Bölüm 15

Kısa bir süre sonra Melia'nın dediği yere varmıştık.Açıkçası aklım hala kasabada gördüğüm manzaradaydı.O tarz bir şey yapmak için nasıl hissetmelisin ki?

Bilmiyorum.

Anlamıyorum.

İntikam ? Ya da sadece can sıkıntısı da olabilir.

Böyle bir şey yapıp ne umuyorlardır ki? Bir çıkarları mı vardı? Bilmiyorum ve açıkçası bilmekte istemiyorum böyle bir saldırı yapmanın nedeni ne olursa olsun yüzlerce insanın öldürmenin mantıklı bir sebebi olamaz.

Olsa bile kabul edebileceğimi sanmıyorum.Kuledeyken sadece basit bir canavarı öldürdüğüm de bile tuhaf hissetmiştim.

''Efendim fazla düşünüyorsun''

Birden düşüncelerimi kesen bu ses kılıcımı ait.

'Haklısın açıkçası bu duygusal bir durum değil sadece yaptıkları bana oldukça yanlış bir şey gibi hissettiriyor.'

''Benim aptal efendim kendini böyle konularla meşgul etmene gerek yok o kuleden sonunda kurtuldun biraz dış dünyanın keyfini çıkarmalısın.''

Haklı mıydı? Fazla mı düşünüyorum.Belki öyledir belki de değildir ama şimdilik kendi hayatım hakkında düşünsem daha iyi olacak.

'Haklısın benim nazik kılıcım'

'Elbette haklıyım benim kaba efendim ama yanlış bir fikre kapılma yakaladığım ilk fırsatta senden kurtulucağım.'

'Peki benim açık sözlü kılıcım tetikte olacağım.'

Aramızda ki konuşma yine tuhaf bir şekilde sonlanmıştı.Gerçi garip bir şekilde onunla konuşmaktan zevk alıyorum.Yine de bunu ona söylemeyeceğim.

''Hey aptal efendim fark etmediysen söyleyeyim düşüncelerini çok net duyabiliyorum''

...

Kısa bir sessizlikten sonra cevap verdim.

'Anlıyorum keşke daha önce bilseydim'

Evet bu sefer konuşmamız gerçekten sonlandı.

Biraz dinlenmek için bir ağacın gölgesine oturdum ama daha oturalı bir dakika bile dolmadan buraya gelme nedeni mi Olivya'nın bana seslenmesiyle hatırlamak zorunda kaldım.

'Neden oturuyorsun çek kılıcını biraz ısınalım.'

Ses tonu o kadar kesin çıkıyordu ki ona karşı çıkacak bir şey söylemeyi düşünemiyorum.

'Hemen'

Hızla kalkıp kılıcımı kınımdan çıkardım.Basit bir duruş alıp Olivya'nın karşısına dikildim ve onun işaretiyle başladık.

İlk hamleyi ona vermemek için hızla saldırdım.Kılıcımı çapraz bir şekilde savururken gözüm onun ellerindeydi ve işin ilginç kısmı Olivya'nın elleri boştu.

Şimşek gibi bir adımla sağıma geçmişti bana oldukça yakındı,sol eliyle kılıcı tutan sağ elimi itti ve hemen ardından bana iyice yaklaşım sağ eliyle suratımın ortasına narin kollarından beklenmeyecek kadar güçlü bir yumruk geçirdi.

Sendeledim ve duruşum bozulmuştu.

Ben daha tam anlamıyla bir tepki veremeden Olivya bir saniyeden kısa bir sürede bana ikinci yumruğunu savurdu.Sadece bakabildim.

Neyse ki yumruğunu bana vurmadan durdurdu.Derin bir nefes alıp rahatladım.Olivya soğuk gözlerle bana baktı ve aramıza biraz mesafe açıp kısa kılıçlarından birini kınından çıkardı.

'Sırada kini durdurmayacağım ve sırada ki sadece burnunu kanatmayacak'

Hey hey şu an da hava oldukça güzel ama sözleri yüzünden donuyorum.Bunu bir alıştırma olarak düşünemem yoksa kötü yaralanacağım.

Bu kez ilk hamleyi Olivya yaptı,kılıçlarımızı çarpıştırmaya başladık, bu kez daha hafif davranıyor gibi ama dikkatli olmalıyım.

Birkaç saniye sonra hareketleri tamamen değişmeye başladı.Kılıç kullanım tarzı değildi değişen, değişen şey adımlarıydı.

Açıkçası adeta etrafımda dans ediyordu ve ona karşılık vermesi her saniye biraz daha zorlaşıyor.Bu şekilde hareket etmesine izin vermemeliyim.

Beklemediğini düşündüğüm bir an,savunmadan çıkıp üzerine atılıp kılıcımı savurdum.Bunu gördüğünde hayal kırıklığına uğradığını belli eden bir ifade takındı.

Alıştırmanın başında yaptığı hamlenin aynısını yaptı tam da beklediğim gibi.

Az önce yaptığı gibi kılıç tutan elimi itti ama bu kez farklı olan şey o bunu yaptığı sırada sağ elimde ki kılıcımı sol elime attım.

Sağ elimle onun kolunu yakalayıp sol elimde ki kılıcı ona savurmak üzereydim ki ayaklarım yerden kesildi evet şu an havadayım ve bir saniye sonra yerdeyim.

Ne olduğunu anlamaya çalışıyorum ama sağ gözüme doğru gelen sivri uçlu kısa kılıç buna engel oldu.Reaksiyon vererek gözlerimi kapadım.

Neyse ki kılıcı hemen yanı başıma sapladı çıkan sesten anladım.Rahatladım gerçekten bir anlığına korktum.Gözlerimi açtığımda Olivya'nın yüzü bir nefeslik mesafedeydi.

'Fena değil'

Dedikten sonra geri çekildi.Kabul etmeliyim ki oldukça güzel bir yüzü var.Yine de bu kadar ezilmeyi beklemiyordum.Bu kız gerçekten farklı bir seviye de işte tam da bu yüzden onu geçmeye çalışmak eğlenceli olacak.

'İyi dinle ilk olarak bir kaya gibi olduğun yerde durarak savaşma,sürekli hareket halinde ol bu hedef alınmanı zorlaştırır hem de sana rakibini farklı açılardan görme şansı verir.İkinci olarak da sahip olduğun büyüyü kullanmaya çalış, evet biliyorum henüz ne olduğunu bilmiyorsun ama

bu birine öğretile bilecek bir şey değil bunu deneyerek öğrenmelisin sadece hayal et daha kolay olacaktır.'

İlk kez bana gülümseyerek bir şey söylemişti.Demek ki istediği zaman oldukça iyi birine dönüşe biliyor ve böyle sıcak bir şekilde gülümseye biliyor.

'Hey sana tavsiye veriyorum sen ise aptalca sırıtıyorsun.'

'Ahah üzgünüm'

Farkında bile değildim.Neyse şimdi bir kez daha denemeliyim.

'Başlayalım Olivya'

Cümlem biter bitmez Olivya harekete geçti,kısa kılıcını uzaktan şiddetli bir şekilde beni hedef alarak savurdu.Beni hedef alan bir alev dalgası hızla yaklaşıyordu,ne yapmam gerektiğini biliyorum.

İçimde ki büyüyü kılıcıma yöneltip,kılıcımı alev dalgasına savurdum.Alev dalgasına karşılık yeşil bir büyü dalgası gönderdim.Çarpışıp birbirlerini yok ettiler.İkisinin etkileşiminden doğan ışıktan bir anlık gözlerimi kıstım.

Olivya ışığın olduğu yerden geçerek bir an da karşıma çıktı.Kılıcımla kendimi savunmak için çok geçti.Böyle bir durumda bana yardımcı olabilecek aklıma gelen tek şey büyü ama ne yapabileceğimi bilmiyorum.

Ne tarz bir büyü bana yardımcı olurdu? Cevap hayal gücümle sınırlı öyle değil mi? O zaman denemeliyim tıpkı Olivya'nın söylediği gibi ve denedim.

Kısa bir anlığına görüşüm karardı ve tekrar görebildiğimde Olivya'nın arkasındaydım.Oldukça şaşkındım ve ne olduğunu tam çözemedim.Bu sırada Olivya'da bir anlığına şaşırdı ama çok uzun sürmedi estetik bir şekilde bana dönüp soğuk gözlerle boşluğuma bir döner tekme attı.

Gerçekten hiç acıması yok.Kendimi tekrar yerde buldum.Olivya yavaş adımlarla yanıma geldi.Hemen yanı başıma dikildi.

'O da neydi ?'

'Sanırım ışınlandım.'

'Işınlanmak tam olarak bir büyü sayılmaz bir tür özel yetenek olarak düşün'

'Ne demek istiyorsun ?'

'Genel olarak büyücülerin büyü olarak adlandırdığı şeyler öğrenerek herkesin yapabileceği şeylerdir ama ışınlanmak herkesin yapabileceği bir büyü değil bu yüzden özel yetenek ya da sana özel bir büyü de diyebiliriz.Yani bundan anlaman gereken daha asıl büyücülük kısmında hiçbir gelişme yok ama hiç yoktan iyidir.'

'Gerçekten acımasızsın öyle değil mi?'

'Hmmmm sanırım.'

İkimizde aynı anda gülmeye başladık.

''AHAHAHA''

Sonunda biraz gelişme gösterebildim.Ben tekrar kendimi toplayıp hazırlandım ama Olivya şimdilik dinlenmelisin dedikten sonra bir ağacın gölgesine yattı.

Açıkçası şu an dinlenmeyeceğim ışınlanmayı biraz daha denemek istiyorum ve oldukça heyecanlıyım.

...

Nefes nefese yerde yatıyordum açıkçası bir saat içinde bu kadar yorulacağımı hiç düşünmemiştim.Bu bir saatte ışınlanmak hakkında bazı acı gerçekler fark ettim.

İlk olarak ışınlanmayı ard arda kullanamıyorum.On saniye kadar beklemem gerekiyor.Oldukça garip ne kadar denersem deneyeyim kısa sürede tekrar yapamadım.

İkincisiyse ışınlanma mesafem arttıkça gereken büyü miktarı artıyor.Bu oldukça sıkıntılı bir konu.

Üçüncüsüyse muhtemelen daha alışamadığım için midem bulanıyor ve bazen başım dönüyor.

Bu sorunları çözdüğüm zaman mükemmel bir büyü olacağına eminim.Yavaş yavaş gözlerim kapanıyordu sanırım artık uyumalı---------

Devam Edecek