Adrian bilincini kaybettikten sonra , Try onu 2.kata çıkarıp yatağa yatırdı , sonra aşağı inip bir takım bitkisel malzemeyi kaynattı ve bardağa doldurdu. Yukarı çıkıp , baygın Adrian'ın ağzını açıp , bitkisel ilacı içirdi.

 Try yatağın yanındaki sandalyeye oturdu ve derin düşüncelere daldı , bu sırada Adrian'ın yanağındaki morluk gözle görülebilir bir şekilde iyileşmeye başladı , Try'ın görüşü , Adrian'ın yüzüne kaydı.

 Hayatında hiç böyle bir şey görmemişti , bu çocuğu daha çok merak etmeye başladı , daha önceki savaşlarında Adrian'ın hiç bir dövüş eğitimi almadığını anlamıştı , sanki tüm hamlelerini önceden tahmin ediyor gibiydi.

Eğer yeterli fiziksel gücü ve dayanıklılığı olmasaydı kazanamayabilirdi , şu anda o kadar genç olmasa bile hala çok güçlüydü , en güçlü zamanlarında bir çok tehlikeli görevi yerine getiren muhteşem bir suikastçıydı.

 Şimdi emekli hayatının tadını çıkarmak için bu ıssız ormanda tek başına yaşıyordu , Try farkında olmadan bir kaç saat geçmişti , Adrian yavaşça gözlerini açtı , karşısında ona sakin bir ifadeyle bakan Try'la karşılaştı.

 Adrian çevresini gözlemlemeye başladı kendisini elleri , ayaklarının  bağlı olmadığını hareket kabiliyetinin elinden alınmadığını farketti ve rahat bir nefes aldı , bu Try 'ın onu öldürmek istemediğini anlamına geliyordu.

 " Beni öldüreceğinizi düşünmüştüm" dedi.

 Try , Adrian'a bakıp , gülmeye başladı sonra Adrian'a bakıp şöyle dedi;

" Sadece seni test etmek istedim , şaşırtıcı bir şekilde bana biraz dayanabildin , anladığım           kadarıyla , daha önce hiç eğitim almamışsın , nasıl bana dayanabildin"

 Adrian , ona söylemek konusunda tereddüt etmişti , vücudu onun bile anlayamadığı değişikliklerden geçmişti , ona bunu söylerse , vücudunu araştırmak gibi kötü niyetleri olmayacağını garanti edemezdi.

 Bir kaç saniye düşündükten sonra Try' a yalanlarla dolu gerçekleri söyleme karar verdi.

 "Bende bilmiyorum uyandığımdan beri , görme duyum iyileşmiş gibiydi , vücudunun her ayrıntısını görebiliyordum , sen harekete geçmeden önce , zaten kaslarının hareket ettiğini , harekete geçeceğini anlıyordum "

 Adrian sadece görme duyusunun geliştiğini söyledi diğer , başına gelen değişikliklerden bahsetmedi. Try bunu duyduktan sonra şaşırdı , bir çok üst düzey uzmanla tanıştı ve savaştı ama hiçbiri her hamleyi doğru tahmin edemezdi , belki bir nebze olsun saldırıları tahmin edebilenler vardı ama onlar savaş sırasında rakibinin savaş stilini iyice analiz edip , ona göre hamle yaparlardı,

Her hamleyi bu kadar doğru tahmin edebilen bir insan yoktu. Try , Adrian'ın yeteneklerine hayran kaldı , eğer ona iyi bir şekilde öğretilirse neredeyse durdurulamaz olacaktı , ama önce Adrian'ın tanıması gerekiyordu.

 Eğer Adrian'ın öğretmeye değer biri olursa ona , öğretmekten çekinmezdi önce bu çocuğun test etmesi gerekiyordu.

 Tam o sırada Adrian'ın karnı guruldadı , ikisi bir kaç saniye bakıştılar ve Try gülmeye başladı.Adrian biraz utanmıştı , ama yapacak bir şey yoktu saatlerdir bir şey yememişti , çok acıkmıştı , Try'a bir kaç saniye garip bir şekilde baktı. 

 Try ne demek istediğini anlamıştı , mutfağa doğru gitti giderken Adrian'a şöyle dedi ;

 " Dışarı çıkıp biraz odun topla akşamları buralar soğuk olur , bende yiyecek bir şeyler hazırlayacağım"

 Adrian hemen başını salladı ve dışarı çıktı onu karşılayan , rengarenk çiçeklerin süslediği , etrafta en ufak bir çöpün olmadığı yemyeşil bir alandı , insanların olmadığı yerler her zaman temizdir diye düşündü Adrian.

Sonra yere düşmüş dalları toplamaya başladı 20 içinde bir çok dal toplamıştı ve hiç yorulmamıştı , yeni bedeni her zaman onu şaşırtmaya devem ediyordu , onu daha ne sürprizlerin beklediğini merek ederek eve doğru gitmeye başladı.

Daha eve varmasına 200 metre kala çok güzel bir koku burnuna geldi , hemen eve koşmaya başladı , Try 'ın , bifteklere sos döktüğünü gördü ağzı sulandı yemek çok güzel gözüküyordu.

Try onun bu haline hafifçe güldü sonra yemeklerini yemeye başladılar , yemek sırasında Try'a ona neden bu halde olduğunu sordu , Adrian ona dürüstçe cevap verdi , sonra Try Adrian'a hayatını sordu , Adrian bunu da dürüstçe anlatmaya başladı.

 "9 yaşımda evimden kaçmıştım , annem uyuşturucu bağımlısı , babam alkolikti sürekli şiddet görürdüm o yüzden evden kaçtım , ondan sonra bir süre dilencilik yapıp hayatımı sürdürdüm biraz büyüyünce küçük işlerde çalıştım , en son işimde patronumun kafasında bardak kırıp istifa ettim , sonra sana anlattığım gibi "

Try bunları sakin bir ifadeyle dinlendi kendini çocukluğunu , adrian'a benzetti , Adrian'a sempati duydu. Yemek bittikten sonra Adrian bulaşıkları yıkamayı teklif etti , Try başını sallayarak kabul etti ve memnun oldu .

 Try , şöminenin karşısına oturup odunları atmaya başladı , Adrian işini bitirdikten sonra , Try 'ın karşısına oturdu , aralarında garip bir sessizlik oluştu , Try sessizliği bozarak 

 "Hayallerin var mı evlat " diye sordu ?

 Adrian başını sallayarak şöyle dedi.

 "Bu olaylardan önce tek hedefim , sadece yaşam masraflarımı karşılaşmaya çalışmaktı , acaba bir dahaki ay kirayı , faturaları ödeyebilecek miyim derdine düşmüştüm , ama ölüme yakın olduğumda bunları sorguladım neden ölmek üzereyim sadece birazcık parayı ödeyememiştim , ölmeyi hakedecek bir şey yapmamıştım , masum olan kimseye zarar vermedim , hırsızlık yapmadım , ama anladım ki sadece zengin ve güçlüler istediği her şeyi yapabilir , biz güçsüzler onların umrunda bile değiliz , bunu anladığımda sadece güçlü olmak istedim , adımı duyduklarında bile benden korkacakları kadar güçlü olmak istedim , sence hedefim saçma mı ? "

 Try bunu duyduğunda şaşkına döndü melankolik hissetmekten kendini alamadı , gençlik anılarına dönmüş gibiydi , şömineye öylece baktı ,  Adrian onu bölmeye cesaret edemedi , onu öylece izledi.

Try kendine geldiğinde Adrian'a çok ciddi bir şekilde baktı , Adrian onun bakışlarından etlinmedi oda , ona öylece baktı. Try şöyle dedi ;

" Güçlü olmak ister misin Adrian ? "

Try bunu söylediğinde ateş yüzüne parladı , sahne çok güzel görünüyordu , Adrian bunu duyduğunda tereddüt etmeden cevap verdi.

 " Sadece güçlü değil en güçlüsü olmak istiyorum "

 Try , bunu duyduğunda hiç şaşırmadı , Adrian'ın hırsını hissedebiliyordu , Try sandalyeden kalkıp gitmeden önce ;

 " Yarın şafak 'ta uyan , eğitimine başlayacağız sana sadece savaşmayı değil , bilgeliği , dilleri , stratejileri , liderliği , her şeyi öğreteceğim "

Adrian başını salladı , Try'ın uzaklaşan figürüne baktı , başını tekrar şömineye çevirdi , gözleri ateşte parladı , gözlerindeki hırsı , öfkeyi , kararlılığı görememek elde değildi , içinden şöyle  düşündü bir gün  'en güçlüsü olacağım , artık ezilmek , aşağılanmak , o bok çukurunda yaşamak yok , dünya benim kim olduğumu görecek '

 Adrian , eğitimini alacağı öğretmenini böyle buldu , ve zorlu eğitim hayatı böyle başladı.