Gölgelerin içerisinden gelen kişinin kim olduğunu gören Harang'ın gözleri kızarmaya, etrafında simsiyah bir aura belirginleşmeye ve çevrede bulunan insanlara baskı uygulamaya başladı.
"Sizi bir kez uyarmıştım Zümrüt ailesi ve siz uyarıma kulak asmamakla kalmadınız ailemi benden alabileceğinizi düşündünüz bugün burada olacaklardan sadece sizin Zümrüt aileniz sorumludur!"
Harang konuşmayı yaptığı yerden bir anda kaybolduğunda Siyon ve Clara'nın etrafında duran simsiyah giyimli adamların kafaları ve bedenleri patlamaya başladı, simsiyah bir gölge her görüntüsünde çevrede duran adamlardan birisi kanlar içerisinde kalıyor ve ölü bedeni yere yığılıyordu, Harang tamamen görünür bir hale geldiğinde son kalan adamın ölü bedeninin başında belirtmişti, gölgelerden ortaya çıkan adama döndüğünde ağzında öldürdüğü adamdan topan bir et parçası vardı, et parçasını tükürerek konuşmaya başladı.
"İşte şimdi senin ölme sıran Long Lang bana gel ve seni öldürmemi kolaylaştır kaçmaya çalışma kaçmak için attığın her adım başına bacaklarını o kadar parçaya bölerim eğer bedeninin bir parça kalmasını istiyorsan bana gel Long Lang!"
Long Lang hayatı boyunca verdiği kararların arasında Siyon ve Clara'yı kaçırma kararının en kötüsü olduğunu anlamıştı ama iş işten geçmişti, Harang'ın uyarısına rağmen eski ihtişamından eser kalmayan adam geriye doğru çekilmeye ve kaçmaya başladı, adamın kaçmaya çabaladığını gören Harang kahkahalar atmaya başladı şu anda onu gören herkes tanıdıkları Harang'ın nereye gittiğini merak ediyorlardı karşılarında şu anda sadece öldürmek için programlanmış bir şeytandan başka birşey yoktu.
Harang tekrar gölgeye dönüşerek kaçmaya çalışan adamın hemen önünde belirdi elini adama doğru salladığı gibi eli karnından içeriye girdi ve yumruk büyüklüğünde bir delik açtı, yumruğunu geri çektiğinde ise delikten kanlar fışkırmaya başladı geri çektiği elinde ise adamın bağırsakları vardı.
"Seni uyardığım da öldürme şeklimin kimseninkine benzemeyeceğini söylemiştim önce bağırsaklarını sökerim demiştim daha sonra ölene kadar bedenini parçalama işlemlerini sana izletirim demiştim ama sen bu uyarılarımı dikkate almadın Long Lang!"
Adamın bedeninden söktüğü bağırsakları yere fırlatan Harang adamı ittirerek en yakın ağaca dayadı ve salya sümük içerisinde kalan paçalarından sarı bir sıvı akan adamın karnında açtığı deliği genişletmeye başladı daha sonra sırasıyla adamın organlarını bedeninden kopartarak çıkartmaya ve etrafa fırlatmaya başladı adam her çıkan organı görüyor ama dili tutulduğu için konuşamıyordu.
Harang en son adamın kalbini kopartmadan adamın görebileceği kadar çekerek görmesini sağlandıktan sonra onuda yerinden kopartıp adamın kucağına bıraktı şu anda etraf organlarla dolmuştu adamın kucağında ise kendi kalbi duruyordu, çevrede bulunan ve Harang'a düşman olmayan insanlar şu anda şükürler ediyorlardı Harang gibi bir şeytana düşman olmadıkları için.
Ailesi olarak gördüğü insanları kaçıran herkes öldükten sonra Harang aurasını geri çekerek kanlar içerisinde kalmış bedeni ile Siyon ve Clara'nın yanına doğru ilerlemeye başladığında Clara'nın gözleri titriyordu şu anda gördüğü kişi ile biraz önce gördüğü canavar arasında dağlar kadar fark vardı ama bu iki kişi aslında tek bir kişinin bozulmuş kişiliklerini temsil ediyordu.
Harang iki defa katledilmiş bir aileye sahip olmuştu ilki kendi ailesi ikincisi ise yeni sahiplendiği bedenin ailesi artık katliam göre göre kendisi katliam yapma konusunda uzmanlaşma başlamıştı.
"Amca, teyze siz iyisiniz değil mi bu insanlar size ellerini sürmediler değil mi? Eğer öyle birşey olduysa krallığa gittiğimde bütün Zümrüt ailesini katledeceğim aileden birtek bebek bile kalmayana kadar katledeceğim!"
Harang'ın konuşmasını duyan Yan ailesi hem korkmuş hemde kendilerini kurtarmak için bu olayları gerçekleştirdiği için çok mutlu olmuşlardı, sonuçta Harang'ı evlatları gibi görüyorlardı hangi aile evlatlarının kötülüğünü isteyebilirdi ki yani Yan ailesi isteyemezdi.
"Biz iyiyiz evlat tam zamanında geldiniz eğer gelmemiş olsaydınız.."
"Asla amca, asla o kelimeleri söyleme ben ölmediğim sürece bu dünyada size ellerini uzatan herkes biraz önce ölen kişilerden farkı kalmayacak burada size yemin ederim!"
