Huai Shen uyandığında öldüğümü düşünmüştü sonuçta boğazı parçalanmıştı ama yanında ki kamp ateşini gördüğünde ve ayak seslerini işittiğinde yaşadığını anlamıştı.

Yanındaki ayak seslerinin sahibi tabiki Huai Huangtı. Şuan ateşte Huai Shenin öldürdüğü kurdu kızartıyordu. Görünüşe göre Huai Shenin uyandığını fark etmemişti çünkü kurdun etini kızartmaya dalmıştı.

Huai Shen hareket edince kafasını çevirdi ve taktir edercesine kafasını salladı.

"Kendi başına bir kemik dövme alemi bir uzmanın gücüne sahip cani kurtu öldürebildin, bu yeterli güce sahip olduğun anlamına geliyor. 

Yani artık yemeklerinizi senin elinden gelicek. Umarım beni açık bırakmazsın çünkü aç kalınca oldukça sinirlenirim."dedi Huai Huang. 

Huai Shen içinden düşündü 'yarr*mı ye ac yetim'. 

Gittikçe bu guti Huanga tilt olmaya başlamıştı. Babasının parasıyla şimdiki hallerine gelmişti ama sanki kendi başarısıymış gibi övünüyordu klan liderinin oğluna Huai Rui bile ondan daha yetenekliydi.

Bu Huai Huang ise sadece 5.seviye bir yeteneneğe sahipti ama. Bir havası vardı sanki 9.seviye yeteneğe sahip süper dahilerden biriydi.

Öğretmeye çalıştığı şeylere gelince ise herkesin bildiği şeylerdi. Şu kovalamaca işine gelince ise tamamen  eğlenmek içindi Huai Huangın aklına birden bire gelmişti ustası mustası bunu eğitmemişti böyle.

Onlar, onu direkt olarak ormanın içine atmışlardı ve bir yıl içinde ölmemesi gerektiğini söyleyip ayrılmışlardı. Aslında Huai Huang, Huai Shene nazik davranıyordu ama Huai Shenin bundan haberi yoktu.

Huai Huangın Huai Shene böyle iyi davranmasının arkasında birkaç sebep vardı. 

Bunlar Huai Shenin Huai Huangın ilk astı olması ve kendine ayit bir güç kurduğunda Huai Shen sayesinde gerekli para ve büyülü hazineler bulmak konusunda endişelenmesine gerek kalmayacak olması gibi sebepleri vardı.

Huai Shene daha sonrasında küçük bir şişe attı. Huai Shen bu şişeye merakla bakarken bu şişeden uzamsal dalgalanmaların havasını hissetti. 

"Bu sana dediğim uzamsal ekipmanların başka bir türü bu tür ekipmanlar yüksek miktarda sıvıyı saklayabilir.

Ve bu depolama eşyasına senin öldürdüğün cani kurdun kano var kan özünü ise bi zahmet kendin çıkar yani. 

Ayrıca performansından memnun olmayan başlıyorum sana daha sonra bir silah vereceğim bugün gördüklerimden bir silahın olsaydı kurdu daha kolay öldürebilirdin."dedi daha sonra Huai Huang.

Huai Shende bundan memnundu buğünden fena hırpalanmıştı ama bir silahı olsaydı kurdu daha kolay öldürebilirdi.

Daha sonra ikisi kurdun etini yedikten sonra Huai Shen çalışmak için ayrılmadan önce kurt etinin lezzetli olduğunu fark ettiler. 

Huai Shen çalışmak için bir köşeye çekildi ve Huai Huangın verdiği küçük şişeyi çıkardı. Bu şişe 20 santim uzunluğundaydı ve bir su kabağı gibi görünüyordu ama yeşimden yapılmıştı.

Huai Shen zihnini yavaşça şişenin içine sokmaya başladı ve yaklaşık 5 litrelik kanın şişenin içinde olduğunu gördü ve bu şişeyi ağzına dayamadan önce gözlerini kapadı ve Göksel İblis Tekniği ile ilgili elde ettiği bilgileri kurcaladı.  

Göksel İblis tekniğinin 1. Aşaması 81 kan mührü gerektiriyordu ve bu mühürler her mühürü oluşturmak için başlangıçta kullanılan kan özünden daha yüksek veya aynı kalitede kan özü istiyordu ve bunlar son değildi. 

Daha sonra bu mühürleri kan özü ile besleyerek müdürün tamamen gelişmesini gerektiriyordu bu besleme işlemi ayrıca tekniğin beraberinde getirdiği teknikleri güçlendirmek için gerekliydi.

Daha önce Huai Shen kan mühürlerini güçlendirmediği için kurdun karşısında pulları hızlıca parçalanmıştı. Eğer mühürleri birkaç kez güçlendirmiş olsaydı pullar bu kadar güçsüz olmayacak ve kurdun tek bir hamlesi ile parçalanmayacaktı.

Ayrıca daha fazla mühür oluşturduğunda bedeninde daha fazla değişiklik oluşacaktı, bu değişiklikler tamamen kişiyi güçlendirmek ve sayıflıklarından arındırmak içindi.  

İleride Huai Shen biliyordu ki Her yerinden zırh gibi pulla kaplayacak pençeleri oluşacak ve kanatları bile çıkacaktı. 

O zaman onu öldürmek için gerekli kim toplanırsa toplansın çok güçlü biri ruhunu yok etmediği sürece ölmeyecekti. Yenile bilirdi ama bu ölebileceği anlamına gelmiyordu. 

Daha sonra küçük şişeyi ağzına dayadı ve içine biraz Qi döküp kanın ağzına dökülmesini sağladı. 

Kan ağzına girmeye başladığında Huai Shen daha birşey yapamadan direkt kafasında bulunan kan mührü kanı emmeye başladı. 

Kan boğazından akmak yerine ağzına girer girmez tuhaf bir şekilde kafasında ki mühür tarafından emiliyordu ve daha sonra diğer 8 mühre dağılıyorlardı. 

Bu mühürler kanı edince daha önceden emilmemiş olan Meridyen açılımı kanı ile etkileşime giriyor ikisi kan birlikte mührün içine girerek mührüne dahada koyulaşmasına sebep oluyorlardı. 

Kısa bir süre sonra kanın yarısı emilmişti ve o sırada kan mühürleri tarafından emilmeye bıraktı ama bu sefer mühürler kan rengi bir ışıkla çıkarmaya başlayarak kalan kanı kendi başlarına sanki kendi iradeleri varmışçasına Huai Shenin bedeninden yönlendirmeye başladılar. 

Bir süre sonra Huai Shenin boynunda tekrardan simsiyah pullar oluşmaya başladı ama bu pullar eskisinden daha dayanıklıydı. Pullar tekrardan oluşuştuktan sonra kan pulları akmaya devam etti. Pullar ise kanı süngermiş gibi emiyordu. 

Pulları kan gitmeyi kestiğinde kanın kalan yarısının onda biri ancak kullanılmıştı. Daha sonra kan bu sefer  gözlerinin etrafındaki pulları akmaya başladı.

Kan buraya akarken gözlerinin üzerinde yavaş bir şekilde saydam pullar oluşmaya başladı. Bu pullar ile birlikte artık sıradan insanlar gibi bir zayıf noktası olmayacaktı. 

Bu işlem kalan kanın %90'ını kullandı geriye kalan kan ise bedendeki diğer kısımlarda ki pullara dağıldı ama bu putların gelişimi göz ardı edilebilecek bir olaydı neredeyse hiç güçlenmemiştiler. 

Bir ara daha fazla pul çıkacak gibi oldu ama kan eksikliğinden bu pullar asla görünmeyecekti ama bir sonraki kan emişinde bedeninde ki pulları kapladığı alanın artacağına emindi Huai Shen. 

Huai Shen bu sefer de kendi isteği ile xiulian uygulamaya başladı. Önceki sefer sadece kan mühürleri niye yoğunlaştırmış ve kan arıtma alanının zirvesine çıkmıştı ana bu kendi isteği ile olmamıştı. Teknik yine kendi başına hareket etmiş ve bu yetiştirme üssünü elde etmişti. Hala kendi gücüne adapte olamamıştı.  

Yerde bağdaş kurup oturdu ve yer ve gök Qisini hissetmeye çalışırken gözlerini kapadı. 

Bir süre sonra yer ve gök Qisini hissetti ve yavaşça içine çekmeye başladı. Bu sırada Göksel İblis qisini 9 kan mührü arasında dolandırıyor ver her hareketi ile birlikte yer ve gök Qisini emiyordu.  

Daha sonra bu Qi kan mühürlerinden geçerek yavaşça Göksel İblis Qi oluşturmaya başladı.

Huai Shen Qi topladıkları merakla doluyordu bu Qi nereden geliyordu önceki hayatında neden bu yoktu. Aklımda deli sorular vardı. 

Daha sonra oluşan Göksel İblis Qiyi kanını arıtmak için 9 kan mührüne bölmeye başladı. Her mühür giren Qi mührün kızıl bir şekilde parlamasına neden oluyor bu parıltılarda vücudun içindeki her kası her hücreyi geçerek orada bulunan kanı saflaştırıyordu. 

Bu sağlayan kan daha uzun ömürlü oluyor daha fazla besin ve oksijen taşıyor ve diğer hücrelere temas ederek onlara içlerinde tuttukları enerjiyi bırakıyordu.

Bu enerji hücreleri güçlendiriyor ve hücrelerin enerji tüketimini azda olsa yavaşlatıyordular. Bu Huai Shenin daha da güçlenmesine ve gittikçe Qiye alışan hücreleri ile ileride yemek yemesine gerek kalmayacak bir forma, üstün bir varlığa evrimleşiyordu.