2) Döngü başladı

avatar
49 0

Zaman Tutulması - 2) Döngü başladı


“Hoşgeldiniz kutsal kahramanlarımız.” 

Heybetli bir ses yükseldi. Tüm sınıf başka bir dünyaya sürüklenmişti ve karşılarında onları kahraman diye çağıran altın bir taç takan yaşlı bir adam durmaktaydı. Tam bir klasikti. 

“Hahaha sonunda hayalim gerçek oldu başka bir dünya lan burası” 

Öğrencilerden birisi sevinçle haykırdı. Diğer öğrenciler ise korku ve tedirginlikle etraflarını gözlediler. 

Kral’ın ardında duran beyaz saçlı ve mavi gözlü bir kadın çıkarak 

“Ben bu krallığın prensesi Emily. Eminim kafanız şuan çok karışıktır bu yüzden öncelikle beni ana salona kadar takip etmenizi isteyeceğim. Orada herşeyi size detayları ile anlatacağım.” 

Sınıftakiler önce birbirlerine baktılar. Sonra etrafta elinde kılıç ve mızrak tutan şovalyeler'i görünce ister istemez Emily takip ettiler. 

Emily onları çok büyük bir alana getirmişti. Kocaman boyuna giden masalar ve sandalyeler vardı. Neredeyse her şey gümüş ve altındandı.  

Emily: ”Evet herkese tekrardan hoşgeldiniz demek istiyorum kutsal kahramanlarımız. Burası Kara Irmak sınırının kuzeyinde bulunan Monagor toprakları. Bu ülke babam kral Harold Reviat tarafından yönetilmekte.” 

Öğrencilerin bazıları heyecanlı bazıları ise hala titrer bir vaziyette dinliyorlardı. Angela titreyenler arasındaydı. Zeke ise durumunun ne olduğunu hala anlamasada gözü hala Angeladaydı. Onu teselli edip kendine bir şekilde bağlama çabalarındaydı. 

Zeke:“Merak etme Angela.. Ben buradayken hiçbir şey olmayacak. "

Emily konuşmasına devam ediyordu. ”Ne yazık ki ülkemiz Kara Irmak’ın güneyinde bulunan şeytanlar tarafından sürekli saldırı altında kalıyor ve yakın zamanda şeytanların arasında onlara hükmeden bir imparator ortaya çıktı. Gücü karşı koyabileceğimden çok fazlaydı. Son çare olarak tanrıçaya sığındık ve bize siz kahraman adaylarını gönderdi.” 

Yavaş yavaş ortam sakinleşmeye başlamıştı. Tabi manga okuyan ve anime izleyenler için geçerliydi. Diğerleri için ise başka bir dünya stresinden sonra şeytan kelimesi onları korkutmaya başlamıştı. 

Emily:“Sizlerin korkmasına gerek yok çünkü sizleri biz bizzat eğitecegiz. Siz kutsal kahramanlar doğuştan şeytanlara karşı etkili bir kutsal enerjiye sahipsiniz. Bunun yanında özel yetenkler mevcuttur ve herkesin yeteneği kişiye özeldir. Lütfen herkes sıra ile elimde tuttuğum küreye dokunsun. Bu sizlerin seviyelerini belirleyecektir. Yeteneklerinizin rütbelerini yandaki sütundan görebilirsiniz. Ayrıca her yetenek kutsama adı altında görünürler” 

Yan taraftaki tabloda piramit şeklinde harflerle dolu bir görsel bulunmaktaydı. En üstte S olmak üzere S-A-B-C-D-E-F olarak sınıflar mevcuttu. 

Bazı hevesli olan öğrenciler direkt olarak kürenin yanına gittiler ve dokundular. 

C seviye yetenek Gece görüşü 

E seviye yetenek Agro çekme 

B seviye yetenek Rüzgar kontrolü 

Öğrenciler sırası ile yeteneklerini alıyorlardı. Bazıları üzgün bazıları mutluydu.  

A seviye yetenek Alev bedeni 

“Ney A seviyemi kıskandım ha” Öğrencilerden birisi bağırdı. 

A seviye yeteneği alan kişi Zeke’di. Prenses ona bakıp gülümsedi. 

Emily:”Bu cidden güzel bir yetenek.” 

Zeke , Emily’e baktı ve oda ona gülümsedi. Ardından ise Angela geldi. Angela küreye eline hafif korkak bir şekilde uzattı. Bu sefer küre diğerlerinde olmadığı kadar saf bir ışıkla parladı. 

S seviye yetenek Kutsal Hüküm 

Orada bulunan herkesin ağzı açık kaldı. 

Emily:”S seviye yetenek bizim beklentilerimiz dışındaydı. Sen bu dünyayı kurtaracak yegane kişi olabilirsin” 

Angela bunları duyunca titremesi geçmiş ve hafifte olsa mutlu olmuştu. Angeladan sonra birkaç öğrenci daha güçlerini ölçtüler ama Angelanın yanında sönük kalıyorlardı. Yavaş yavaş sıra Arden’e gelmişti.  

