Bölüm 95
Parça 1 Gelecek için
Arnus'ta krallın odası
Fols taht odasında hızlı adımlarla girdi ve hemen kralın önünde diz çökerek konuşmaya başladı 'Kralım izin verirseniz size öğrendiklerimi aktarayım'
Kral arkasına iyice yaslandı ve 'Konuş Fols seni dinliyorum ve ayağa kalk'
Fols hemen doğruldu ve hızlı bir şekil de konuşmaya başladı 'Tahminleriniz doğruymuş kralım gözlemlerim sırasında her şeyi doğruladım ama düşündüğünüzden daha uzun zaman
alacak bundan eminim'
Kral kısa bir süre düşündü ve 'Demek gerçekten olacak hmmm bu iyi değil Meravir'de oldukça büyük bir güç var ama hepsi dağınık hepsi birbirine düşman
eğer bir arada olsalardı şu an ki durum asla gerçekleşmezdi ya da kılıcı kontrolümüzün altına alabilseydik yine bu duruma düşmezdik ama iki durumda şu an için
imkansız ne herkesi bir araya getirip tek bir güç yapabiliriz ne de kılıcı kontrol altına alabiliriz o zaman yapabileceğimiz diğer eylemlere yönelmeliyiz,
Fols öncelikle büyük ailelere haber yolla krala sadakatlarını göstermek için 2 hafta içinde Arnus'ta olsunlar daha sonra elflere ve yarı-insanlara elçi gönderin ve
krallarının onlarla Meravir'in geleceği hakkında konuşmak istediğini iletin emirlerim bunlar önce ailelerle görüşeceğiz daha sonra elfler ve yarı-insanlarla'
Fols'un suratında kralın söylediklerinden etkilenmiş bir ifade vardı, saygıyla başını eğidi ve 'Anlaşılmıştır kralım hemen harekete geçiyorum'
Fols odadan hızlı bir şekilde çıkar daha sonra kral diğer askerlere de odayı terk etmelerini söyler ve oda da yalnız kalır
'Gelecekte bizi bekleyenin ne olduğunu biliyorum ama onu tamamen durdurmak için hiçbir şey yapamıyorum sanırım buna çaresizlik deniyor, bu çaresizlikten nasıl kurtulabilirim?
Çok basit bir cevabı var, bir çare bularak peki bunu nasıl yapacağım? Ne bu duruma çare olabilir? Hiçbir fikrim yok mu gerçekten? Ben kralım bütün bir halkın
sorumluluğunu yüklenmiş kişiyim eğer ben bile çaresizsem onlar ne yapacak? İşin içinde sadece ben olsaydım bunu kabullenirdim ama sadece ben yokum bir sorumluluğum var
ve ne olursa olsun bunu yerine getirmek zorundayım bu yüzden durum ne olursa olsun ben umutsuzluğa düşemem eğer ben düşersem bu krallığın işi bitmiş
demektir bu yüzden geriye sadece ben kalana kadar da alsa umutsuzluğu kabul edemem son ana kadar düşünmeliyim, elimden gelen ne varsa yapmalıyım
çünkü ben bir kralım, bir kralın işi budur'
Birden kapı açılır ve içeri siyah zırhlı, maskeli ve uğursuz auraları ile Avcılar girer
Kral gülümser 'Sonunda geldiniz, biraz geç kaldınız ama önemli değil'
Avcılardan biri öne çıkar 'Çok komiksin kral, bizi ayağına çağırarak gerçekten deli lakabını boşuna almadığını bir kez daha kanıtladın, Deli Kral Kuwo'
Kral kahkaha atar 'Bu şekilde çağrılmayalı uzun zaman oldu gençliğim de bana öyle derlerdi ama artık eskisi gibi değilim maalesef'
Aynı Avcı konuşmaya devam etti 'Peki ne istiyorsun?'
Kral ciddi bir ifade ile konuşmaya başladı 'Yaklaşan tehlikeyi biliyorsunuz zamanı geldiğin de tek bir düşmanımız olduğunu unutmamanızı istiyorum'
Avcıda ciddi bir ses tonu ile 'Kral bizim de ilk önceliğimiz her zaman Meravir bu güç bize bu yüzden verildi yani ne yapacağımızı çok iyi biliyoruz aynı zamanda
yeterli olmayacağını da biliyoruz ama bu konu da yapabileceğimiz herhangi bir şey yok'
Kral tekrar gülümsedi 'Siz üzerinize düşeni yaptığınız sürece sorun yok ben bir yolunu bulacağım'
Avcılar şaşırmıştı en önde ki tekrar konuştu 'Sen ne yapabilirsin ki?'
Kral kendinden oldukça emin bir ses tonu ile 'Gereken her şeyi'
Avcılar kralın gözlerine baktıkların da gözlerinden sahip olduğu kararlılığını oldukça net bir şekil de görebiliyorlardı bu yüzden daha fazla soru sormadan oradan ayrıldılar.
Kral arkasına iyice yaslandı ve derin oh çekti 'Gerçekten Avcılarla konuşmak bile oldukça gerici neyse ki her şey iyi gitti onlar da durumun farkında, yine de merak ettiğim
bir husus var, acaba ilk Avcı böyle bir durumda ne yapardı ya da önceki kral onlar gibi düşünmeyi denemeliyim sonuçta ikisi de büyük liderlerdi, İlk avcı olsaydı muhtemelen
durumu barışçıl bir şekil de çözmenin bir yolunu arardı, önce ki kral tüm güçleri bir araya getirip görkemli bir göz korkutma yapardı peki ben ne yapacağım?'...
