''Bu çark sistemi nasıl çalışıyor ? ''Erthyo çarka bakarak sordu.Adam sanki birşeyi bekliyormuş gibi çarkı döndürmüyordu.

''Bu adam Şans Tanrısına  inanır.Bu yüzden saat 12'yi bekliyor.Güneş en tepede olduğu zaman şansın en yoğun olduğu zamanmış.Saçma.Şans Tanrısının eşit olduğunu herkez bilir.Neden özellikle saat 12'yi gösterdiğinde şans artsın.''(Dane)

[Çünkü saat 12 Şans Tanrısının güneşlenme zamanıdır.Bunu bile bilmiyor mu yöneticileriniz ? ]

Klara sitem edercesine konuştu.

''Sen nereden biliyorsun ? ''(Erthyo)

[Bazı özel nedenlerden dolayı arkadaşımdır kendisi]

Klara gururla konuştu.

''Evet,evet.Yönetici Klara en iyisi''(Erthyo)

[Hıh,hıh]

Klara gurula güldü.Erthyo onun burnunu ovduğunu gördüğüne yemin edebilirdi.

Erthyo Klarayı görmezden geldi ve adama döndü.

Adam saatine bakıyordu ve sanki zamanı gelmiş gibi gülümsedi.

''Bu kadar beklettiğim için özür dilerim.Şimdi çarkı çeviriyorum.Şimdiden başarısız olanlardan yarına kadar sabretmesini,geçenleride tebrik ederim. ''

Adam elini salladı ve çarkı çevirdi.

Çarkta isimler  ve takım armaları yazıyordu.

''Biz hangi takımız ? ''(Erthyo)

''Usta Çömezler.''(Dane)

''Ne kadar başarılı bir isim.''(Erthyo)

''Yeni kurulan bir takımız.Bu yüzden bize bu ismi verdiler, bizde bunu isim olarak kullandık.''(Dane)

Dane ve Erthyo güldü ve önündeki çarka bakmaya başladılar.

Çark döndü ve bir süre sonra durdu.

4 siyah kafa olan bir logo şanlı kişiydi.

''Usta Çömezler kazanan.Gelen herkese teşekkürler.''Adam Dane'e umutlu gözlerle baktı.

Dane kafasını sallayınca mutluca alanı terk etti.

Erthyo bu olaylarla ne döndüğünü anladı.Büyük ihtimalle Dane adama rüşvet vermişti.Ancak Erthyo bir aziz değildi, o bir Şeytandı.Bu yüzden böyle şeyleri görmezden gelebilirdi.

Grup içeri girdi.

İçerisi sessiz,temiz ve güvenliydi.

Grup ilerledikçe yüksek öksürük sesleri gelmeye başladı.

''Öhö,Öhö,Puuuu.Öhöö.''

Erthyo uzaktan bile arada kan kustuğunu hissetmişti.

Aynı zamanda yandaki grup hayaller kuruyordu.

''Bu katı geçtikten sonra 151.katta kendime bir ev alacağım.''(Dane)

''Çocuklarımız için bir ev ha .Güzel fikir''(Alvina)

''Bizim çocuklarımız diyecektin sanırım.O hayatın içine seni eklemedim.''(Elvia)

Alvina ve Elvia'nın arasında yıldırımla çakmaya başladı.Dane araya girdi ve konuştu.

''3'ümüzün çocukları.Değil mi ? ''(Dane)

''Evet''(Alvina)

''Evet''(Elvia)

Kızlar itaatkarca kabul etti.

''Gereksiz.Ben daha derinlere ineceğim.''(Marc)

Erthyo bu konuşmaya odaklanmadan hızını arttırdı ve iler koşmaya başladı.

''Hey, bu kadar geçmek istiyorsan gidebilirsin ancak bizi bekle.''(Dane)

Dane bağırdı ve arkasından koştu ancak daha ilerleyemeden önünde 4 kişi belirdi.

Bunlar Alev,Gözcü,Lii ve Cekoydu.

''Üzgünüm fakat Lordumuz şuan meşgul sizi burada bekletmek zorundayız''(Alev)

Dane durdu ve kılıcını çıkarttı.

''Bunlarda ne ? Daha önce böyle kişilerin çıktığını belirten bir maceracı yoktu''(Dane)

''Erthyo'nun askerleri mi ? ''Marc büyük bir kalkan çıkardı ve duruşunu aldı.

''Bize ihanet mi etti ? ''(Alvina)

''Belkide başka sebepleri vardır''(Elvia)

Herkes kendi fikrini söylerken Lii onlara doğru bağırdı.

''Sizinle savaşma niyetinde değiliz.Sadece burada beklemeniz gerekiyor.Lordumuzun bir işi var.Onu hallettikten sonra geri gelecek.''(Lii)

***

Erthyo ileri gitti ve önündeki devasa kapıyı açtı.

İçeride yatakta yatan,saçları bembeyaz olan bir adam vardı.Kırışıklıkları her taraftayı.Göğsünde bir örtü vardı .Bu örtü bir kan gölü taşıyordu.O kadar kan vardıki,örtünün rengi değişmişti.

Adam kafasını yavaşça çevirdi ve Erthyo'ya baktı.

''Demek yeni gelen sensin.Beni öldüreceksen öldür ve eşyanı şuradan al ancak etrafı dağıtma.Çıkış ise şurada ''Adam bir kenardaki kare alanı gösterdi.Alanda bir eşya vardı.Göğüs zırhı,belirli bir miktarda altın ve bir kitap ancak üstü bir tabaka ile kapalıydı,Diğer tarafta ise bir kapı vardı ve bir şehri gösteriyordu, o da bir tabak ile kapalıydı.

Erthyo adamı inceledi ve yanına geldi.

Adam gözlerini kapadı ve öksürüğünü bastırdı.

Erthyo elini adamın alnına koydu ve adamı incelemeye başladı.

''Sonsuz Musibet,Ölümsüz Yaşlılık ve Mana Bağımsızlığı.Cidden kötü lanetler ancak iyileştirilebilir.''Adam lanet kaynıyordu.Üstünde daha fazla lanet vardı ancak onlar bunlara nazaran daha iyiydi.

Adam şaşkınca Erthyo'ya baktı.Bunlar kendi üzerindeki lanetlerdi ancak sadece bir dokunuşla bilmesi şaşırtıcıydı.

''Ah,Şimdi fark ettim.Sen Şeytan Lordusun.Size hizmet etmek için bir sınav yapardım fakat gördüğünüz gibi kötü durumdayım.''

''Adın ne ? ''(Erthyo)

''Kioz''

''Kioz.Seni iyileştirebilirim ancak bana boyun eğmen şartıyla .İster misin ? ''(Erthyo)

''Ciddi misin ? ''Kioz yıllardır bu acıyı çekiyordu.Eğer iyileşebilirse tabikide isterdi.

''Evet ciddiyim.İster misin ? ''(Erthyo)

''İsterim.Lütfen beni iyileştir.''(Kioz)

Erthyo onayladı ve Ordu boyutundan Ateşi çağırdı.

''Lordum beni çağırmışsınız. ''(Ateş)

''Biorted Kökü,9 yaşam ağacı,Suyun Kaynağından bir damla ,Reinlist  bitkisi,Doğanın Arındırışı Otu...''Erthyo bir listeyi dolduracak kadar bitki istedi.

''Bunların hepsini bana getir.''(Erthyo)

''Tamamdır.Başka bir isteğiniz var mı ? ''(Ateş)

''VİP alana git.Dünya Ağacı Liss'den bir damla Dünya Ağacı özü iste.''(Erthyo)

''Şey.Tamam.''Ateş VİP alanda eğitim almıştı ancak ilk defa birisiyle görüşecekti.Biraz heyecanlanmıştı.

Hızlıca orayı terk etti .

2 Saat sonra geri geldi.

''Lordum istediğiniz herşeyi getirdim.''

''Güzel şimdi bir kab çıkar ve tut.''Erthyo bitkileri ve sıvıları aldı.

Ateş boyutsal yüzüğünden bir kap çıkardı ve elinde tutmaya başladı.

Erthyo,Suyun Kaynağından bir damla,Viozel sıvısı,Cam göbeği bitkisinin özü,Kiilin kanını kaba döktü.

Bİorted Kökü,9 yaşam ağacı,Reinlis bitkisi,Doğanın Arındırışı Otu,Hijyenik Sarp Bitki,Dağ Kalbi Kenesi Bitkisi,Dağın Esintisi Otu,Altı Yaş Damla Otu,Doğa ile Harmanlanmış Ağaç köklerini  ateşin içine attı ve özlerini çıkarı.

Ateşten çıtırtılar geldi ve birkaç saniye sonra rengarenk  özler ateşte dalgalandı.

Erthyo özleri kaptaki sıvıların içine attı ve ahenkle karıştırmaya başladı.

4 yukarı,3 aşağı,2 kere çevir,3 kere çırp,Döndür,döndür,Isıt,Anlık soğut ve tekrar ısıt,1 aşağı,2 yukarı,çırp,Döndür.

Manasını kapa ekledi ve hapın yoğunlaşması için yardımcı oldu.

Aynı zamanda doğa elementi ile hapı destekledi.

Anlık ısıt

Şimdi soğut 

Yoğunlaştır.

Erthyo Dünya Ağacı özünü yoğunlaştırırken karışımın içine attı.

Puf!!

Beyaz ve ferahlatıcı bir hava yayıldı .

Ateş bu havayı hızlıca çekebildiği kadar içine çekti.Bu Yoğunluk Buharıydı ve bir hap yaptığında hapın içindeki bitkilerin en yoğun hale geldiği haliydi.Çok yararlı bir yapısı vardı.

Erthyo'nun elinde süt beyazı,parlak  bir hap belirdi.Elindeki havayı zenginleştiriyordu.

Erthyo hapı aldı ve Kioza uzattı.

''Bunu yemeden önce himayeme girdiğini belirt.Sonra ye.''(Erthyo)

''Tamam.Ben Takım Lideri Kioz önümdeki Şeytan Lorduna boyun eğidimi belirtirim.''(Kioz)

[Kioz size boyun eğdi.+200 Şeytan Lordu Onuru]

Kioz kendini geri tutmadı ve hapı yuttu.

''Seni ordu boyutuna gönderiyorum.Ateş ikizlere bildir ve ona özel konut versinler ve haber ver  bundan sonra kimseye özel konut verilmeyecek.İsteyenler hak etmek zorunda.''(Erthyo)

''Anlaşıldı.''

Ateş ve Kioz ortadan kayboldu.

Erthyo derin nefes verdi ve kendini yere fırlattı.

''Cidden...fuuu...cidden hap yapmanın bu kadar zor olduğunu bilmezdim.''Karıştırma sırasında kolu bir dağ tarafından eziliyor gibi hissetmişti.Yoğunlaşma sırasında ise Ruhu tükenmek üzereydi.

Yaparken kendini zayıf göstermemeye çalışmıştı ancak cidden çok zordu.

Erthyo birkaç dakika boyunca nefesini topladı ve ayağa kalkıp dışarı çıktı.

Dışarıda Alev,Lii,Gözcü ve Ceko, Dane,Alvina,Marc ve Elvia birbirine dik dik bakıyordu.Ortam çok gergindi ve her an birbirlerine saldırabilirlerdi.

Dane Erthyo'nun geldiğini görünce direkt sordu.

''Erthyo bu ne demek oluyor ? ''(Dane)

''Bilmenize gerek yok.Sadece bossu hallettim.İçerideki ödülleri alabilirsiniz.Onlara ihtiyacım yok.''Erthyo Alev ve diğerlerini yolladı ve içeri girdi.

Dane  4'lü gidince derin bir nefes verdi.Belirtmesede karşı taraftan boğucu bir baskı hissetmişti.Bir iki kişiyi feda etmeden buradan çıkamayacağını  düşünmüştü ancak yanındaki kadınların ölmesine izin veremezdi.Savaşsız bir  son olduğu için rahatlamıştı.

''Hadi gidelim.''(Dane)

Dane grubuna destekleyerek içeri girdi.

Erthyo dışarı çıktı ve etrafa baktı.Burası 101.kattan daha iyi bir yerdi.

Daha lüks mekanları,daha güvenli evleri ve daha iyi yapıları vardı.

Bir müzayede evi bile vardı,hatta bir kolezyumu bile vardı.

Erthyo grubu beklemeye başladı.

Dane ve grubu Erthyo'nun yanına geldi fakat artık Erthyo'ya karşı ihtiyatla bakıyorlardı.

''Neyi kararlaştırdınız devam mı yoksa beni gruptan atıyor musunuz ? ''(Erthyo)

''Bize düşünmemiz için biraz zaman ver.''(Dane)

''Pekala.Benim için sıkıntı yok.''İsterse kendi takımını kurabilecek kadar astı vardı fakat diğerleri ile arkadaşlık kurmak için bu grupta devam etmek istiyordu.Ancak istemezlerse sıkıntı yoktu.Kendi yolunda devam ederdi.

Erthyo bir hana gitti ve kendine bir oda kiraladı.

Uyumak istediği için kendini yatağa fırlattı ve gözlerini kapattı

Miyav~~

Bir kedi sesi Erthyo'yu gözlerini açmasını sağladı.

Hiori ordu boyutundan çıkmış ve yatağa uzanmıştı.Kollarıyla Erthyo'ya sarılmış,uyumaya çalışıyordu.

''Hoho,çok cesursun.''(Erthyo)

''Kapa çeneni ve uyu.''(Hiori)

Hiori kafasını Erthyo'nun göğsüne gömdü ve uyumaya çalıştı.Ancak kızarıklık kulaklarına sıçramıştı ve bu kendisini ele veriyordu.

Erthyo güldü .Kıza sarıldı ve uykuya daldı.