Çeviri: Kharsmi

Bugün uzun zamandır beklediğim bir gün. Sonunda statlarımı Değerlendirme Taşını kullanarak kontrol edebileceğim. Bu dünyada statlar var. İlk doğduğumda insanlar neden bu konuya çok normalmiş gibi yaklaşıyor merak ederdim. Ama artık bir cevap aramayı bıraktım. Açıklama son derece basit: bu dünya böyle.

Evet, basit bir açıklama. Bu dünya gerçekten oyunlara çok benziyor. Eğer yeterince sıkıcı çalışırsan, ödüllendiriliyorsun gibi bir şey. elbette beceriler arasında farklar var, ama eğer dünyayla karşılaştırırsak burası gerçekten de daha kolay. Çabanın karşılığını alman kesin mesela. Her neyse, bu ödüller ‘yetenekler’ denilen bir biçimde geliyor.

Bir yetenek elde etmek için, yeteneğin eşleştiği eylemi gerçekleştirmen gerekiyor. Eylemi yapmaya devam ettikçe, “uzmanlık puanı” denen bir puan türü birikmeye devam ediyor, ve yeterince biriktiğinde o yeteneği elde ediyorsun. Bir kere elde edince, hemen kullanmaya başlayabilirsin. Üstüne üstlük eğer yeteneği kullanmaya devam edersen, uzmanlık puanın artmaya devam eder, belli bir eşiği geçince de yeteneğin seviyesi yükselir. Ne kadar sıkı çalışırsan o kadar iyi sonuçlar alırsın. Verdiğin emek asla boşa gitmez! Gerçekten de, burası muhteşem bir dünya.

Doğduğumdan beri, Anna ve Clevea beni eğitiyorlar, bu sayede şimdiye kadar bir sürü yetenek kazandım. Gelişme hissi hoşuma gittiğinden, açgözlü bir şekilde yetenek üstüne yetenek elde ettim. Sue her zaman yanımda olduğundan, beni taklit ederek baya bir yetenek elde etti. Bazen, aşırıya kaçıp Anna ve Clevea’yı kızdırdığımızda oluyor, ama napalım çok eğlenceli!

Oyunlarda, daha fazla güç daha fazla eğlence demektir. Diğer oyuncular öylece takılmayı sevebilirler, ama ben her zaman mümkün olduğunca hızlı bir şekilde güçlenmeye çalışırım. Şimdi bu iki kat doğru çünkü artık sadece bir oyun karakterini geliştirmiyorum, kendi gücümü geliştiriyorum.

Her şey yolunda ve çalıştıkça güçlenmek güzel bir şey, ama bu dünya hakkında rahatsız edici bir şey var: Statlarımı kontrol etmemin bir yolunun olmaması. Bu dünya kesinlikle kişi istatistiği kavramına sahip, ama bunları görmek aşırı derecede zor.

Bunun için “Değerlendirme” isimli bir yeteneğe ihtiyacın var. Eğer bu yeteneğe sahipsen, başkalarının istatistiklerini görebilirsin, ama dünyada bunu yapabilen çok az insan var. “Değerlendirme” yeteneğini elde etmek için, sıkı bir eğitimden geçip bir şeyin değeri ve neyden yapıldığı üzerine derin bir anlayış geliştirmek gerekiyor, aynı eski dünyamdaki mücevher uzmanları gibi. Yeteneği kazanmak için bu konuda cidden uzmanlaşmak gerekiyor, bu işlerden biraz çaktın diye yeteneği elde etmiyorsun. Bir şekilde yeteneği elde etsen bile, seviyesini yükseltmek çok zor bir iş, bu yüzden çok az insan hakkıyla bu yeteneği kullanabiliyor.

Gerçi bir yeteneği kolay bir şekilde elde etmekte mümkün. Eğer “yetenek puanı” denen şeylere sahipsen, onları harcayarak doğrudan yetenek elde edebilirsin. “Değerlendirme” kadar zor yetenek bile yeterince yetenek puanın varsa bu yöntemle elde edilebilir. Gerçi bunu yapsan bile, çok fazla ilerlemiş olmuyorsun.

Değerlendirmenin seviyesini yükseltmek için onu kullanman gerekiyor. Kullandıkça uzmanlı puanı birikiyor, ve yeterince birikince seviyesi yükseliyor. İşin problemli kısmı Değerlendirmeyi etkinleştirmek.

