Çeviri: bebebiskuvisi Düzenleme: Fullbringer

Yi Yun aniden hareket etmişti. Daha Akşam Esintisi Çardağı’ndakiler ne olup bittiğini anlamadan Yi Yun ortadan kaybolmuştu. Sadece hafif bir esinti hissetmiştiler.

Bir sonraki saniye, yeşil kıyafetler içindeki Yi Yun, meydan merkezine inmişti bile. Bu sahne birçok kişiyi şaşırttı! Ne yapıyordu o?

Çay partisinde insanların sahneye çıkışı, geleneksel bir düzene göreydi.

Önce nispeten yeteneksiz olan gençler çıkardı. Shen Tu Jun ve Lin Yue böyle insanlardı ve bu, statülerinden de anlaşılabilirdi. Sahneye çıktıklarında kendilerini ‘doğrudan öğrenci’ olarak lanse etmişlerdi.

Doğrudan öğrenciler kişisel öğrencilerden daha düşük statüdeydi. Ardından Song Ziyue gibi kişisel öğrenciler veya kapalı öğrenciler sahneye çıkardı.

Gençlerin müsabakaları bittikten sonra da Su Jie gibi eski kuşaklar arasındaki karşılaşmalar başlayacaktı.

Yi Yun’un statüsü, ilk birkaç maça ancak yeterdi. Grup karşılaşmalarına bile katılamazdı. Yine de aniden meydanın merkezine atlayarak olayların beklenmedik bir yönde seyretmesine neden oldu.

“O düşüncesiz arkadaş ne yapmaya çalışıyor?”

Yi Yun’un aniden sahneye çıktığını görünce, Lin Yuan ve diğerleri afalladılar. Yi Yun, Song Ziyue’nin Beş Element Kemik Düzeni’ne mi meydan okumak istiyordu?

O anda, Lin Ailesi’nin en iyi kişisel öğrencileri bile sahneye çıkmadan önce her şeyi gözden geçirmek zorundaydı. Akşam Esintisi Çardağı’ndan hiç kimse sahneye çıkmaya cesaret edememişti mesela. Bu yüzden Yi Yun’un çıkması fazlasıyla beklenmedikti.

Onur koltuklarındaki Su Jie de şaşkınlık içindeydi. Daha önce Yi Yun’un hiçbir şey yapmasına izin vermeyeceğini söylemişti. Ama Yi Yun’un aniden sahneye atlamasıyla tamamen hazırlıksız yakalanmıştı.

“Usta. Yi Yun, o…” Lin Xintong, Yi Yun’un iki yıl önce Metruk İnsan Vadisi’nde ‘Metruk Gök Tekniği’nin M’sini bile bilmediğinden emindi. ‘Metruk Gök Tekniği’ni öğrenmeye fazlasıyla hevesliydi ama Lin Xintong onun yanlış bir şeyler yapmasını istemediği için ona tavsiyeler vermişti. Yi Yun’un ısrar etmesi üzerine de ona Su Jie’nin ilk defterini bırakmıştı.

“Bilmiyorum. Muhtemelen kendi sınırlarını iyi biliyordur.” Su Jie acı acı gülümseyip bu cevabı vermiş olsa da Yi Yun’a pek güvenmiyordu.

Ve meydan merkezine aniden fırlayan tek kişi Yi Yun değildi. Mor giysiler giymiş bir genç kız daha vardı. Saçları at kuyruğu şeklinde bağlanmış, beline kadar sarkıtılmıştı.

Yi Yun ayağa kalktığında, o da ayağa kalkmıştı ve sonuç olarak aynı anda sahneye çıkmıştılar.

“Bu Lin Ziyan. Kıdemli Kız Kardeş Lin!” dedi birisi. Yi Yun’un aksine, Lin Ziyan Lin Ailesi genç kuşağı içinde en iyilerden biriydi. Lin Yuan’dan tamamen farklıydı.

Lin Ziyan, son birkaç yıldır eğitim gezilerinde ustasına eşlik ediyordu. Lin Ailesi’ne geri döneli de çok olmamıştı. Gücünden de ‘Metruk Gök Tekniği’nden de şüphe etmeye gerek yoktu.

“Sen…”

Mor giysili kız, Yi Yun’u tanımıyordu. Hayatının merkezine dövüş sanatları ile ‘Metruk Gök Tekniği’ni koymuştu. Lin Ailesi genç nesli içindeki küçük sorunlarla hiç ilgilenmiyordu. Bu nedenle Yi Yun’dan hiç haberi olmamıştı. Yi Yun’un iki ay önce Gizemli Kristal El’i öğrenmiş olması ve ilk denemesinde elliden fazla run mührünü yapabilmiş olması önemsiz bir konuydu. Sadece Yi Yun’un o sırada etrafında olan Lin Ailesi gençleri arasında yayılmıştı ve onun kulağına hiç ulaşmamıştı.

“Ben Yun Yantian.” diyerek basitçe kendini tanıttı Yi Yun.

