Bölüm 18: Kışlanın İnşası (2)

avatar
6394 17

Dimensional Sovereign - Bölüm 18: Kışlanın İnşası (2)


 

Çeviri: HaSiRWaRa Düzenleme: Otakunovelreader

 

‘Bu yer?’

 

Tuhaf ama tanıdık bir alan. Kang-jun’un Hwanmong’da ki odasıydı burası. Fakat daha öncekinin aksine, iç mekan/alan artık birkaç kat daha genişti.

 

Neyse ki, her hangi bir hayalet görmüyordu. Kapı açıktı, ancak Goshiwon’un koridoru boştu.

 

Bu doğaldı. Bu Hwanmong, hayal dünyasıydı. Gerçek hayattaki hayalet, onu rüyaya kadar takip edemezdi.

 

“Bu arada, oda neden daha büyük?”

 

Büyük iç mekan, tabii ki üssün tamamlanmasından kaynaklanıyordu.

 

Gerçek hayatta bu imkansızdı, ama burası Hwanmong’du.

 

[Bu üs, kontrol ettiğiniz toprakların/bölgelerin ana karargahıdır.]

 

[Ana karargah, sizi gerçekte koruyan bir güvenli bölge görevi görür.]

 

‘Güvenli bölge?’

 

Kang-jun, hayaletin neden içeriye giremeyip, kapıya vurmaya devam ettiğini anlamış oldu.

 

[Şimdi oda 413’e gir ve tüm engelleri kaldır.]


[Sonra tehlike, gerçek hayattaki 413 numaralı odadan kaybolacak.]

 

“Gerçek hayattaki tehlike mi?”

 

Açıkça belli oluyordu ki, bu hayaletti. Eğer Kang-jun, 413 numaralı odadaki engelleri ortadan kaldırırsa, artık hayaletten korkmasına gerek yoktu.

 

“O halde tereddüt edemem.”

 

Her neyse, zaten görev 3’ü mutlaka tamamlaması gerekiyordu.

 

Kang-jun üssünden ayrıldı ve 413 numaralı odaya doğru yola çıktı. Geçen seferlerde oynatamadığı kapı kulpu döndü ve kapı açıldı.

 

İçinde ne vardı? Ratian denilen fare kafalı maymunlar ile kuşatılmış olabilir mi?

 

Kang-jun gergin bir şekilde odaya girdi.

 

Susususu.

 

Ancak Kang-jun içeriye girdiğinde, onu karanlık bulutlar kapladı ve temizlenmek üzere bilinmeyen bir mağarayı ortaya çıkardı.

 

[Ratian Zindanı]


[Zindanlardaki tüm canavarlardan kurtul.]

 

‘Bu da ne?’

 

Küçük Goshiwon odasında bir mağara vardı. Bu sadece Hwanmong’un hayal dünyasında mümkün olabilirdi zaten.

 

Peki ya Ratianlar? Bunlar son karşılaştığı rakiplerdi. Fare kafalı maymunlar!

 

Yeterince emindi.

 

Zindana girdikten sonra, sopalarını alan 3 Ratian ona doğru koşmaya başladı.

 

“Kiaaah!”

 

“Kikikik!”

 

Onları ilk gördüğünde oldukça şaşırmıştı, ama şimdi onlar, onun için hiçbir şeydi.

 

Kang-jun sakince en öndekinin üstesinden geldi. Eğilerek sopadan sıyrıldı ve Ratian’ın başına tekme atarak onu indirdi. Ve indirdiği Ratian’ın elindeki sopayı aldı. Bu sopa, ikinci Ratian’ın kafatasını kırmak için kullanıldı.

 

Akabinde, deneyim ve Node’ler edindi. kısa süre içerisinde ona saldıran 3 Ratian yerde kanlar içinde yatarken Kang-jun ileri doğru bakıyordu.

 

‘Ok atanlara dikkat etmem gerekiyor.’

 

Zindan alanı genişti ve sıkışık Goshiwon’u ile kıyaslanamazdı. Buna ek olarak, okçuların gizlenebileceği pek çok yer vardı.

 

Kang-jun önündeki kayaları incelerken öne atıldı.

 

“Kiaaah!”

 

“Kikikiki!”

 

Beklediği gibi, Ratian okçuları açığa çıktı. Kang-jun’u gördükleri anda oklarını fırlattılar.