Bu dünyaya geldiklerinden beri Arden bir garip hissediyordu. Sanki bir şeyler hiçbir zaman geri alınamayacak şekilde bozulmuştu. Bu kendisi ile ilgiliydi. Bu dünyaya ilk adım attığında diğer sınıf arkadaşları ya korktu ya heyecanlandı ama kendisi tamamen soğukkanlıydı. 

Hatta o kadar soğuk kanlıydı ki prensesin üzerindeki ve ilk çağrıldıkları yerdeki şovalyeler'in silahlarındaki kanları fark edip bu soğuk kanlılığını koruyacak kadar. 

(Bu insanlar ile ilgili bazı şeyler doğru değil) 

Emily:”Hadi genç kahraman bir tek sen kaldın.” 

Garip bir gülümseme ile Arden’e baktı. 

Arden yavaş adımlarla küreye doğru ilerledi ve elini uzattı. 

Zeke:”Hıh ezik kesin kendi gibi bir yetenek çıkaracak” 

Arkadan bazıları güldüler. Bu sefer aralarında şovalyelerde vardı. Yeteneğinden dolayı çoktan Zeke ve Angela'ya yanaşmışlardı bu yüzden onlar ne derlerse taraflarında bulunacak gibiydiler. 

Arden küreye dokununca daha bir garip hissetti. 

(Buda ne böyle... Ben...) 

D seviye yetenek Gözlem 

Zeke:”Hahaha cidden dediğim gibi olmadı mı?” 

Prenses son kişinin de gücünü ölçtüğünü doğruladıktan sonra. 

Emily:”Evet kutsal kahramanlarımız şimdi güçlerinizi ve kendi bilgilerinizi nasıl göreceginizi size açıklamalıyım lütfen sistem deyiniz” 

Sistem! Dedi herkes bir ağızdan ve önlerine oyunlardaki gibi bir pencere geldi. Pencere basit ve anlaşılır bir tasarıma sahipti ve herkes sadece kendi penceresini görebiliyordu. Kısaca pencerenin içindeki bilgiler isim, soyisim, güç, çeviklik, mana, can, şans ve kutsal güç gibi istatistikler vardı. Bunun yanında kutsama ve lanetler adında 2 adet bölüm mevcuttu. 

Emily:”Şuan da mevcut gücünüzü istatistiklerden görebilirsiniz. Ayrıca az önce uyandırdığınız güçler kutsama sekmesinde görünmektedir. Daha fazla yetenek  kazanabilirsiniz ama ilk uyandırdığınız yetenek sizin ana gücünüzün temelidir bu yüzden potansiyelinizde o belirler.” 

Arka taraftan birisi elini kaldırıp bir soru yöneltir “Affedersiniz peki bu lanetler sekmesi ne olmaktadır?” 

Emily gülümseyerek: ”Endişelenecek bir durum yok. Lanetler size negatif etki yaratan şeylerdir. Genellikle zehirlenmek veya uykusuzluk gibi şeyler olabilir ama çoğunlukla lanetlerle fazla karşılaşılmaz. Sizler bu dünyada daha yeni olduğunuz için herhangi bir lanete sahip değilsiniz” 

Arden’in o sırada soğuk olan ifadesi biraz şaşkınlıkla yer değiştirir. Gördüğü şey çok gariptir. 


___________________________________________________ 

İsim: Arden Scarpios 

Unvan: Başka dünyadan göçen, ??? 

Can: 10 

Güç: 6 

Çeviklik: 6 

Mana: 7 

Şans: 0 

Kutsal Güç: 1 

Kutsamalar: Gözlem 

Lanetler: Zaman tutsağı 

___________________________________________________ 


Arden zaman tutsağı adında bir lanete sahipti. Daha az önce prenses yeni gelenlerde lanet olmayacağını söylemişti ama onda bir tane vardı. Hemde ??? Olarak gözüken bir ünvana sahipti. Şansı ise 0’dı ki buna kendisi bile şaşırmamıştı. Kafasında bir sürü soru vardı ama ses çıkarmamıştı. Buraya geldiğinden beri birşeyler ona doğru gelmiyordu ve dikkatleri üzerine çekmekte istemiyordu. 

Emily: ”Evet kahramanlarımız eğer başka sorunuz yoksa lütfen S-A-B-C seviye yeteneklere sahip olanlar beni daha aşağı seviye olanlar şovalyeleri takip etsinler. Şuanda yüksek seviye olanların daha zor bir eğitimden geçmesi gerek . D-E-F seviyeleri ise savaşta maalesef zarar görebilirler bunu önlemek için krallığımız şeytan krallığı devrilene kadar sizleri gizleyecek ve savaş alanından uzak tutacak” 

Bunun üzerine Zeke Arden’e doğru gelip kulağına fısıldadı: ”Şanslısın ezik, sana bebek bakıcılığı yapacaklar” 

Bunun üzerine yüksek seviye yeteneğe sahip olanlar prensesi takip ettiler. Arden dahil düşük seviyeliler ise şovalyeleri. 

