Bölüm 19: Dahilerin Çarpışması

avatar
245 0

7 Büyük Güç - Bölüm 19: Dahilerin Çarpışması


Sorona ve Wu Liu sahaya ilerlerken gözler onlardaydı. Sorona Ruh Çekme Enerjisine sahipti. Bu aslında ruhu ondan güçlü insanlara karşı işe yaramayan bir güçtü fakat Sorona aynı zamanda Ruh Büyücüsü idi. Çektiği Ruhları kullanabilirdi. 
Wu Liu ise çok daha farklıydı. Uzman Ki Sanatı adlı bir gücü vardı. Bu güç sayesinde insanların Ki'leri ile oynayabiliyor ve kullanabiliyordu. Birinin bedenini bu şekilde felç bırakabilirdi.
Sorona ve Wu Liu karşı karşıya geçtiler ve birbirlerine baktılar. Sorona yeşil saçlı ve yeşil gözlüydü. Açıkça Uzay ve Zamanın özniteliğine sahipti. Görünüş olarak resmen bir savaş kadınına benziyordu. 
Wu Liu ve Sorona için Gözlerinde ki alev ikisi için farklı bir anlam taşıyordu. Sorona Wu Liu'nun gücünü biliyordu ve böyle bir ruh onu çok güçlü kılabilirdi. Bu sayede turnuvayı kazanma ihtimali de büyük bir çoğunlukla artacaktı.
Wu Liu için ise Sorona bir cadıydı. İnsanların ruhlarını alıp onları kullanıyordu. Sorona kötü bir insandı ve hapsettiği ruhların huzura kavuşturulması gerekiyordu.
Dövüş başladı ve Sorona ve Wu Liu birbirlerine ilerlemeye başladılar. İkisinin de hız için bir gücü yada tekniği yoktu. Varsa bile görünüşe göre göstermek istemiyorlardı.
İkisinin karşı karşıya gelmesi uzun sürmüştü. Sorona ruhlarını kullanarak Wu Liu'ya ulaşabilirdi fakat sadece Ulaşım için kendini yorarsa nasıl dövüşecekti?
Sorona ve Wu Liu arasında 10 metre kaldığında Sorona toprakta kaydı ve ellerini toprağa uzattı.
"Ruh Büyücüsü 1. Evre!!"
Yerden bir anda 1,5 metre boyunda bir insan çıktı ve Wu Liu'ya saldırdı. Fakat Sorona toprakta kayarken daha saldırısını bitirmemişti.
"Ruh Büyücüsü 2. Evre!!"
"Dante!!"
Sorona'nın sözler ile yeryüzünden kaslı bir adam çıktı. Boyu 2,5 metre kadardı. Gözleri ve vücudunun belirli yerleri sargılarla çevrilmişti. Aynı zamanda inanılmaz kaslı bir bedeni vardı fakat yarı saydamdı. Yine de Wu Liu, Sorona'nın bu adamın gücünü kullanabileceğinden emindi.
Adam da ileri atıldı ve Wu Liu'ya bir yumruk gönderdi. Kaslı adam güçlü olsa da yavaştı. Wu Liu kendini ileri atıp adamdan kurtuldu fakat bu sefer de karşısıma ince ruh çıkmıştı. İnce ruh açıkça kaslı ruhtan daha hızlıydı ve Wu Liu'yu kollarından yakalamıştı. Sorona da Wu Liu'nun yakalandığını görünce sevindi. Hemen ellerimi birbirine vurdu. Gözlerinde bir parıltı çıktı ve toprağa girdi.
"Ruh Büyücüsü 3. Evre!!Mumya Sezar!!"
Bir anda yerden bir el çıktı ve toprak ile birleşip yeryüzünde uyandı. Adı mumya sezar olsa da görünüşü Evrimleşmiş bir mumyayı andırıyordu. Vücudunun her yeri toprak bir katman ile kapanmıştı. 3 metre boyundaydı ve vücudunun herhangi bir yeri görünmüyordu fakat sadece bakarak bile vücudunundan yayılan ruhsal Aurayı algılayabilirdiniz.