Parça 2 Sürgün
Yarı-insanların yerleştiği dağlara karlı bir hava hakimdir ve o dağlara giden yol oldukça engebeli, zorlu, tehlikeli canlılarla dolu bir yoldur. Kimse bu yola gitmek istemez
ama yarı-insanlar için bu zorluklar hiçbir şey ifade etmez şu an bu yolun henüz başlangıcın da olan ben yalnız olmamın dışında oldukça iyi hissediyorum, benim için oldukça uzun
olan bir aradan sonra sonun da tekrar kendi topraklarıma döneceğim, sevindiğim tek şey bu çünkü orada beni bekleyen bir yığın sorun var, hepsini çözmek oldukça zaman alacak
gerçi hepsini çözebileceğimi sanmıyorum yine de elimden geleni yapacağım sonuçta ben sürgün edilmiş olsam bile Prenses Felina'yım ve başarılı olursam Kraliçe Felina olup halkımı
iyi bir yola sokup onları diğer ırklarla dost olmasını sağlamak istiyorum ama bu gerçekten oldukça zor hatta imkansız bile denebilir. Düşüncelerimle beraber yürümeye devam
ettiğimden fark edemedim ama kar yağmaya başlamış ve bu koku karın kokusu çoğu canlı bu kokuyu fark edemez neden bilmiyorum ama karın kokusu oldukça özeldir, tarif etmem gerekirse
sessizlik, yalnızlık, hiçlik gibi şeylerin kokusu gibidir, biliyorum biraz tuhaf bir tanım ancak gerçekten böyle yağmur kokusunu düşünün nasıldır düşünsenize, şimdi daha iyi anlıyor
olmalısınız ne demek istediğimi her neyse dağlara oldukça yaklaştım asıl zorluklar yakında başlayacak yani eğlence demek istedim. Eskiyi hatırladım da dağlardan ayrılmak için
yine bu yolu kullanmıştım hatta kar trolleri bana saldırmıştı, oldukça güçsüzlerdi. Bir de kar fırtınasına yakalanmıştım öyle bir fırtınaydı ki beni bile savuracak diye endişelenmiştim
hatta ilk kez gerçek anlamda üşümenin nasıl bir şey olduğunu o zaman öğrenmiştim hiç güzel bir his değildi ama asıl güzel olmayan o yolu gitme sebebimdi saçmalıktı. Bir insana
yardım ettim diye beni sürgün ettiler neyse ki insanı sağ bırakmaya onları ikna edebilmiştim. Ta bi sürgün edilmemin tek nedeni bu değildi, sinirlerime hakim olamayıp geçici
yöneticiye saldırmıştım neyse bu konuları daha fazla düşünmek istemiyorum artık bunlar üzücü anılar. Şimdi aklıma geldi de iyi ki Kazeru ile dönmüyorum eğer onla dönseydim
muhtemelen hiçbir şeyi düzeltecek fırsatım olmazdı sonuçta o bir yarı-insan değil, yarı-insan demişken ben hala dönüşüm geçirmedim gerçi bunun için hiç çabalamadım ama
dönüşüm geçirmezsem asla lider olamam bu yüzden döndüğüm de bu konu üzerinde biraz çalışmalıyım gerçi bu çalışarak olacak bir şey olmayabilir ama ne kaybederim ki?
Kar yağışı iyice şiddetleniyor muhtemelen yakın bir süre zarfı içinde kendimi bir fırtına da bulacağım ve eğlence başlayacak, bütün bu düşüncelerime rağmen hala aklımdan çıkaramadığım
lanet bir düşünce var, Melia'lardan ayrılmadan önce söylemem gereken bir şey vardı ama cesaret edemedim eğer kraliçe olursam geri dönemem bu yüzden onlarla iyi bir şekilde
vedalaşmak istemiştim ama yapamadım aslında onlardan ayrılma düşüncesi beni derinden üzüyor ama yarı-insanların bana ihtiyacı var bunu görmezden gelemem diğer ırklara
karşı büyük bir nefret besliyorlar ve bu nefret durdurulmazsa yarı-insanların sonu olur. Bu bir gerçek kimse sonsuza kadar kendi kendine yeterek yaşayamaz.
Düşünüyorum da annem ve babam yaşasaydı ne yaparlardı onlarda mı aynı stratejiyi izlerlerdi yoksa benim gibi mi düşünürlerdi, neyse cevabı bilmemem belki de daha iyidir
bu şekilde hayallerim de mükemmel olmaya devam edebilirler ve ben de onlarla gurur duyup ilerleyebilirim, tek başıma da olsam ilerleyebilirim, beni destekleyen kimse olmasa bile
ilerleyebilirim, baskı altında ezilecek gibi hissetsem de ilerleyebilirim, benim yüzümden ölümler olsa bile ilerleyebilirim çünkü izlediğim yolda her şey olabilir çünkü
izlediğim yol acımasız çünkü izlediğim yolun sonunda beni bekleyen ödül yapılan bütün yanlışları düzeltme şansı olacak.
Benim adım Felina Felin Festa bu evim olan karlı dağlar üzerine and içiyorum ki sadece yarı-insanları değil bütün Meravir'e düzen getirmek için her şeyi yapacağım.
(Çok şiddetli bir biçimde gök gürler)
Sanırım bu ses seni duydum demek oluyor...
Devam Edecek
Epik Novel © 2017 | Tüm hakları saklıdır..