“Yun Yantian mı?” Mor giysili kızın kaşları çatıldı. Bu ismi daha önce hiç duymamıştı. Hiç ismini duymadığı biri olduğuna göre düşük yeteneğe sahip olmalıydı. Lin Ailesi ile Shen Tu Aşireti’nin ‘Metruk Gök Tekniği’nde yarışması, Lin Ailesi’nin itibarını ilgilendiren bir konuydu. Yeteneksiz bir genç çıkarsa diğer aileler onlarla alay ederdi.

“Kaç yaşındasın? Ustan kim?”

Mor giysili kız, Yi Yun’un yeteneğini doğrulamak için sordu.

“On beş yaşındayım. Su Jie’nin sözde öğrencisiyim.”

Bu sözleri duyunca da şaşkına döndü. Sadece on beş yaşında ve sadece Su Jie’nin sözde öğrencisi mi? Bu nasıl bir şaka?

“Hahaha! Bu gerçekten ilginç. Bir sözde öğrenci gerçekten de bana meydan mı okuyor?” Song Ziyue kahkahalar atmaya başladı. “Cesaretin övgüye değer. Bana uyar. Madem ikiniz birlikte çıktınız, düzeni birlikte kırın! Kırabilirseniz elbet!”

Song Ziyue, Lin Ziyan’ın yetenekli olduğunu duymuştu, bu yüzden onun karşısındayken çok dikkatsiz davranamazdı. Ama Yun Yantian nereden çıkmıştı? Komedi gösterisi sergilemek için mi gelmişti?

Lin Ziyan ile kendini bilmezin düzeni birlikte parçalamasına izin vermesinin amacı, aslında Lin Ziyan’ı aşağılamaktı. Göklerin gururlu bir kızı ile bir kendini bilmez güçlerini birleştiriyor...Bu alay edilecek bir şey değil miydi? Song Ziyue, Yun Yantian sahneye çıkmasaydı bu kadar etkileyici olmayacağını düşündü.

Ama bunları Lin Ziyan da düşünmüştü. Yun Yantian ile birlikte yapmak istemedi. Tam olarak iki kişi sayılamayacak olsalar da ikiye karşı bir mücadele etmeleri kötü bir görünüm olacaktı sonuçta.

“Küçük Erkek Kardeş Yun, neden geri dönmüyorsun? Bırak düzenle ben uğraşayım, ben başarılı veya başarısız olduktan sonra gelebilirsin!”

Lin Ziyan bunu kibarca söylemiş ve konuyu doğrudan Yi Yun’un yeteneklerine getirmemişti. Yi Yun’a yeterli saygıyı göstermişti.

Ama Lin Ziyan bu kadar kibar davranmasına rağmen Yi Yun’un onu sallamayacağını düşünmemişti. Ona bir bakış atıp Song Ziyue’nin yanına yürümüş ve düzeni incelemeye başlamıştı.

Beş Element Kemik Düzeni, toplam 12 küçük gruptan oluşuyordu. Her küçük grup düzeninde, düzenin çekirdeği olan bir kemik vardı. Ve bu kemikleri bulmak zor değildi. Yi Yun birini bulmuştu bile.

Bu kemik, general seviye bir metruk hayvanın kemiğiydi ve bel kemiğine benziyordu.

Sıcak bir hava yayıyordu, açıktı ki, ateş temelli bir metruk kemikti.

Ateş elementi, Saf Yang’a benzerdi. Ateş elementi normal ateşken, Saf Yang, yıldızların alevleriydi.

Saf Yang yasalarına çalışan Yi Yun, ateş elementi yasalarında da hatırı sayılır bir bilgiye sahipti.

Ruhani enerjisi ile Mor Kristal’i eşleştirdi ve Mor Kristal’in gücünü kullanarak metruk kemikteki Metruk Gücü mühürledi.

Mor Kristal, iş enerji kontrolüne geldiğinde, hemen hemen en yüce yasaydı. Mor Kristal’e sahipken, hangi tür element temeline sahip olursa olsun kemiklerin patlaması imkansızdı.

Metruk kemiğin içindeki metruk hayvan Öz Qi’si Mor Kristal tarafından bastırılmıştı şu an. Buna direnebilecek güçte de değildi zaten.

Aslında Yi Yun mevcut yeteneğiyle, Mor Kristal’i, Metruk Gücü ile Öz Qi’yi aynı anda çıkarmak için kullanabilirdi. Ne tür tuzaklar ya da düzen teknikleri kullanılmış olursa olsun, kaba güç kullanarak onları zorla arıtabilirdi.

Ama bu kadar çok kişi izlerken bunları sadece irade gücüyle yapmayı başarmasını açıklayamazdı.

Bu yüzden de Metruk Gücü çıkarmak ve tuzaktan kurtulmak için ‘Metruk Gök Tekniği’ni kullanıyormuş gibi yapmaya karar verdi.

Enerji görüşünü açtı ve metruk kemik şeffaf bir hâle geldi. Song Ziyue ne yaparsa yapsın, Yi Yun’un görüşünden kaçamazdı.

Açıkça görülüyordu ki, metruk kemiğin çekirdeğine mühürlenmiş kertenkele şeklinde bir metruk hayvanın Öz Qi’si vardı.

Ve bunu çevreleyen run mühürleri. Bu run mühürleri Song Ziyue tarafından oluşturulmuştu. Yi Yun metruk kemiğe zihinsel enerjisini eklediği anda run mühürleri metruk kemiği patlatacak ve içindeki Öz Qi’nin serbest kalmasını sağlayacaktı. Bu, zekice hazırlanmış bir ateşleme mekanizması gibiydi. Yi Yun’un şimdi yapması gereken şey, Song Ziyue’nin kurduğu mühürleri ya tamamen kapatmak ya da onları sökmekti.

Bir run mührü gönderip Song Ziyue’nin düzenini kırdığı sürece tuzağı dağıtabilirdi.

Ve Mor Kristal ile, yaptığı her run mührünü mükemmel bir şekilde kontrol edebiliyordu. Song Ziyue’nin kurduğu run mühürlerini doğrudan yok edebilirdi. Ve bunu yapması zor bile olmazdı.

Yi Yun bunu anladıktan sonra mühürler oluşturmaya başladı. Düzen şablonları Yi Yun’un ellerinde göründü ama daha önceki gösterilerde yapılan havai fişeklere benzer run mühürlerine kıyasla, Yi Yun’un yaptıkları çok çok daha sadeydi.

Yi Yun’un run mühürlerini görünce, etraftaki insanlar afalladılar. Bu, Gizemli Kristal El değil miydi?

İnsanlar Yi Yun’un uzun zamandır ‘Metruk Gök Tekniği’ ile etkileşim kurduğuna inanıyordu. Ama uzun zamandır ‘Metruk Gök Tekniği’ öğreniyorsa, Gizemli Kristal El’in bildiği tek mühürleme tekniği olmasına imkan yoktu.

Yi Yun bir acemi olduğunu söylemiş olduğundan, daha önce çok yaygın ve basit olan Gizemli Kristal El’i kullanması normal kabul edilebilirdi. Zira böylece bir acemi gibi görünebilirdi!

Ancak şimdi, ‘Metruk Gök Tekniği’ çay partisinde, birçok insanın gözü önünde, üstelik söz konusu Lin Ailesi’nin itibarıyken, düzeni parçalayamasa bile hiçbir teknik yeterliliğe sahip olmayan ve her yere uygun bir kalıp olan Gizemli Kristal El’i kullanmamalıydı.

Çay partisinde insanları cezbedecek teknikler kullanılmalıydı. En iyisine değil, en zoruna ihtiyaç vardı. Gizemli Kristal El kullanmak mı? Bu sadece insanların gülmesine neden olmayacak mıydı?

Bu sahneyi gören Lin Ailesi gençleri, yüzlerinin kızardığını hissetti. Yi Yun’un manda suratlı olduğunu düşündüler. Yi Yun’un yerinde olsaydılar çoktan yerin yarılması, onları da içine alması için yalvarmaya başlamış olurlardı.

Shen Tu Aşireti öğrencileri ise, gülmeden edemiyordu. Song Ziyue de bir kahkaha attı. “Hahaha! Lin Ailesi çay partisini organize ederken ortamın çok gergin olacağından endişelenmiş olmalı! Bu eğlenceyi özel olarak mı hazırladınız? Gergin atmosferin dağılması ve herkesin gülmesi için!”

Song Ziyue kalpsizce alay etti. Bu sözler, Lin Ailesi gençlerinin kulaklarına girince dayanamaz oldular.

Lin Ailesi Kıdemlileri’nin birçoğu Su Jie’ye baktı.

Su Jie, kalbinde öfkeyle terliyordu. Yi Yun’u çay partisinde sahneye çıkmaması konusunda özellikle uyarmıştı. Su Jie, onun Shen Tu Nantian ile bir düşmanlığı olduğunu biliyordu ve bu yaptığı da bu düşmanlık sebebiyle olmalıydı!

Su Jie, Yi Yun’un ‘Metruk Gök Tekniği’nde çok yetenekli olduğunu, hatta yeteneklerinin Lin Xintong’la yarışabilecek seviyede olduğunun farkındaydı. Ancak öğrenmeye başlayalı çok olmamıştı. Üstelik, Song Ziyue de sıradan biri değildi. Lin Xintong’un ‘Metruk Gök Tekniği’ eğitimine başlamasından iki yıl sonraki hâli bile Beş Element Kemik Düzeni’ni kıramazdı.

Bu koşullar altında, Su Jie olayları akışına bırakmayı düşündü ve Song Ziyue’nin Yi Yun’un sahneye çıkma sebebinin ortamı neşelendirmek oluğunu belirten sözlerini kabul etmeyi…

“Ziyan, çabuk harekete geç! Beş Element Kemik Düzeni’ni elinden geldiğince kır. Lin Ailesi’nin gururunu geri kazanmamız gerekiyor. Eğer o çocuk oyun oynamaya devam etmek istiyorsa, durumu kurtarmanın hiçbir yolu yok demektir!”