Kendi hedefleri olan sıradan bir gencin aniden araba çarpmasıyla birlikte trajedik ölümü. Gözlerini bir ormanın derinlerinde açmıştı. Yüzünde şaşkınlık ve dehşet verici korkuyla etrafına bakıyor ve ne olup bittiğini kavramaya çalışıyordu."Neredeyim ben ..." etrafını inceleyerek bu sözleri söyledi. Daha sonra ise, "Bu yerden çıkmak istiyorum, içimde tuhaf bir his var." geçerken dedi ve sendeleyerek düm düz ilerlemeye başladı. Belli bir mesafeden sonra, konuşma sesleri duymaya başladı ama başla anlayamıyordu. 3 kişilik bir grup gördü. Üstünde ağır zırh ve belinde ise uzun bir kılıç taşıyan devasa taşıyan bir adam. Arkasında asın ve garip giyinimli biri diğerinin ise sırtında yay ve ok vardı. Bu grubu hemen karşısında görmüştü ama onlar ağaçlardan dolayı varlığını dahi hissetmemişti. Bir ağacın arkasına geçmiş ve onları izlemeye koyulmuştu. "Onların yanına gidersem beni öldürme ihtimali var. Belki onları gizlice takip edebilirsem bu ormandan çıkabilirim." aklından bunları geçirerek önündeki insanlara bakıyordu.

-"O lanet goblinlerden iyi para kazanacağız gibi. O para sayesinde rahat bir yerde uyuyabileceğim sonunda" dedi elinde asası olan, uzun, düz ve siyah saçları olan kadın.

-"Haklısın, Elen. Uzun zamandır rahat bir yerde uyumuyorduk. Samanlıkta yatmaktan gına gelmişti." dedi at kuyruğu olan turuncu saçlı kadın.

-"Aslında o kadar rahat bir yerde kalmayacağız. Unutmayın ahırında kalmamıza izin veren adama 10 bronz borcumuz var." dedi siyah ve kısa saçlara sahip adam. Bu konuşmadan sonra sesli bir şekilde kavga ederek yollarına devam eden üçlü, takip edildiklerinin farkında bile değildi. "Ne diyorlar bunlar, hiçbir şey anlamıyorum" dillerini anlayamayan takipçileri onları saklanarak takip ediyordu. Yarım saat süren bu yolcularından sonra ormanın çıkışı uzaktan görülüyordu. "Demek oradan çıkabileceğim" içinden bunları düşünüyor ve sinsice takip ediyordu. 

-"Sonunda bu yerden çıkıyoruz" sevinçle bunları söyledi Elen. Çıkışa 10 metre kala, grubun en arkasında gelen turuncu saçlı kadın birden kaybolmuştu. Elen arkasına dönünce şaşırmıştı "Daha demin arkamızda değil miydi bu kadın" titrek ve gergin bir sesle söylemişti. Bu seferde iri yarı adamın sesini duymayınca arkasında döndü Elen. Önünde kıp kırmızı gözlere sahip, keçi boynuzlu, burnu olmayan ve bir canavar karşısındaki kadını saniyeler içinde alıp götürmüştü.

Köyün çıkışından çoktan çıkmış ve hızlıca oradan uzaklaşmıştı "O yaratık neydi öyle," bunları korkuyla söylüyor ve vücudu korkudan titriyordu. Turuncu saçlı kadını aldığını gördüğü an oradan koşarak ayrılmıştı. Ve önündeki büyük şehre doğru hızlıca gidiyordu