç evin kapısından aşağıya doğru adımını attı.
“Hadi ölelim.”
Gruptaki herkes gülümsedi Kita’nın arkasından sırayla aşağıya atladılar.
Epik Novel © 2017 | Tüm hakları saklıdır..