Sezar ileri atıldı ve Wu Liu'nun kafatasını ezmeye çalıştı fakat Sorona o kısacık anda Wu Liu'nun yüzüne ki sırıtışı görmüştü. Bu saldırıya kadar Wu Liu hiçbir şey yapmamıştı. Peki şimdi ne yapabilirdi ki?
"Gölge Süvarisi 1. Evre..."
Wu Liu bir anda gölgelere girdi ve ince ruhun ellerinden kaçtı. Sezar ve Sorona Wu Liu'nun bir anda kaybolması ile şaşkınlıkla o anı dile getirecek zaman bulamamışlardı.
O an ince ruhun olduğu yerdeki Gölge hareket etti ve göz açıp kapayıncaya kadar Sezarın arkasında belirdi.
Wu Liu Gölgelerin arasından sıçradı ve Sezardan 1 metre yükseğe ulaştı. Yani tam olarak 4 metre zıplamıştı. Bu gerçekten inanılmaz olsa da Wu Liu zıplama yarışmasında değildi ve kimse de bunu umursamıyordu fakat tam o sırada Wu Liu parmaklarını birleştirdi ve sağ elinde bir ışıltı gözler önüne serildi.
"Uzman Ki Sanatı 1. Evre!!"
"Atlantik Ki Dokunuşu!!!!"
Wu Liu'nun 5 parmağı birleşti ve Sezarın omurgasında ki 5 Özel ruhsal Ki noktasına dokundu.
Wu Liu teknik olarak Uzman Ki Sanatı ile bir ruha dokunamazdı fakat Sezar Ruh Eklemleri ile toprağı bedenine bağlayıp kendine geçici bir beden oluşturmuştu. Wu Liu ise o 5 ekleme dokunmuş ve Sezarın kalkanın yok etmeyi hedeflemişti.
Açıkça başarılı da olmuştu! Sezarın bedenindeki toprak katmanı toz haline dönerek havaya karıştı ve geriye 3 metre boyutunda ince ve sargılarla sarılı bir mumya bırakmıştı.
Wu Liu güldü ve kendini boşluğa bırakıp geri gölgelerin arasına karıştı.
Sorona Wu Liu'nun yaptığı şeyi görünce dişlerini sıktı fakat savunmasını düşürmedi.
O sırada Wu Liu Gölgelerin içinde hızlandı ve Sorona'ya doğru ilerlemeye başladı fakat Sorona çoktan Wu Liu'nun hareketini görmüştü.
3 ruh hızla hareket etti ve Sorona'nın önünde siper oldular. Fakat Wu Liu Sorona'nın altından dolandı ve ruhların siper olmamış tarafında yeniden ortaya çıktı. 
"Ruh Büyücüsü 4. Evre!!"
Sorona gücünü arttırdı ve Sezar inanılmaz bir hızda Wu Liu'ya çarptı. Wu Liu geri gölgelerin içine düşerken kulakla duyulabilecek bir şekilde çatırdama sesi duyulmuştu. Görünüşe göre Wu Liu'nun kolu kırılmıştı.
Buna rağmen Wu Liu ne gölgelerin arasından çıkıp pes etti. Ne de acı dolu bir çığlık attı. Tamamen dayanıyordu. Görünüşe göre acı hazmı göründüğünden daha fazlaydı.
Fakat Wu Liu bir kez daha Sorona'ya saldırmadan Sorona ellerini Wu Liu'nun 3 metre uzakta olan gölgesine uzatmıştı. Görünüşe göre Wu Liu kırık kolundan dolayı yavaşlamıştı ve Sezarın saldırısından sonra Sorona'dan yeterince uzaklaşamamıştı.
"Ruh Çekme Enerjisi 1. Evre!!"
Sorona'nın bileklerinden görünmez iplikçikler inanılmaz bir hızda ayrıldı ve Wu Liu'nun gölgesine yapıştı. Wu Liu kaçamamıştı bile. Gölgesi olduğu yerde kalakalmıştı ve teni gölgenin yüzeyinden görünmeye başlamıştı bile. Ruhu Sorona'ya çekiliyordu.
Sorona, yüzünde ki gülümseme ile Wu Liu'nun gölgelerden yavaş yavaş çıkan yüzüne baktı. Wu Liu dişlerini sıkıyordu. Yüzü kendini sıkmasından dolayı ter damlacıkları ile kaplanmıştı. Ruhunu bırakmamak ve gölgelerin arasında kalmak için tüm gücü ile uğraşıyordu. 
"Ruh Çekme Enerjisi 2. Evre!!" 
Wu Liu'nun bedeni neredeyse Gölgelerden çıkmıştı. Ama hala iradesiyle gölgelerde kalmaya çalışıyordu. Yine de 1 evre de Sorona'nın gücü çok fazla artıyordu ve ne yazık ki gücü bu kadar ile kısıtlı değildi.
"Ruh Çekme Enerjisi 3. Evre!!!"
Sorona 3. Evreye geçtiğinde Wu Liu'nun bedeni yavaşça gölgelerden ayrıldı ve Sorona'nın önüne uçtu. Wu Liu titriyordu. Kahverengi saçları alnına yapışmış ve burnundan kan akmaya başlamıştı. Bedeni iflas ediyordu. Bu yüzden teni de hafiften solmaya başlamıştı.
O sırada Milius gökyüzünden hissettiği karanlık auralı insanlar yüzünden bakışlarını gökyüzüne çevirdi. Kaşları çatılırken kimseye fark ettirmeden geriye gölgelerin arasına çekildi. Gözlerinde ki mor parıltı şiddetle parlarken arenanın yukarısında ki Gölge Süvarileri donmuşlardı. Telaşla gölgelerin içinde çıkmaya çalışsalar da hiçbir şey yapamıyorlardı. O sırada kulaklarında bir ses yankılandı. 
"Bu turnuva Adaletle yapılacak. Bu yüzden hepiniz olduğunuz yerde kalacaksınız ve dövüşün nasıl bittiğini seyredeceksiniz. 
Gölge Süvarileri korkuya kapılmıştı. Wu Klanı onları Wu Liu'yu korumaları için göndermişti. Wu Liu buraya kadar yalnız yolculuk yapsa da aslında onlar gizlice onu izliyordu. Şimdi Wu Liu tehlikeye girdiğinden dolayı onu kurtarmak için ileri atılmak istemişlerdi fakat bilinmedik bir güç onları engellemişti. 
"Ruh Çekme Enerjisi 4. Evre!!!"
Sorona 1 evre daha atladı ve Wu Liu'yu öldürmek için son atağı yaptı fakat hiçbir şey olmamıştı. Wu Liu acı çekmeye devam ediyordu. Ama Sorona son saldırısını yaptığına emindi.
O an Sorona bir sorun olduğunu anladı. Başını Wu Liu'nun bedenine biraz daha yaklaştırdıktan sonra korkuyla geriye çekilmeye çalışmıştı fakat geç kalmıştı. Wu Liu yüzünde ki gülümseme ile Sorona'nın boynunu kırmadan önce Sorona'nın ağzından sadece 2 kelime çıkmıştı.
"Ölümsüz Ru-" 
Sorona tam olarak konuşamasa da arenanın ses sistemi inanılmaz bir biçimde yapılmıştı. Bazı yerler dışında saha da ne konuşulursa konuşulsun hepsi seyirciler tarafından duyuluyordu ve Wu Liu'nun Ölümsüz olması büyük bir şok dalgasını beraberinde getirmişti. Wu Liu zaten 2 gücünü göstermişti. Daha fazlasını olmadı imkansızdı.
Wu Liu geri yerine doğru ilerlerken insanlar onun kim olduğunu çözmeye çalışıyorlardı.
"15. Dövüşün Kazananı Wu Liu!!!"
"Sırada son Dövüşümüze geldik!!
Nina Futsu VS Cass Barcer!!!"
Nina ve Cass sahaya çıkarken bütün gözler onlardaydı. Nina bir Vampirdi ve Cass ise Vampir Avcısıydı. Bu dövüş çok ilginç ve Nina için oldukça tehlikeliydi. 
Nina ve Cass karşı karşıya geçti ve dövüş başladı ikisi de hızlı insanlardı ve bir kaç dakika içinde karşılaşmışlardı.
"Vampir Dönüşümü 3. Evre!!"
Nina bir anda hızlandı ve Cass'in bacaklarının altından geçerek arkasına ulaştı.
Fakat Nina daha bir şey yapamadan Cass Nina'ya dönmüştü. Yine de Nina onun göğsüne sert bir yumruk attı fakat Cass sadece gülümsemişti. Yeşil gözleri tamamen küçümseme ile doluydu. Açıkça Nina'nın onu yenemeyeceğini biliyordu.
Nina ardı ardına yumruklar attı fakat Cass saldırıların hepsini bedeni ile karşılamasına rağmen bedenine hiçbir şey olmamıştı. İşte bir av ile Avcısı arasında ki fark buydu! Nina'nın yumrukları normal insan yumruğundan başka bir şey değildi onun için. Cass bir yumruk attı ve Nina havaya uçup yerde taklalar açıp yere yapıştı. İyileşme özelliğini Abra da olduğu gibi kaybetmişti fakat en azından bu sefer Yaşlı olsa bile yaşında bir değişim olmayacaktı. Zehir konusunda Kurtadamların zehri  Vampirler için daha tehlikeliydi.
"Vampir Avcısı 2. Evre!! Dikenli Kan Kılıcı!!!"
Cass'in elinde dikenli bir kılıç oluşurken Nina dehşetle bu sahneye bakıyordu. Görünüşe göre Cass kurt adamlardan daha tehlikeliydi.
Kılıç dikenlerle kaplandı ve Cass'in dişleri çıktı. Avcılar avladıkları şeyin özelliklerini farklı şekillerde kullanabilirlerdi. Cass'in dişlerinden bir sıvı akıyordu. Bu Sıvı bir avcı getirisiydi. Vampir Avcı özelliği.
Fakat Cass Nina'nın hiç beklemediği bir şey yaptı. Kendi dudaklarını ısırdı ve kanın dişlerine bulanmasına izin verdi. Dişlerinde ki Kan ve Avcı sıvısı birleşirken Nina birleşmiş maddeden hissettiği aura ile taş kesildi.
"Tam Moda geçmeye çalışıyor..."
"Buna izin veremem!
Üstün Vampir Dönüşümü 4. Evre!!!"
Nina anında yerinden fırladı ve Cass'in önünde belirdi. Nina'nın ağzından bir sıvı akıyordu. Bu sıvı Bir Üstün Vampir olduğunu gösteren sıvıydı.
Nina bir anda önünde belirince Cass hiçbir şey yapamamıştı. Cass bir Vampir Avcısı olsa da Üstün Vampir ile normal Vampir arasında ki fark çok fazlaydı.
O sırada Nina dişleri Cass'in boynunu ısırdı ve kopardı. Cass'in boynundan kanlar akarken Nina kana kana o kanı içiyordu. Vampir Avcıları vampirleri öldürünce güçleniyordu. Aynı şekilde Vampirler de Avcıları öldürerek güçlenebilirdi fakat aradaki güç farkı yüzünden bu çok bilinen bir bilgi değildi.
Nina Cass'in kanını içerken seyircilerin arasından ufak hareketlenmeler oluyordu fakat hiçbiri saldırmıyordu. Avcılar buradaydı.
Aslında Nina'nın yaptığı taktik çok zekiceydi. Avcılar çok güçlü olsa da onlar da gereksiz yere öldürmekten hoşlanmazdı. Eğer karşındaki kişi bir Üstün Vampiri öldürecek kadar güçlüyse Nina zayıfmış gibi yapacaktı ve pes edecekti. Kimse de onun peşinden gelmeyecekti. Fakat Cass yeterince güçlü değildi ve Nina'yı öldürmek istiyordu. Nina kesinlikle böyle bir şeye izin veremezdi.
Yine de her şeye sona ermişti ve Nina İlk 16'ya girmişti.
"İlk 32'nin son dövüşü de tamamlanmış oldu. Kalan dövüşler için bir ara verilecektir."
O sırada seyircilerin arasından onu izleyen kahverengi saçları omuzlarına varan orta yaşlarda görünen bir adam iç çekti. Bu adam sadece görünüşü ile bile sayısız kadının rüyalarına girebilirdi. Bir de insanlar onun kim olduğunu bilselerdi kesinlikle düşüp bayılırlardı.
Julian derin bir nefes aldı ve ayağa kalkıp herkesin ilerlediği yere doğru ilerlemeye başladı fakat içinde kötü hissediyordu.
"Linux...... Sen ne yaptın?" 





Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 46884 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr