İkisi ayrıldıktan sonra Huai Shen hala kan denizinin içinde idi.
Etrafına kırmızı-siyah Göksel İblis Qisi sarılmıştı. Huai Shen o ikisinden kurtmayacağını biliyordu. Kaba görünüşlü adamın ölmesi ona hala kurtulma şansı vermemişti aksine hayatta olsaydı daha çok kurtulmaya şansı olurdu.
Çünkü üçü iki farklı gruptan geldiği için aralarında daha az güven olacaktı ve hazineler için birbirleriyle kavga etme olasılıkları artacaktı.
Ama kaba adam ölünce kalan ikiside doğru yoldandı ve birbirlerini hazine için öldürmek isteselerde bunu birbirlerini arkadan bıçaklayarak yapacaklardı.
O anda kavga edip hazinenin ellerinden kaçmasına izin vermezlerdi.
Bu yüzden Huai Shen kaçmak için bir yol düşünmeye başladı ve bu alana gelirken Göksel İblis Tekniğinin verdiği tepkiyi düşündü ve kan denizine girmeye karar verdi.
Gizlice ayağını Göksel İblis Qisi ile kaplamış ve kan denizine sokmuştu. Buna direnebileceğini anlayınca hemen atar yaptı ve kan denizine düşünmeden atladı.
Ama kendini Qi ile kaplama konusunda çok geç kalmıştı ve biraz kan denizine ile temas etmişti. Bunun sonucunda tüm derisi erimiş ve denizin içinde kaybolmuştu.
Huai Shen biraz daha geç kalacak olsaydı ölmüş olurdu ama tam zamanında kendini kan ile kaplamış ve son anda kurtulmuştu.
Neyse ki o aptallar biraz daha bekleyip kan denizinden çıkıp çıkmayacağını bakmak yerine umutsuzluk içinde ayrılmışlardı.
Huai Shen kan denizinin içinde yaşamaya çalışmaktan bu iki aptalın gidip gitmediğini bile fark etmedi sürekli tüm Qisini bedeninin etrafına sarmaya çalışıyor ve kan denizinin onu eritmesini engelliyordu.
Huai Shen tüm gücünü ile direnirken yavaştan Qi kontrolünü dahada geliştiriyordu. Her ne kadar aldığı anılar ile Qi kontrolünü öğrenmiş olsada bu anılar ona ait değildi bu yüzden bu anılarda ki gibi iyi Qi kontrolü yoktu.
Hatta o kadar kötüydü ki anılarda elde ettiği Qiye form vermek gibi birkaç tekniği kullanamıyordu bile.
Bu süreç içerisinde birçok fayda elde etti. Bu faydalanan en belirgin olanı artık Qiyi daha iyi kontrol etmesiydi.
Diğer faydaları ise artık Qisi daha kararlı bir şekilde hareket ediyor ve dünyadan yer ve gök Qisini daha hızlı emiyordu ve tüm aktarılan anıları emmişti buda ona kan arıtma alanından tendon gelişimi aşamasına geçmek için yapması gereken her şeyi anlamasını sağlamıştı.
Eğer tendon gelişimi aşamasına geçmek istiyorsa kanını son bir defa daha arıtacaktı ama bu defa kan mühürlerini kanı gönderecek ve Göksel İblis Tekniği için çok gerekli olan Göksel İblis kanı oluşturacaktı.
Fakat bu işlem kendi kanını geriye bir damla bile kalmayana kadar tamamen kurulacaktı bu yüzden oldukça fazla kan toplamalı ve bu işlemi yaparken kan mühürlerini bu kan ile desteklemeliydi.
Huai Shen tam kalan azıcık Qisi bitmek üzereyken platforma tırmanmaya başladı.
Platforma çıkınca etrafa baktı ve hazine odasının içinin kararmaya başladığını gördü. Hemen ilk olarak öldürdüğü diğer adamların cesetlerini aramak oldu.
Onları bulunca kan özlemini çekebilir mi diye el mühürleri oluşturdu. Ne yazık ki kanları çoktan tüm enerjilerini kaybetmişti.
Daha sonra kan denizini arıtmaya çalıştı ama o bunu yapar yapmaz kan denizi yavaşça yok olmaya başladı. Sanki tüm kan üzerinde bulunduğu platform tarafından emiliyordu.
Kısa süre sonra büyük bir delikten başka hiç şey geride kalmadı Huai Shen bunun büyük bir israf olduğunu düşündü ve hazine odasından çıkmaya karar verdi.
Yine aynı yolu izledi ve mağaradan çıktı. Daha sonra ormanın derinliklerine yürümeye başladı tekrar.
Aslında kuzey yıldızını takip ederek yine kuzeye doğru devam edecekken bu dünyada kuzey yıldızı olmadığını hatırladı.
Tam hazine odasından (yada ölümsüz mağarasından) uzaklaşmışken birden beyaz ağacın olduğu yer çöktü ve kocaman bir delik bıraktı.
Huai Shen hızlı bir şekilde hareket etti ve oradan uzaklaştı gereksiz dikkat çekmek istemiyordu.
Gece karanlığında hızlı bir şekilde ormanın derinliklerine girdi ve depolama yüzüğünden çadırını çıkardı.
Karanlıkta çadır kurmanın zor olduğunu düşündüğünde yaptığı meşaleleri çıkardı ve onları yakıp kamp kuracağı yerin etrafına yerleştirdi.
Bunları yaparken aklına ismi lazım değil bir oyun daha geldi ve 'umarım chepperlar görünmez hahaha' diye düşündü.
Daha sonra hızlı bir şekilde çadırını kurdu ve çadırın içine girip daha önce avladığı iki hayvanın kanından oluşan kristal küreleri çıkardı.
Bu kristal küreler hem hayvanların kanını hemde enerjisini tutması için özel olarak kullanılan bir şeytani yol tekniğidir.
Temel bir teknikti ama çok sık kullanıldığı için şeytani yolda bu tekniği bilmeyenler neredeyse yoktu.
Hemen bir kan kristalini ağzına attı ve Göksel İblis Tekniğini dolaştırdı. Kanın tüm enerjisini kan mühürleri arasında böldü.
Huai Shen fark etti ki kan mühürlerinden birinde küçük siyah noktalar çıkmaya başladı. Bu durum mührün doyuma ulaşmaya başladığını gösterdi.
Ama bu ilk mühür olduğu için kolay olmasına rağmen hala büyük bir miktar kan özü isteyecekti. Huai Shen ise mühre sadece kan ile karışık kan özü yolluyordu.
Bu kan mührüne kalitesiz kan sunması ile birleşince bu birkaç siyah noktanın çıkması bile bir mucizeydi. Huai Shenin kan mühürlerini Meridyen açma aşaması kan özleri ile yoğunlaştırdığı için Meridyen açılımı kan özleri ile beslemesi gerekiyordu ama Huai Shenin elinde sadece bu düşük kaliteli kan vardı.
Huai Shen bunun şimdilik sorun olmayacağını düşündü. Sonuçta sadece mühürlerin doyuma ulaşma süresini uzatıyordu bu yüzden şimdilik gelişimine odaklanmayı başladı.
Kısa süre sonra kan kristalindeki tüm enerji mühürler arasında eşit olarak bölünmüştü. Mühürler genellikle bu aşamadan sonra Göksel İblis Qisi oluşturmaya başlardı ama Huai Shen bunu yapmalarını engelledi ve tüm enerjiyi içlerinde tutu ardından diğer kan kristalini çıkardı ve onuda emmek için ağzına attı.
Kan kristali bir kez daha tamamen emildi ve enerjisi mühürlerin içime kilitlendi.
Bunlar bittikten sonra Huai Shen mağaradan aldığı iki tekniği çıkardı.
Daha önce saf yang metal sanatını okuduğu için diğer ilahi tekniği çıkardı.
Tekniğin kapağında birşey yazmıyordu ama ilk sayfasında tekniğin adı olan 'Altın Ejderha Dönüşümü' yazıyordu.
Altın Ejderha Dönüşümü ilahi tekniğini açıp okumaya başladığında bir kez daha devasa bir kaynak gerektiren bir teknik daha elde ettiğini anladı.
Altın Ejderha Dönüşümü kişinin değerli metaller yiyerek çalıştığı bir teknikti. Bu teknik çalışmaya başlandığı andan itibaren çalışan kişiyi metal yemeye bağımlı hale getiriyordu.
Bu süreçte çalışan kişinin dişlerine her türlü metali,tekniğin seviyesine bağlı olmak üzere, kolayca çiğneyebileceği ve sindirebileceği hale gelmesi için belirli rünlerin kazınmasını gerektiriyordu.
Bu rünleri oluşturmak için kişinin ilahi enerjisini ve bazı değerli malzemeleri ilahi ejderlere kurban olarak sunması gerekiyordu.
Teknik başarı ile geliştirildiğinde çalışan kişi ilahi elderlerin kutlamasını alacak ve bir altın ejder formuna girmek için bedenindeki ilahi enerjiyi kullanabilecek.
Ayrıca kemikleri ne kadar metal tüketirse o kadar güçlü olacak ve o kadar güçlü bir form almaya başlayacaktı.
Kitapta söylediğine göre teknik zirveye kadar çalışılırsa ve kişi bir damla ejder kanı elde edebilirse gerçek bir altın ejdere dönüşebilir.
Epik Novel © 2017 | Tüm hakları saklıdır..