Kasları dalgalandır.Bir geçit oluştur!

Geçit....

Geçit...

Sırtında bir geçit oluştur ve bütün hasarı tek bir yumrukta biriktir!!

Erthyo birşeyler anladığını düşündüğünde şelalenin altına girdi.

Şuanlık şelale boştu çünkü saat sabahın 7'si idi.

Erthyo kaslarını bir geçit oluşturur gibi çekti .

Dişlerini sıktı ve kaslarını böyle tutmaya uğraştı.

Yumruk!!

Boaammmm

Erthyo'nun elinden bir su akın etti ve şelaleyi delip yukarı çıkmaya başladı.

Su şelaleyi yararak göğe yükseliyordu ancak daha yarısındayken gücü bitmişti.

''Fiyuvvv....Cidden zor bir yumruk ama çok güçlü.''Erthyo nefes verdi ve şelalenin altından çıktı.

Erthyo tam ne yapacağını düşünüyorken kölelerinden sesler geldiğini fark etti.

Sree,Sree,Sree

Arğğğ

Wuuuuu!!

Erthyo neler olduğunu tam anlamamıştı ancak gelen seslerden Esinti Kuşunun diğer ikisi ile dalga geçtiğini anlayabiliyordu.

''Gelin buraya''Erthyo üçlüyü önüne çağırdı.

Vhoşş

3 canlı önünde belirdi.

Esinti Kuşu gururlu ve kibirli  bir tonda Erthyo'nun önünde duruyordu.Ancak bu kibir Erthyo'ya karşı değil diğer  2 canlıya karşıydı.

Ejderha ve Kaplan kafaları eğik ve üzgün bir şekilde yere bakıyordu.

''Ne oldu ?''Erthyo eğildi ve ikilinin başını okşadı.

''Bizimle dalga geçiyor.''

''Bizden daha iyi soyu olduğu için bizden daha üstün olduğunu söylüyor.

''Efendinin bana verdiği muhteşem soyla övünüyordum.Yalancılar.''

Küçük çocuk sesleri etrafı doldurdu.

Kaplan ve Ejderha sitem ederken, Esinti Kuşu Erthyo'nun bacağına sarılarak ikiliye dilini çıkardı.

''Tartışmayın,Tartışmayın.''Erthyo hepsinin kulaklarını çekti.

''Wuuuu.!!'

Üçlü  anında sessizliğe büründü.

''Sizede soy ayarlayacağım.Şimdilik Ejderha ile ilgili bir soy düşünüyorum.Ama biraz bekleyin tamam mı ? ''(Erthyo)

''Tamam.''

''Wuu..!!''

Ejderha sevinmesine rağmen kaplan kafasını eğdi .

''Sana uygun bir soy bulamadan, yeni bir soy yaratırsam ve güçsüz bir soy olursa, mutlu olacak mısın ? ''(Erthyo)

''Hayır.Bekleyeceğim.''Kaplan bu sözlerden sonra moralini düzeltti.Efendisinden uygun bir soy almak, kötüsünü almaktan daha iyiydi.Bekleyecekti.

''Tamam şimdi gidin ve tartışmayın.Yoksa hepinizi cezalandırırım.''(Erthyo)

''Tamam.''

Erthyo üçlü gittikten sonra bir gülüş patlattı ve hana doğru yürümeye başladı.Arkasında ise şaşkın 4 çift göz bıraktı.

Hana girdikten sonra kendini yatağa attı.

''Bugün yapacak pek birşey yok.Böyle boş günler çok nadirdir.Ne yapmalıyım acaba ? ''(Erthyo)

Erthyo bir süre düşünemeye koyuldu.O sırada Hiori odaya girdi.

Hiori günün başında hızlıca dışarı çıkmıştı.151.kata 3 kişi yerleşmişlerdi.

Hiori Erthyo'nun yanına oturdu ve kafasını omzuna yasladı.

''Nasıl gitti ? ''(Erthyo)

''İyi gitmedi.Beni takımına almak isteyenler hep erkek takımlarıydı.Ne yapacağımı bilmiyorum .''Hiori ayaklarını yatağa vurdu .

''O zaman gel senle biraz savaşalım.Belki seni yeteneğinle isteyen bir takım bulabilirsin.''Erthyo ayağa kalktı ve gerinmeye başladı.

Hioriyi takım bulması için göndermişti.Bunun nedeni onun sadece kendi etrafında dönmesini istememesiydi.Bazı arkadaşlarda bulmasını istemesiydi.

''Gerçekten mi ? O zaman seni yenmek için elimden geleni yapacağım.''Hiorinin gözlerinde azim alevleri belirdi.

Erthyo kolezyuma gitti ve 1 savaş için kolezyumu kiraladı.Şuan sabah olduğu için pek savaş yoktu.

Ancak kolzeyumda arkadaşlarını bekleyen ya da rakiplerini bekleyen çok fazla insan vardı.

''Bak etrafta bir sürü insan var.Elbette bir sürü insan senin yeteneklerinden etkilenecek.''(Erthyo)

''Seninle takım olamaz mıyım ? ''(Hiori)

''Olabilirsin ancak ben senin biraz arkadaş edinmeni istiyorum.Daha gençsin ve gençken arkadaşlarınla zindan keşfetmenin ne kadar değerli anılar olduğunu öğrenmeni istiyorum.''(Erthyo)

Hiorinin kalbi sertçe çarptı.Erthyo'nun her türlü onu düşündüğünü anlamıştı ve bu savaşta yeteneklerini göstermekte daha kararlıydı.

Erthyo kenardan bir katana aldı.

Katana pek yaygın olmasada kullanılan bir silahtı.Dünya Krallığı Kurulunca daha yaygın bir silah olmaya başlamıştı.Bu yüzden maceracılar loncası savaş alanlarına basit hallerini koymaya başlamıştı.

Hiori iki , normal kısa bıçaklara göre biraz daha uzun olan kısa bıçak aldı.

Erthyo ve Hiori karşı karşıya geldi.

Aynı zamanda etraftaki kişiler bir savaşın olacağını görünce sahaya bakmaya başladı.

''Bakın bir savaş olacak ''

''Bir süikastçi ile bir kılıç ustası mı savaşacak ? Bu hiç adil değil!!''

''Aptal o kız bir süikastçi ise her yerde savaşması gerekecek.Eğer bir kılıç ustasına sırf avantajsız durumda diye kaybedecekse hiç suikasçi olmasın.''

''Ancak suiakatçiler tek ve gizli bir saldırı ile işi bitirmez mi ? Neden karşı karşıya  savaşıyorlar ? ''

''Suikasçi yetenekleri ile bu açıklığını gidermeyi bilmeli.Eğer yapamazsa bir savaşta kazanması imkansız.''

Her kafadan ses çıkıyordu ancak savaşa ilgi dahada artmaya başlamıştı.

Hiorinin gözler yeşile döndü ve bir öldürme niyeti, kırmızı bir şekilde Hiorinin etrafından yayılmaya başladı.

İzleyiciler bu boğucu hava yüzünden rahatsız oldu ancak çoğu Usta seviyesinde olduğu için kimse çok etkilenmemişti.

Erthyo güldü ve Öldürme Niyetini yaydı.

Vhoşşş!!

Bir nehir gibi öldürme niyeti fırladı ve etrafa hakim oldu.

''Geliyorum.''(Hiori)

''Gel bakalım.''

Hiori ileri hücum etti.Yıldırımlar ayaklarından çıktı .

Erthyo tüm odağını etrafa yaydı ve gözlerini Hioride tuttu.

Hiori bıçakları cehennem alevleri ile kapladı ve gölgelerde kayboldu.

Erthyo arkasını döndü ve kendi gölgesini bıçakladı.

Hiori gölgeden sıçradı ve Erthyo'nun boğazını kesmek için bıçağını şimşek hızıyla kesti.

Çifte kesiş

Gölgesel Bıçak Yolu

Erthyo çifte kesiş ile boğazına gelen saldırıyı blokladı ancak Hiorinin bıçağı bir yılan gibi hareketlendi ve garip hareketlerle farklı açılardan saldırmaya başladı.

Ding!Ding!Ding!

Gölge Bıçak-Rüzgarın Suikasti

Erthyo ve Hiorini gölgeleri hareketlendi ve bıçak haline gelerek Erthyo'ya farklı yollardan saldırdı.

Rüzgar hareketlendi ve bir süikastçiye dönüşerek gizlenmeye başladı.

''İzin veririmde ''

4.Kesiş Sonik Kesiş

Erthyo Hioriyi itti ve 360 derece döndü.

Shing!!!!

Havanın kesilmesi ile süikastçi 2'ye bölündü.

Erthyo ara vermedi ve Element Çarkını çağırdı.

''Yeri dondur.Buzsal Alan''

Buz tabakası Erthyo'nun altından çıktı ve etrafa yayılmaya başladı.Hioriye varınca ayaklarının ucunu dondurdu.

Hiori alevleri ayağına gönderdi ve buzu engelledi.

Kendini geriye bıraktı ve gölgesinde kayboldu.

Erthyo etrafı dinlemeye başladı.Bu sefer kendi gölgesinde değildi.Hiorinin öyle bir hata yapacağını düşünmüyordu.

4.Adım-Yıldırımla Bir+Kesiş Alanı

Erthyo kenara doğru koşmaya başladı.Kendini korumaya almak içinde Kesiş Alanını aktif etti.

Ding!Ding!Ding!Ding!Ding!Puçi!

Erthyo harekete geçtiği anda farklı yerlerden saldırılar gelmeye başladı.Ayrıca bu saldırıların içinde yeşil rengide vardı.

Bir süikasçi zehir kullanmayı bilmeliydi.Dünya Ağacından ve Yeraltı Dünyası Yılanından eğitim alan Hiori ise zehir ustası denebilecek seviyeye gelmişti.

Bir saldırı Erthyo'ya isabet etti ancak daha zehir onu etkileyemeden Asura alevleri zehiri yuttu.

Erthyo kenara varınca duvardan destek alarak havaya sıçradı.

Güneş tüm bedenini kapladığı için etrafında gölge kalmamıştı.Hiori kendisini takip edemezdi.

Katanayı beline astı ve ellerini birleştirdi.

3.Yumruk:Yeryüzünün Yarılması,Volkanın Fışkırması + İnat Enerjisi

Ateş Elementi ellerini kapladı ve şekillenmeye başladı.Turuncu enerji ise bunu destekledi

Erthyo yere yaklaşınca iki yumruğunu yere geçirdi.

BOOOMMMM!!!!

Yer yarıldı ve Lavlar savaş alanına hakim oldu.

Hiori saklandığı yerden sıçradı.

Fiyuv!Fiyuv!Fiyuv!

8 küçük bıçak Hiorinin ellerinden fırladı ve Erthyo'ya hücum etti.Aynı zamanda kendiside ortadan kayboldu.

Lavlar ortadan kalktığı anda Hior yerde belirdi ancak sürekli başka bir yerdeydi.

''Demek bıçakların gölgelerinin  arasından ışınlanıyor.'' 

4.Kesiş:Rüzgar Kılıç

Katana 10 metrelik bir kılıca dönüştü.Erthyo elini salladı ve havadaki bıçakları başka tarafa yolladı.

3.adımı kullanıp ileri sıçradı ve Hiorinin önünde belirdi.

Süikastçinin Gözü

Bir Süikastçi açıkları görmeliydi.Bu yetenek ise karşısındaki kişinin açıklarının tamamını gösteriyordu.

Yakaladım.

Tehlikeli duruş+Element Beden 

Erthyo tehlikeli duruşu aktif etti.Bir sürü açık belirdi ancak hepsi bana saldır ve öl edası ile Hioriye tehlikeli bir his yayıyordu.Element beden ise bu hissiyatı güçlendiriyordu.

Hiori en az ölüm hissiyatı verene saldırdı.

Sağ kulağının arkası.

Erthyo üstüne gelen eli yakaladı ve yere geçirdi.Ancak devam edemeden el onu tuttu ve yere fırlattı.Hiori anında Erthyo'nun beline oturdu.

Ayaklarını kullanarak Hiorinin belini kavradı ve üstünden fırlattı.

Hiori havada duruşunu düzeltti ve yere bir tüy gibi indi.

''Goire ''Erthyo bağırdığında Element Çarkında alevler fırladı ve sahanın üstünde belirdi.