Arden içinden (En azından şavaşmayacak olmam iyi ama bu gözlem yeteneğini nasıl kullanıyorum ki?) 

Arden bir anda yanda bulunan bir heykelin üzerindeki bilgileri görmeye başladı 


*****************************

Tür: Heykel 

Tanım: Sadece bir süs 

*****************************



Arden bununla beraber gücüne biraz uyum sağlamaya çalıştı. Yol boyunca etrafı gözlemledi. Biraz garip olacakki takip ettikleri şovalyelerden birini gözlemlemek istemese bile birşey onları gözlemlemesi hakkında içinden dürtüyordu. 


*****************************

Tür: İnsan 

Tanım: Monagor’ın sadık şovalyeleri. Kutsal güç barındırmaktadırlar. Görevleri gereği aldıkları emirleri sorgulamadan yerine getirirler.  

Mevcut Görevleri: Fazlalıkları ortadan kaldırmak 

*****************************



Arden bunun üzerine biraz şaşırdı. Mevcut görev mi? Fazlalıkları ortadan kaldırmak derken bizdenmi bahsediyor? Daha sonra buraya ilk gelidignde gördügü silahların üzerindeki kanlar dikkatini çekti. Neden ilk geldiklerine kanlar daha taze duruyordu. Bu garipti. Hemen kan üzerindede yeteneğini kullandı. 


*****************************

Az olsada kutsal güç barındıran bir bir dış dünyalı’nın kanı. 

*****************************



Arden artık neler olduğunu anlamıştı. Bugün çağrılan sadece onlar değildi daha başka kişilerde çağrılmıştı belki kendi dünyasından belki başka dünyalardan ve şundan emindi ki işe yaramaz olarak kabul ettiklerini öldürüp kurtuluyorlardı. Bunu kanları temizleyerek saklamaya bile çalışmamışlardı. Bir yolunu bulup bulunduğu yerden ayrılmalıydı.  

Şovalyelerin arkasında olduğu için dikkatli olmadıkları bir vakit ara bir yere girerek gruptan ayrıldı. Arkasında bıraktıkları öğrenciler ise ... pek umrunda değildi açıkçası. Onlara yardım etmeye çalışsa bile en fazla kendini ele verirdi çünkü kimse ona inanmazdı. 

Hızlı bir şekilde aralardan kimseye görünmeden sarayın bir köşesinden bir köşesine kaçış yolu aradı. En sonunda bir şovalye onu fark etti 

“Hey sen olduğun yerde kal” 

Arden bulunduğunu fark ettiği gibi koşmaya başladı. Onu bulan şovalye ise etrafında bulunan şovalyeler ile onu kovalamaya başladı. Arden hızlı bir şekilde bir pencerenin yanına geldi ve aşşağıya baktı. Aşşağısı nehir gibi duruyordu ama biraz fazla yüksekti. 

“Hey sen çabuk buraya gel” 

Şovalyeler artık tamamen ona yakınlardı atlamaktan başka şansı yoktu ve nehre doğru atladı. Tabi gerçekten Arden’in hiç şansı yoktu. Cidden yoktu. 

Bedeni daha suya varmadan kafasını düşerken kalenin duvarına vurdu ve savrularak suyun olmadıgı sert ve sivri kayaların oraya düştü. Bedeni artık tamamen tanımlanamıyordu ve nefes alış verişi yavaş yavaş soluyordu. Yukardan ona bakan şovalyelerle beraber.... 


A$#>#£>$@£$>$£>#>£$>£#>£#>

Lanet Zaman Tutsağı aktifleşti. 

A$#>#£>$@£$>$£>#>£$>£#>£#>



Bir anda Arden nefes nefese kendini sınıfının zemininde yerde yanağı acır bir vaziyette buldu. Karşısında Zeke’nin yancılarından vardı ve ona doğru bakıyordu 

“Ezik yetim seni bir daha patronun sevdiği kadının 100 metre etrafında bile olma ” 

Arden bunları duyunca neler hissedeceğini şaşırdı bu repliği daha öncede duymuştu hemde birkaç saat önce. 

(Hahaha o zaman şov başlasın. Kimisi için kutsama kimisi için lanet. Senin için kesinlikle bir lanet Arden Scarpios) 



[Arkadaşlar bölümleri haftada 1 yazmaya çalışacağım şimdilik 2 bölüm atarak hikayenin ilk temellerini atmak istedim]






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44791 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr