'Öğrencim olmak için gerekli kriterlerden biri yüksek algı, diğeri ise Evren'in Kılıcının birinci seviyesini öğrenmeyi başarmaktır. Sende bunlardan ikisi de var. Öğrencim olmak ister misin?''
Eğer Erthyo normal biri olsaydı, hiç düşünmeden kabul ederdi. Çünkü bu kişi [Evren Kılıcı] gibi güçlü bir teknik yaratmış ve seviyesi ölçülemeyen bir Ustaydı. Bu herkesin isteyebileceği bir teklifti.
Ancak Erthyo normal değildi.
Onda yüz binlerce yıl yaşamış Arz’ın anıları vardı, teknik, silah yapımı, hap yapımı, silah kullanımı vb gibi şeyler elinin altında bulunuyordu ve istediği zaman alabilirdi.
Üst seviyelerden bile büyüler vardı. Yani istediğinde bunları bulabilir ve kullanabilirdi.
Böyle düşününce bir Usta ona ne katabilirdi ki? Kendisine yararı olur muydu ki?
Pitti’de Erthyo’nun gözlerindeki şüpheyi gördü. Ancak bozuntuya vermedi.
‘’Sanırım önyargıya sahipsin. ’’(Pitti)
‘’Hayır. Öyle değil… ’’ Erthyo Arz ve zincirlerden bahsetmeden bir hikaye anlattı.
Ustasının uzun zaman önce öldüğünü, kendisine teknik, büyü… Gibi kendisinin işine yarayabilecek her şeyi verdiğini söyledi. Bunlar zaten kendisinde bulunuyordu ancak neden yeni bir Ustaya sahip olmalıydı?
‘’Hm, Evet, Önyargın boşa değil. Böyle şeylere sahipsen tabii ki de bir Ustaya sahip olmama düşüncesi aklında filizlenir ve büyür. Ancak şunu bilmelisin bu hazineleri koruyacak kadar güçlü değilsin ve birisi bunu bilirse seni ortadan kaldırmaya ve hazinelerini çalmaya karar verebilir. Bir usta seni bundan koruyabilir. Ayrıca… ’’ Pitti Erthyo’yu gösterdi.’’ Şu an yaşadığın Mana Aksaklığı gibi sıkışıklıklar ya da engelleri çözmene yardımcı olabilir.’’
Erthyo şaşırmıştı. Birkaç gündür manasını kullanırken, bir suyun, taşlarla dolu bir yolda ilerlemesi gibi manasının farklı yerlere gittiğini hissetmişti. Alvin’in içine yolladığı Ölüm ve Kutsal Alevlerde bu daha da güçlenmişti.
Ne kadar güçlü yetenek kullanırsa o kadar sıkışıklık hissediyordu.
‘’Son günlerde, sana uygun olmayan bir harekette bulunmuş olabilir misin? Ne kadar soyun şeytan olsa da, kişinin içinde özel bir kişilik vardır ve hiçbir ırk ya da soy bunu değiştiremez. Eğer içinde olan bu kişiliğe aykırı bir şey yaparsan, zihinsel şeytanlar kazanırsın ve bu şeytanlar senin gelişimine ve mana akışına engel olur yani her türlü kötüdürler. Eğer yaptığın yanlışı düzeltebilirsen bu tıkanıklık da yok olacaktır. ’
Erthyo zaten hatasının nerede olduğunu biliyordu. Onun kişiliğinde cezalandırma yoktu, düşmanlarına eziyet edebilir ya da işkence edebilirdi fakat müttefiklerine ya da kendine yardım edenlere işkence etmek ya da cezalandırmak kişiliğinde yoktu.
Bu yüzden Pitti’nin önünde eğildi.
‘’Bana sıkıntımda yardım ettiği için Usta Pitti’ye teşekkür ederim.’’
‘’Sıkıntı değil. İşte bir Usta bu işe yarar. Sana 3.kişi gözüyle bakar ve hatalarını düzeltir. Sen tökezlediğinde sana yardım eder, ayrıca ihtiyacın olduğunda sana kaynak sağlar. Ve en önemlisi bir Usta her zaman öğrencisinin yanındadır. Bir Şeytan ya da Tanrı olması fark etmez. Onu asla terk etmez. ’’(Pitti)
Erthyo kafasını salladı.
‘’Acaba beni öğrenciniz olarak alır mısınız? ’’ Erthyo içtenlikle eğilerek konuştu. Kafasındaki önyargılar Pitti’nin sabırlı açıklaması ile yavaşça dağılmıştı ve bir Ustaya sahip olmak hiç kötü görünmemeye başlamıştı.
‘’Pekâlâ, O zaman ritüele başlayalım. ’’ Pitti ayağa kalktı ve Erthyo’nun önüne geldi.
‘’Önümde 3 defa içten secde edeceksin ve beni Ustan olarak gördüğünü belirteceksin.''
Erthyo eğildi ve yere Kafasını yavaşça üç kere vurdu.
‘’Bu Erthyo, Usta Pittiyi Ustası olarak takip etmeye razı. Yaşam ve Ölüm, karşıma ne çıkarsa çıksın sizin öğrenciniz olmaktan vazgeçmeyeceğim ya da size ihanet etmeyeceğim. ’’(Erthyo)
Pitti kafasını tatmin olmuş bir şekilde salladı ve Erthyo’yu yerden kaldırdı. Alnından bir kere öptükten sonra konuştu.
‘’Ben Bistora Pitti. Seni Öğrencim olarak alıyorum. Yaşam ve Ölüm, karşıma ne çıkarsa çıksın, bana ihanet etmediğin sürece senden vazgeçmeyecek ya da seni bırakmayacağım. ’’
Sanki aralarında görünmez bir ip ile bağlanmışlar gibi Erthyo aralarındaki bağı hissedebiliyordu. Bu Usta-Öğrenci anlaşmasıydı.
Pitti eski yerine geçti ve konuştu.
‘’Buraya geldiğinden ve [Evrenin Kılıcı]’nı Fitz’den aldığından beri seni izliyordum ve birkaç düşmanın olduğunu gördüm. Bugün yaptığın toplantıda da konuştuklarını duydum. Sanırım birkaç düşmanla 1 ay sonraki Kahramanlar Buluşmasında işlerini göreceksin. Ki bu güzel bir şey, kişi intikamını kendi almalı. Ancak herkesin gizli kozları vardır ve bunları kolay açığa çıkartmazlar. ’’ (Pitti)
‘’Gücün yeterliyse istediği kadar kozu olsun, her türlü ölüme mahkûmdur. Hızlıca gücünü arttırmalı fakat bunu yaparken de sapma yaşamamalısın. Bu yüzden sana Evren Kılıcı’nın 1 ve 2. stilinin bulunduğu bir kitap vereceğim. Ayrıca büyülerinin gücünü tam potansiyeli ile kullanabileceğin bir teknik vereceğim. Bunları al ve çalış’’ (Pitti)
‘’Ve şunu sakın unutma. Çok fazla değil, öz olması daha iyidir. ’’ (Pitti)
‘’Öğrenci anlıyor. ’’ Demek istediği basitti, bir sürü yeteneğin olması önemli değildi. Bunları tam potansiyeli ile kullanmak önemliydi.
Erthyo Pitti’nin verdiği 2 kitabı aldı ve odayı terk etti.
‘’Akıllı ve yetenekli biri. ’’ Bunca zamandır sessiz olan Fitz sonunda konuşmaya başladı.
‘’Evet öyle. Ayrıca bedeninin sağlamlığı da çok yüksek. O buraya geldiğinde kesinlikle Erthyo’yu öğrencisi olarak almak isteyecektir.’’ Öğrenci-Usta arasındaki bağlantı sayesinde Pitti Erthyo’nun gerçek ismini öğrenmişti. Konuşma süresince ismini söylememesine rağmen bunu bilmesinin nedeni buydu.
‘’Usta’nın arkadaşı uzun zamandır kendi gibi Vücut güçlendirmesinde parlak geleceği olan birini arıyordu. Buraya geldiğinde kesinlikle çok sevinecektir.’’(Fitz) ‘’Evet öyle. ’’ Pitti kafasını çevirdi ve gökyüzüne baktı, gözleri tavanı deldi ve uçsuz bucaksız evrende belirli bir yöne kilitlendi.
**
Erthyo’nun hatasını düzeltmesi gerekiyordu. Yoksa inziva eğitime giremezdi.
Evden çıktığı gibi Ordu boyutuna girmiş ve bütün Liderleri çağırmıştı.
Liderler önceden olan kırbaçlanma anıları akıllarına gelince geç kalmaya cüret edemediler ve çağırıldıkları an odaya akın ettiler.
Ateş hızlıca Erthyo’nun yanına geldi ve her şeyi bildirdi.
Hiori ve Alex gözlerini daha açmamışlardı. Büyük ihtimalle çektikleri acılardan dolayı oluşan bir travma ya da ruhsal yara yüzünden olmuştu ve bunu fark eden İo onların ruhlarını düzeltiyordu.
Prens ve Astı geldiklerinden beri hiç yaşadıkları yerden dışarı çıkmamışlardı fakat birkaç kaçırılma vakası vardı. Alınan önlemler yüzünden ise kadınlar daha kaçırılmadan kurtarılmış ve kaçırmaya çalışanları diğerlerinin gözünü korkutmak için açık alanda infaz edilmişti.
‘’Güzel. ’’ (Erthyo)
Erthyo elini salladı. Ateş bunu görünce gözleri titredi ancak dişlerini sıktı ve grubun olduğu yere geçti.
Erthyo ayağa kalktı ve grubun önüne geldi.
Herkes tekrar kırbaçlanma için hazırlanıyordu ki Erthyo gözünü çevirdi.
‘’Özür Dilerim.’’ (Erthyo)
‘’Eh? ’’ Bu anlık özür herkesi şaşırtmıştı. Bu yüzden gruptaki herkes olan şeye cevap veremedi.
‘’Sizi Kırbaçladığım için özür dilerim. Gelin yaralarınızı iyileştireyim. ’’ Erthyo tahtına oturdu ve Ateşi işaret etti.
Ateş şaşkınlığını hâlâ üstünden atabilmiş değildi. Erthyo çağırınca refleksif olarak yürümüştü. Önüne geldiğinde döndü ve belini açığa çıkardı.
Erthyo Ateşin sırtını görünce içi acıdı. Çünkü sırtındaki etler zorla sökülmüştü, kırbaç yarları omzundan göğsüne kadar ilerliyordu. Kemikler bile rahatlıkla görünebiliyordu.
Erthyo kızın belinden tuttu ve tahtın ön kısmına oturttu.
‘’Ahh!! ’’
Ateş daha ne olduğunu anlamadan Erthyo İblis Alevlerini elinde oluşturdu ve nazikçe sırtında gezindirmeye başladı.
İblis Alevleri düşmanlara karşı çok yıkıcı bir Alev olabilirdi fakat kullanıcısı tarafından dost Şeytanlara karşı kullanıldığında en iyi iyileştirici Alevler olabiliyordu.
Manası hâlâ kolunda düzgün hareket edemiyordu.
Yavaşça iyileştirdikçe mana akışı düzeliyordu.
‘’Bu kadar acımasız olduğum için cidden özür dilerim. ’’ (Erthyo)
‘’Önemli değil. Bu hareket kadınlarınızı ne kadar önemsediğiniz gösteriyor ve biz bunu saklayarak büyük bir hata yaptık. ’’ Böyle söylese de Erthyo’nun nazik iyileştirmesi kalbini hızlandırmıştı.
Erthyo içsel yaralarda dahil hiçbir şeyi bırakmadan tüm yaraları iyileştirdi.
Tüm yaraların iyileştirdiğinde son bir kez kızı kucakladı ve kulağına fısıldadı.
‘’Tüm çalışmaların için teşekkürler. Yakında seni ödüllendireceğim. ’’ (Erthyo)
‘’Ödül?!! ’’
‘’Hadi git’’ Erthyo güldü ve kızı ileri itti.
Bundan sonra kalan herkes ile ilgilendi, tabii Ateşle olduğu gibi değil. Tüm gizli yaraları da dahil hepsini iyileştirdi.
Son kişiyi de iyileştirdiğinde mana akışındaki sorun tamamen yok olmuştu. Artık eskisi kadar akışkan ve düzgün ilerleyebiliyordu.
‘’Bir daha sizi böyle cezalandırmayacağım. Bu yüzden bir ve iki’’(Erthyo)
‘’Emredin Lordum. ’’ İkili öne çıktı.
‘’Disiplin ve cezalandırma için Ordu Boyutunda bir ayarlama yapın. Nasıl yaptığınız önemli değil ya da ne yaptığınız. Ancak hatalarını anlayacakları ve bir daha bunu yapmayacakları şekilde bir ceza çekmelerini istiyorum. ’’(Erthyo)
‘’Anlaşıldı. ’’
‘’Alev, Lii, Kioz ve Gözcü. ’’ (Erthyo)
‘’Emredin. ’’
‘’Bütün orduyu ayarlayın. Ordudaki yeni ya da eski tüm herkesi toplamaya başlayın 4 ay sonra tüm orduyu kaplayan bir sefere çıkacağız. Uzun zamandır ayrı olanlar var ve aralarındaki uyuşmazlıklarını gidermek istiyorum. ’’ (Erthyo)
‘’Elbette Lordum. Bu bizim içinde iyi olacak. ’’ (Kioz)
‘’Ben 1 ay boyunca inziva eğitimde olacağım. Beni rahatsız etmeyin. Ayrıca o 3 kişiye özellikle dikkat edin. 1 ay sonra olacak savaşta bana çok yardımları dokunacak. Lucifer’a iletin artık birilerini kaçırmasına gerek yok. Kendi gücünü yükseltmeye baksın.’’ (Erthyo)
Erthyo gerekli olanları söyledikten sonra kendine özel yapılan odaya girdi.
Bu oda kendi isteklerine göre yapılmıştı ve iki özel uzay buraya sıkıştırılmıştı. Birisi eğitim odasıydı, diğeri yatak odası. Eğitim odası bomboş bir alandı.
Duvarları Porobolyum, Ditrotium katmanları ile katlanmıştı. Böylelikle hem fiziksel hasar hem de büyü hasarın karşı büyük bir dayanıklılığı olacaktı.
‘’Hadi başlayalım. ’’ (Erthyo)
Epik Novel © 2017 | Tüm hakları saklıdır..