"Boommm"
Darbeden sonra yaşanan şok dalgası Ovour ile Teno dahil olmak üzere çevresinde bulunan her şeyi uzaklaştırdı.
Ovour bir süre kaydıktan sonra anaca durabilmişti.
Bu kez ikili Sarsılmaz yumruk tekniğini kullanarak birbirlerine saldırıyorlardı, daha önceki eğitimleri daha çok fiziksel darbelerden oluşurken bu kez ise Lunel'in son kararıyla birlikte öğrendikleri teknikleri de mücadele esnasında kullanabiliyorlardı.
Fakat Carol bahçe de açılan çukurlardan ve bataklık gibi görünen manzaradan şikayet etsede antremanlarında savaş tekniklerini kulanmanın etkileri gözle görülür bir şekilde iyi sonuçlar veriyordu.
"Pekala bu güzeldi, şimdi bir kez daha yapın." Lunel son zamanlarda sıklıkla kullandığı cümleleri bir kez daha sıraladı.
"Hazır olsan iyi olur Ovour bu sefer Hücum tekniğini de kullanacağım." Diye uyardı.
"Humpff!!! sanki ben kullanamazmışım gibi konuşuyorsun."
Demesinin ardından Ovour'un bacağında enerji yoğunlaştı ve gözle görülür bir seviyeye gelmişti, bu enerji yoğunluğu şeffaf, tıpkı rüzgarın hareketleri gibiydi. Sürekli kabarıp patlıyor ve daireler çizerek devam ediyordu.
Ve aynı enerji sağ yumruğunu da kapladıktan sonra Teno'ya doğru fırladı.
Bu ana hazır olan Teno ise tekniklerini aktif ettikten sonra Ovour'a doğru atıldı.
Onları uzaktan izleyen Lunel ise yüzünde bir gülümseme yer etmişti ama bunun sebebi kendi içinde saklı kalacak gibi duruyordu.
2 yumruk havada bir kez daha karşılaştığında güçlü bir hava akımı meydana geldi ve sıkışan hava bir kez daha patladı ama bu kez ne Ovour ne de Teno yerinden oynamıştı.
Hala birbirinden üstün gelmeye çalışan 2 yumruk havada birbirini iterken ilk zayıflığı gösteren kişi kaybedecekti.
Ve boşta kalan sol eliyle Teno'nun karnına vuran Ovour yarattığı fırsatı değerlendirerek son saldırısını gerçekleştirdi.
Teno ensesindeki eli hissettiğinde çok geçti o el onu çekti ve bir kez daha karın bölgesine sağlam bir diz darbesi yedikten sonra karın üstüne düştü.
"Teno! Teno! Teno! Hiç rakibini gafil avlamanın yollarını düşünmüyorsun." Diye dalga geçme fırsatını da kaçırmamıştı.
Ama onun aksine yerden kalkan Teno yine Ovour'un gizli saldırılarından birine kaybetmişti.
"Üzgünüm ama henüz bu alçakça gerçekleştirdiğin saldırılara alışamadım."
"Alçakça olduğunu kim söyledi? Hem benim kitabımda sadece kazanan ve kaybeden var, ayrıca nasıl kazandığım kısmına alçakça olduğuna dair not düşerim."
Sözünü bitirdikten sonra babasının yanına koştu ve peşinden de Teno gelmişti.
İkisinin bu halinin gören Lunel'in aklına çoğunlukla hırsız ile şövalye geliyordu, nasıl kazanacağını umursamayan hırsız Ovour ve nasıl kazanacağını düşünen şövalye Teno.
"Daha önce size dediğimi aynı anada tekrarlayın."
Bunun üzerine Ovour ve Teno aynı anada, "Eğitim alanında yaşanan her şey eğitim alanında kalır." Diye tekrarladılar.
Fakat onlar bunun nedenini bildikleri için pek umursamadan söyledi ve bunu fark eden Lunel aurasının küçük bir kısmını dışarı salarak;
"Daha yüksek sele tekrarlayın!" Diye söyledi fakat bu kez bir emir vermişti.
"EĞİTİM ALANINDA YAŞANAN HER ŞEY EĞİTİM ALANINDA KALIR!!!"
İkilinin tek nefeste bağırarak söyledikleri Carol'un ve çevrede yaşayan birkaç kişinin dikkatini çekmişti fakat çevre sakinleri bu durumların kendi bahçelerinde de meydana geldiği için umursamadılar.
Sonuçta onlarında çocukları vardı ve Tıpkı Ovour ile Teno gibi evlerinin arka bahçesinde antrenman yaparken bu tarz sesler çıkartıyorlardı.
"Şimdi bahçeyi toparlayın, sonra istediğinizi yapabilirsiniz." Diyen Lunel eve girdi ve bahçede onları yalnız bıraktı.
Oturma odasına geçen Lunel kendini koltuğa bırakıp gözlerini kapadı onun bu halini gören Carol ise "Ne o yorulmuş gibisin." Diye alay etti.
"Fiziksel olarak olmasa bile zihinsel olarak yorgun sayılırım."
Carol eşinin yanına oturarak "O zaman seni rahatlatmama ne dersin?"
"Bu oldukça iyi olurdu işte."
Daha sonrasında kollarını eşine dolayıp onu kendine yakınlaştırdığı anda birden kapı çaldı.
Carol kendini eşinin kollarından ayırdıktan sonra "Şansın yokmuş." Diyerek ten kapıya yöneldi.
Kısa bir süre sonra Carol geri döndüğünde, "Kimdi o?" Diye Carol'a döndüğünde arkasında başka bir adam vardı.
"İyi günler ben klanın Saha büyüklerinden Benrt Royng." Hafifçe selam vererek kendini tanıttı.
Benrt Royng kahve rengi saçlara ile siyah gözlere sahip olmakla birlikte temiz yüzlü ve orta boylarda hafif göbekli bir adamdı. Üzerinde ise sarı renkli cüppesi vardı.
"Saha büyüğü lütfen oturun, size sıcak bir şeyle getiriyorum." Carol nazikçe Benrt'i oturttuktan sonra mutfağa yöneldi.
Benrt'in karşısına oturan Lunel kendini tanıtarak söze girdi.
"Bende Lunel ve bir Saha büyüğünün evime ne için geldiğini sorabilir miyim?"
Benrt ise boynunda asılı olan deri çantadan 2 madalyon çıkararak Lunel'e uzattığı anda o bu madalyonların nereden geldiğini hemen anladı.
Sevron Royng Dış Kılan liderinden.
Bu arada Carol sıcak bitki çayını Benrt'a uzattıktan sonra eşinin yanına oturdu.
"Dış kılan lideri Sevron'un 1 ay önceki turnuvada bizzat kendi seçtiği gençler için bir eğitim kampı kurmaya karar verdi, sizinde bildiğiniz gibi her yıl yetenekli gençleri ana klanın gençleri ile birlikte eğitime gönderiyoruz ve bu eğitimi alan her genç şüphesiz büyük başarıla elde edebiliyor.
Fakat potansiyelini açığa çıkaramamış yetenekli gençlerimiz geride kalıyor ve dış kılanın sıradan döngüsüne dahil oluyor. Efendi Sevron ise bu gençleri kaybetmemek için bir eğitim kampı düzenledi ve seçtiği tüm gençler burada eğitim görebilecek."
Lunel ve Carol için bu konuşma, hayır bir Saha büyüğünün bile evlerinde bulunmasının tek nedeni olabilirdi yani;
"Oğlumun bu eğittim kampına seçildiği anlamına mı geliyor?" Diye sordu Lunel ama sadece tahmin ettiği sonuçtan emin olmak için sormuştu.
Benrt ise bu haberi verdiği bir çok evde aynı ifadelerle karşılaştığı için kısaca "Evet" dedi.
"Eğitim kampı 3 gün sonra dış kılanın ana eğittim arenasında başlayacak, eğer oğlunuz ve..." Dediği anda duraksayıp deri çantasından bir parşömen çıkarıp göz gezdirdikten sonra, "Eğer ki Ovour ve Teno eğitim kampına katılmak isterse 3 gün sonra güneş doğmadan ana eğitim alanında bulunmaları gerekiyor."
Benrt çayının son yudumunu da içtikten sonra kalktı ve "Benim birkaç aileyi daha ziyaret etmem gerek şimdiden iyi günler."
"Tabi sizi kapıya kadar geçirmemize müsade edin." Carol kibarca Benrt'a eşlik ederken Lunel de peşlerinden geliyordu.
Benrt gittikten sonra ise ikisi tekrar otuma odasına geçtiler ve durumu sakin bir şekilde düşündükten sonra.
Her ikisininde yüz ifadesi aynıydı oğulları için hem mutlu hemde gururluydular çünkü her aile çocuğu için böyle bir fırsat isterdi ve oğulları bu fırsata sahipti.
Gücün her şey olduğu bu çağda herkes güçlü olmak isterdi çünkü rahat bir yaşam, saygı, servet, prestij, mutlu bir aile ortamı akla gelebilecek her şey bu kapının ardındaydı.
Lunel ve Carol şimdiden oğullarını parlak geleceğini hayal edebiliyordu.
"Eee şimdi nasıl hissediyorsun?"
"Oldukça rahat." Diye yanıtladı Lunel.
Kollarını bir kez daha eşine dolayan Lunel oldukça mutluydu, fakat o anda...
"Tak.. Tak.. Tak.."
Kapı bir kez daha çaldı.
Epik Novel © 2017 | Tüm hakları saklıdır..