BÖLÜM 6--YANLIŞ ANLAMA

avatar
294 0

ABSÜRT - BÖLÜM 6--YANLIŞ ANLAMA


Onlar uçurumdan aşağı atladıktan birkaç saat sonra bulundukları mağaraya 2 kişi geldi tamamen siyahlara bürünmüşlerdi gözükmesi gereken yerleriyse siyah bir duman örtüyordu... 

Bu kuşlar iyice zahmetli olmaya başladı... 

Bu kuşları neden kullandığımızı unutma ve mızmızlanmayı kes... 

Tamam tamam neden sinirleniyorsun ki bu kara gübre ve yumurtaların kullanımı çok yönlüdür bende farkındayım... 

Lakin dışarıdakiler bunları nasıl yetiştirdiğimizi bilirlerse bundan kurtuluşumuz zor olur... 

Mızmızlanmayı kes dedim... 

Yumurtaların yanına gelip yumurtaları ve kara gübreleri kontrol ettiler... 

Bu yumurtalar idare ederde sence de bu kara gübre çok az değil mi sonuçta bu bir 2.kademe bir kuş her ne kadar erken aşamalarda olsa da orta aşamaya atlamış bile olabilir... 

Sana mızmızlanmayı kes dedim... 

Tamam tamam sen yumurtaları al bende bu boşluk kabağıyla kara gübreyi alırım... 

Uçurumdan aşağı atladıktan sonra kuş aşağı düşeceğine rüzgarın etkisiyle yukarı çıkmaya başladı boğazını artık isteksiz bir şekilde gevşetmişti havada ölürse yere çakılma korkusuyla hatta ne olur ne olmaz diye sırt tarafından boğazına sarıldı... 

AAAAA bak yine o karakaya bıldırcını insanlarımızdan birini yakalayıp kaçan dikkat edin ve hemen kıdemli abimize haber verin onu öldürelim... 

Kör müsün o bir evcil sırtında gideni görmüyor musun... 

Ama karakaya bıldırcınının aynısı olduğuna bahse girerdim... 

Aptal bir kuşa binmek rütbe belirtisidir en az çekirdek oluşturmanın ileri safhalarında ya da bir ruhlaştırma ustası olabilir o büyük bir süper güç... 

Sensin aptal buraya ruhlaştırma ustaları neden gelsin ve zaten gelemez de kısıtlamalardan dolayı... 

Onlar tartışırken kusa kusa miğdesinde bir şey kalmamasına rağmen halende kusmaya devam etti kuşun ve kendisinin üstü mide sıvısıyla dolmuştu bu kadar sıvının nereden geldiğini düşünmek bile istemedi. Kuşun aşağı ineceği yoktu boğarsa direk ölüp birlikte düşeceklerini düşünerek yavaş yavaş yaralayıp aşağı inmesini sağlamayı düşündü... 

Hasar—12 

Hasar---10 

Hasar---11 

Hasar---13 

Elinden geldiğince sert vurmaya çalışsa da 

İSİM: KARAKAYA BILDIRCINI 

RÜTBE:2.kademe ERKEN SEVİYE 

CAN:543/700 

Hasarı pek yüksek değildi ama yine de süreklilikle bunu başarabilirdi canı 200’e kadar azaldığında artık kuş tamamen yorulmuştu bu kafasındaki piçi ne yapsa atamıyordu kuduz köpek gibi yapışmıştı aklına aşağıdaki ağaçlara doğru çarpmak aklına geldi hızlı bir şekilde ağaçlık bir bölge seçip oraya yöneldi sırtındaki kuduz köpeğin yapıştığı nokta olan boynunu ağaca sert bir şekilde vurdu o anda kuşa yapışıp hasar vermekten başka bir şey düşünmediğinden... 

Ahhhh oda nedir... 

Kuşu bir anlığına tutmayı bırakmıştı arkasına baktığında çok kalın ve uzun bir ağaca çarptığını buldu... 

Bu nasıl bir ağaç bu nasıl bir bölge böyle... 

Kuş Kollarının yumuşadığını hissedip var olan tüm güzüyle boynunu savurdu... 

Hasiktir... 

Ağaçla kuş arasında bir boşlukta asılı kalmıştı ve aşağı düşmeye başladı...ve ağacın dallarına çarpa çarpa düşüyordu... 

Ahhh.... uhhh.... ıhhhh.... 

Aşağı ulaşması çok uzun sürmüştü onun içinse sonsuz bir dayak gibiydi yere ulaştıktan sonra... 

Ohhh.... 

Her yeri ağrırken sırt üstü uzanmış bir şekilde yukarı ağacın tepesine bakıyordu kuşun bulunduğu yere kuş artık bu arsızdan kurtulduğu için sevinmekle kalmayıp birde öldürmek amacıyla aşağı inmeyi düşünse de onun halende yaşadığını ve son birkaç saattir çektiği ızdırabı düşünerek döndü ve var gücüyle kaçtı... 

Seni.... 

Soluğu neresinden aldığı belli olmayan bir şekilde 

Orospu çocuğu. ..hıhıhıhıhıhı(nefes sesi) 

Bir süre daha o şekilde uzandıktan sonra bulunduğu yerin biraz korkutucu görünmesinden dolayı pek orada bulunmak istemedi ayağa kalkıp çevresine bakındı kalın ve uzun ağaçların oluşturduğu bir ormandı otların boyu neredeyse boyuna geliyordu bu yüzden her an her yerden her şey çıkabilir hissiyatı verdi tam olarak ne yapacağını kestiremediğinden çocuğun anılarını kurcalamayı seçti biraz düşündükten sonra dedesini iyileştirmek için gerekli olan kızıl girdap başağını aramaya koyulmalıydı. 

Bu kızıl girdap başağı yoğun rüzgar alan sarp ve uçurumlarda suya fazla ihtiyaç duymayan güneşi günün çoğunluğun da görmesi gereken bir bitki aksi halde değil yetişmesi tomurcuklanmazmış bile siktirsin gitsin kesin o yaratığa yakalanma sebebi de odur gitti uçurumun kenarına oysaki hemen alt tarafında mağarası ohh kebab ağzına servis et kendini... 

Neyse şuan da önceliğim bu hiçlik uçurumundan çıkmak olmalı çıkmak için portalın bulunduğu merkez bölgeye gitmek gerekli bir haritam olsa güzel olurdu... 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 46884 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr