Şuanda Tüccar Ülkesinde 7 Ülkenin Kralıda toplanmış durumdaydı.Ortamda ağır bir hava vardı.Hiçkimse derin bir nefes almıyordu
Bütün kralların arkasında 6 prenses duruyordu.Ayrıca Tüccar Ülkesinin arkasında 1. ve 3.prens duruyordu.
Mira babasının arkasından öldürme niyetini hiç gizlemeden diğer prenseslere bakıyordu.Sakura ise Mira hariç diğer prenseslere artık o kadar arkadaş canlısı bakmıyordu.
Mira ve Sakura uyandıktan sonra olayları duymuşlardı.Sakura duyduklarına inanamamıştı.Diğer ülkelerin suçsuz bir adama bu kadar acımasız ve açgözlü olacaklarını düşünmemişti.
Mira ise sinir krizi geçirme noktasına gelmiş ve hızlıca gücünü arttırmak için inzivaya çekilmişti.
Elizabeth ise burada yoktu.Denilene göre yaptığı şey yüzünden kendini kiliseye kitlemişti.
Masanın bir kenarında gözleri kızarmış ve halsiz olan Ermy ve İreny vardı.
İreny bir süredir Erthyo ile tanışsada bir takım duyguları olmuştu ona karşı.Bir anda böyle ölmesini kaldıramamıştı.
Kapı açıldı ve Liun ve karısı içeri girdi.
Karısı Liya hemen kızına sarıldı.
''Anne..Büyük Kardeş..''(Ermy)
''Tamam kızım.Annen burda.İstediğin kadar ağlayabilirsin.''(Liya)
Ermy Liya'ya sarıldı ve ağlamaya başladı.
Liun oraya girince İreny ayağa kalktı ve onu selamladı.
''Kutsal Ruhun Babasını selamlarım.''(İreny)
''Sen..''(Liun)
''O benim kaldığım Elf kabilesinin prensesi.Büyük Kardeşin Kadınlarından biri .''(Ermy)
''Güzel,güzel.''Liun İreny'nin omzunu okşadı ve sandalyeye oturdu.
Elini masaya koydu ve parmaklarıyla ritim tutmaya başladı.
Ortam daha da ağırlaşmaya başlamıştı.Ortamdaki tek ses Ermy'nin ağlama sesi idi.
''Tatlım,hadi babana anılarını göster.''(Liya)
Ermy kafasını salladı ve Liunun yanına gitti.Liun parmağını kaşlarının arasına dayadı ve anılarına baktı.
Ancak birkaç saniye sonra yüzü çirkinleşmeye başladı.
''Önce kızımı bayılttınız,sonra kızımın elini ve ağzını bağladınız.Sonra en sevdiği kişiyi gözlerinin önünde öldürdünüz.Sonra şu piç kurusu kızıma yavşamaya başladı.Bunları nasıl açıklayacaksınız ? ''Liun 1 prens Wier'i göstererek konuştu.
''Lütfen sözlerinize dikkat edin.''Tüccar Ülkesinin Kralı Wiore lafa girdi.
''Etmez isem bana ne yapabilirsin ? Savaş mı açacaksın ? İstersen açabilirsin.Seni çok güzel karşılarım.Saldıraca mısın ? Seninle ölümüne savaşırım.''Sonra sesini yükseltti.''Ancak !! Benim Dünyamın Kurtarıcısına böyle bir eziyet etmişsiniz.Size savaş açmam bile az kalır!!'(Liun)
O sırada odanın kapısı açıldı ve altın zırhlarla bir adam içeri girdi.Bu adam kartallara özel Kahverengi,siyah kanatlara sahipti.
''Kralım,Kralım bırakın şu adamların hepsini katledeyim.''Adam geldiği gibi kılıcını çekti.
''Sakin''Liunun tek bir talimatı ile adam sakinleşmişti.
''O, Dünyalar Turnuvasında 10.sırayı alan Jeera değil mi ? '' Prensesler arasında uğultular oluşmaya başladı.
''Dediğiniz gibi bu kişi Jeera .Öldürdüğünüz kişi ülkemizi kurtardığında onu idolü olarak belirledi.Hergün onunla yanyana savaşmak için eğitim alıyor fakat siz onun kahramanını öldürdünüz.Ne yapmalıyım ? ''(Liun)
Tüccar Kralı Wiore söze girdi.
''Ancak sizin kurtarıcı dediğiniz kişi bir Şeytan ve biz bunu onayladık.Siz bir Şeytanı mı korumak istiyorsunuz ? ''(Wiore)
''Şeytan olup olmaması önemli değil ! O bizim kurtarıcımız.Ayrıca size bir soru soracağım.'' Liun derin bir nefes aldı.
''Siz kendinize biz şeytanlar ile savaşıyoruz mu diyorsunuz ? Sizin savaştığınız şeytanlar bizimkilerinin nefes alması ile ölür fakat siz bütün ülkelerden bir temsilci toplayıp bir şeytan dediğiniz Kurtarıcımız Erthyo'ya saldırdınız.''(Liun)
Liun alnını kırıştırdı ve söze girdi.
''Size savaş açmayacağım.Ancak eğer bir kere daha böyle birşey duyarsam.Hepinizi öldüreceğim.Bayan Mira ve Sakura.Lütfen benimle gelin.''Liun şaşkın kızını,İreny'i ve Jeera'yı alarak dışarı çıktı.
Mira ve Sakura'da onları takip etti.
Ortamdaki ağır hava bir anda dağıldı ve herkes derin bir nefes verdi.
Ermy dışarı çıkınca daha fazla dayanamadı ve sordu.
''Baba!!Neden onları öldürmedin.Onlar Büyük Kardeşi öldürdüler ve Elindeki en önemli şeylerini aldılar .''(Ermy)
Jeera,İreny,Mira ve Sakurada bunu cevabını bekliyordu.
Liun elini salladı ve ortama bir bariyer koydu.
''Öncelikle size söylemeliyim.Erthyo ölmedi.''(Liun)
''Ne!!''Ermy,İreny,Jeera,Sakura ve Mira aynı anda bağırdı.
''Ama onun ölümünü gözümle gördüm.Nasıl ölmez!!''Ermy bu sözleri söylesede yüzü gülüyordu.Ölmemesine sevinmiş gibiydi.
''Senin anılarından öğrendiğim kadarıyla sonunda kırmızı bir kristal bir uzaysal yarık ile kaçmış.Bu aptallar bunu bir eşya zannedebilir fakat ben karıştırmam.O Kan özü Kristaliydi.Çok zor bir hayatta kalma yöntemi fakat imkansız değil.Eğer o şey düzgün bir yere ulaşmışsa,Erthyo iyileşmiştir.''(Liun)
''Ancak savaş açmadım çünkü herkesin kendi yolu vardı.Eğer ben onları öldürseydim Erthyo intikamını alamayacaktı ve bu yüzden ilerleyişi bile durabilirdi.O yüzden onlara dokunmadım.Ancak bu onlardan birşey istemeyeceğim anlamına gelmiyor.''(Liun)
''Onlar büyük ihtimalle Ortağına dokunmayacaklar fakat silahının kirlenmesini istemiyorum.O yüzden bunu size vereceğim Mira ve Sakura Hanım.Bununla onun silahını alın ve saklayın.''Liun bir kağıt çıkardı ve onlara verdi.
Mira ve Sakura birbirine baktı.
''Bunu sen almalısın.Erthyo-san ile daha yakınsınız.''(Sakura)
''Bence sen al.Senin ile aynı dünyadan geliyor ve silahlarınız benzer,nasıl korunacağını sen daha iyi bilirsin.Ayrıca onun senin ülkeni ziyaret etmesi için bir sebep olur.''Mira başka birşey söyleden kağıdı Sakuraya verdi.
***
Erthyo 5 gün boyunca ard arda eğitim yaptı.Artık 4 kere üst üste kullanabiliyordu.
Derin bir nefes verdi ve şelalenin altından çıktı.
Hiori onu elinde bir havlu ile bekliyordu.Günün başında Çırak-Orta seviyesine ulaşmış hatta bir aydınlanma yaşayarak sınırına dayanmıştı.
Erthyo elindeki havluyu aldı ve üstünü sildi.Sonra Hiorinin kafasını okşadı.
''Tebrikler.''(Erthyo)
''Teşekkürler..Hehe''Kuyruğu sağa sola oynamaya başladı.
Erthyo'nun etrafından kıskanç bakışlar gelmeye başladı fakat Erthyo onları takmadı .
''Hadi bugün daha aşağı inelim.''Alexde o sırada gelmişti .Alex ise bu 5 günde Çırak-Üst seviyeye geçmişti.
Üçlü dahada derinlere inmeye başladı.
Erthyo bugün 90. seviyeye kadar ineceklerdi.Bu tam seviyelerine göre olan yani Çırak-Üst seviye olan boss Minotor idi.
Minotor Büyük cüsseli,Yarı-insan,yarı-boğa bir canlıydı.Genellikle vücut güçlendirme yetenekleriyle ya da dayanıklıklılarıyla bilinirdi.Ayrıca belirli bir can değerinin altında ''Kanasusamış'' ve ''Çılgın''moduna giriyordu.
Erthyo'nun şuan en ihtiyacı olduğu rakipti.
Erthyo ve ikili odaya girince emirlerini verdi.
''Ana Minotoru bana bırakın.Geri kalanları siz halledin.''(Erthyo)
''Pekala '' Hiorinin gözleri yeşile döndü.
''Tamam.''Valkyre giysisini ve kılıçlarını çekti.
Odada Ana minotor dışında küçüklerde vardı.Diğer ikili onlarla ilgilenecekti.
Erthyo direkt minotora doğru koştu.
Minotorda üstüne birisi geldiğini fark etmiş gibi Erthyo'ya döndü ve saldırdı.
Erthyo artık Su Şeytanı Dalga Yumruğunda istediği yumruktan başlıyabiliyordu.Bu yüzden 3.Yumruğu ayarladı ve Bir yumruğunu İblis Alevleri ile diğerini Ölüm Alevleri ile kapladı.
Bom
Yumruklar çarpıştı ve Minotor havaya uçtu.
Erthyo arkasından zıpladı ve iki elini birleştirip Minotoru yere zımbaladı.
Ughooo
Minotor kükredi ve yerdeki delikten çıktı ve Erthyo'ya yumruğunu geçirdi.
Erthyo arkadaki zindan duvarına yapıştı.
Ugghhoooo
Minotor dahada büyük bir kükreme koydu ve ellerini toprak elementi ile kaplayıp kollarını büyüttü.
Erthyo duvardan uçtu ve Minotora tekrar saldırdı.Ard Arda 4 yumruk attı.Bu yumruklar kırmızı alevler ile kaplıydı.
Pat!Pat!Pat!Pat
Yumruklar 4 farklı yerden Minotorun bedenine çarptı ve çarptığı yerden alevler yükseldi.Yumruk atılan yerde delikler oluşmuştu.
Minotor ellerini yere koydu ve kafası ile Erthyo'yu vurdu.
Erthyo geri uçarken durmadı ve yanından yürüyerek havada 3 yumruk attı.
Erthyo bu yumruklardan kaçınamadı ve kan kustu.
''Çözdüm seni.'' Erthyo 7 metre geri uçtu ve geri hızlıca kalkarak,Minotora atıldı.
Minotor bir yumruk daha atacaktıki Erthyo eli ile yumruğunu tuttu.
''Bu kadar yeterli.Ölme vakti.''Erthyo bir ''Crack!'' Sesi ile elini kırdı.
Fıss
Kolunu tuttu ve komple bedeninden ayırdı.
Ardından Eli ile suratını tuttu ve Ölüm Alevleri ile kapladı.
Ughoooo
Minotor kaçmaya çalıştı fakat nafileydi.Kasları küçüldü,saçları beyazlaştı,kırışıklıkları çıktı ve en sonunda toza dönüşerek yok oldu.
O sırada Hiori ve diğerleride işlerini bitirmişti.
[Tecrübeniz sınıra dayandı.Usta seviyesine geçmelisiniz]
''Şimdi mi? Burda mı ? ''Erthyo hızlıca Alexe döndü.
''Buranın boss'u ne zaman yenilenecek ? ''(Erthyo)
''Sanırım yarına kadar .''(Alex)
''Yeterli mi İo ? ''(Erthyo)
''Hayır değil.Daha fazla sürecek. ''(İo)
''Siz beni koruyun ve kimsenin içeri girmesine izin vermeyin.Boss tekrar ortaya çıkarsa öldürün.''(Erthyo)
Dedikten sonra alanın bir kenarına geçti ve oturdu.
Küresine gitti ve İo'nun karşısına geçti.
''Hadi yapalım.Nasıl yapacağız ? ''(Erthyo)
''Ruhunu bana bırak ve sana dediğim zaman dediğim şeyi yap.''
Erthyo yere uzandı ve kendini İo'ya bıraktı.
İo Kürenin içindeki tüm manayı bir hortum şeklinde Erthyo'ya gönderdi.Ardından küreden kırılma sesleri geldi.
Erthyo'nun dışarıdaki bedenide manayı emmeye başladı.Hatta kuyruklar bile manayı alarak Erthyo'ya iletiyordu.
İo manayı alıp Erthyo'nun bütün ruhuna dağıtıyordu.
''Em .'' (İo)
Erthyo tüm manayı anında özümsedi.Bunu yapınca Üstünde kendisinin aynısı bir ruh daha oluştu fakat bu açık mavi renginde bir ruhtu.
İo tekrar aynısını yaparak diğer ruhu mana ile besledi.
''Em''(İo)
Bunu bir süre yaptıktan sonra Ruh masmavi parlamaya başladı.
''Sıkıştır ve genişlet.Yarat !''(İo)
Erthyo Manadan oluşmuş Ruhun sıkıştırdı.Sonra bir anda saldı.
Crack
Vhoss
Tüm küre kırıldı.Etraftaki bütün mana Erthyo'nun mana ruhuna hücum etti .
Ruh dahada mavileştikten sonra içinde küçük parlak mavi bir cisim belirdi.
Erthyo ona bütün manasını yolladı ve bütün ruh parlak maviye dönüştü.
[Tebrikler Mana Ruhunu Oluşturdunuz]
[Usta Seviyesine geçmeniz için son şart gerekiyor.]
[Mana kontrolünüz arttı.Mana hassasiyetiniz arttı]
[Lige ışınlanıyorsunuz]
Epik Novel © 2017 | Tüm hakları saklıdır..