Değerlendirme etkinleştirilmek için ne büyü gücüne ne de irade gücüne ihtiyaç duyuyor. Bu iyi bir şeymiş gibi, sanki kullanımında hiçbir sınırlama yokmuş gibi gelebilir. Ama kazın ayağı hiçte öyle değil. Kullandığında şiddetli bir baş ağrısı ve baş dönmesine sebep oluyor. Herkesin dayanıklılığı birbirinden farklıdır, ama çoğu kişi bir kere bile kullandığında kendini hasta hissetmeye başlıyor. Yetenekliysen bile, aynı anda iki şeyi birden değerlendirmeye çalıştığında, korkunç bir baş ağrısıyla hasta hissetmeye başlıyorsun.

\\ Bence bizimki hem yetenekli hemde örümcek olmanın avantajlarına sahip.

Sadece etkinleştirmek bile böylesine ciddi etkilere yol açabildiğinden, art arda kullanarak yetenek uzmanlığı kasmak çok verimsiz oluyor. Ve, üstüne üstlük eğer seviyesini yeterince yükseltmezsen tamamıyla işe yaramaz oluyor. Tüm bu zorluklar yüzden, Değerlendirmeyi etkin bir şekilde kullanabilen çok az insan var. Aileden çocuğa geçen bir meslek haline gelmiş durumda.

\\ Baya önemli bir iş kolu. İyi para kazanıyordur bunlar. Millet oğlu değerlendirmeci olsun diye dua ediyordur türbelerde. Çaput falan bağlıyordur :D

Durum böyle olunca, insanların statlarını kontrol etme ihtiyaçlarını karşılamak için Değerlendirme Taşı denen şeyler icat edilmiş. Eğer bu son derece nadir, özel yapım büyülü eşyalardan birine sahip olursan, istediğin zaman -sanki Değerlendirme yeteneğine sahipmiş gibi- yeteneklerine bakabilirsin. Değerlendirme Taşının değişik kalitelerde olanları var, Bizim yani kraliyet ailesinin sahip olduğu tahmin edersiniz ki en iyi kalite. Bir seviye 10 Değerlendirme Taşı. Dengine sadece başka kraliyet aileleri sahip olabilir. Elbette, böylesine değerli bir şeyi kullanmak için özel izin gerekiyor. Taşın kullanımı sadece kraliyet ailesine, bazı aile dostlarına ve üst seviye soylulara açık.

\\ Allah bilir bunlar birbirlerine havada atıyordur. Seninkinin seviyesi 9 falan diye :D

Kraliyet ailesinin bir üyesi olduğumdan, kullanmamda bir sıkıntı yok. Ancak bir prens bile, istediği zaman öylece kullanamıyor. Anna’yı ikna etmek için ne yaparsam yapayım cevabı değişmedi: yeterince büyümeden olmaz. Burada, ilk değerlendirilme özel bir olay, basit soylular bile bir tür tören yaparken, benim prens olarak görkemli bir tören olmadan değerlendirilmem mümkün değil. Kaçışım yok.

Bu törenler sadece Değerlendirme için değil: aynı zamanda çocukların yüksek sosyeteye tanıtılması amacını da taşıyor. Değerlendirme sonuçlarım odada toplanan tüm yetişkinler tarafından görülebilecek. Yeteneklerimin yaşıtım herhangi bir çocuktan geride olduğunu düşünmüyorum, ama yine de statlarım düşük çıkarda ailem beni terk eder diye endişelenmiyor değilim.

Her türlü, bu ben ve Sue için büyük bir olay. İkimizde kendi törensel çocuk elbiselerimizi giydik, ve sonsuza kadar sürecekmiş gibi gelen tören ayinini izledik. Krallığın şuan ki kralı, yani babamızda burada. Dahası yanında önemli görünümlü birisi daha var. Akıllı durmamız lazım. Çocukta olsak, biz kraliyet ailesinin üyeleriyiz. Bu törenin yıldızı olduğumdan, tüm kraliyet ailesinin prestiji benim omuzlarımda. Bana sorarsanız: bu benim gibi önceki hayatında sıradan biri olan biri için fazla ağır bir sorumluluk. Tam o sırada, yanımda duran muhteşem kız kardeşimi gördüm. Bunu onun için yapmalıyım. Onun gurur duyacağı bir abi olmalıyım.

“Hazır mısınız, prensim?” diye sordu Anna, ciddiyetle. Sessizce başımı salladım “Hemen arkandayım.”

Anna arkamızdan bizi hafifçe itti, ve Sue ile ben yan yana tören salonuna girdik.

(Yazar Notu: Bu bölüm beklediğimden uzun oldu. Bu yüzden burada kesiyorum. Devamı S6’da.)