"Hadi evimize dönelim amca teyze kalkın ayağa."
Harang ailesine ayağa kalkmasında yardımcı olduktan sonra onlara destek olarak malikaneye kadar ilerlemelerine yardımcı oldu eve vardıklarında üst başlarını temizleyip duş alan ikili ana salona geri geldiklerinde çayların fincanlara koyulmuş ve onların gelmesi beklendiğini gördüler.
"Harang bugün olan herşey için çok teşekkür ederim sen olmasaydın biz şu anda burada olamazdık."
Bu sefer teşekkür eden kişi Clara teyzesi olmuştu.
"Teyze lütfen bu konuyu daha fazla dile getirmeyelim, hadi gelin oturun caylar sıcakken tatlı olur iyileştirme etkili çay demledim kendi ellerim ile size içtikten sonra kendinizi daha iyi hissedeceksiniz."
İkili Harang'ı başı ile onayladıktan sonra kendilerine ayrılan koltuklara rahatça yerleşerek çaylarını içmeye başladılar.
"Teyze, amca biz yarın sabah krallığa gideceğiz kısa süre sonra sizi almak için geri geleceğim bu zaman zarfı içerisinde Gölge sizinle birlikte kalacak korkmanıza gerek yok."
Gölgeye dönerek konuşmaya başladı.
"Bugün olan olayların aynısı tekrarlanıraa eğer o adama yaptığım şeyi sana yaparım buna emin olabilirsin aileme zarar gelirse eğer kim olduğun umrumda olmaz anladın mı?"
Harang'ın uyarısını duyan Gölge korkmuştu gelişimi ne kadar yüksek olsa da bugün gördüğü manzarada tanıdığı Harang'ı görmemişti.
"Evet usta emin olabilirsin malikanenin kapısından kimsenin içeriye girmesine izin vermeyeceğim canım pahasına olsa bile!"
Harang düzgünce cevabını aldıktan sonra rahat bir şekilde çayını içmeye başladı.
Bu sırada Siyon konuşmaya katıldı.
"Gölgeye bu kadar yüklenme Harang elinden geleni yapıyor her neyse gerçekten bizim krallıkta hap dükkanı işletebileceğimize inanıyormusun?"
"Amca meraklanmanıza gerek yok bu işi başarabilirsiniz biz de size yardımcı olacağız."
Aile hep birlikte oldukları için ve olaylardan sorunsuz bir şekilde kurtulduları için mutluydular, gecenin ilerleyen saatlerine kadar tüm aile sohbet etmeye devam etti Siyon ve Clara uyuduktan sonra Crow ve Gölge Harang'ı da alarak bahçede bulunan masaya gittiler.
"Harang bu olaylar yüzünden konuşma fırsatımız bugün olmadı ama sana çok sevineceğin bir haberimiz var."
"Nedir o haber usta?"
"Avlanmaya çıktığımızda iki gün boyunca avlanarak bolca Göksel İblis Çekirdeği topladık ama son gün geriye dönmeden önce bir kükreme duyduk ve ne olduğunu kontrol etmek için gittiğimizde İlahi Kırmızı Ejderha olduğunu gördük ve en büyük haber ise sana olan hediyemiz. "
Crow konuştuktan sonra çantasından elmas gibi parlayan şekilsiz bir yumurta çıkarttı daha sonra Harang'a bakarak konuşmaya başladı.
"Bunun ne olduğunu bildiğini düşünüyorum, ejderha yumurtası biz ejderhayı bulduğumuzda doğum yapmak üzereydi savaştık ve ejderhayı öldürdük o sırada ejderha doğumu tamamlamıştı ve bu yumurtayı arkasında bıraktı yani anlayacağın bu sana olan hediyemiz eğer yavru ejderha yumurtadan çıkana kadar chi gücün ile beslersen yumurtadan çıktığında seni sahibi olarak görecek ve yanından ayrılmayacak, bu ara bu torbada çekirdekler var 560 tane Göksel Seviye Çekirdek ve bir İlahi Seviye Çekirdek, bunlar dışında bir de ejderha yumurtası. "
Harang ustasının ona getirdiği hediyeyi gördüğünde ne diyeceğini bilemedi eski hayatında da bu hayatında da aldığı en güzel hediyeydi bu bir ejderha.
"Usta nasıl cevap versem gerçekten bilmiyorum çok teşekkür ederim ikinize de aldığım en güzel hediye bu zamana kadar!"
Harang gerçekten sevinmişti hediyesini öğrendiğinde.
"Yumurtayı hemen al, şimdi diğer konu bu çekirdekleri nasıl satmayı planlıyorsun?"
"Bu konu en basiti Eczacılar Birliğini kullanarak satacağız fiyatlar belli olacak daha önce böyle bir kaynak görmedikleri için herkes atlayacak ve çekirdekler hemen satılacaktır aklınız orada kalmasın asıl konu Elder Rainbow bizim için arsa bulabildi mi acaba? "
"Umarim bulmuştur bunu oraya vardığımızda öğreneceğiz yola çıkmak için sabahı beklemeye gerek yok şimdiden çıkalım yola."
Harang ustasını başıyla onayladıktan sonra birlikte malikaneden ayrılarak krallığa doğru yol almaya başladılar.
Epik Novel © 2017 | Tüm hakları saklıdır..