Goire uzayda yaşayan  bir canavardı.Kendisi güneş kadar büyüktü ve etrafına dünyaları toplayıp yemeyi seven Destansı bir Yüce Canavardı.

Erthyo bu canlıya zeka verirse  çok fena şeyler olacağını düşündüğü için sadece üstte durmasını sağladı.Zaten canavarı çağırmasının nedeni gölgeleri yok etmekti.

4.Adım:Yıldırımla Bir

Gümbürrr!

Yıldırım Çakması ile Hioriye atıldı ve kılıcı ile bir saplama hareketi yaptı.

''Bıçak Niyeti:Koruma!''Hioriden görünmez bir enerji fırladı ve etrafını sardı.

Ding!Crack!

Erthyo kılıcı ile kalkanı deldi ve katanayı Hiorinin gırtlağına dayadı.

''Haaa....fuuuu...haaaa..fuuuuu...Güzel maçtı....''Erthyo derin nefes alırken bir ağız dolusu kan tükürdü.Katanayı kenara fırlattı, zaten işi bitmişti ve bir demir havuzuna dönüşmüştü.Erthyo'nun alevlerine direnebilseydi zaten güzel bir kılıç olurdu.

Hiorinin anlık saldırıları çok iyiydi ancak kendisinin özel bir yeteneği vardı.Bütün saldırıları kumdan kale yapmak gibiydi yavaş yavaş etki ediyor ve içsel bir çöküntü yaşatıyordu.

''Haaa.fuuuu....Çok güzel maçtı...sanırım bazı şeyler anladım...''Hioride derin nefes almak için ellerini dizlerine dikti.

''Waaaahhhhh.!!''O sırada etraftan bağırışlar hakim oldu.

Bu savaş bütün seyircilerin kanını kaynatmıştı ve kendilerini savaşa kaptırmışlardı.Sonucunun böyle çarpıcı olması ise beklenmedikti.

Bir anda birkaç kadın süikastçi aşağıda belirdi ve Hiorinin yanına geldi.Ancak gözleri parlaklık ile doluydu.

''Acaba takımımıza katılmak ister misin ? Takımımızda 1 süikatçi eksik''

''Bizede gelebilirsin.Bizde eksik değil ancak seni takımdaki her üye memnuniyetle karşılar.''

''Suikastçiler cemiyetimize katılmak ister misin ? Kesinlikle elitlerin arasında olacaksın.''

Ayrıca başka kişilerde gelmişti ve bunlarda takımlarına davet ediyordu

''Herhangi bir cemiyete katılma ama takımlara katılman serbest.Görüşürüz''Erthyo bir mesaj gönderdi ve orayı terk etti.

''Beni yalnız bırakma .Erthyo abi!!!!''Hiori insan akının arasında kayboldu.

Erthyo Hioriyi yalnız bıraktı ve alanı terk etti ancak daha tam çıkamamıştıki Dane ve takımı onu karşıladı.

''Oh,Bu ne tesadüf ? Neden buradasınız ? ''(Erthyo)

''Biz düşündük ve seni takıma almaya karar verdik.Ancak bir şartımı var ''(Dane)

''Şart mı ? Ne şartı ? ''(Erthyo)

''Sadece maskeni çıkartmanı istiyoruz.Takımımızda gizli birisini istemiyoruz.''(Dane)

''O zaman takımınızda gizli birisi olmayacak.Görüşürüz.''Erthyo yarasını insanlara göstermek istemiyor değildi.Sadece yeni katılacağı takımın kendisine böyle yaklaşması artık sinirini bozmaya başlamıştı.Zaten onlara kendisini  gizliden izlemelerine izin vererek yeterince tolerans göstermişti.Artık bundan sonrası yüzsüzlüktü.

''Hey..bekle...tamam..tamam..takıma gir.Yüzünüde istediğin zaman gösterirsin.''Dane Erthyo gibi yetenekli bir üyeyi cidden kaybetmek istemiyordu.Bu yüzden isteğini geri çekmiş ve onu kabul etmeye gönüllü olmuştu.Tabi bundan sonra Erthyo'ya biraz daha ihtiyatlı davranacaktı.

''Güzel.''(Erthyo)