 

Piyok! Piyok!

 

Kang-jun, okları önlemek için kayaların arkasına saklandı. Aynı zamanda, yerde ölmüş olan Ratian’ın cesedini alıp okçuların olduğu yere fırlattı.

 

Hwik!

 

Ratian okçuları kanı gördüklerinde korktular. Kang-jun hızla oraya doğru koştu ve sopayı onların suratına geçirdi.

 

Papapak! Pak!

 

“Kuwek!”

 

“Kuweeek!”

 

Kang-jun bu üç Ratian okçunun icabına baktı. Ardından bu cesetlerden birinin yanında parlak bir şeyler gördü.

 

‘İksir?’ 

 

[Küçük Can İksiri]

 

[Ağızdan alındığında 40 can restore edilecektir.]

 

‘Şu anda bir iksir o kadar gerekli değil.’

 

Kang-jun iksiri cebine koydu. Onun cebi, beş iksiri rahatça muhafaza edebilirdi.

 

Kang-jun bir yay ve oku eline aldı. Attığı okun isabet oranı düşüktü, ancak bu Ratian’ları korkutmak için yararlı olabilirdi.

 

“Diğerleri ne zaman görünürler acaba?”

 

Bazı dev Ratian’lar olmalı. Kang-jun yay ve okları hazırladı.

 

“Kuweeeh!”

 

“Kuaaaah!”

 

Beklediği gibi oldu.

 

İki metre uzunluğunda fare kafalı maymun büyük bir kütük tutuyordu. Dev bir Ratian‘ın ortaya çıkışı.

 

İki tanesi bir anda ortaya çıktı! Fakat 2v1, 1v1’den düşünüldüğü kadar zor değildi.

 

Kang-jun oku, onların başına doğru ateş etmeden önce yaklaşmalarını bekledi.

 

Pak!

 

“Kuweek!”

 

Dev Ratian’ın sol gözünde gömülü olan ok. Kang-jun hızla zıpladı ve sopayı acımasızca sendeleyen Ratian’ın kafasına geçirdi.

 

Bam! Bam! Bam! Bam!

 

“Kuwaaack!”

 

Tamı tamına dört vuruş! Dev Ratian yere yığıldı. Bu arada, diğer dev Ratian Kang-jun’a doğru hareket etti ve kütüğü savurdu.

 

Sswiing!

 

‘Ick!’

 

Kang-jun bundan kaçınmak için belini bükerek eğildi ve Ratian kendini toplayamadan ayağıyla onun göğsüne vurdu. Ardından sopa ile devam etti.

 

“Geber!”

 

Bam! Bam! Bam! Bam!

 

“Kuwaaack!”

 

Böylece, incinmeden başka bir dev Ratian‘la da ilgilenmiş oldu.

 

“Bunlar çok mu zayıf? Yoksa ben daha da mı güçlendim?“

 

Dev Ratian’lar ile başa çıkmak basitti.

 

Aslında, Kang-jun’un savaş gücü, Seviye 3’e ulaştığından beri çok daha güçlü hale geldi. Onun gücü ve çevikliği arttı, bu yüzden Ratian’lara çok daha fazla zarar verebilirdi.

 

Dev Ratlian’ların cesetleri etrafında parlak itemler vardı.

 

[Küçük Can İksiri]


[Küçük Can İksiri]

 

İki iksir!

 

Bu, toplam üç iksir olduğu anlamına geliyordu. Bu rahatlatıcıydı.

 

Kang-jun iksirleri cebine koydu ve zindanın içine girdi.

 

“Kuwaaah!”

 

Bir dev Ratian daha belirdi.

 

Kang-jun, sopayı kullanmadan önce ilk darbeyi ok ile yaptı. Tam o anda.

 

[Seviyen yükseldi.]

 

Kang-jun, Seviye 4’e yükseldi.

 

‘Evet! Seviye atladım!’

 

Seviyesi, üç dev Ratian’ı indirdikten sonra yükseldi.

 

Dudududu.

 

Ama sonra aniden zemin titreşti. Dev Ratian’ın ardında, geniş bir alan ortaya çıktı.

 

Ortada bir sunağa benzeyen bir şey vardı. Üstünde devasa bir heykel dikiliydi.

 

“Kukukuku!”

 

Taş heykel, kasvetli bir şekilde kahkaha atmaya başladı.

 





Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 47018 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr